Konu Başlığı: Ulüvv Gönderen: Ekvan üzerinde 18 Haziran 2011, 11:41:12 Ulüvv (Yücelik, Aşkınlık) Allah'ın arşa yükselmesi ve yüceliği konusunda Haris selefidir.[608] O, Allah'ın arş üzerinde ve varlıklardan uzak olduğunu söylerken Allah Teala'nın zatı ile her yerde olduğunu savunanları da reddetmektedir ki bunlar Cehmiye ve sufîlerden hululü (Allah'ın bazı eşya ve insanlarda tecessüm etmesini) kabul edenlerdir. Haris, sapkın tenzih ehli ve hulul ehli bir topluluk ile aynı asırda yaşamıştır ve bu topluluğa, Harisle bir takım olaylar yaşamış olan sufî Ebu Hamza da dahildir. Hâris'e göre, Her nerede olurlarsa olsunlar O onlarla beraberdir[609] ayeti ile; Gökteki ilah ta yerdeki ilah ta O'dur [610] ayeti ve benzer ayetlerde görülen kullanım biçimi; Arab dilinde bulunmaktadır; çünkü, biri "Horasan'da kim var?" diye sorarsa; kendisine "İbn-i Tahir" denilir. İbn-i Tahir sadece bir yerde bulunduğu halde; onun Horasan emin olduğunu söylemek caizdir. Çünkü İbn-i Tahir, sadece bir yerde bulunduğu ve evinin arkasındakiler kendisine gizli olduğu halde Semerkant, Belh ve Horasan'ın bütün kentlerine emirdir. İfadenin zahirî anlamı dikkate alındığında; evinin bir bölümüde bulunduğuna göre bulunduğu beldede vali ve evin tamamında olduğunu söylemek caiz olmazdı. Bu varlık konusunda böyle bir ifade caiz olduğuna göre her varlığın üzerinde olan, varlıklar arasında kendisine gizli hiç bir şey bulunmayan, her şeyi düşünen, yer ve gök ehlinin ilahı Yüce Allah (c) için nasıl caiz olmaz?[611] [608] İbn-i Rüşd, Menahicu'I-Edilleti fî Akaidi'l-Milel, s. 176. "Bu sıfata (cihete) gelince, başlangıçta Müslümanlar Allah'ın arşa mekan tuttuğunu kabul ediyorlardı. Mutezile bu sıfatı reddedinceye kadar bu durum devam etti. Daha sonra, bu konuda Mutezileyi izleyerek "Nasların zahirî anlamları baştan sona Allah için bir ciheti zorunlu kılmaktadır" diyen Ebu'l-Meali gibi müteahhir Eş'arîler de Mutezile'yi izlemişlerdir. 'Allah (c) arş üzerindedir' iddiasını savunanlar arasında el-Evzaî, el-Mâlik, es-Sevrî, Hammad b. Seleme, Mis'ar b. Kidam ve bir çok selef alimi bulunmaktadır. Bunun teşbih, hatta tecsime yûl açacağına ilişkin bir değerlendirme ile birlikte konu için bkz. ez-Zehebî, el-Uluvvu li'l-Aliyyi'l-Affar. [609] Mücadele: 58/8. [610] Zuhruf: 43/84. [611] Bu paragraf eksiktir, biz tercümede asıl metinden yararlandık. |