> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri >  el İtisam >  Yedinci örnek
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Yedinci örnek  (Okunma Sayısı 877 defa)
29 Mayıs 2011, 17:06:27
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 29 Mayıs 2011, 17:06:27 »



Yedinci Örnek:


Ortaya çıkmış bir başka görüş var: Bu görü­şün taraftarları, günümüzde çoğunluğun yaptığı namazın arkasın­dan toplu olarak dua etmeyi bir görev imiş gibi sürdürmesi ve müezzinlerin ezandan sonra ayrıca bir uyarıda bulunmayı bir görev gibi sürdürmesi mutlak olarak sahihtir demektedirler. Bu görüşü ileri sürerken dine uygun veya aykırı olduğunu dikkate almıyorlar. Bu hususta kendilerine muhalefet edenlerin muhalefeti içtihada veya taklide dayalı dini bir delildir ve müslümanların tuttuğu yolun dışına çıkmaktır. Bunlar bunu söylerken, muteber bir delile dayanarak değil, gelişigüzel, rast gele söylemişlerdir. Bunlardan kimisi bu uygulamanın halk içerisinde sahih ve faziletli âlimlerde var olduğu eğilimindedirler. Eğer hata olsaydı, onlar bunu yapmazdı, demektedirler.
Günümüzde içinde bulunduğumuz durum da budur. Geçmişteki âlimlerin sözleri ve delilleri itham edilmekte, son dönemdekilerin sözleri iyi karşılanmaktadır. Belki daha öncekilerin sözleri tartışılıp onlarda zan ve hata bulunduğu ileri sürülüyor. Aynı şey, son dönemdekiler için söz konusu edilmiyor. Oysa onlar müslümanların icmâ'ı/görüş birliği ile buna daha çok layıktırlar.
Son dönemde bu davranışı yapana: "Bu yaptığına dinden bir delil var mıdır?" diye sorulduğu zaman hiçbir şey söylemeyecektir. Veya detayını bilmediği kalıplaşmış bir şey söyleyecektir. Meselâ "bu hayırlıdır, iyidir" diyecektir. Ama Allah'ın "..,. dinleyip de sözün en güzeline uyan kullarımı müjdele."[133] âyetinden haberi yoktur. Yahut bu kişi "Bu iyidir" diyor, ama Allah'ın ".... iyilik ve (Allah'ın yasaklarından) sakınma üzerinde yardımlasın."[134] âyetinden haberi yoktur. Söylediği şeyin aslının hayır veya iyilik olup olmadığında durur, bir şey söyleyemez. Onun eğilimi o şeyin akıl yönünden hayırlı veya iyi olduğunun ortaya çıkması ve akıl yönünden güzel sayılmasıdır.[135] Bu, sapıklık ehlinin mezhebidir ve ehl-i sünnet katında sabittir ki bu davranış sonradan ortaya çıkmış bid'atlardandır.
Bunlardan kimisi Karâfî ve İbn' Abd'is-selam'ın "bid'atın beş kısım olduğu" sözünü mütalaa etmiş ve "Bu yaptığımız sonradan meydana gelmedir, fakat güzeldir" diyoruz demişlerdir.
Muhtemel ki bu anlayış, şu hadisten çıkmış olsa gerektir: "Müslümanların güzel gördüğü şey Allah katında da güzeldir."[136] Bu hadis hakkında söz daha önce geçmişti.
Hadisin anlamı âlimlere göre ancak şöyledir: İslam alimleri içtihada konu olan bir meseleyi incelediklerinde o mesele hakkında güzel gördükleri, Allah katında da güzeldir. Bu anlayış dini bir esas üzerinde cereyan etmektedir. Bunun delili şudur: Avamdan olan kimseler bir meseleyi inceleseler, onların bu meseledeki gayretleri sonucunda vardıkları kanaat, o dini meselenin "güzel olduğu" sanucuna varsa, bu sonuç dine uygun olmadıkça Allah katında güzel değildir. Bizim kendileri ile mesele üzerinde konuştuğumuz kimseler müctehid değildir. Bu hususta onlar ve biz ittifak halindeyiz. Dini bir delile dayanmadıkça bir şeyin güzel veya çirkin olduğuna dair hadisten delil çıkarmak söz konusu değildir.
Bunlardan kimisi, davada daha da ileri gitmiş, davasında tüm bölgelerde icma'/görüş birliği olduğunu iddia etmiştir. Oysa bu iddianın sahibi kendi bölgesinden (dışarı) çıkmamıştır. Çeşitli bölgelerdeki halkın âlimlerinin durumunu incelememiştir. Çoğunlu­ğun görüşleri hakkındaki açıklamalarını araştırmamış ve bölgeler­den haber bile almamıştır. Böyle bir kimse kıyamet gününde sorguya çekileceklerdendir.
Bu düzensizlik ve kargaşa hep, son dönem dekilerin amellerini -dine aykırı da olsa- iyi olarak benimseyip, hakkı aramaksızın kişilerin yanında olmaktandır.



[133] Zümer: 18
[134] Maide: 2
[135] Mutezile mezhebi gibi, çünkü onlar birinci derecede akılcıdırlar.
[136] Bu hadis, Abdullah b. Mes'ud'dan mevkuf olarak rivayet edilmiştir. Suyutî hadisi ed-Dürer'ul Münteşire fil'Ehâdis'il Müntesire isimli eserinde zikretmiştir. Bakınız: Mec'me'uz-Zevaid, Heysemi, 1/177; Keşful Hafâ, Aclûni, Hadis no: 2214 Suyutî adı geçen eserde (shf. 388) Bu hadisi mevkuf olarak Ibn Mes'ud'dan

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Yedinci örnek
« Posted on: 16 Nisan 2024, 07:29:43 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Yedinci örnek rüya tabiri, Yedinci örnek mekke canlı, Yedinci örnek kabe canlı yayın, Yedinci örnek Üç boyutlu kuran oku Yedinci örnek kuran ı kerim, Yedinci örnek peygamber kıssaları, Yedinci örnek ilitam ders soruları, Yedinci örnekönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes