> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > El-Bidaye Ven Nihaye >  Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet  (Okunma Sayısı 1059 defa)
20 Aralık 2010, 13:13:21
Esila

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 967


« : 20 Aralık 2010, 13:13:21 »



Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet

Sa´d B. Ubade´nin, Ebu Bekir´in Beni Saide Gölgeliğinde Söylediği Sözlerin Doğruluğunu Kabul Edişi

Fasıl

Rasûlullah (S.A.V.), Ne Zaman Ve Kaç Yaşında Vefat Etti .

Faide.

Peygamber (S.A.V.)´İn Yıkanması

Peygamber (S.A.V.)´İn Kefenlenmesi

Peygamber (S.A.V.)´İn Namazı

Peygamber (S.A.V.), Nereye Ve Ne Şekilde Defnedildi

Gece Mi, Yoksa Gündüz Mü Defnedildi

Peygamber (S.A.V)´İ En Son Gören Kişi

Peygamber (S.A.V.) Ne Zaman Defnedildi .

Rasûlullah (S.A.V.)´In Mezarının Şekli

Peygamber (S.A.V.)´İn Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet

Peygamber (S.A.V.)´İn Taziyesine Dair Varid Olan Rivayetler.

Peygamber (S.A.V.)´İn Vefat Günü Hakkında Ehl-İ Kitabın Bildiklerine Dair Nakledilen Rivayetler

Fasıl

Fasıl

Rasulullah (S.A.V.)´In Terekesi

Tenbih.

Peygamber (S.A.V.)´İn: «Bizim Malımıza Mirasçı Olunmaz.» Mealindeki Hadisinin İzahı



Sa´d B. Ubade´nin, Ebu Bekir´in Beni Saide Gölgeliğinde Söylediği Sözlerin Doğruluğunu Kabul Edişi


İmam Ahmed b. Hanbel, Humeyd b. Abdurrahman´m şöyle dedi­ğini rivayet etmiştir:

«Rasûlullah (s.a.v.), vefat etti. O esnada Ebu Bekir, Medine´deki yazlığında idi. Haber alınca geldi. Rasûlullah´ın yüzündeki örtüyü kaldırdı. Yüzünü öptü ve şöyle dedi:

- Anam-babam sana feda olsun. Sen diri iken de, ölü iken de çok hoş kokuyorsun. Ka´be´nin Rabbine yemin ederim ki, Muhanamed Öl­müştür.

Bundan sonra Ebu Bekir ile Ömer koşarak Ensâr´ın yanma gitti­ler. Ebu Bekir, Ensâr hakkında nazil olan ayetleri ve Rasûlullah´ın onlar hakkında söylediği sözlerin tamamını söyleyerek konuşmasına şöyle devam etti:

- Biliyorsunuz ki, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle demiştir: «Eğer insan­ların tamamı bir vadiye, Ensâr da başka bir vadiye gitse, ben Ensâr´­ın gittiği vadiye giderim.» Ey Sa´d, sen de biliyorsun ki; Rasûlullah (s.a.v.) -sen oturmuş vaziyette iken- şöyle demiştir: «Kureyşliler, bu işin yöneticileridirler. İnsanların iyi olanları iyi olanlarına tabidirler. Kötü olanları da kötü olanlarına tabidirler.»

Sa´d, Ebu Bekir´e şöyle dedi:

- Doğru söyledin. Biz yardımcılarız. Siz ise emirlersiniz.»

İmam Ahmed b. Hanbel, Ali b. Abbas kanalı ile Zâtü´s-Selâsil gazvesinde Ebu Bekir´in yol arkadaşı olan Rafi et-Tâî nin şöyle dedi­ğini rivayet etmiştir:

«Ebu Bekir´e, Müslümanların kendisine bey´atı hususunda neler söylenmiş olduğunu sordum. O da Ensâr´ın bu hususta ağızlarında dolaşan sözleri, onların kendisine söylediklerini, Ömer b. Hattab´m Ensâr´a söylediği sözleri anlattı ve şöyle dedi: «Ömer b. Hattab, Rasû­lullah (s.a.v.)´m hastalığı döneminde yine kendisinin emri ile benim onlara imamlık yaptığımı hatırlattı. Bunun üzerine onlar sırf bu se- ´ bebten bana bey´at ettiler. Ben de bey´atlarım kabul ettim. Bir fitne­nin kopmasından, bu fitneden sonra irtidad hadiselerinin meydana gelmesinden korktuğum için bey´atı kabul ettim.»

Bu rivayetin senedi sağlam ve kuvvetlidir. Demek ki, Hz. Ebu Bekir, bey´atı kabul etmeme durumunda daha fazla bir fitnenin kop­masından korktuğu için halifeliği kabul etmiştir. Allah kendisinden razı olsun ve onu hoşnud kılsın.

Ben derim ki: Bey´at meselesi, pazartesi gününün geri kalan kıs­mında konuşulmaya başlandı. Ertesi gün, yani çarşamba gününün sabahında insanlar mescidde toplandılar. Kalan Muhacirlerle Ensâr da gelip bey´atlarını yaptılar. Böylece bütün Müslümanların bey´atı tamamlanmış oldu. Bey´at, Rasûlullah´ın teçhizinden önce yapıldı. Buharî, Enes b. Malik´in şöyle dediğini rivayet etmiştir: «Ömer´in minbere oturarak irad ettiği son hutbesini işittim. Bu hutbe, Rasûlullah (s.a.v.)´ın vefat edişinin ertesi günü idi. Ebu Bekir susmuş, konuşmuyordu. Ömer, hutbesinde şöyle dedi:

- Rasûlullah (s.a.v.)´m yaşamasını isterdim ki, tedbirimizi düzelt­sin. Eğer Muhammed ölmüş ise, şüphesiz Cenâb-ı Allah sizin aranıza bir nur bırakmıştır. O nur vasıtasıyla Muhammed (s.a.v.)´in hidayet yoluna gidersiniz. Doğrusu Ebu Bekir, Rasûlullah´ın arkadaşıdır. Ma­ğaradaki iki kişiden ikincisi o idi. İdare işin de Müslümanların en la­yık kişisidir. Gelin ona bey´at edin.

Bir grup sahabe, daha Önce Beni Saide gölgeliğinde Ebu Bekir´e bey´at etmişti. Bu bey´at ise minberin üzerinde yapılan umumi bey´at idi.»

Zührî, Enes b. Malik´in şöyle dediğini rivayet etmiştir:

«Ömer´in o gün Ebu Bekir´e:

- Minbere çık, dediğini işittim. Israr etti. Nihayet Ebu Bekir min­bere çıktı. Oradakilerin tamamı ona bey´at ettiler.»

Muhammed b. İshak, Zührî kanalı ile Enes b. Malik´in şöyle dedi­ğini rivayet etmiştir:

«Beni Saide gölgeliğinde kendisine bey´at edildiği zamanın ertesi gününde Ebu Bekir, minberin üzerine oturdu. Ömer kalktı ve Ebu Bekir´den önce konuştu. Allah´a hamd etti. Layıkı vechi ile sena^" bulundu. Sonra şöyle dedi:

- Ey insanlar! Ben size dün bir konuşma yaptım ki, o, Allah´ın ki­tabında bulduğum şeylerden değildi. Rasûlullah (s.a.v.)´m bana söyle­miş olduğu birşey de değildi. Fakat şunu biliyordum ki, Rasûlullah (s.a.v.), yakında bizim işimizi düzene sokar. Ve bu bizim son halimiz olur. Şüphesiz Allah ve Rasûlünün kendisiyle hidayet edip doğru yolu gösterdikleri kitabını size bırakmıştır. Eğer ona sımsıkı bağlanırsanız Allah, ona hidayet olarak verdiği şeyi size de verir. Allah, sizin işinizi en hayırlının eline vermiştir. O, Rasûlullah´ın arkadaşıdır. İkisi de mağarada bulundukları zaman ikinin ikincisidir. O halde kalkınız ve ona bey´at ediniz.

Bunun üzerine insanlar, Ebu Bekir´e Beni Saide gölgeliğinde ya­pılan bey´attan sonra umumi bey´at ettiler. Sonra Ebu Bekir konuştu. Allah´a hamdetti. Ona layık olduğu şekilde övgüde bulundu. Sonra şöyle dedi:

- Ey insanlar! Ben sizin üzerinize idareci kılındım. Oysaki ben si­zin en hayırlınız değilim. Eğer iyilik yaparsam bana yardımcı olunuz.

Eğer kötülük yaparsam beni doğrultunuz. Doğruluk emanettir. Yalan hıyanettir. Zayıfınız, hakkını alıncaya kadar bana göre kuvvetlidir. Kuvvetliniz de kendisinden hak alınıncaya kadar bana göre zayıftır. Bir kavim, Allah yolunda cihadı terk ederse, Allah onları mutlaka ze­lil kılıp alçaltır. Şimdiye kadar hiçbir kavimde fuhuş yaygınlaşma­mıştır ki, Allah onlara umumi bela vermesin. Allah ve Rasûlüne itaat ettiğim sürece bana itaat edin. Allah ve Rasûlüne isyan ettiğim za­man bana itaat etmeniz gerekmez. Haydi namaza kalkın, Allah sizi bağışlasın ve size merhamet etsin.»

Bu rivayetin senedi sahihtir. Hz. Ebu Bekir´in «Ben sizin üzerini­ze idareci kılındım. Oysaki sizin en hayırlınız değilim.» sözü, tevazu ve alçak gönüllülük türünden söylenmiş bir sözdür. Oysa bütün Müs­lümanlar, Ebu Bekir´in kendileri arasında en faziletli ve en hayırlı ki­şi olduğu hususunda ittifak etmişlerdi. Allah, onlardan razı olsun.

Hafız Ebu Bekir el-Beyhakî, Ebu´l-Hasan Ali b. Muhammed el-Hafız el-İsferayinî kanalı ile Ebu Said el-Hudrî´nin şöyle dediğini ri­vayet etmiştir:

«Rasûlullah (s.a.v.), vefat etti. İnsanlar, Sa´d b. Ubade´nin evinde toplandı. Aralarında Ebu Bekir ile Ömer de vardı. Ensâr´m sözcüsü kalkıp şöyle dedi:

- Biliyor musunuz Rasûlullah (s.a.v.) Muhacirlerdendi. Onun ha­lifesi de Muhacirlerden olmalıdır. Biz, Allah Rasûlünün yardımcıları­yız. Halifesinin de yardımcıları olacağız.

Bunun üzerine Ömer b. Hattab, kalkıp şöyle dedi:

- Sözcünüz doğru söyledi. Ama bundan başka birşey söylerseniz, o sözünüze uymayız.

Böyle dedikten sonra Ebu Bekir´in elini tutup:

- İşte adamınız budur. Buna bey´at edin, dedi.

Kendisi Ebu Bekir´e bey´at etti. Muhacirlerle Ensâr, Ebu Bekir´e bey´at ettiler.

Bunun üzerine Ebu Bekir minbere çıktı. Cemaatin yüzüne baktı. Zübeyr´i göremedi. Zübeyr´i çağırttı. Zübeyr geldi. Ona şöyle dedi:

- Senin için Rasûlullah´m halası oğlu ve havarisi dedim. Sen, Müslümanların cemaatinden ayrılmak mı istedin

Zübeyr dedi ki:

- Ey Rasûlullah´m halifesi! Beni kınama.

Böyle dedikten sonra kalktı ve Ebu Bekir´e bey´at etti. Sonra Ebu Bekir, cemaatin yüzüne baktı. Ali´yi göremedi. Ali´yi çağırttı. Ali geldi. Ebu Bekir ona şöyle dedi:

- Senin için Rasûlullah´m amcası oğlu ve damadı dedim. Sen, Müslümanların cemaatinden ayrılmak mı istedin

Ali dedi ki:

- Ey Rasûlullah´m halifesi! Beni kınama.

Böyle dedikten sonra kalktı ve Ebu Bekir´e bey´at etti.»

Beyhakî de Vüheyb´ten böyle bir rivayette bulunmuştur. Bunda çok değerli ve kıymetli bir faide vardır ki, bu da Ebu Talib oğlu Ali´­nin, Rasûlullah´m vefat ettiği gün veya ertesi günde Ebu Bekir´e bey´­at etmiş olmasıdır. Bu gerçektir. Çünkü Ebu Talib oğlu Ali, hiçbir za­man Ebu Bekir es-Sıddık´tan ayrılmamış ve arkasında kılman na­mazların hiçbirinden geri kalmamıştır. Ayrıca mürtedlerle savaşmak için kılıcını çekip gittiğinde de Ebu Bekir´le beraber Zi´1-Kassa´ya git­miştir.

Ama Rasûlullah (s.a.v.)´m mirasını hak ettiğini zannettiği ve Ra­sûlullah´m zevcelerini onun mirasından mahrum bıraktığı için Fatı-ma, Ebu Bekir´i kınamıştı. Oysa Fatıma, Rasûlullah´m şu hadisinden habersizdi: «Biz peygamberler topluluğu miras bırakmayız. Tereke­miz, sadakadır.»

Yeri gelince açıklayacağımız gibi bu sarih nass, Fatıma´yı, Pey­gamber zevcelerini ve Peygamberin amcasını, Peygamberin mirasın­dan mahrum bırakıyordu. Böyle olunca Fatıma, Hz. Ali´nin Hayber ve Fedek´teki zekat tarlalarının idaresine tayin edilmesini istemişti. Ancak Ebu Bekir, bu isteğini de yerine getirmemişti. Çünkü Ebu B...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet
« Posted on: 24 Nisan 2024, 02:37:00 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet rüya tabiri, Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet mekke canlı, Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet kabe canlı yayın, Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet Üç boyutlu kuran oku Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet kuran ı kerim, Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet peygamber kıssaları, Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibet ilitam ders soruları, Peygamber (S.A.V.)´in Vefatı İle Müslümanların Uğradığı Büyük Musibetönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes