๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => el-İhtiyar => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 14 Mart 2011, 14:46:17



Konu Başlığı: Binekte bulunan maktulün diyeti
Gönderen: Sümeyye üzerinde 14 Mart 2011, 14:46:17
Binekte Bulunan Maktulün Diyeti:



Bir insanın sürdüğü hayvan üzerinde bulunan ölünün diyetini, sürenin âkilesi öder: Çünkü bu işin başlangıcı sürenin elindedir. Ölü, onun evinde bulunmuş gibidir. Yedeğine alan ve binen için de durum aynıdır: İkisi bir arada ise, diyeti her ikisinin âkilesi öder. Çünkü hayvan ikisinin elindedir.

Bir kimsenin evinde bulunan maktulden dolayı icab edecek olan kasâme ev sahibine ve orada bulunan âkilesi (Ebû Yûsuf) üzerine düşer: Ebû Yûsuf dedi ki; 'âkilenin üzerine kasâme düşmez. Çünkü ev sahibi başkalarına nisbetle kendi evine sahiptir. O yalnız başına mahalle halkı gibidir. Kasâmede başkaları ona katılmaz. Ebû Hanîfe ile İmam Muhammed'in görüşüne göre; o evde hazır bulunmakla ev sahibi gibi âkilenin de orayı koruma altına almaya yardımcı olmaları gerekir. Dolayısıyla kasâmeye onlar da katılırlar.

Âkilesi orada bulunuyorsa, ev sahibine yemin tekrar ettirilir. Diyetini ödemek âkile üzerine düşmektedir: Bunun sebebi daha evvel anlatılmıştı. Yarısı bir adama, onda biri bir adama, altıda biri bir adama, kalan kısmı da başka bir adama âit bulunan ortak bir evde bir maktul bulunursa; kasâme bunların hisse sayısına göre değil, kelle sayısına göre olur. Çünkü bunlar tedbirde ortak mes'ûliyet altındadırlar. Koruma hususunda da eşit mükellefiyet altındadırlar. Kasâme de ehl-i hitta üzerindedir. Bunlar orası fethedildiğinde devlet reisinin taksimat yaparak orayı kendilerine vermiş olduğu kimselerdir. Müşteriler kasâmeye bunlarla birlikte dâhil olmazlar.

Ebû Yûsuf dedi ki; 'hepsi kasâmeye katılırlar. Çünkü kasâme, evi kurma salahiyetine sahip olan kimselerin ki, oraya mâlik olanlar bu salahiyete sahiptirler bu vazifeyi yapmamaları sebebiyle vâcib olur. Mülkiyette eşit oldukları için, kasâme hususunda müşterilerle ehl-i hitta eşittirler.’

Ebû Hanîfe ile İmam Muhammed'in görüşlerine göre, maktulün bulunduğu yeri koruma hususunda daha fazla mes'ûldürler. Hüküm ise, daha fazla mes'ûl olana taallûk eder. Bu takdirde müşteri ehl-i hittaya göre yabancı gibidir. Zira aslında diyeti ehl-i hittanın ödemesi gerekir. Onlardan biri mevcud olduğu müddetçe başkalarına intikal etmez. Tıpkı babanın mevlâları gibi. Bunların diyet ödemeleri gerektiğinde ve bunlardan biri bulundukça bu vazife ananın mevlâlarına intikal etmez.

Denildi ki; Ebû Hanîfe Kûfe'de müşterilerin değil de ehl-i hittanın mahalle işlerini idare ettiklerini ve icab ettiğinde gerekli yardımı yaptıklarını gördü ve hükmünü bu esas üzerine bina etti. Ehl-i hittadan hiç biri hayatta kalmaz da, o mahallede müşteriler (orayı satın almış olanlar) ve sakinler (kiracılar) varsa; kasâme, sakinlerin üzerine değil de, mülk sahiplerinin üzerine olur. Ebû Yûsuf dedi ki; 'kasâme hepsinin üzerine olur. Çünkü Rasûlullah (sas) mıntıkanın sakinleri olan Hayber halkının üzerine kasâmeyi vâcib kılmıştı. Çünkü mâlik gibi sakin de tedbir vazifesini yürütür. Ebû Hanîfe ile İmam Muhammed'in görüşüne göre; mâlik orayı korumak ve gereken yardımı yapmak hususunda daha fazla mes'ûldür. Görülmez mi ki; sakinler mahallede bir müddet ikamet eder, sonra başka yere taşınırlar. Dolayısıyla kasâme daha fazla mes'ûliyeti olan kimselerin üzerindedir.

Hayber halkına gelince; Rasûlullah (sas) onları mülklerinin üzerinde bırakmıştı ve onlardan haraç alıyordu.

Ölü iki köy arasında bulunursa, kasâme daha yakın olan köyün üzerinedir: Ebû Saîd el- Hudrî (ra) den rivayet edildiğine göre; Rasûlullah (sas) böyle bir durumda iki köyün arasındaki mesafenin ölçülmesini emretmişti. Hz. Ömer (ra) in de böyle yapılması gerektiğini söylediği rivayet edilmiştir. [41]

 

Ölünün, Sesin Duyulacağı Mesafede Bulunması:

Bu; sesin duyulacağı bir mesafede olmaları durumunda câri olan bir hükümdür: Çünkü sesin duyulacağı bir mesafede iseler, imdat kuvvetleri kendilerine ulaşır. Ama sesin duyulmayacağı bir mesafede iseler, kendilerine imdat kuvvetleri ulaşamaz ve dolayısıyla üzerlerine bir şey lâzımgelmez. İki köy halklarından biri sesi duyuyor iseler, söylediğimiz gerekçeden dolayı kasâme, sesi duyanların üzerine olur. [42]




[41] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 4/311-313.

[42] Abdullah b. Mahmûd b. Mevdûd el- Mavsılî, El-İhtiyar Li-Ta'lîlî'l-Muhtar, Ümit Yayınları: 4/313.



Konu Başlığı: Ynt: Binekte bulunan maktulün diyeti
Gönderen: Züleyha üzerinde 03 Mart 2020, 11:33:55
Rabbim razi olsun inşallah selam ve dua ile


Konu Başlığı: Ynt: Binekte bulunan maktulün diyeti
Gönderen: Sevgi. üzerinde 20 Mart 2020, 06:28:38
Esselâmü Aleyküm. Bu bilgileri bizlerle paylaştığınız için Allah sizlerden razı olsun kardeşim


Konu Başlığı: Ynt: Binekte bulunan maktulün diyeti
Gönderen: Mehmed. üzerinde 22 Mart 2020, 09:23:21
Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun