๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => el-İhtiyar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 04 Nisan 2011, 17:35:51



Konu Başlığı: Dirhem ve dinarların rehin verilmesi
Gönderen: Sümeyye üzerinde 04 Nisan 2011, 17:35:51
Dirhem Ve Dinarların Rehin Verilmesinin Sıhhati






Dirhem ve dinarların rehin verilmesi sahihdir: Çünkü alacağın bunlardan elde edilmesi tahakkuk eder. Bu sebeple bunlar da rehine mahal olurlar. Bu paralar kendi cinslerinden olan borç karşılığında rehin   verilip, rehin alanın yanında telef olurlarsa; miktarlarmca borç düşer: Çünkü alacağın elde edilmesi durumu hâsıl olmuştur. Bunların misiUeriyle tazmin edilmelerinin bir faydası yoktur. Çünkü bunlar misliyattandırlar. Rehin bırakılan bu paralar misiUeriyle tazmin edüirlerse, borçlu bunları alacaklı olan mürtehine borcunu ödemek için tekrar verecektir.

Yenilik ve eskilik, yani kıymet bakımından alacak ile rehin mal arasında fark da olsa; bütün Ölçü ve tartı ile verilen mallarda da hüküm miktarlarına göredir: Çünkü Şeriat cinsieriyle karşılaştırma halinde eskiliği, yeniliği; kaliteliyi, kalitesizi nazar-ı itibara almamıştır. Nitekim alış veriş (büyü) bahsinde de bu anlatılmıştı.

Sarf akdinin bedeli ve selemin sermayesi karşılığında rehin verilmesi sahihdir: Çünkü alacağın bunlardan elde edilmesi durumu tahakkuk eder. Maliyet açısından her ikisi de aynı cins olduklarından dolayı, bir değiştirme söz konusu olmaz.

Akid meclisinden ayrılmadan evvel rehin zayi olursa, selem ve sarf akidleri tamam olur, borç da verilmiş sayılır: Çünkü rehin hükmen teslim alınmış olur. Taraflar birbirlerinden ayrıldıktan sonra zayi  olursa, rehin durur, fakat sarf ve selem akidleri iptal olur:

Çünkü rehin teslim alınmadan taraflar birbirlerinden ayrılmışlardır. Oysa bilindiği gibi bu akdidlerin her ikisinde de tesellüm şarttır.

Vaadedümiş bir borç karşılığında rehin almak sahihdir. Eğer verilecek borç karşılığında konulan rehin, rehin alan elinde zayi olursa; rehin alan vaadettiğini borçlusuna vermek mecburiyatindedir: Çünkü bu mal rehin olarak teslim alınmıştır ve sanki pazarlık yapılarak satın alınan mal gibi teslim alınmıştır. Bu mes'elenin sureti şöyledir; Ahmed Mehmed'e; kendisine bir dirhem para borç vermek üzere bir malı rehin olarak verir de, bu rehin bir dirhemin verilmesinden evvel telef olursa; Mehmed'in Ahmed'e bir dirhemi borç olarak vermesi gerekir. Ahmet;'bana bir şeyi borç vermen şartıyla...'der ve o şeyin ne olduğunu söylemezse, rehin de telef olursa; Mehmed dilediği bir şeyi Ahmed'e borç olarak verir ve açıklama da ona düşer. Çünkü rehnin telef olmasıyla o alacağı bir şeyi almış olur. Ve rehnin telef oluşu esnasında sanki o; 'falana bir şey vermek üzerime borç olsun' demiş gibi olmuştur.

Ahmet; 'bana bir kaç dirhem borç vermen şartıyla...'der ve rehin de telef olursa, Mehmed'in ona üç dirhem vermesi gerekir. Çünkü üç sayısı çoğulun en azıdır. Ebû Yûsufdan gelen bir rivayette şöyle denilmektedir; Ahmed Mehmed'e; 'bana borç para ver ve şu şeyi de rehin al' der ve kendisine neyi borç vermesini söylemez ve Mehmed de ona borç vermezse, rehin de zayi olursa; Mehmed'in ona rehin kıymetini vermesi gerekir.

Bir kimse bir malı ona karşılık belli  bir şeyi rehin vermek üzere   satın    alır   ve    sonra   onu   rehin   vermekten   vazgeçerse, zorlanamaz: Çünkü bunun bir  teberru akdi olduğunu açıklamıştık Bu durumda    satıcı   isterse   rehinden    vazgeçer,   isterse   satmaktan vazgeçer: Çünkü bu, kendisine rağbet edilen bir vasıftır. Bu vasıf ele geçmez  olunca da, satıcı muhayyer olur. Müşteri hemen parasını Öder: Çünkü maksat hâsıl olmuştur. Veya birinci rehin kıymetinde başka bir şeyi rehin olarak bırakırsa, satıcının vazgeçme hakkı kalmaz: Çünkü mâna hâsıl olmuştur ki, o da alacağın kıymetteki misli ile teminat altına alınmasıdır. Kıyasa göre bu  alış veriş caiz değildir. Çünkü bu bir akdin diğer akde dâhil edilmesidir ki, bu da yasaklanmıştır. Kaldı ki, bu rehin verme alış veriş akdinin gerektirmediği bir şarttır.   Bu şartla alış veriş akdinin   taraflarından  birine   fayda   sağlanmaktadır.   Ve   evvelce   de anlatıldığı gibi bu şart alış veriş akdini fasid kılar.

İstihsan cihetine gelince; bu, alış veriş akdine uygun bir şarttır. Çünkü rehin, alacağı garantilemek için alınır ve bu şart akdin vücûbuna uygundur, akdi fasid kılmaz.

Borcuna karşılık iki köle rehin veren o kölelerden birine mukabil olan borç miktarını öderse; geri kalan borcunu da ödemedikçe, o kölelerden hiç birini alamaz: Çünkü alacaklı alacağını garantilemek için rehnin tamamını yanında alıkoyma hakkına sahiptir. Borcun ödenmesini daha da sağlama alacağı için, rehnin bütün cüzlerini yanında alıkoyar ve bu durumda rehin satılmış ama, henüz satıcının eünde duran mal gibidir. Rehin  bırakılan kölelerden her birine karşılık olan borç miktarı belirtilse biles Rivâyetü'l- Asl'da anlatıldığına göre aynı hüküm geçerlidir. Ziyadât'da anlatıldığına göre de; o kölenin mukabilinde belirtilen borç miktarını öderse, o köleyi rehinden geri alabilir. Bu İmam Mııh.ı mmed'in kavlidir. Zira bu köle mukabilinde belirtilen borca karşılık olarak rehin alanın yanında ahkonmuştu. Bu sebeple rehin alanın yanında ölürse, mukabilindeki borç karşılığında ölmüş olur.

Birinci görüşün izahı şöyledir: Akid birdir; her ne kadar kölelerden her biri için borcun belli bir kısmı karşılık konmuş ise de, yapılan rehin akdi birdir. Bu sebepledir ki, alış veriş akdinde yapıldığı gibi, 'bu akid bu kölelerin bir kısmı hariç, diğer kısmı için geçerlidir1 dense caiz olmaz.

Bîr malın iki alacaklıya birden rehin verilmesi caizdir: Çünkü rehin veren o malı tek akidle bütün borcuna karşılık olarak vermiştir ve o mal rehin sebebi olan borç karşılığında alacakhlann yanında alıkonulur ki, o borç parçalara ayrılmaya kabil değildir ve dolayısıyla iki rehin alandan her birinin alacağı karşısında alıkonmuş olur. Rehni paylaşırlarsa, her biri diğeri için denk olur.

Bu rehin, o adamlardan her birinin alacağı nisbette mes'ûliyetindedir: Çünkü o payına düşen rehnin helak olması halinde alacağını tahsil etmiş sayılır. Birine olan borç Ödenince, tamamıyla diğerinin yanında rehin kalır: Çünkü o malın tamamı -açıkladığımız sebeplerden dolayı ayırım yapmaksızın- alacaklılardan her birinin yanında rehindir ve bu rehin iki kişinin ortaklaşa satın aldığı ve müşrterilerden birinin kendi payına düşen parayı ödediği satılmış mala benzer.

Rehin alan rehine yanında olsa bile, rehin vermeden alacağını talep etme ve alacağı sebebiyle onu  hapsettirme hakkına sahiptir:

Çünkü onun borçdaki hakkı devam etmektedir. Rehin almak ise, bu hakkı garantilemek içindir. Öyle ise, rehin elinde bulunsa bile, bu; rehin alanın hakkını talep etmesine mâni olmaz. Talepde bulunduğunda rehin sahibi olan borçlu Ödemeyi geciktirirse, ona haksızlık etmiş olur. bu haksızlığından dolayı kadı onu hapseder.

Rehin    alan    alacağının    ödenmesi    için    rehini   satamaz:

Alacaklının alacağını tahsil edinceye dek rehini yanında alıkoyma hakkı sabittir. Rehini satarak bu hakkını iptal etmesi gerekmez. Ancak o rehnin getirilip kendisine teslim edilmesi emrini verir. Zira evvelce de açıkladığımız gibi, rehni teslim alması bir nevi hakkını elde etmesi demektir. Bununla beraber alacağını da tahsil ederse, bu muhtemel bir takdire göre hakkını mükerreren almış olur. Muhtemel olan bu takdir de, rehnin kendisinin yanında iken telef olmasıdır. Rehin sahibi rehni vermeye getirdiğinde kendisine evvelâ; 'borcu teslim et' denilir ki, borç belirlenmiş olsun. Rehin bir bakıma satılık nesneye benzemektedir[7].



[7] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 2/



Konu Başlığı: Ynt: Dirhem ve dinarların rehin verilmesi
Gönderen: Sevgi. üzerinde 21 Mayıs 2020, 16:41:54
Esselâmü Aleyküm. Bilgiler için Allah razı olsun kardeşim


Konu Başlığı: Ynt: Dirhem ve dinarların rehin verilmesi
Gönderen: Mehmed. üzerinde 24 Mayıs 2020, 21:40:54
Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Dirhem ve dinarların rehin verilmesi
Gönderen: Ceren üzerinde 26 Mayıs 2020, 18:21:26
Esselamu aleyküm.rabbim bizleri her konuda İslam'a uygun yaşayanlardan eylesin inşallah...


Konu Başlığı: Ynt: Dirhem ve dinarların rehin verilmesi
Gönderen: Es-Sabur üzerinde 28 Mayıs 2020, 06:45:30
Dirhem ve dinarları rehin alıp vermekte bir sakınca yoktur bunlar kendi cinsinde alışveriş için kullanılır