> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri >  el İtisam > Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslı  (Okunma Sayısı 5504 defa)
04 Haziran 2011, 16:23:19
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 04 Haziran 2011, 16:23:19 »



Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslı

Nakli delillerin ikincisi Rasulullah'dan (s.a) gelen hadislerdir. Bunlar sayılamayacak kadar çoktur. Fakat biz burada bunlardan zikredemediklerimize de kolayca delâlet edenleri ve -Allah'ın izniyle-en sağlam olanlarını zikredeceğiz.
Bunlardan birisi Hz. Aişe'den (r.a) sahih olarak rivayet edilen şu hadistir.
Hz. Aişe Rasullullah'ın (s.a) şöyle buyurduğunu naklediyor:
"Her kim bizim şu işimizde (dinimizde) ondan olmayan bir şey ihdas (icad) ederse o (icad) reddedilmiştir." Müslim'in rivayetinde bu hadis şöyle geçer:
"Her kim bizim dinimizde olmayan bir iş yaparsa o iş (amel) reddedilmiştir."[106]
Bu hadisi âlimler İslamın üçte biri olarak kabul etmişlerdir. Çünkü bu hadis, Rasulullah'ın (s.a) emrine yönelik her türlü muhalefeti -ister bid'at şeklinde olsun, isterse mâsiyet şeklinde olsun- hedefine almaktadır.
Müslim'in Câbir'den rivayet ettiğine göre
Rasulullah (s.a) hutbesinde şöyle derdi:
“Emmâ bâ'dü; sözün en hayırlısı Allah'ın Kitabı'dır. Hidayetin/yolun en hayırlısı Muham med'in yoludur. İşlerin en kötüsü (dinde olmadığı halde) sonradan icad edilenlerdir/bid'atlerdir. Ve her bid'at de bir sapıklıktır.”[107]
Bir başka rivayette Câbir şöyle der:
Hz. Peygamber (s.a) insanlara hitab ederken Allah'a lâyık olduğu şekilde hamdeder, sena eder, sonra şöyle derdi: "Allah kime hidayet ederse onu saptıracak yoktur, kimi saptırırsa ona da hidayet edecek yoktur. Sözün en hayırlısı Allah'ın kitabıdır. Hidayetin en hayırlısı Muhammed'in hidayetidir/gösterdiği yoldur. İşlerin en kötüsü sonradan ihdas edilendir. Her ihdas (icad) edilen şey ise bid'attir."
Nesâi'nin rivayetinde ise şu ifade yer alır:
Her ihdas edilen şey bid'attir, her bid'at (sahibi) cehennemdedir.
Hz. Ömer'in de bu hutbeyle hutbe okuduğu bildirildi. İbn Mes'uddan mevkuf ve merfû olarak şöyle dediği rivayet edildi:
İki şey vardır: Söz ve hidayet. En güzel söz Allah'ın sözüdür, en güzel hida­yet Muhammed'in hidayetidir. Dikkat edin, sonradan ortaya çıkan şeylerden sakının. Çünkü işlerin en kötüsü sonradan uydurulan­lardır. Sonradan ihdas edilen her şey bid'attir. (İbn Mes'ud'dan rivayet edilen) lafızda şu ifadeler de vardır:
"Ancak siz ileride bid'atler çıkaracaksınız ve bid'atlerle karşılaşacaksınız. Sonradan ihdas edilen her şey bid'attir. Her bid'at (sahibi) de cehennemdedir." İbn Mes'ud, her perşembe bu sözlerle öğüt verirdi.
Yine İbn Mes'ud'dan gelen başka bir rivayette şöyle denmek­tedir:
Söylenecek iki şey vardır. Hidayet ve söz: Sözlerin en faziletlisi -veya sözlerin en doğrusu- Allah'ın sözüdür. Hidayetin en güzeli Allah'ın ve Muhammed'in hidayetidir (gösterdiği yoldur). İşlerin en kötüsü sonradan icad edilen iştir. Sonradan icad edilen her şey bid' attir. Dikkat edin, üzerinizden çok zaman geçmeden kalpleriniz katılaşacak. Boş bir ümitle oyalanmayın. Zira gelecek olan her şey yakındır. Dikkat edin, uzak olan, gelmeyecek olan şeydir.
Yine ondan gelen başka bir rivayette şöyle der:
En güzel söz Allah'ın Kitabıdır. En güzel hidayet etme usulü, Muhammed'in (s.a) hidayet usulüdür. İşlerin en kötüsü sonradan icad edilenlerdir. "Size vaad olunanlar mutlaka geleceklerdir, siz onu asla önleyemez­siniz."[108]
İbn Mâce, İbn Mes'ud'dan merfû olarak Rasulullah'ın (s.a) şöyle dediğini rivayet etti:
“Sonradan icad edilen şeylerden sakının. Çünkü işlerin en kötüsü sonradan icâd edilenlerdir. Sonradan icad edilen her şey bid'attir. Her bid'at de bir sapıklıktır."
Bu rivayetin İbn Mes'ud'a ait mevkuf bir haber olduğu meşhur olmuştur. 
Sahih’te[109] Ebû Hureyre'den şöyle dediği nakledilir: Rasulullah (s.a) şöyle buyurdu:
“Kim hidayete çağırırsa kendisine uyanların hepsinin alacağı sevab kadar o da sevap alır. Bununla beraber hidayete uyanların sevabından da bir eksilme olmaz. Kim sapıklığa çağırırsa kendisine uyanların yükleneceği günahların tamamı kadar kendisine de günah yüklenir. Bununla beraber sapık­lığa uyanların günahlarından da hiçbir şey eksilmez,"[110] Yine Sahih'te Rasulullah'tan (s.a) şöyle dediği rivayet edilir:
"Kim hayır yolunda iyi bir çığır açarsa, kendisine hem bu işlediği hayrın sevabı, hem de kendisinden sonra bu yoldan gidenlerin sevabının tamamı kadar sevabı verilir. Bununla beraber onun açtığı hayırlı yoldan gidenlerin sevabından da hiçbir şey eksiltilmez. Yine kim şer yolunda kötü bir çığır açarsa, kendisine hem bu işlediği kötülüğün günahı yüklenir, hem de bu yoldan gidenlerin günahı kadar günah yüklenir. Bununla beraber onların günahlarından da hiçbir şey eksiltilmez."[111]
Tirmizî, Ebû Davud ve daha başkaları İrbad ibn Sâriye'den şöyle dediğini rivayet etmektedirler:
Rasulullah (s.a) bir gün bize namaz kıldırdı, sonra bize yöneldi ve gözleri yaşartan, kalpleri yerinden oynatan çok etkili bir öğüt verdi. İçimizden birisi dedi ki:
Ya Rasulallah! Sanki bu bize veda eden birisinin öğüdü gibi geldi. Bize tavsiyen nedir? Hz. Peygamber şöyle buyurdu:
"Size Allah'tan korkmanızı, dinleyip itaat etmenizi tavsiye ederim. Başınıza yönetici olarak Habeşli bir köle bile geçse ona itaat etmelisiniz. Çünkü sizin içinizden benden sonra yaşayanlar pek çok ihtilaflar göreceklerdir. Onun için benim sünnetime, hidayete ermiş, doğru yolda olan râşit halifelerin sünnetine sımsıkı sarılın. Azı dişlerinizle ısırıp bırak­mayın. Sonradan icad edilmiş (İslama aykırı) işlerden sakının. Çün­kü sonradan icad edilmiş her şey bid'attir, her bid'at bir sapıklıktır."
Bu hadis çeşitli yollardan rivayet edilmiştir.
Sahih'de[112] Huzeyfe'den rivayet edildiğine göre o şöyle dedi:
Ey Allah'ın Rasulü! Bu hayırdan sonra şer var mıdır? Rasulullah (s.a) şöyle dedi:
"Evet, bir takım insanlar gelecekler, benim yolumun (sünnetimin) dışında bir yola girecekler, benim hidayetimden başka bir hidayeti tercih edecekler."  Huzeyfe dedi ki:
Bu serden sonra bir ser daha var mıdır? diye sordum. Rasulullah şöyle buyurdu:
"Evet, cehennem ateşinin üstünde davetçiler olacak, kim onların dâvetine uyarsa onlar onu cehenneme fırlatıp atacaklar." Dedim ki:
Ya Rasulallah! Onları bana tarif et. Buyurdu ki:
"Derileri bizim derimiz gibidir. Bizim dilimizden konuşurlar.” Dedim ki:
Peki ben o zamana yetişirsem ne yapmamı tavsiye edersin? Dedi ki:
"İşte o zaman Müslüman topluluklarından ve liderlerinden ayrılma!" Dedim ki:
Ya onların cemaati ve lideri olmazsa? Dedi ki:
"O zaman tüm fırkalar­dan uzaklaş; hatta bir ağacın kökünü ısırarak (yiyerek yalnız) yaşayabilirsen, Ölüm sana gelinceye kadar öyle kal."
Buhari bunu başka bir şekilde rivayet etti.[113]Sahife hadisinde[114] denir ki:
"Ayr'dan Sevr1 a kadar olan bölge[115] Medine'nin haram bölgesidir. Kim bu konuda bir bid'at çıkarırsa veya bir bid'ate sığınırsa Allah'ın, meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerinedir. Kıyamet günü Allah Teala onun farz ibadetlerini de nafile ibadetlerini de kabul etmeyecektir."
Bu hadis[116] genel bir bağlamdadır. Şeriate aykırı olarak ihdas edilen her bid'ati kapsar. Bid'at, sonradan ihdas edilen şeylerin en çirkinidir. İmam Malik bu hadisi (başka) bir meselede delil olarak getirmiştir. İnşaallah ileride temas edilecektir. Hadis, her ne kadar Medine ile ilgili olsa da başka şeyler de onun ifade ettiği anlama dâhildir.
Muvatta, Ebû Hureyre'den şu hadisi nakleder:
Rasulullah (s.a) bir gün mezarlığa gider ye şöyle der:
"Esselâmu âleyküm ey mümin­ler topluluğunun diyarı. İnşaallah biz de size kavuşacağız..." Hadisin devamında şu vardır:
"(Kıyamet gününde) bir grup adamlar, tıpkı sahipsiz develerin havuz kenarından kovulup uzaklaştırıldığı gibi benim havzımdan uzaklaştırılacaklar.
Ben onlara:
Gelin buraya, nereye gidiyorsunuz, gelin, gelin!" diye sesleneceğim. Bunun üzerine denilecek ki, onlar senden sonra (dini) değiştirdiler.
Ben de diyece­ğim ki:
"O halde onlar benim havzımdan uzak olsunlar! Uzak olsun­lar! Uzak olsunlar!"[117]
Alimlerden bir grup bu hadiste kastedilen kişilerin bid'atçiler olduğu yorumunu yaparken bir başka grup da bunların İslam'dan çıkan mürtedler olduğu yorumunu yapmışlardır.
Hayseme ibn Süleyman'ın[118] Yezid er Rukâşi'den[119] naklettiği hadis birinci görüşün delilidir. Rukâşi dedi ki: Enes ibn Malik'e sordum ve dedim ki:
Şu şu adamlar bizim küfrümüze ve müşrikliğimize hükmediyorlar, havzı ve şefaati de inkar ediyorlar. Rasulullah'tan (s.a) bu konuda bir şey duydun mu? Dedi ki:
Evet! Rasulullah'ı (s.a) şöyle derken işittim:
"Kul ile küfür veya şirk- arasında namaz vardır. Namazı terk ettiği zaman şirk koşmuş olur.[120] Benim Havz'ım Eyle[121] ile Mekke arası gibidir. Sürahileri gökteki yıldızlar gibidir -veya gökteki yıldızların sayısı kadardır, dedi. Cennetten gelen iki oluğu vardır. Havz'da su eksildikçe bu oluklardan takviye edilir. Ondan bir yudum içen kimse artık bir daha ebediyen susuzluk çekmez. Nice dudakları kurumuş kimse onun yanına gelecek fakat ondan bir damla bile tadamayacak. Bugün onu inkâr edenler o gün ondan hiçbir şey içemeyecekler."
Bu hadis onların ehl-i kıble (yani müslüman) olduklarına delalet eder. Ehl-i İslamı tekfir etmeleri Haricilerin niteliklerindendir. Havz'ı inkar etmeleri ise Mutezilenin ve diğerlerinin niteliklerindendir. Muvatta hadisinde Rasulullah'ın "Haydi gelin, gelin!" sözü olmasına rağmen bunun sebebi onları ümmetinin özelliklerinden olan yüzlerinin nûruyle ve abdest azala­rının parlaklığıyla tanıdığı içindir. Şayet onlar ümmetin mensup­larından olmasaydı sözü edilen alametlerle onları tanıyamazdı.
İbn Abbas'tan sahih olarak rivayet edilen bir hadiste o şöyle demektedir:
Rasulullah (s.a) öğüt vermek üzere içimizde ayağa kalktı ve söyle dedi:
"Siz (kabirden dirilip kalktığınızda) ayağınız çıplak, vü...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslı
« Posted on: 19 Nisan 2024, 03:19:14 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslı rüya tabiri,Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslı mekke canlı, Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslı kabe canlı yayın, Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslı Üç boyutlu kuran oku Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslı kuran ı kerim, Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslı peygamber kıssaları,Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslı ilitam ders soruları, Bidat çıkarmanın kötülüğü hakkında ayet ve hadisler faslıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes