๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => El-Bidaye Ven Nihaye => Konuyu başlatan: Esila üzerinde 22 Kasım 2010, 12:28:34



Konu Başlığı: Hicretin Seksenbirinci Senesi
Gönderen: Esila üzerinde 22 Kasım 2010, 12:28:34
Hicretin Seksenbirinci Senesi


 Hicretin Yetmişdördüncü Senesi

Hicretin Yetmişdördüncü Senesinde Vefat Eden Meşhur Şahsiyetler.

Rafi B. Hadil B. Rafi El-Ensarî

Ebu Said El-Hudrî

Abdullah B. Ömer.

Ubeydb. Umeyr.

Ebu Cuhayfe.

Seleme B. El-Ekva´

Malik B. Ebi Amir.

Ebuiabdurrahmanes-Sülemî

Ebu Ma´bed El-Esedî

Bişr B. Mervan El-Umevî

Hicretin Yetmişbeşinci Senesi

Ebu Nüceyh.

Ebu Salebe El-Huşenî

Esved B. Yezid.

Himran B. Ebban.

Hicretin Yetmişaltıncı Senesi

Hicretin Yetmişaltıncı Senesinde Vefat Eden Meşhur Şahsiyetler.

Ebu Osman En-Nehdi El-Kudaî

Sıla B. Eşyem El-Adevî

Züheyr B. Kays El-Belevî

Hicretin Yetmişyedinci Senesi

Şebib´in Ölümü.

Hicretin Yetmîşyedinci Senesinde Vefat Eden Meşhur Şahsiyetler.

Kesîr B. Salt

Muhammed B. Musa B. Talha B. Ubeydullah.

İyaz B. Ganem El-Eş´arî

Mutarrif B. Abdullah.

Hicretin Yetmişsekizinci Senesi

Hicretin Yetmişsekizinci Senesinde Vefat Eden Meşhur Şahsiyetler.

Cabîr B.Abdullah.

Şüreyh B. Haris.

Abdullah B. Ğanem El-Eş´arî

Cünade B. Ümeyye El-Ezdî

Alâ B. Ziyad El-Basrî

Süraka B. Mirdas El-Ezdî

Nabiğa El-Cadî

Hicretin Yetmişdokuzuncu Senesi

Hicretin Sekseninci Senesi

Hicretin Sekseninci Senesinde Vefat Eden Meşhur Şahsiyetler.

Hz. Ömer´in Azatlısı Eşlem..

Cübeyr B. Nüfeyr.

Abdullah B. Cafer B. Ebi Talîb.

Ebu İdris El-Holanî

Mabed El-Cühenî

Hicretin Seksenbirinci Senesi


Hicretin Yetmişdördüncü Senesi


Bu senede halife Abdülmelik b. Mervan, Tarık b. Amr´ı Medine valiliğinden azlederek yerine Haccac b. Yusuf es-Sakafî´yi getirdi. Medine´ye gelen Haccac, orada birkaç ay ikamet ettikten sonra umre için Mekke´ye gitti. Umreden sonra safer ayında Medine´ye döndü ve orada üç ay ikamet etti. Beni Seleme mahallesinde bir mescit inşa et­ti. Bu mescit bu gün onun adıyla anılmaktadır anlatıldığına göre Haccac, bu senede ve bu müddet zarfında -Hz. Osman´a yardım etme­diklerinden ötürü- Cabir ve Sehl b. Sa´d´a sövmüş, bunlara çok ağır sözler sarfetmişti. Allah, onu lanetlesin ve onu rezil rüsvay kılsın.

Haccac, zannedersem Ebu İdris el-Holanî´yi Yemen´e kadı olarak tayin etmişti. Doğrusunu Allah bilir.

İbn Cerir dedi ki: Bu senede Haccac, Ka´be´nin İbn Zübeyr tara­fından yapılan binasını yıkmış ve onu eski haline getirmişti.

Ben derim ki: Haccac, Ka´be´nin tümünü yıkmamıştı. Aksine o, sadece Şam istikametine gelen duvarı yıkmış ve Hatim´i Beyt´in dışı­na çıkarmış, sonra duvarı tekrar örmüş ve arta kalan taşları Ka´be´nin içine koymuştu. Diğer üç duvarı eski haliyle bırakmıştı. Bu nedenle doğu ve batı kısımları, bugün de görüldüğü gibi yere bitişik halde kalmıştı. Ama batı tarafını tamamıyla kapatmış ve doğu tarafı­na bakan duvarın alt tarafım doldurup tamir etmiş ve cahiliye dev­rindeki gibi yükseltmişti. Haccac ile Abdülmelik, Peygamber Efendi-miz´in Abdullah b. Zübeyr´e ulaşan hadisinden habersiz dile n Pey­gamber (s.a.v.), -önceki kısımlarda da naklettiğimiz gibi- Hz. Aişe´ye şöyle demişti: «Eğer senin milletin kafirlikten (başka bir rivayete gö­re ise cahillikten) henüz yeni çıkmış olmasalardı, Ka´be´yi yıkar ve Hatim´i Ka´be´ye dahil ederdim. Ayrıca Ka´be´ye, doğu ve batı tarafla­rından birer kapı açar ve onları da yerle aynı seviyede yapardım. Çünkü senin kavmin masrafları karşılayamazlar. Hatim´i Ka´be´ye dahil edemediler ve Ka´be´nin binasını İbrahim peygamberin temelle­ri üzerine kuramadılar. Dilediklerini içeri alıp, dilemediklerini alma­sınlar, diye kapısını yüksekte yaptılar.»

Abdullah b. Zübeyr, iktidara geçince Ka´be´yi Hz. İbrahim´in kur­duğu temeller üstüne inşa etti. Abdülmelik, Peygamber (s.a.v.)´in bu âdi duyduktan sonra şöyle dedi: «Ka´be´yi ve çevresini keşke eski haliyle bırakmış olsaydık.»

Hicretin yetmişdördüncü senesinde Mühelleb b. Ebi Süfra, Halife Abdülmelik´in emri üzerine Ezarika ile savaştı. Halife Abdülmelik, kardeşi Bişr b. Mervan´a emir vererek Mühelleb´i Basra ve Kûfe´den teşkil edeceği askerlerin komutanı olarak Haricilere karşı yapılacak savaşa hazırlamasını istedi. Bişr ise, Mühelleb´i komutan olarak ta­yin etmeye razı değildi. Ancak Abdülmelik´in mektubunda verdiği emri