๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => El-Akl ve Fehmül Kuran => Konuyu başlatan: Ekvan üzerinde 21 Haziran 2011, 18:35:40



Konu Başlığı: Akıl
Gönderen: Ekvan üzerinde 21 Haziran 2011, 18:35:40
Akıl; Akıl Yürütme Yöntemi İle Bilinenden Bilinmeyene Doğru Hareket Eder

 

Hâris'e göre yapısı gereği akıl, akıl yürütme ameliyesine uygun hareket eder. Buna göre insan, aklından emin olduğunda, kendisi­ne nisbetle bilgi mümkün hale gelir. Bu noktadan sonra artık, dış dünyadaki hissî veriler, birbiri ardınca gerçekleşen olaylar ve bir görünüp bir kaybolan fenomenler devreye girer ki bütün bunlar akıl yürütmenin temel unsurlarıdır. Bu ifadelerden şöyle bir sonuç çıkarabiliriz: Akıl yürütme yöntemi ile şu ya da bu şekilde, aklın dinî, aklî ya da ahlâkî bir sonuç elde edebilmesi için ya duyu or­ganlarından gelen algılardan ya da kendi verilerinden hareket et­mesi gerekir. Biz Hâris'i dinleyelim:

Öncelikle Yüce Allah'ın Semud'a gelince, biz onlara doğru yolu gösterdik[416]; yani eğer iyi düşünürlerse biz onlara neyi düşüneceklerini apaçık gösterdik; ve Ama onlar körlüğü hidayete tercih eltiler [417] buyurduğunu görürsün. Allah (c) daha ön­ce de kullarına hitab ederek kendilerine delil olmak üzere zihnî ya­pılarını göstermişti. Nitekim Allah (rabbin) kullarına zulmetmez[418] buyurmaktadır.

Akıl yürütme ameliyesinde hareket noktası dış dünyadan elde edilen veriler olduğuna göre, bir başka açıdan akıl, öğretim yolu ile zihinde oluşan verilerden de hareket edebilir ki bu konuda Ha­ris şunları söylemektedir:

Şayet insan, kendi nefsinden, ana-babasından, gökyüzü, yeryüzü ve görülebilir bütün varlıklardan hareketle bilimsel bir akıl yürütme yo­luna gitmeseydi varlıkları görerek tanır ama isimleri ile bilemez ve onların anlamları arasındaki ayrıntılara nüfuz edemezdi; işitmez mi­sin Allah (c), meleklerini ne ile nitelendiriyor? O zaman, Allah (c); varlıkların isimlerini insana bildirmelerini istemişti de melekler: Biz hiç bir şey bilmiyoruz [419]demişlerdi. Bunun üzerine Allah (c), Adem'e emretmiş, o da meleklere bu isimleri bildirmişti çünkü bunları kendisine öğreten Allah'tı.[420]


[416] Fussilet: 41/17.

[417] Fussilet: 41/17.

[418] Kendisi.

[419] Bakara: 2/22.

[420] Maiyetu'l-Akl (yazma nüsha).

Haris El- Muhasibi, El- Akl Ve Fehmü’l Kur’an, İşaret Yayınları, İstanbul, 2003: 163-164.