๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => el-İhtiyar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 07 Nisan 2011, 15:54:45



Konu Başlığı: Kefen bahsi
Gönderen: Sümeyye üzerinde 07 Nisan 2011, 15:54:45
KEFEN BAHSİ


Ölü tütsülenmiş üç beyaz kefenle kefenlenir. Bunlar da; kamis, izar ve lifafedir. Sünnet olan kefen işte budur: Zira rivayete göre Hz. Peygamber (sas) vefat ettiğinde Yemen'in Sahul kentinde imal edilen beyaz  renkli üç parça bezle kefenlenmiştir. Gömleği de aynı kumaştanmış. [217] Yine rivayet olunur ki; Adem (as) vefat ettiğinde melekler onu kefenlemiş ve; “Ey Adem oğulları, ölülerinize tatbik edilecek sünnet (usul, kaide) budur,” demişlerdir.

Kefenleme şekli şöyledir: Evvelâ lifafe yayılır, sonra onun üstüne izar konulur ve gömleği giydirilir. Gömlek omuzdan ayağa kadar uzanır. İzarı sarılır. İzar, başdan ayağa kadar olan kısmı içine alır. Sol   tarafdan   sarılmaya   başlanır. Sonra sağından sarılır: Sağlığındaki giyinişine göre hareket edilir. Sonra aynı şekilde lifafe de sarılır. Lifafe, başdan ayağa kadar olan kısmı içine alır.

Sadece izar ve lifafe ile kefenlemek de caizdir: Ölünün sağlığındaki hali, bu hususda nazar-ı itibara alınır. Ayrıca Hz. Ebûbekir (ra) demiş ki; “Şu iki elbisemi yıkayın ve beni bunlarla kefenleyin.” Buna kefen-i kifafe denilir.

Ama zaruret olmadan, bunlardan sadece biriyle kefenlemek caiz olmaz: Zira rivayete göre Mus'ab b. Umeyr (ra) şehid düştüğünde tek bir bezle kefenlenmiştir.

Kefen, açılmasından korkulduğu takdirde; bağlanır ki, avret yerlerinin açılmasından sakınılmış olsun. Ölü, hayattaki durumu göz önünde bulundurularak; ancak hayattayken giymesi caiz olan kumaşlarla kefenlenebilir. Kadının kefeni de böyledir. Fakat onunkine baş örtüsü ve  göğüslerine bağlanan göğüs örtüsü eklenir: Evvelâ gömleği giydirilir, sonra onun üstüne baş örtüsü takılır. Sonra gömleğin üstüne göğüs örtüsü bağlanır. Daha sonra sağlığındaki hali göz önüne alınarak; sonra izar, sonra da lifafe sarılır. Sünnet olan kefen budur. Zira Ümmü Atiyye (ra) nin rivayet ettiğine göre; Hz. Peygamber (sas) kızını kefenletirken, kendisine kefen parçalarını birer birer uzatıp vermiş; tamamı beş parçayı bulmuştu ki; sonuncusu, göğüslerin üzerine bağlanan göğüs örtüsüydü.

İzar, lifafe ve bir de baş örtüsüyle kefenlemek de caizdir: Bu kefen-i kifayedir. Çünkü bu miktar hayattaki bir kimsenin örtünmesine yetecek en az bir miktardır. Bundan daha azıyla kefenlemek mekrûhdur. İmam ebû Yûsuf dan rivayet olunduğuna göre, kefen olarak kadına izar ve lifafe yeterli olur. Çünkü tesettür bununla gerçekleşir.

Kadının saçları iki Örgü yapılır ve lifafe altındaki gömleğin üstüne, göğsüne gelecek şekilde iki yana konur: Çünkü kadın hayattayken örgülerini sırtına salar. Öldükden sonra ise; kefenin açılıp dağılması ihtimaline binaen, örgüleri göğsünün üzerine bırakır. Erginlik çağına giren de, büluğa ermiş gibidir. Erginlik çağına girmeyen, izar ve rida namıyla iki bez parçasına sarılır.

Bir kadın ölür de kefen bulunmazsa, Ebû Yûsuf’a göre ona kefen temin etme vazifesi kocasına aittir. Çünkü sağlığında da giysisi kocası tarafından temin edilmekteydi. İmam Muhammed demiş ki; ölen kadının kefeni yoksa, kocasının ona kefen temin etmesi gerekmez. Çünkü hayattayken kocasının ona giysi temin etmesi, nikâhın gereği idi. Ama ölüm sebebiyle nikâh akdi ortadan kalkmış olmakdadır. [218]



[217] Bu hadîsi Buharî ve Müslim rivayet etmiştir.

[218] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 1/185-186.



Konu Başlığı: Ynt: Kefen bahsi
Gönderen: Sevgi. üzerinde 22 Nisan 2020, 06:50:54
Esselâmü Aleyküm. Bilgiler için Allah razı olsun kardeşim. Rabbim ilmimizi artırsın inşaAllah


Konu Başlığı: Ynt: Kefen bahsi
Gönderen: Mehmed. üzerinde 23 Nisan 2020, 13:24:55
Ve Aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun