> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > El-Bidaye Ven Nihaye >  Mekke´den Medine´ye Hicret
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Mekke´den Medine´ye Hicret  (Okunma Sayısı 1569 defa)
02 Şubat 2011, 03:43:20
Esila

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 967


« : 02 Şubat 2011, 03:43:20 »



Mekke´den Medine´ye Hicret


Resûlullah (S.A.V.)´In Hicret Sebebi

Rasûlullah (S.A.V.)´In Ebu Bekîr Es-Sıddık´la Birlikte Mekke´den Medine´ye Hicreti

Peygamber (S.A.V.)´İn Medînerye Gîrîşi Ve Evi

Fasıl




Mekke´den Medine´ye Hicret


Zührî, Urve´den, o da Hz. Aişe´den, Rasûlullah (s.a.v.)´ın Mekke´de iken Müslümanlara şöyle dediğini rivayet eder:

"Artık sizin hicret edeceğiniz yurd, iki kara taşlık arasında sürülme­miş hurmalık bir yer olarak bana gösterildi."

Rasûlullah (s.a.v.) böyle deyince, bazı kimseler Medine tarafına hic­ret etti. Habeşistan´a hicret etmiş olan Müslümanlar da Medine´ye dön­düler.

Bunu, Buharı rivayet etmiştir.

Ebu Musa, Peygamber (s.a.v.)´in şöyle buyurduğunu rivayet eder:

"Rüyamda, Mekke´den hurmalık bir yere hicret ettiğimi gördüm. Orasının Yemame veya Hecer olduğunu vehmettim. Ama orası Medine -Yesrib-imiş."

Buharı bu hadisi, bir kaç yerde uzun uzadıya senediyle birlikte nak-letmiştir.

Hafız Ebu Bekir el-Beyhakî, Cerir´den rivayet etti ki; Peygamber (s.a.v.), şöyle buyurmuştur:

"Doğrusu yüce Allah, bana şöyle vahyetti: Şu üç beldeden hangisine inersen orası senin hicret diyarın olacaktır: Medine, Bahreyn ve Kmnes-rin."

İlim ehli kimseler dediler ki: Sonra Rasûlullah´ın Medine´ye gitme­sine karar verildi. O da oraya hicret etmelerini ashabına emretti. Bu ha­dis, cidden gariptir. Tirmizî de "Menakıb" adlı eserinde Cerir´in şöyle de­diğini rivayet eder: Rasûlullah (s.a.v.) buyurdu ki:

"Doğrusu yüce Allah, bana şöyle vahyetti: Şu üç şehirden hangisine inersen orası senin hicret diyarın olacaktır: Medine, Bahreyn ve Kmnes-rin."

îbn îshak dedi ki: Cenâb-ı Allah, savaş için izin verdiğinde şu ayeti inzal buyurdu:

«Haksızlığa uğratılarak kendilerine savaş açılan kimselerin karşı koyup savaşmasına izin verilmiştir. Allah, onlara yardım etmeye elbet­te Kadir´dir. Onîar haksız yere ve "Rabbimiz Allah´tır." dediler diye yurtlarından çıkarılmışlardır." (el-Hacc, 39-40.)

Yüce Allah, Rasûlüne savaş için izin verdiği, Ensâr´dan olan bu kabilenin de İslâm´a ve ona tabi olanlara yardım etmek üzere Peygam-ber´e bey´at ettiği, Müslümanları bağrına bastıkları zaman , Muhacir­lerden ve Mekke´deki Müslümanlardan olan ashabına, Medine´ye hicret etmelerini, Ensâr´dan olan kardeşlerine kavuşmalarını emredip şöyle buyurdu:

"Doğrusu yüce Allah, sizin için kardeşler kıldı ve içinde emin olaca­ğınız bir yurt kıldı."

Bunun üzerine Müslümanlar, gruplar halinde peşpeşe Medine´ye gitmeye başladılar. Hz. Peygamber (s.a.v.) ise, Allah´tan hicret için izin bekleyerek Mekke´de kaldı. Rasûlullah´ın ashabından Kureyşli Muha­cirlerden Medine´ye hicret edenlerin ilki, Beni Mahzum kabilesinden Ebu Seleme b. Abdi´l Esed b. Hilal b. Abdullah b. Ömer b. Mahzum´dur. Akabe ashabının bey´atinden bir sene önce Medine´ye hicret etti. Habe­şistan ülkesinden Mekke´ye-* Rasûlullah´m yanına gelmişti. Kureyşli-ler, ona eziyet verdiği ve Ensârî Müslümanların İslâm´a girme haberi ona ulaştığı zaman Medine´ye Muhacir olarak gitti.

İbn îshak, Ümmü Seleme´nin şöyle dediğini rivayet eder: Ebu Sele­me, Medine´ye gitmeye niyetlendiğinde devesini benim için hazırladı. Sonra beni ona bindirdi. Oğlum Seleme b. Ebu Seleme´yi de Önüme bin­dirdi. Sonra benimle yola çıktı. Binmiş olduğum deveyi yediyordu. Beni Muğire b. Abdullah b. Ömer b. Mahzum´un adamları onu gördüklerinde yanına gelip şöyle dediler: "Haydi sen kendin ne ise, diyelim kendini biz­den kurtardın. Fakat şu arkadaşımıza ne dersin Onu götürmene nasıl izin verelim " Ümmü Seleme dedi ki: "Devenin yularını onun elinden çektiler ve beni ondan aldılar. Bu esnada Beni Abdi´1-Esed kabilesi öfke­lendiler. Bunlar, Ebu Seleme´nin kavmi olup şöyle dediler:

- Hayır, vallahi biz oğlumuzu anasının yanında bırakmayız. Çünkü anasını adamımızdan aldınız.

Ümmü Seleme dedi ki:

- Böylece oğlum Seleme´yi aralarında birbirlerinden çekmeye çalış-talar. Nihayet onu bıraktılar. Beni Abdi´1-Esed kabilesi, onu alıp götür­dü. Beni Muğire kabilesi de beni yanlarında alıkoydular. Kocam Ebu Se­leme ise Medine´ye gitti.Böylece benimle kocamı ve oğlumu birbirimiz­den ayırdılar. Ben, her sabah çıkıp vadide oturuyor ve akşam oluncaya kadar ağlıyordum. Bu hal, bir yıl boyunca devam etti. Bir gün amcam oğullarından biri -ki Beni Muğire´dendir- bana rastladı. Başıma gelen­leri gördü. Bana acıdı ve Muğire oğullarına şöyle dedi:

- Şu biçare ve miskin kadına acımaz mısınız, bu yaptığınızdan sıkılmaz mısınız Onunla kocasını ve çocuğunu birbirlerinden ayırdı­nız.

Bunun üzerine onlar da dönüp bana şöyle dediler:

- Eğer dilersen kocana gidebilirsin..

Beni Abdi´1-Esed kabilesi de, bu esnada oğlumu bana geri verdi. Bu­nun üzerine devemi yola çıkardım. Oğlumu da yanıma alarak Medi­ne´de bulunan kocamın yanma gitmeğe niyetlenerek yola çıktım. Beni kocama, götürmesini söyleyebileceğim hiçbir Allah´ın kuluna rastlaya-mıyordum. Nihayet Ten´im´de olduğum zaman Osman b. Talha b. Ebu Talha´ya rastladım. Bana şöyle sordu:

- Ey Ebu Ümeyye´nin kızı, nereye gidiyorsun

- Medine´de ki kocamın yanını gitmek istiyorum. .

- Seninle beraber giden hiç kimse yok mu

- Hayır, Allah´a yemin ederim, ancak Allah ve işte bu oğlum var.

- Seni yalnız bırakmak doğru olmaz, diyerek devemin yularım tuttu ve benimle birlikte süratle yola koyuldu. Vallahi şimdiye kadar Araplar­dan, ondan daha keremli bir kimse görmemiştim. Bir yere vardığımızda benim devemi çöktürür, sonra benden öteye gidip dururdu. Nihayet indiğim zaman devemi kenara alır, yükünü indirir, sonra onu ağaca bağlar, benden uzaklaşarak bir ağacın yanına gider, altına yatardı. Yola çıkma zamanı yaklaştığında devemin yanma gelip onu bana takdim eder, yola koyar, sonra benden kenara çekilip durur ve şöyle derdi: "Bin." Binip devemin üzerine kurulduğumda yularını tutar ve yederdi. Nihayet beni indirinceye kadar böyle yapardı. Beni, Medine´ye götürün-ceye kadar hep böyle davrandı. Küba mevkiinde Beni Amr b. Avf m kö­yüne bıraktığında şöyle dedi:

- Kocan, işte bu koydedir.(Gerçekten kocam Ebu Seleme, o köye in­mişti.) Allah´ın bereketiyle onun yanma git.

Böyle dedikten sonra kendisi Mekke´ye dönüp gitti.

Ümmü Seleme devamla şöyle diyordu:

-Alllah´a yemin ederim ki İslâmiyet´te Ebu Seleme ailesinin başına gelenlerin, başka hiçbir ailenin başına geldiğini bilmiyorum. Osman b . Talha´dan daha mert bir arkadaşı da asla görmedim.

Sözü edilen Osman b. Talha b.Ebu Talha el-Abderî, Hüdeybiye andlaşmasmdan sonra Müslüman olup Halid b. Velid´le birlikte Medi­ne´ye hicret etmiş, Uhud savaşında babası ve kardeşleri Haris, Kilab ve Müsan ile amcası Osman b. Ebu Talha öldürülmüşlerdi. Mekke´nin fet­hi gününde Rasûlullah (s.a.v.), ona ve amcası oğlu Şeybe´ye KaTbenin anahtarlarını vermişti. Bu vazifeyi cahiliyette olduğu gibi İslamiyet´te de onların uhdesinde bırakmıştı. Bu hususta yüce Allah´ın şu kavli nazil olmuştu:

«Hiç şüphesiz Allah size, emanetleri ehline teslim etmenizi emre­der.» (en-Nisâ, 58.)

İbn îshak dedi ki: Ebu Seleme´den sonra Muhacirlerden Medine´ye gelenlerin ilki, Amir b. Rebia oldu. Bu zat, Adiy oğulları kabilesinin müttefiki idi. Beraberinde hanımı Leyla binti Ebi Hasme vardı. Sonra Abdullah b. Cahş b. Ri´ab b. Yamur b. Sabire b. Mürre b. Kebir b. Ğanm b. Dudan b. Esed b. Hüzeyme hicret etti. Bu zat, Beni Ümeyye b. Abdu´ş-Şems´in müttefikidir. Ailesi ve kardeşi Abd b. Cahş´ı yanma aldı. Karde.-şinin künyesi, Ebi Ahmed´tir; Ebu Ahmed´in adı, îbn îshak´ın da anlattı­ğı gibi Abd´tır. Sümame olduğunu söyleyenler de olmuştur. Süheylî der ki: Birincisi, daha sahihtir. Ebu Ahmed, âmâ bir adamdı. Yanında bir kimse olmaksızın Mekke´nin alt ve üst taraflarım dolaşırdı. Şair bir kim­se idi. Faria binti Ebu Süfyan b. Harp adındaki kadınla evliydi. Annesi Ümeyme binti Abdülmuttalib b. Haşim´dir.

Hicretten dolayı Beni Cahş´m evi kilitlenip´kapandı. Utbe b. Rebia ve Abbas b. Abdülmuttalib ile Ebu Cehil b. Hişam b. Muğire oradan geç­tiler. Mekke´nin yukarılarına doğru çıktılar. Utbe b. Rebia, o eve baktı­ğında kapılarının ıssız, kimsesiz, boş, içerilerde hiçbir kimsenin bulun­madığını görünce şöyle dedi:

"Her bir ev M, her ne kadar sağlam olarak durması uzun bir zaman alsa da, günün birinde musibet ve acı ona ulaşır."

İbn Hişam dedi ki: Bu beyit, Ebu Duad el İyadî´ye aittir. Onun bir kasidesinden alınmıştır.

Süheylî dedi ki: Ebu Duad´m asıl adı, Hanzele b. Şarkî1 dir. Harise olduğunu söyleyenler de vardır.

Sonra Utbe b. Rebia, şöyle dedi:

- Beni Cahş´m evi, ıssız hale gelmiştir. İçinde kimseler kalmamış­tır.

Ebu Cehil dedi ki:

- Senin ağlaman, o evin yalnız kalmasındandır. Böyle dedikten sonra Abbas´a da şöyle dedi:

- Bu senin yeğeninin işlerindendir. O, bizim toplumumuzu dağıttı. İşlerimizi alt üst etti. Münasebetlerimizi kopardı.

İbn İshak dedi ki: Ebu Seleme Amir b. Rebia ve Abdullah b. Cahş, Küba´da Mübeşşir b. Abdi´l-Münzir´e konuk oldular. Sonra Muhacirler peşpeşe cemaat halinde geldiler. Beni Ganm b. Düdan, Müslüman olmuştu. Medine´ye hicret için bütün erkek ve kadınları ile yola koyul­muş,kendilerinden kimse geri kalmamıştı. Bunların adlarını şöylece sıralayabiliriz:

Abdullah b. Cahş, kardeşi Ebu Ahmed, Ükkaşe b. Mihsan, Suca, Ukbe (Suca ile Ukbe, Vehb´in oğullarıdırlar.), Erbed b. Cümeyre, Mun-kiz b. Nubate, Said b. Rukayş, Mahrez b. Nadle, Zeyd b. Rukayş, Kays b. Cabir Amr b. Mihsan, Malik b. Amr, Safvan b. Amr, Sakf b. Amr, Rebia b. Eksem, Zübeyr b. Ubeyde, Temmam b. Ubeyde, Sahber...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Mekke´den Medine´ye Hicret
« Posted on: 25 Nisan 2024, 21:00:14 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Mekke´den Medine´ye Hicret rüya tabiri, Mekke´den Medine´ye Hicret mekke canlı, Mekke´den Medine´ye Hicret kabe canlı yayın, Mekke´den Medine´ye Hicret Üç boyutlu kuran oku Mekke´den Medine´ye Hicret kuran ı kerim, Mekke´den Medine´ye Hicret peygamber kıssaları, Mekke´den Medine´ye Hicret ilitam ders soruları, Mekke´den Medine´ye Hicretönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes