> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > el-İhtiyar  > Vekil tâyin edilemeyecek durumlar
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Vekil tâyin edilemeyecek durumlar  (Okunma Sayısı 1386 defa)
01 Nisan 2011, 17:13:53
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 01 Nisan 2011, 17:13:53 »



Vekil Tâyin Edilemeyecek Durumlar:




Ancak hadd (Ebû Yûsuf) ve kısas cezasını gerektiren dâvalarda vekil tayin etmek caiz değildir. Çünkü müvekkil olmadan hadd ve kısas cezalarına âit hakkın istenmesi caiz değildir: Çünkü yapılacak dâvate icabet etmesi ve hemcinsine şefkat duyması ihtimaline binâen, hak sahibi kişi suçluyu affedebilir. Bu ihtimal bir şüphedir. Hadler ise, şüphe sebebiyle sakıt olurlar. Ama müvekkil hazır olursa, böyle   bir   ihtimal söz konusu olmayacağından dolayı, hüküm bunun

hilâfına olur ve vekil tayin edebilir.

Ebû Yûsuf dedi ki; haddleri ve kısasları ispatlama işinde başkasına vekâlet vermek caiz değildir. Çünkü bu niyabettir. Şehâdet üzerine şehâdet gibi, bu babda bundan da sakınmak gerekir.

Ebû Hanîfe merhuma göre; cinayet vücub ve zuhur sebebi olup, mes'ûliyet şehâdete yüklenir. Burada husumet şarttır. Diğer hukuk dâvalarında olduğu gibi, bunda da vekâlet vermek caizdir. Ama hadd ve kısas cezasını tatbik etmede -açıkladığımız sebepden dolayı- caiz değildir.

Müvekkilin hasta ve yolcu olması müstesna; hasmın rızası olmadan bir dâvaya vekil tayin etmek caiz değildir: İmameyn dediler ki; hasmın rızası olmadan bir dâva için vekil tayin etmek caizdir. Bunu mânası şudur; Ebû Hanîfe'ye göre hasma değil, ancak kendi yanında bulunan vekile vâcib olur. İmameyn dediler ki; hasma da vâcib olur. Zira rivayet edildiğine göre; Hz. Ali (ra) mutlak bir dâva için vekil tayin etmiştir. Çünkü bu bir hak için bir başkasına vekâlet vermektir. Bu tıpkı bir alacağı tahsil için birini vekil tayin etmek gibi caizdir.

Ebû Hanîfe'nin bu hususdaki görüşünün dayanağı şu hadîs-i şerîfdir;      "Ey Ali! Diğeri de (mahkemede) hazır bulunmadıkça; iki hasımdan biri lehinde hüküm verme [4] Başka bir rivayete göre ise, şöyle

buyurmuştur;    "Diğerinin   sözlerini dinlemeden, ikisinden biri lehinde hüküm verme."

Şu halde diğer hasmm da hüküm meclisinde hazır bulunması ve ifadesinin alınması şarttır. Zira husumet, çağrılanı hüküm meclisine gelmeye mecbur eder ve oraya gelip iddialara cevap vermesi vâcib olur. Vekil belki de daha sert müdafaa veya taarruzda bulunur, daha fazla delil ileri sürer; bu yüzden hasım zarar görür. Şu halde hasmın rızası olmadan vekil tayin etmek caiz değildir ve onun rızası olmadan tayin edilen vekilin husumeti onu ilzam etmez. Ama duruşmaya katılamayan hastanın hali buna benzemez. Onun mahkemeye gelme mecburiyeti yoktur. Seferî de böyledir. Zira yolculukda iken onu duruşmada bulunmaya mecbur kılmak, onu büyük sıkıntıya sokar. Onun da mahkemeye gelme mecburiyeti yoktur. Öyle ise hasta ve yolcular dâvalarda yerlerine başkalarını vekil tayin edebilirler. Zâhirü'r- rivâyede bu mes'ele açısından erkekle dul ve bakire kadın arasında fark yoktur. Müteahhirîn ulemâsı, örtünme çağma gelmiş kızın da -hasmın rızası olmadan- yerine başkasını vekil olarak mahkemeye göndermesini müstahsen görmüşlerdir. Zira bu kız utanıp sıkıldığından dolayı, mahkemeye gelip duruşmalara katılamaz.

Vekil alış- veriş, kira ve edilen ikrardan sulh olmak gibi akidleri kendine izafe ederse, bu işlerden doğan bütün haklar kendisine taallûk eder. Satılan malı teslim etmek, para almak, bir kusurdan dolayı malı geri vermek ve diğer işler gibi... Ancak kısıtlılık altına alınmış çocuk ve köle böyle değildir. Bunların yaptıkları akidler caizdir ve bu akidlerle ilgili haklar müvekkillerine taallûk eder: Çünkü akdi yapan vekildir. Bu akidleri yaparken müvekkilden bahsetmeye ihtiyacı yoktur. Akdi yapan karşı taraf hakların kendisine döndüğüne itimad eder. Şayet dönmezse, mutazarrır olur. Meselâ müvekkil müflis ise veya alacağı ondan talep edemeyecekse, sattığı malın bedelini ondan tahsil edemeyecekse, mutazarrır olur. Ama nikâh ve benzeri akidlerde hüküm bunun hilâfmadır. Bu akidleri yaparken vekilin müvekkilden bahsetmesi ve akdi ona isnad etmesi mecburidir. Böyle olursa, bir zarar söz konusu olmaz.

Elçi de böyledir. Çünkü o akdi yaparken, akdi kendisini elçi olarak gönderene isnad eder. Vekil kendi konuşmasıyla yaptığı için, akdi hakikaten yapandır. Akdi başkasına izafe etmediği için de, akdi hükmen yapandır. Böylece o hukukda asıl olur. Sonra bu akidle meydana gelen mülk, evvelce verilmiş olan vekâlete nazaran temsil yoluyla müvekkilin hesabına geçip sâbitleşir. Meselâ köle, hibe kabul edip hayvan avladığında elde ettiği mal efendisinin olur.

Köle ve çocuğun tasarrufları geçerlidir. Çünkü bunlar tasarruf ehliyetine sahiptirler. Kısıtlılık bahsinde de anlatıldığı gibi; bunlar tasarrufda bulunmaya izinli iseler, tasarrufda bulunmaları caiz olur. Ancak yaptıkları akidlerden doğan haklar kendilerine taallûk etmez. Çünkü bunlar teberru ehliyetine sahip kimselerden değillerdir. Çocuğun tasarruf ehliyeti kusurlu olduğundan; kölenin üzerinde de efendisinin hakkı bulunduğundan dolayı, mes'ûliyeti yüklenmek müvekkili ilzam eder.

Ebû Yûsuf dan naklolunduğuna göre; karşı taraf akid yapıldıktan sonra akdi yapanın kısıtlı olduğunu öğrenirse, ayıp muhayyerliği sebebiyle akdi bozabilir. Çünkü o, akidden doğan hakkın akdi yapana döneceğine inanıyordu. Ama bu haklar zayi olduğu için muhayyer olur. Dilerse akdi kabul eder, dilerse bozar.

Vekil satın aldığı malı müvekkiline teslim ederse, müvekkilin izni olmadan maldaki kusur yüzünden malı geri veremez: Çünkü müvekkilin hakkı o mala taallûk etmiştir ve o malın mülkiyeti müvekkile intikal etmiştir de, o malı sanki başkasından satın almıştır. Müşteri satın aldığı mahn bedelini müvekkile vermemek hakkına sahiptir: Zira açıkladığımız gibi, haklar vekile dönerler. Müvekkil akde yabancıdır. Ama müvekkile ödemesi de caizdir: Çünkü bu onun hakkıdır. Vekilin bedeli talep etmeye hakkı yoktur. Bedeli müşteriden almasının bir faydası da yoktur. Çünkü alsa da sonra onu müvekkiline verecektir. Şayet müşterinin her ikisinden veya sadece müvekkilden alacağı varsa, -beyan ettiğimiz gibi, bedeli almak müvekkilin hakkı olduğundan dolayı-müvekkilin borcuna karşı ödeşmiş olurlar. Kendisi yalnız olsa, vekilin borcuna karşılık da ödeşmiş olurlar. Çünkü vekil müşteriyi satın aldığı malın bedelinden ibra edebilir. Ancak bu takdirde o bedeli müvekkile ödemesi gerekir.

Vekilin müvekkili adına yaptığı her akidden doğan haklar müvekkile âit olur. Nikâh, hulû, kasten adam öldürme cezasından sulh olmak gibi. Kocanın vekili nikâhı kocaya izafe ederek akdettiği için, kendisinden mehir talep edilemez. Kadının vekili de mehri ve hulû bedelini kadına teslim etmekle mükellef tutulamaz. Çünkü vekil elçidir. Bu sebeple vekilin akid  yaparken müvekkilden bahsetmesi ve akdi ona isnad etmesi mecburidir. Öyle ki, akdi kendi nefsine izafe ederse, kıyılan nikâh müvekkili için değil de, -elçi ve hul' gibi- kendi nefsi için kıyılmış olur. Kasden adam öldürme cezasından sulh olmak, bedeli iskat etmek, ortadan kaldırmaktır. Şu halde bir fiili bir kimsenin işlemesi, o fiilden doğan hükmün başka bir şahıs için sabit olması mümkün değildir.

Bu noktadan hareketle mal karşılığında köleyi azad etmek, kitabet, inkâr edilen bir hakdan sulh olmak, hibe, sadaka, ödünç vermek, emanet bırakmak, mal ortaklığı kurmak gibi akidler de böyledirler. Çünkü bu şeylerde hüküm malı kabzetmekle sabit olur. Ve hüküm müvekkilin mülkiyetindeki bir yere rastlamakta ve dolayısıyla vekil de bir elçi gibi olmaktadır. Vekilin, akdi yapan karşı tarafın vekili olması halinde de aynı hüküm söz konusudur. Çünkü vekil yaptığı işi mâlike izafe etmektedir. Ancak istikraz bu hükmün dışında olup, onda vekâlet vermek geçersizdir. Çünkü vekilin aldığı borç para müvekkil için bir mülk olarak sabit olmaz. Ama istikrazda elçi tavzif edilebilir. [5]




[5] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 2/263-267.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Vekil tâyin edilemeyecek durumlar
« Posted on: 29 Mart 2024, 03:43:19 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Vekil tâyin edilemeyecek durumlar rüya tabiri,Vekil tâyin edilemeyecek durumlar mekke canlı, Vekil tâyin edilemeyecek durumlar kabe canlı yayın, Vekil tâyin edilemeyecek durumlar Üç boyutlu kuran oku Vekil tâyin edilemeyecek durumlar kuran ı kerim, Vekil tâyin edilemeyecek durumlar peygamber kıssaları,Vekil tâyin edilemeyecek durumlar ilitam ders soruları, Vekil tâyin edilemeyecek durumlarönlisans arapça,
Logged
08 Mart 2020, 01:25:25
Züleyha

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 1.439


« Yanıtla #1 : 08 Mart 2020, 01:25:25 »

Allah razi olsun hocam selâm ve dua ile
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
09 Mart 2020, 00:43:32
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.948


« Yanıtla #2 : 09 Mart 2020, 00:43:32 »

Esselâmü Aleyküm. paylaşımlarınız için Allah sizlerden razı olsun kardeşim.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

09 Mart 2020, 06:24:31
Es-Sabur

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 1.280


« Yanıtla #3 : 09 Mart 2020, 06:24:31 »

Hadd ve kısas cezalarında vekil tayin edilemez kişinin kendisi olması gerekir
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
10 Mart 2020, 20:11:09
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #4 : 10 Mart 2020, 20:11:09 »

Esselamu aleyküm Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes