> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > el-İhtiyar  > Kadını boşanmada muhayyer kılmak
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kadını boşanmada muhayyer kılmak  (Okunma Sayısı 1781 defa)
25 Mart 2011, 15:35:14
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 25 Mart 2011, 15:35:14 »





Kadını Boşanmada Muhayyer Kılmak:




Erkek boşamayı kastederek karısına; 'muhayyersin' derse, kadın bunu Öğrendiği meclisde kendisini boşama hakkına sahip olur:

Kadın muhayyer bırakıldığı meclisde hazır bulunuyorsa, muhayyerliği, bu sözü duymasıyla; hazır bulunmayıp başka yerde ise, bu sözün söylendiğini haber almasıyla başlar. Zira muhayyer kılınan kadın bu sözü duyduğu veya haber aldığı meclisde bulunduğu müddetçe bu hakkını kullanabilir. Bu hususda ashabın (r. anhum) icmâı vardır. Koca karısını muhayyerlik fiiline mâlik kılmıştır. Alış veriş, hibe vb. tasarruflarda da olduğu gibi, kendisine muhayyerlik hakkı verilen kimsenin bu hususda o meclisde cevap vermesi gerekir.

Oturduğu yerden kalkmakla muhayyerliği bâtıl  olur: Çünkü

oradan kalkması bu hakkı kullanmaktan vazgeçtiğine delalet eder. O meclisi değiştirmekle de muhayyerliği bâtıl olur: Kalkıp başka bir yere gitmekle meclis hakikaten değiştirilir. Aynı yerde başka bir işe başlamakla da manen değiştirilir. Meselâ yemek yeme meclisi, harp meclisinden ayrı bir meclistir. Harp meclisi, alış veriş meclisinden ayn bir meclistir. Muhayyerlik hakkı meclisin değiştirilmesiyle sona erer.

Eğer kadın özürlü ise; İmam Muhammed dedi ki; 'kocası elinden tutup onu bulunduğu meclisten kaldırıp götürürse, muhayyerliği sona erer. Kendisine muhayyerlik hakkı tanınan kadın farz namazını veya vitri kılmakta ise, namazını tamamlayınca muhayyerliği sona ermez. Nafile namazını kılmakta ise; bunu iki rek'ate tamamladığı takdirde, muhayyerliği sona ermez. Çünkü iki rek'ate tamamlamadan nafile namazı kesmesi caiz değildir. Ama dört rek'ate tamamlarsa, muhayyerliği sona erer. Çünkü nafile namazda iki rek'atten fazlasını kılmak, başka bir namaza durmak gibidir.

İmam Muhammed'den gelen bir rivayete göre; eğer muhayyer kılınan kadın öğlenin dört rek'atlik ilk sünnetini kılmakda ise, bu namazını dört rek'at kılıp tamamlarsa, muhayyerliği sona ermez. Sahih olan görüş budur. Kadın muhayyer kılındığında ayakda ise, oturmakla muhayyerlik hakkı devam eder. Çünkü oturmak, düşünmenin delilidir. Zira oturma halinde daha derli toplu düşünülebilir.

Keza, oturmakda iken bir yere yaslanırsa veya yaslanmakda iken yekinip oturursa; muhayyerliği devam eder. Çünkü bu durumda bir oturuşdan başka bir oturuşa geçmiştir. Bu, muhayyerlik hakkından vazgeçmek sayılmaz. Kabalan üzerinde oturup bacaklarını dikmiş halde bağdaş kurarsa, yine muhayyerliği devam eder.

Bir görüşe göre denildi ki; kadın oturmakda iken bir yere yaslanırsa, muhayyerlik hakkı sona erer. Çünkü böyle yapmakla hâdiseye ehemmiyet vermediğim göstermiştir ki, bu da muhayyerlik hakkını kullanmaktan vazgeçmesi sayılır. Esahh olan birinci görüştür.

Kadın oturmakda iken yan gelip uzanırsa, muhayyerliğin- devam edip etmeyeceğine dâir Ebû Yûsuf dan iki rivayet vardır: Binek üzerinde veya tahtırevan ve mahfe içinde gitmekte iken durursa, muhayyerliği devam eder. Ama gitmeye devam ederse, muhayyerliği sona erer. Ancak kocasının susmasıyla beraber bu hakkını kullanırsa, muhayyerliği devam eder. Çünkü bineğin seyrine devam etmesi ve durması kadının kendisine izafe edilir. Seyir devam ederse, kadın başka bir meclise geçmiş gibi olur.

'Muhayyersin' sözüne karşılık, kadın kendisini seçtiği zaman bir bâin talâk vâki olur: Çünkü kadının kendi nefsini seçmesi (yani boşanması) muhayyerliğin başkasına değil, sadece kendisine has olmasını gerektirir. Bu da beynûnet; yani kocasından kesin olarak boşanıp ayrılmasıyla olur. Koca niyyet etse bile, üç talâk vâki olmaz: Zira muhayyerlik çeşitlere ayrılmaz. Bu durumda erkek veya kadın; ikisinden birinin sözlerinde nefs kelimesini veya nefse delalet eden bir sözü söylemiş olmaları gerekir: Meselâ kocanın karısına 'kendini seç', onun da 'seçtim' demesi; yahut erkeğin 'seç', kadının da; 'kendimi seçtim1 demesi gibi... Bu, ashabın üzerinde icmâ ettikleri bir örftür ve bu nefs (kendi) kelimesi kan-kocadan birinin tefsir edip açıkladığı bir şeydir. Zira belirsizi belirsiz ile açıklamaya imkân yoktur. Öyle ki, koca karısına, 'seç', kadın da; 'seçtim' derse; bu bir şey ifade etmez. Çünkü 'seçmek' kelimesi konulduğu mâna itibarıyla talâk lâfızlarından değildir. Ancak bu kelime açıklanan bir şeyde sünnet ile talâk lâfızlarından olmuştur. Ama böyle bir şey yoksa, bu kelime ile talâk vâki olmaz. Çünkü kocanın karısına, 'seç1, onun da 'seçtim' demesiyle; seçmeyi talâka tahsis eden bir şey olmadığından dolayı talâk vâki olmaz. Ama bu durumda  nefsi   (kendi)   kelimesinin   söylenmesi seçme emrini tahsis ettiğinden dolayı talâk vâki olur.

Muhît adlı eserde şöyle denilir; 'talâkın vâki olması için kan -kocadan birinin sözünde nefs (kendi) veya boşama veya seçme kelimesinin geçmesi gerekir. Nefs kelimesinin geçmesi gerekir; bunun sebebini daha evvel açıkladık. Boşama kelimesinin geçmesi de gerekir; bunun sebebi de bellidir. Seçme kelimesinin geçmesinin gerekliliğine gelince; bu kelimenin arapçası olan kelimesinin sonundaki  harfi; yalnız kalma mânasındadır. Kadının kendi nefsini seçmesi bazan bir, bazan müteaddit olur. Böylece bu kendiliğinden tefsir edilmiş olur. Kıyasa göre erkeğin -talâka niyyet etse bile- karısını muhayyer kılması ile talâk vâki olmaz. Çünkü koca muhayyer kılma lafzıyla boşama imkânına sahip değildir. Böylece talâkı başkasına tefVîz de edemez. Kadının; 'kendimi seçiyorum' demesi, vaad mânasına da muhtemel olur. İhtimalle birlikde cevap olamaz.

Bunda istihsan kaidesinin geçerli olmasının izahı şöyledir: Bu hususda ashabın icmâı vardır ve Şeriat da bunu cevap ve icap kılmıştır. Zira rivayet edildiğine göre;

"Ey Peygamber/ Eşlerine şöyle de; eğer dünya dirliğini ve süsünü istiyorsanız, (gelin size boşanma bedellerinizi vereyim de, sizi güzellikle salıvereyim)." (Ahzâb: 28). âyet-i kerîmesi nazil olduğunda Rasûlullah (sas) işe Hz. Âişe (ra) den başlayarak ona şöyle buyurdu: "Sana bir şey haber vereceğim; ebeveynine danışmadan bana cevap vermeye mecbur değilsin." Böyle dedikten sonra ona yukanda geçen âyet-i kerîmeyi haber vermiş, o da hemen şu karşılığı vermiştir: "Ey Allah (cc) in Rasûlü! Bu hususda   mı   ebeveynime   danışacağım?   Hayır,   ben   Allah (cc) ı ve  Rasûlünü seçiyorum[25]

Bu cevabıyla Hz. Âişe (ra) seçimini derhal yapmak istemişti. Rasûlullah (sas) da bu sözü hem cevap hem de icap olarak hazırlamıştı. Koca nikâhı devam ettirebileceği gibi, karısından ayrılabilir de, bu hususda karısını kendi yerine geçirebilir de. Koca karısına üç defa; 'seç, seç  seç' der; karısı da seçmekle seçtim  ya da;  birinciyi seçtim' veya; 'ortadakini' yahut; 'sonuncuyu seçtim' derse; üç talâk ile boş olur (Ebû Yûsuf, İmam Muhammed): Bu durumda kocanın niyyetine ihtiyaç yoktur. Çünkü bu sözler başka şeyde değil, sadece talâkda tekrarlanırlar.  kelimesi rnasdar-ı binâ-i merredir. Üç defayı söylerken, üç talâk vâki olacağı gibi, 'seçmekle seçtim' demesi halinde de üç talâk vâki olur. Kaldı ki, 'seçmekle' kelimesi tekid için söylenmiştir. Tekid de üç talâkın vukûuyla meydana gelir.

Kadının; 'birinciyi...' veya; 'ortadakini...'yahut;'sondakini seçtim' demesi durumunda üç talâkın vukuu Ebû Hanîfe'ye göredir. İmameyn dediler ki; 'bu durumda bir talâk vâki olur. Çünkü birincinin veya ortadakinin yahut sondakinin söylenmesi eğer sıra ve tertibi ifade etmiyorsa, münferidliği ifade eder. Çünkü böyle bir söz buna delalet eder ve bu sözde esas olan da talâklann peşpeşe gelmesi değil, tek olarak vâki olmasıdır.'

Ebû Hanîfe'nin bu mes'eledeki görüşünün gerekçesi şudur; kadın ancak sahip olduğu şeyde tasarrufda bulunabilir. Zira mülkiyette toplanan şeyler, mekânda toplanan şeyler gibidirler. Toplanan şeyler arasında ise, sıra ihtimali yoktur. Meselâ bir mekânda toplu olarak bulunan kimseler hakkında; 'şu birinci, şu sonuncu' denilemez. Ancak 'şu önce geldi, şu sonra geldi1 denilebilir. Şu halde sıra ve tertip onların şahıslarında değil, gelişlerindedir.   Hal   böyle olunca; kadının söylediği; 'birinciyi' veya; 'ortadakini1 kelimeleri lağv olur. Geride  sadece; 'seçtim' kelimesi kalır. Eğer kadın; 'seçtim' deyip sonra susarsa, yine üç talâk vâki olur.

Kadın; 'kendimi boşadım' yahut; 'bir talâkla kendimi seçtim' derse; ric'î bir talâk meydana gelir: Çünkü bu durumda kadın iddetin sona ermesinden sonra kendini seçmiştir. İddetin tamamlanmasından sonra kendini seçmesi; boşanmasını gerekli kılar.

Erkek karısına; 'kendini seç' veya; 'talâkda işin elindedir' der; kadın da kendini seçerse; ric'î bir talâk vâki olur: Çünkü talâk kelimesinin söylenmesinden sonra ric'at sıraya girer. Bu durumda erkek karısına 'kendini boşa1 demiş gibi olur. [26]



[25] Bu hadîsi Buharî, Müslim, Ebû Dâvud, Tirmizî, Neseî ve Ahmed rivayet etmiştir

[26] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 3/137-141.



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kadını boşanmada muhayyer kılmak
« Posted on: 17 Nisan 2024, 02:54:37 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kadını boşanmada muhayyer kılmak rüya tabiri,Kadını boşanmada muhayyer kılmak mekke canlı, Kadını boşanmada muhayyer kılmak kabe canlı yayın, Kadını boşanmada muhayyer kılmak Üç boyutlu kuran oku Kadını boşanmada muhayyer kılmak kuran ı kerim, Kadını boşanmada muhayyer kılmak peygamber kıssaları,Kadını boşanmada muhayyer kılmak ilitam ders soruları, Kadını boşanmada muhayyer kılmakönlisans arapça,
Logged
19 Ağustos 2020, 16:36:59
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #1 : 19 Ağustos 2020, 16:36:59 »

Esselamu aleyküm Rabbim bizleri ilim öğrenen kullarından eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

21 Ağustos 2020, 07:47:30
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.956


« Yanıtla #2 : 21 Ağustos 2020, 07:47:30 »

Aleyküm Selâm. Bilgiler için Allah razı olsun kardeşim
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes