๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => el-İhtiyar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 13 Mart 2011, 14:34:20



Konu Başlığı: Vasinin şâhidliği
Gönderen: Sümeyye üzerinde 13 Mart 2011, 14:34:20
Vasinin Şâhidliği:


Vasinin ölü lehine şehâdet etmesi caiz olmaz: Çünkü onun kendi nefsi için kabzetme salahiyeti vardır. Ama aleyhinde şâhidlik etmesi caiz olur: Çünkü bu hususda töhmet yoktur. Vasinin, mirasçılar büyük olduklarında lehlerine şâhidlik etmesi caizdir. Fakat küçük iseler, caiz olmaz (Ebû Yûsuf, İmam Muhamnıed): Büyükler lehine şâhidliği caizdir. Zira Ebû Hanîfe dedi ki, 'eğer bu şehâdet ölünün malı hakkında ise, caiz olmaz. Ama başkasının malı hakkında ise, caiz olur.' İmameyn dediler ki; 'her iki durumda da caiz olur. Çünkü ikisinin onun üzerinde velayetleri yoktur. Kendi nefisleri için tasarruf salahiyetleri bulunmadığı için, bunda bir töhmet yoktur. Mirasçıların küçük olmaları halinde ise, hüküm bunun hilâfınadır. Çünkü o ikisi kendileri için hakkında şâhidlikte bulunulan malda tasarrufta bulunma salahiyetinin var olduğunu söylerler.'

Ebû Hanîfe'nin görüşüne göre o ikisi kendileri için muhafaza salahiyeti ile vârisin gıyabında menkul malı satma sahiyetinin var olduğunu söylerler. Bu durumda töhmet tahakkuk eder. Ama terekeden başka mal hakkında şâhidlik etmeleri halinde hüküm bunun hilâfınadır. Çünkü o ikisinin, yani vasî ile büyük mirasçının terekeden başka mallar üzerinde tasarrufta bulunma salahiyetleri yoktur. Küçük mirasçılar için şâhidlik etmeğe gelince; açıkladığımız üzere töhmet sebebiyle bu hiç bir halde caiz olmaz.

Bir kimse; 'falan adam gelinceye kadar' diyerek bir şahsı vasî tayin ederse, o şahıs falan adam gelinceye kadar vasidir. Ya da; 'oğlum yetişkin oluncaya kadar' diyerek bir şahsı vasî tayin ederse, oğlu yetişinceye kadar o şahıs vasîdir. Çünkü vesayet, vekâlet mânasındadır. Zira vasiyyet; yetimlerin bülûğa ermelerine veya reşid olmalarına kadar Şer'an muvakkat olarak devam eder. Bu böyle olduğu gibi, şartla da muvakkat olabilir.

Bir kimse bir şahsı kendisinin malında tasarrufta bulunmak üzere vasî tayin ederse, o şahıs onun hem malı hem de çocuğu için vasî olur. Bir nevide vasî olan, bütün nevilerde de vasî olur. Eğer böyle olmazsa, başka bir vasî tayin etmeğe ihtiyacımız olur. Vasiyyet eden bunu bazı işlerinde vasî olarak tercih edip seçmiştir. Bunu onun bütün işlerinde vasî tayin etmek, kendisine ek olarak başka birini daha vasî tayin etmekten daha iyidir. Çünkü vasiyyet eden bazı işlerinde bunun tasarrufta bulunmasına razı olmuştur. Ama bundan başkasının onlarda tasarrufta bulunmasına asla razı olmamıştır.

Vasî her hangi bir beyyinesi olmaksızın ölüden alacaklı olduğunu iddia ederse, kadı onu vasîlikten alır. Çünkü bu vasî yetim malını yemeyi helâl saymış olmaktadır. Bir görüşe göre denildi ki; ölünün malından belirli bir şeyin kendisine âit olduğunu iddia ederse, kadı onu vesayetten alır, aksi halde alamaz.

Muhtar kavle göre kadı bu iddianın sahibi olan vasîye şöyle demelidir; 'ya beyyine getirir hakkını alırsın, ya da ölüyü bundan ibra edersin. Yoksa seni vesayetten alırım.' Ölüyü ibra ederse, ne âlâ. Aksi halde kadı onu vesayetten alıp yerine başkasını tayin eder.

Vasî, vesayeti altındaki çocukların mallarını mudârabeye vereceği gibi, kendisi de bu mudârabe ortaklığında işçi olarak çalışabilir. Çünkü o, çocuğun babası makamındadır. Baba bu gibi tasarruflarda bulunabileceğine göre, vasi de bulunabilir. Vasî mudârabede bizzat çalışırsa, buna başkalarını şâhid tutması gerekir. Çünkü o, vesayeti altındaki küçük çocuğun malı ile ticaret yapabilir. Zira Peygamber Efendimiz (sas) şöyle buyurmuştur: “Yetimlerin mallarında hayır talep edin.” Bu mudârabe ortaklığında kendi şahsı için bir miktar malı almak isterse, töhmeti bertaraf etmek için, buna başkalarını şâhid tutması gerekir. İmam Muhammed'den rivayet edilen bir görüşe göre; eğer başkalarını şâhid tutmazsa, kazancı mirasçılara kalır. Çünkü zahir olan da budur. Delil (şâhid tutma) olmadan zahirî hüküm bir tarafa bırakılamaz. [24]

 

Muhtaç Vasinin Yetim Malından İstifadesi:

Vasî muhtaç ise, yetimin malından yiyebilir. Onun ihtiyacı için bir yere gidiyorsa, bineğine binebilir. ALLAH (cc) şöyle buyurmuştur:

“Yoksul olan da (ihtiayaç ve emeğine) uygun olarak yesin.” [25] Ebû Yûsuf’un şöyle dediği rivayet edilmiştir; sultan yetimin malına tamahlanır da, vasî onun tamahlandığından daha az miktarda yetim malı vererek onunla anlaşırsa, mes'ûl olmaz ve verdiğini yetime ödemesi gerekmez. Çünkü yetimin malını imkân nisbetinde korumakla mükelleftir. Onu koruması da ancak bu yolla mümkün olmuştur. [26]



[23] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 4/341-342.

[24] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 4/342-344.

[25] Nisa: 4/6.

[26] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 4/344.




Konu Başlığı: Ynt: Vasinin şâhidliği
Gönderen: Sevgi. üzerinde 13 Eylül 2020, 05:38:59
Esselâmü Aleyküm. Paylaşım için Allah razı olsun kardeşim


Konu Başlığı: Ynt: Vasinin şâhidliği
Gönderen: Mehmed. üzerinde 13 Eylül 2020, 21:26:16
Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun Rabbim bizleri ilim öğrenen kullarından eylesin