๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => el-İhtiyar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 17 Mart 2011, 14:57:30



Konu Başlığı: Harem Hz. İbrahim a.s. in vakfıdır
Gönderen: Sümeyye üzerinde 17 Mart 2011, 14:57:30
Harem, Hz. İbrahim (As) in Vakfıdır:


Ancak o araziler üzerinde yapılan binaların satılması caiz olur. Çünkü haram kılınan o yerlerdir. Oraları Hz. İbrahim (as) vakfetmiştir. Binalarsa, inşâ edenlerin mülküdür. Mâliklerin o binalarda tasarrufta bulunmaları caizdir. O binalar her ne kadar o yerlerden elde edilen çamur ve harçla yapılmışsa ve vakıf cümlesinden iseler de; bir kimse vakıf arazisinin çamurunu kendi binasının inşaatında kullanırsa, o bina diğer mülkleri gibi kendi mülkü olur.

Hasan'ın rivayeti şöyle açıklanabilir: İnsanlar diğer asırlarda da hiç yadırganmadan ve itirazla karşılaşmadan o evleri satıyorlardı. [63]

 

Muamelâtta Fâsığın, Kâfirin ve Kadının Sözü Makbuldür:




Muamelatta fasık kimsenin sözü kabul edilir: Çünkü insanlar çokça muamelâtta bulunurlar. Bunda adaleti şart koşacak olursak, insanlar sıkıntıya düşerler. Oysa dinde zorluk yoktur. Muamelâtta fâsık olsun, âdil olsun; hür olsun, köle olsun; erkek olsun, kadın olsun; müslüman olsun, gayrimüslim olsun; sıkıntı ve zorluğu bertaraf etmek için bir kişinin sözü kabul edilir.

Diyanet sahasında ise; hür olsun, köle olsun; kadın olsun, erkek olsun; ancak âdil olanın sözü kabul edilir: Çünkü aklı ve dini nazar-ı itibara alınarak, bunda kişinin doğruluğu tercih edilir. Özellikle kişiye fayda temin etmeyen ve onu bir zarardan korumayan muamelâtta hüküm budur. Bu sebeple böyle bir durumda adalet sahibi bir kişinin sözü kabul edilir. Bunu teyid edici hadîs-i şerîfler vardır. Bu hususda kişinin adaletli olmasını şart koştuk. Çünkü insanlar arasında diyanet sahasına giren işler muamelât kadar çokça vukûbulmazlar. Zira fasık itham altındadır. Kâfir ise, bu işelerle alâkalı bir taahhütte bulunmuş değildir. Müslüman kimse onun sözü ile ilzam edilemez. Muamelâtta ise, hüküm bunun hilâfınadır. Gayrimüslim İslâm ülkesinde ancak muamelâtta bulunmak sebebiyle ikamet eder. Sözü kabul edilmezse, muamelâtta bulunamaz. Diyanet sahasına giren işlerde ise, hüküm bunun hilâfinadır.

Muamelâta misal olarak; hayvan kesimini haber vermek, vekâlette bulunmak, hibe etmek, hediye etmek, izin vermek vb. işleri gösterebiliriz. Diyanet sahasına giren işlere ise; kıble yönünü, suyun temiz olup olmadığını bildirmeyi misal olarak gösterebiliriz.

Zımmî bir kimse bir suyun necis olduğunu müslüman bir kimseye bildirirse, zımmînin sözü kabul edilmez. Çünkü zahire göre o din düşmanlığı sebebiyle müslümana zarar vermek için söylüyordur ki, müslüman onun sözüne kanarak araştırma yapmasın. Müslümanın kalbinde onun doğru söylediğine dâir bir inanç belirirse, o suyu dökmedikçe teyemmüm edemez. O su ile abdest alırsa da caiz olur. Fâsık ya da adaleti bilinmeyen bir kimse suyun necis olduğunu ona bildirir de, o bunun doğru söylediğini zannederse, sözünü dinler, yoksa dinlemez. Ama ihtiyata uygun olan, o suyu döküp teyemmüm etmesidir.

İzin ve hediye mevzüunda çocuğun, kölenin ve cariyenin sözleri de kabul olunur: Çünkü buna ihtiyaç vardır. İslâmın ilk zamanlarından zamanımıza kadar insanlar arasında teamül böyledir. [64]



[63] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 4/143.

[64] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 4/144-145.



Konu Başlığı: Ynt: Harem Hz. İbrahim a.s. in vakfıdır
Gönderen: Mehmed. üzerinde 08 Haziran 2020, 22:21:58
Esselamu aleyküm Rabbim paylaşım için razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Harem Hz. İbrahim a.s. in vakfıdır
Gönderen: Sevgi. üzerinde 09 Haziran 2020, 04:19:13
Aleyküm selam. Rabb'im bizleri her zaman helal işler yapanlardan eylesin inşaAllah