> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > el-İhtiyar  > Şarta bağlı boşamada kullanılan lâfızlar
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Şarta bağlı boşamada kullanılan lâfızlar  (Okunma Sayısı 2374 defa)
25 Mart 2011, 15:28:09
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 25 Mart 2011, 15:28:09 »



Şarta Bağlı Boşamada Kullanılan Lâfızlar:


 

Şart lâfızları şunlardır: İn (eğer), izâ(...zaman, vakit), izâ mâ (...zaman, ne zaman, ...vakit), meta (...zaman, ne zaman, ...vakit), meta mâ (ne zaman, ne vakit, ...zaman), küllü (hep, her bütün), külle mâ (her ne zaman, her ne): Bu edatlar şart için konulmuş olup, şart cümlelerinin başında kullanılırlar. 'İn' edatı sırf şart için olup, kendisinde vakit mânası yoktur. Ama diğer edatlarda açıkladığımız gibi, vakit mânası vardır. 'Küllü' edatı şart için değildir. Çünkü ardisıra isim gelir. Oysa şart edatının ardisıra fiil gelir. Zira ceza (cevap) cümlesi ona talik edilir ki, o da fiildir. Ancak o da kendisini takib eden isme taallûk ettiği için şarta ilhak edilir. Meselâ; 'satın alacağım her köle hürdür'demek gibi...

Boşama bir şarta bağlandığı zaman, şartın bulunuşu ile hemen talâk vâki olur. Boşama için söylenmiş olan yemin de çözülür ve son bulur: Çünkü fiil bulunduğunda şart tamamlanır ve yemin de kalmaz. Yalnız külle mâ (her ne zaman, her ne) şart edatı kullanılmışsa; şart koşulan şeyin yerine getirilişi ile yemin son bulmaz, devam eder: Çünkü bu edat umum fiiller içindir.

Bir âyet-i kerîmede şöyle buyurulmuştur:

"Onların derileri pişip acı duymaz hale geldikçe, (derilerini başka derilerle değiştiririz ki, acıyı duysunlar). "(Nisa: 56).

'Külle mâ' edatı umum için olduğuna göre, zarurî olarak tekrar gerekir ki, mevcut nikâha mâlik olunan üç talâk vâki olsun. Bu şekilde boşanan kadın başka bir erkekle evlenip de, ondan da boşandıktan sonra eski kocasıyla evlenirse ve bu şart yine ortaya çıkarsa; üç talâk vâki olmaz.   Ancak    İmam Züfer bu görüşe muhaliftir. Çünkü (külle mâ) edatının umum için oluşu, bunu gerektirir.

Bizim görüşümüze göre; koca boşamayı mâliki bulunduğu talâklara talik etmiştir ve bu son bulmuştur. Şartın karşılığı olan ceza (cevap) ise talâktır. Bu durumda mecburî olarak yemin son bulur.

Şarta bağlamanın sahih olabilmesi için yemin edenin mâlik olması gerekir. Bir erkeğin kendi karısına; 'falan eve girersen, sen boşsun' yahut kendi kölesine; 'Zeyd ile konuşursan, hürsün' demesi gibi. Yahut şarta bağlamanın bir mülke izafe edilmesi gerekir: Bir erkeğin karısı olmayan bir kadına; 'seninle evlenirsem, sen boşsun' yahut; 'evleneceğim bir kadın boştur1 veya; 'satın alacağım her köle hürdür' demesinde olduğu gibi: Cezanın açık ve ortada olması gerekir. Ki, korkutucu olsun ve yeminin mânası tahakkuk etsin. O mâna da yaptırmaya veya yaptırmamaya sevketme kuvvetidir, O da ancak bu ikisinden biri ile zuhur eder.

Mülkiyetin ortadan kalkması yemini ortadan kaldırmaz: Çünkü şart mevcut olmamıştır. Bu bakımdan mülkiyet varken şart meydana getirilirse, yemin sona erer ve talâk vâki olur: Çünkü şart meydana gelmiştir. Mahal de ceza cümlesini kabule müsaittir. Bu sebeple yemin çözülüp sqna erer. Şart, mülk ortadan kalkınca meydana getirilirse, şart mevcut olduğundan dolayı yemin sona erer fakat talâk vâki olmaz: Çünkü mahal, ceza cümlesini kabule müsait değildir. 'Külle mâ' edatıyla kurulan şart cümlesinde şartın mevcut olması halinde üç talâk vâki olmadıkça, yemin çözülüp sona ermez. Bunun gerekçesini daha evvel açıklamıştık.

Karı-koca şartın bulunuşunda anlaşmazlığa düşerlerse; söz kocanın olur: Çünkü o, iddiayı inkâr edip asla tutunmuştur ki, o asıl da şartın mevcut olmamasıdır. Kadının şâhid getirmesi gerekir: Çünkü davacıdır ve ispatlayıcı makamındadır.

Ancak kadın tarafından bilinecek olan konuda söz kadının olur ve bu söz kadının kendisi hakkındadır: Şöyle ki, erkek eşlerinden birine;   'eğer hay izli isen, sen ve falan karım boşsunuz' der, kadın da kendisinin hay izli olduğunu söylerse; sadece kendisi boş olur: Kıyasa göre boşanmaması gerekir. Çünkü bu da diğer şartlardan biri gibidir. İstihsan kaidesine göre ise, kadın kendi şahsı hakkında güvenilirdir. Bu hususda bilgiler ancak kendisinden alınabilir. Hayız, iddet ve cinsî münasebet hususunda Şeriat onun sözüne itibar eder. Burada da onun sözü muteber sayılır. Ancak bu mes'elede kumasının şâhidlik hakkı vardır; kendisi de töhmet altında bulunduğundan dolayı, sadece kendisinin sözü kabul edilmez.

Şartı,   kadının sevmesine, istemesine bağlamak da böyledir:

Buna göre bir erkek kansına; 'beni seviyorsan; sen ve falan karım boşsunuz' der, kadın da; 'seni seviyorum' derse; sadece kendisi-boş olur. Meselâ erkek karısına; 'eğer ALLAH (cc) m cehennem ateşiyle sana azap etmesini seviyorsan, sen boşsun, kölem de hürdür' diye şart koşar ve kadın da bunu sevdiğini söylerse; boş olur fakat köle azad olmaz: Bunun sebebini açıklamıştık. Bu mes'elede kadının yalan söylediği, kesin olarak söylenemez. Zira olabilir ki, kadın kocasına kin duyduğu için, onunla beraber olmaktansa, cehennem azabını tercih eder.

Bir kimse kansına; 'eğer beni kalben seviyorsan, sen boşsun' der, karısı da yalandan; 'seni seviyorum' derse, boş olur. İmam Muhammed dedi ki; 'bu durumda kadın boş olmaz. Çünkü sevgi kalbden olma şartına bağlanınca; bununla hakiki aşk kastedilir ki, bu mes'elede böyle bir sevgi mevcut değildir.

Ebû Hanîfe ile Ebû Yûsuf a göre; sevgi kalb işidir. Dolayısıyla burada sevgi mutlak olarak söylenmiş ve hiç bir kayda tâbi kılınmamış gibidir. Mutlak olarak söylenince de, sevgiyi bildirme şartına talik edilmiş olur. Bu mes'elede hüküm böyledir.

Koca karısına; 'oğlan doğurursan bir, kız doğurursan iki talâkla boşsun' der de, kadın her ikisini doğurur ve hagisinin daha evvel doğduğu bilinemezse; hüküm bakımından bir talâk, dayâneten ve haramdan uzaklaşma bakımından iki talâk meydana gelir: Çünkü burada bir ric'î talâkın vukuu kesin, ikincisininki ise, şüphelidir. Dolayısıyla ikincisi hüküm bakımından vâki olmaz. Ama ihtiyat bakımından iki talâkın vâki olduğunu kabul etmek gerekir.  İddet ise, kesin bilinenle sona erer. Zira ilk  çocuğun doğumuyla talâk vâki olur. İkincisinin doğumu ile de iddet sona erer.

Erkek karısına; 'seninle cinsî münasebette bulunursam üç talâk ile boşsun' der, sonra da karısıyla cinsî münasebette bulunup zekerini bir müddet içeride bekletirse, bu bekletmeden dolayı bir şey vermesi gerekmez. Eğer çıkarıp tekrar dâhil ederse; mehir vermesi gerekir. Talâk ric'î bir talâk ise, ikinci defa dâhil etmekle kadına ric'at meydana gelir: Ebû Yûsuf dan rivayet edilen bir görüşe göre; üç talâkla boşamanın cinsî münasebet şartına bağlanması durumunda yapılan cinsî münasebette zekerin içeride bekletilmesi ile mehir vermek gerekir. Bir talâkla boşamanın cinsî münasebet şartına bağlanması halinde koca, karısına ric'at etmiş olur. Çünkü koca zekerini içeride bekletmekle cinsî münasebeti -boşanmanın vukuundan sonra da- devam ettirmiş olmaktadır. Ancak cinsî münasebetin yapıldığı meclis ile maksadın aynı olması sebebiyle hadd gerekmez.

İmameyn'e göre; cinsî münasebet zekeri vaginaya dâhil etmektir. Dâhil etmede devam olmaz. Ama çıkardıktan sonra tekrar dâhil ederse; boşamadan sonra dâhil etme durumu meydana gelir. Temasın yapıldığı mekân ile maksat aynı olduğu şüphesi sebebiyle de hadd gerekmez. Hadd gerekmeyince, ukr [32] da gerekmez. Çünkü cinsî münasebette bu ikisinden biri mutlaka mevcuttur. [33]



[32] Ukr; şüphe  ile yapılan cinsî münasebetten dolayı kadına verilmesi gereken mehirdir. (Mütercim).

[33] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 3/150-153.



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 25 Mart 2011, 15:28:53 Gönderen: Sümeyye »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Şarta bağlı boşamada kullanılan lâfızlar
« Posted on: 18 Nisan 2024, 09:51:49 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Şarta bağlı boşamada kullanılan lâfızlar rüya tabiri,Şarta bağlı boşamada kullanılan lâfızlar mekke canlı, Şarta bağlı boşamada kullanılan lâfızlar kabe canlı yayın, Şarta bağlı boşamada kullanılan lâfızlar Üç boyutlu kuran oku Şarta bağlı boşamada kullanılan lâfızlar kuran ı kerim, Şarta bağlı boşamada kullanılan lâfızlar peygamber kıssaları,Şarta bağlı boşamada kullanılan lâfızlar ilitam ders soruları, Şarta bağlı boşamada kullanılan lâfızlarönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes