Kurân ın Mahluk Olduğu İddiası

Kur'ân'ın Mahluk Olduğu İddiası

Bu iddiayı öne sürenlerin iki delili bulunmaktadır:

1) ALLAH'ın kelamı mahluktur. Çünkü ALLAH (c); yapılmasını emrettiği veya yasakladığı bîr konuda kendi emrini, yine kendi emri ile neshetmektedir. Şayet Kur'ân mahluk olmasaydı nesh ve değiştirme caiz olmazdı.

Haris; onların neshi bu şekilde yorumlamalarını; gerçek anlamda bir bilgisizlik ve safsata olarak değerlendirerek reddetmektedir. Çünkü, ALLAH kendi emrini neshetmemiş ancak; emre konu olan bir hususu yine emre konu olan başka bir hususla neshetmiş ve iki emre konu husustan birini diğeri ile değiştirmiştir. Bunların her ikisi de ALLAH kelamıdır. Ancak birinci ayet yerine, yine kendisi gibi ilahî kelam olan, ikinci ayet geçmek üzere neshedilmiştir. Sözünden dönen yalancıdır.

Her ikisi de ALLAH kelamı, doğru ve gerçek olduğuna göre bu ayetlerin kendilerinde nesh söz konusu olmayıp sadece emre konu olan hususta nesh söz konusudur. Şanı yüce olan ALLAH: O'nun kelamını değiştirebilecek biri yoktur [617] ve Onlar ALLAH'ın sözünü değiştirmek isterler [618] buyurmaktadır ki bu ayetler, ALLAH (c) kelamında değişikliğin yalan haber vermeyi gerektirdiğini, ALLAH'ın kendi emrini değiştirmediğini ve neshetmediğini ancak farz kıldığı bir hükmü yine başka bir farz ile neshettiğini göstermektedir.

2) Biz bir ayetin hükmünü yürürlükten kaldırır veya onu unutturursak; ondan daha hayırlısını veya benzerini getiririz [619] ayetini yorumlarken, "Bir kısmı diğer bir kısmından daha hayırlı olması caiz olan şey mahluktur. Çünkü eğer bir şey başka bir şeyden daha hayırlı ise hayırlı olan üstün tutulmuş, diğeri ise kusurlu bulunmuş olur" demişlerdir.

ALLAH Veya benzerini [620] buyurmuştur. Onlar, berzeri olan bir şeyin mahluk olduğunu; çünkü, benzer olan bir şeyin benzeri gibi olduğunu, bu nedenle ALLAH'ın benzer getirmesinin caiz olmadığını, ALLAH'ın, bir benzerini getirmesi caiz olan şeyin mahluk olduğunu; mahluk olan bir şeyin benzerinin de mahluk olduğunu, çünkü birbirine benzeyen iki şeyden biri için geçerli olan hükmün diğeri için de geçerli olduğunu söyleyerek bu ayeti bilgisizce yorumlamaktadırlar. Ondan daha hayırlısını getiririz.. [621] ayeti, emre konu olan hayırlı bir şey yerine; ondan daha hayırlısını getiririz anlammadır.

Bu onun imanda (tevhid) daha hayırlı olduğu anlamına değil, ancak o konuda onun için hayır var anlammadır. Nitekim: "Para maldan hayırlıdır" denilir. Bunu söyleyen paranın, malın en üstünü olduğunu söylemeyi amaçlamaz. Sadece parada onun için hayır vardır demek ister. Yani (onun için) dirhemin maldan daha faydalı olduğunu söylemek ister... Ondan kolayınıza geleni okuyun [622] ayetinin Ey örtünüp bürünen! Birazı hariç geceleri kalk ve namaz kıl [623] ayetlerinden daha hayırlı olduğunu iddia eden kafirdir. Çünkü ALLAH'ın sözünü küçümsemiş, eksik ve kusurlu olduğunu iddia etmiş olur. [624]

[617] En'am: 6/115 ve Kehf: /27.

[618] Feth: 48/15.

[619] Bakara: 2/106.

[620] Bakara: 2/106.

[621] Bakara: 2/106.

[622] Müzzemmil: 73/20.

[623] Müzzemmil: 73/1-2.

[624] Haris El- Muhasibi, El- Akl Ve Fehmü’l Kur’an, İşaret Yayınları, İstanbul, 2003: 245-246.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın