Konu Başlığı: Onuncu mesele Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 30 Mayıs 2011, 14:10:47 Onuncu Mesele: Müslümanlarda, Yahudi ve Hıristiyanlara göre bir grup fazladır. 73'ün 72’ si cehennemle tehdit edilmişlerdir ve helak olacaklardandır, bir tek grup ise cennetliktir. Demek oluyor ki Müslümanların grupları iki kısma ayrılıyor: Bir kısmı cehennemlik, diğer kısmı cennetliktir. Yahudilerin ve Hıristiyanların gruplarında böyle bir taksim yoktur. Çünkü hadis bu ümmetler için böyle bir taksim olduğunu bildirmemiştir. Bu durumda bir hususun dikkate alınması gerekiyor: Yahudi ve Hıristiyanlarda Naciye fırkası var mıdır, yok mudur? Bu meselede iki husus daha dikkati çekmektedir: Bu topluluklarda daha fazla helak olacaklar var mıdır, yok mudur? Her ne kadar bu son şık, önceki ile esastan ilintili değilse de mesele, hadis üzerinde söylenilecek sözü tamamlayıcı mahiyettedir. Dinimizde çeşitli yerlerde nakledilmiştir ki Yahudilerden ve Hıristiyanlardan Peygamber'in getirdiği kitaba inanacak ve sünnetini uygulayacak kimseler mutlaka bulunacaktır. Nitekim Kur'an'da şöyle buyurulmuştur: "Onlar daha önce kendilerine kitap verilenler gibi olmasınlar. Onların üzerinden uzun zaman geçti de kalpleri katılaştı. Onlardan birçoğu yoldan çıkmış kimselerdir."[193] Bu âyet gösteriyor ki onlardan yoldan çıkmayanlar da vardır. Aşağıdaki ayetlerde de onlardan inananlar bulunduğunu bildiriyor: ".....Biz de onlardan iman edenlere mükâfatlarını verdik. İçlerinden çoğu da yoldan çıkmışlardır." [194] "Musa'nın kavminden hak ile doğru yolu bulan ve onun sayesinde adaletli davranan bir topluluk vardır." [195] "Onlardan aşırılığa kaçmayan bir zümre vardır...." [196] Bu ayetler bu konuda nass gibidir. Ebu Musa'dan rivayet edilen sahih hadiste Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Kitap ehlinden (Yahudi ve Hıristiyanlar dan) her kim kendi Peygamber'ine ve bana inanırsa ona iki mükâfat vardır." [197] Bu hadis, gösteriyor ki onlarda kendi Peygamber'inin getirdiğine inananlar vardır. İbn Mes'ud'dan rivayetle Abdullah b. Ömer'den söyle tahric edilmiştir: Hz. Peygamber buyurdu: Ey Abdullah b. Mes'ud! İmanın en sağlam kulpu hangisidir, bilir misin? Abdullah: Allah ve Rasûlü en iyisini bilir, dedi. Bunun üzerine Allah Rasûlü: “Allah için dostluk, Allah için sevmek, Allah için buğz etmektir." buyurdu. Daha sonra peygamberle İbn Mes'ud arasında şu konuşma geçti: “Ey İbn Mes'ud!” Buyur, ey Allah'ın Rasûlü “İnsanların en faziletlisi kimdir, bilir misin?” Allah ve Rasûlü en iyisini bilir. “Kesinlikle insanların yaptığı iş bakımından en faziletlisi, dinlerini hakkıyle anlayan ve bilenlerdir.Ey Abdullah b. Mes'ud!” Buyur ey Allah'ın Rasûlü! “İnsanların en bilgilisi kimdir, bilir misin?” Allah ve Rasûlü en iyisini bilir. İnsanların en bilgilisi her ne kadar yaptığı işte kusurlu da olsa, her ne kadar (hayatta) kıçı üstünde sürünen biri de olsa insanların görüş ayrılığına düştüğü zamanda hakkı/gerçeği gören kimsedir. Bizden önceki (ümmet)ler 72 gruba ayrıldılar. Bunlardan 3'ü kurtuldu, diğerleri helak oldular. Kurtulanlardan bir grubu krallara karşı koyup Hz. Meryem'in oğlu İsa'nın dini üzere ölünceye kadar onlarla savaştılar. Bir diğer grubun krallara karşı koyacak güçleri yoktu. Halkın arasında kalıp onları Allah'ın ve Meryem oğlu İsa'nın dinine davet ettiler. Krallar onları yakalatıp bıçkılarla ikiye bölüp kestirdi. Bir diğer grubun ise ne krallara karşı koyacak, ne de halkın arasında kalıp onları Allah'ın ve Meryem oğlu İsa'nın dinine davet edecek güçleri vardı. Onlar kaçıp dağlarda gezdiler. İşte onlar şu ayette kastedilen kimselerdir: "....Uydurdukları ruhbanlığa gelince, onu biz yazmadık. Fakat kendileri Allah rızasını kazanmak için yaptılar. Ama buna da gereği gibi uymadılar. Biz de onlardan iman edenlere mükâfatlarını verdik. İçlerinden çoğu yoldan çıkmışlardır.”[198] Bu ayette sözü edilen mü'minler bana iman edenlerdir. Yoldan çıkanlar ise beni yalanlayıp inkar edenlerdir."[199] Hz. Peygamber'in haber verdiğine göre bu gruplardan üçü kurtulmuş, diğerleri mahvolup gitmiştir. İbn Vehb'in Hz. Aliden rivayetle tahric ettiğine göre Hz. Ali, Câlut'un başkanını ve Hıristiyanlardan bir papazı (huzuruna) çağırarak şöyle buyurdu: Size bir şey soracağım; ben onu sizden iyi biliyorum. Sakın onu (benden) gizlemeyiniz: Ey Câîut'un başkanı! Hz. Musa'ya Tevrat'ı indiren, size kudret helvası yedirip, denizde kupkuru yol açan, Tur-i Sina'da İsrailoğullarından 12 cemaatin her birine tası yarıp pınar fışkırtan Allah'ın aşkına bana kesinlikle haber ver: Yahudiler Hz. Musa'dan sonra kaç gruba ayrılmıştır? Câlut'un başı: Tek bir gruba dahi ayrılmadılar, dedi. Hz. Ali: Tek olan Allah'a ederim ki Yahudiler 71 gruba ayrılmışlardır. Bunlardan birisi dışında hepsi cehennemdedir, buyurdu. Hz. Ali daha sonra papazı çağırıp ona şöyle buyurdu: Hz. İsa'ya İncili indiren, İsa'nın ayağı ile size bereket indirip ibretler gösteren Allah adına senden soruyorum; O İsa ki Allah'ın izni ile körü ve alacalı hastayı iyileştirdi, ölüyü diriltti. Size çamurdan kuşlar yapıp, neleri yeyip, neleri ambarlayıp biriktireceğinizi bildirdi. (Papaz bu beyanlar üzerine)- Bundan öte doğruluk var mıdır? Ey müminlerin emiri! dedi. (Hz. Ali devamla): Meryem oğlu İsa'dan sonra Hıristiyanlar kaç gruba ayrıldılar? buyurdu. Papaz üç kerre: "Vallahi hiçbir gruba ayrılmadılar" dedi. Bunun üzerine Hz. Ali: Tek olan Allah'a yemin ederim ki yalan söyledin. Şu kesindir ki Hiristiyanlar 72 gruba ayrılmışlardır. Bunların birisi dışında tamamı cehennemdedir. Sana gelince Ey Yahudi: Yüce Allah: "Musa'nın kavminden hak ile doğru yolu bulan ve onun sayesinde adaletli davranan bir topluluk vardır." buyuruyor.[200] İşte kurtulan grup bunlardır. Ama Yüce Allah Muhammed ümmeti olarak bizim hakkımızda şöyle buyurmuştur: "Yarattıklarımızdan daima hakka ileten ve adaleti yerine getiren bir millet bulunur."[201] Bu ümmetin kurtulanları da bunlardır. İşte Hz. Ali'den gelen rivayette de bu konuda delil vardır. Said b. Mansur, tefsirinde Abdullah hadisi ile şu rivayeti kaydetmiştir: "İsrailoğullarının üzerinden uzun zaman geçti de kalpleri katılaştı. Bunlar kendilerinden bir kitap uydurup Allah'ın kitabını, hiç bilmiyormuşcasına arkalarına attılar. Uydurdukları kitabı gönülleri sevdi, dillerine tatlı geldi. Hak ve hakikat, pek çok şehevi arzuları ile onların arasına giriyordu. (Bu durumda) şöyle dediler: Bu kitabı İsrailoğullarına sununuz. Eğer (kabul edip) size uyarlarsa onları bırakınız. Şayet size muhalefet, ederlerse onları öldürünüz. Bir de şöyle dediler: Hayır! Bu kitabı -onların alimlerinden alan- fülan kimseye gönderip sununuz. Eğer o size uyarsa, artık size daha sonra kimse muhalefet etmez. Eğer o alim, size muhalefet ederse, onu öldürünüz. Ondan sonra kimse sizin aleyhinize olmak üzere muhalefet etmez. Kitabı o âlim adama gönderdiler. Alim bir kağıt yaprağına (inandığı kitabı) yazıp, onu bir boynuz içerisine koydu. Boynuzu boynuna asıp üzerine bir elbise giydi. Sonra adam İsrailoğullarına geldi. (Uydurdukları) kitabı ona sunup şöyle dediler: "Buna inanıyor musun"? Adam göğsüne doğru işaret edip: "Buna inanıyorum. Bana ne oluyor ki buna inanmayayım?" dedi. Bu davranışı ile boynuzun içine koyup boynuna astığı kitabı kast ediyordu. Adamı salıverdiler. Bu alimin devamlı kendisi ile birlikte olan dostları vardı. Öldüğü zaman kabrini açtılar üzerindeki boynuzu ve içindeki yazıyı buldular. Bunun üzerine şöyle dediler: Görüyor musunuz o "Buna inandım, bana ne oluyor ki buna inanmayayım" demişti. O bu sözü ile boynuzdaki yazıyı ve gerçek kitabı kasdediyormuş! Bu olaydan sonra İsrailoğulları 70 küsur gruba ayrıldı. Onların en hayırlısı bu boynuzdakilere inanan kimselerdi. Bu rivayeti aktaran Abdullah şöyle dedi: Sizden hayatta kalanlar durumuna göre münker/kötü şeyler görecektir. Kişi kötülüğü görecek, fakat onu bozup (yok etmeye) gücü yetmeyecektir. Allah o kişinin kalbinde bir hayır biliyorsa (kalbinde bir hayır düşüncesi varsa) o kişi (o kötülükten) hoşlanmıyor demektir. Bu haber, İsrailoğullarında zamanlarında açıkça hak üzere olan kimseler olduğunu göstermektedir. Fakat bu haberin de, bundan önceki haberin de sıhhatini garanti edemem. Yahudilerde ve Hıristiyanlarda kurtulacağı bildirilen bir grubun olduğu ortaya konulunca, bu ümmette onlardaki grubun 72 olacağı rivayetine göre bir, 71 olacağı rivayetine göre iki adet kurtulacak grubun olması lazım gelmektedir. Bu ümmetin böyle olması, kendisinden önce geçen kitap ehlinden olanlara göre bir çeşit, ayrıcalıktır. Çünkü daha önceki hadis bu ümmetin kendisinden önce geçen iki kitap ehlinden (Hıristiyan ve Yahudilerden) belirgin derecedeki aykırılıklarına uyacağı bildirilmiştir. Demek oluyor ki Muhammed ümmeti onların bid'atlarına uyacaklardır. Şöyle ki:[202] [193] Hadid: 16 [194] Hadid: 27 [195] A'raf: 159 [196] Maide: 66 [197] Hadisi Buharı Nikah ve Cihad kitaplarında (Feth'de 5083 ve 3011 numalarda) rivayet olmuştur. Cîhad kitabındaki hadiste az bir fark vardır. Ayrıca şu kaynaklara da bakınız: Müsned, Ahmed b. Hanbel, 5/259 Müsned, Tayalisi, Hadis no: 502 [198] Hadid: 27 [199] Hadisi Hadid, 27. ayetini tefsir ederken İbn Kesir Tefsir’inde rivayet etmiştir. 4/4167 (Dar’ul Hadis basımı) Ayrıca bakınız: Kurtubi Tefsiri, 17/265 [200] A'raf: 159 [201] A'raf: 181 [202] İmam Şatıbi, el-İ’tisam Kitap Dünyası Yayınları: 2/260-263. |