๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Ehli Sünnet => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 05 Temmuz 2011, 22:32:20



Konu Başlığı: Sonuç
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 05 Temmuz 2011, 22:32:20
SONUÇ

Bu araştırmanın sonunda değerli okuyucuya aşağıdaki hususları hatırlatmak arzusundayım:

Birinci Husus: “Ehl-i sünnet ve’l-cemaat kavramı”nın aydınlığa kavuşturulması çağımızda oldukça önemli ve zorunlu bir iştir. Çünkü ehl-i sünnete müntesib olmak iddiaları bu çağda çokça görülmektedir. Bu iddia sahibleri çoğunlukla ehl-i sünnet akidesini, inanç esaslarını bilmediği gibi, sünnet gereğince de amel etmez. Hatta itikadi meselelerde yahut onların bir bölümünde ehl-i sünnete muhalefet eden kimseler dahi, kendilerini ehl-i sünnete nisbet etmektedirler. Acelece kaleme aldığım bu araştırma maksadı gerçekleştirmeye elverişli değildir. Bu, ilim talibi kimselerle araştırmacıların da katkıda bulunmaya çağırdığım bir konudur. Hatta değerli ilim adamlarımızın ve hocalarımızın da bu katkılarını yapmaları gerekir. Böylelikle bu konu hakettiği şekilde araştırılsın, layık olduğu itina ve açıklamalara kavuşsun.

İkinci Husus:
Dâvet bayrağını taşıyan, İslâm sancağını yükselten çağdaş İslâmi dâvet ve hareketleri yüce Allah İslâma ve müslümanlara bir dereceye kadar faydalı kılmıştır. Şu kadar var ki kanaatimce bunların çoğunluğu hala sünnet sancağını -selef nezdinde ilim, amel, yaşayış ve yöntem olduğu şekliyle- yükseltebilmiş değillerdir. Şu anlamda ki, bu çağdaş dâvetlerin çoğunluğu usulde ehl-i sünnet ve’l-cemaat mezhebine dayanmamaktadır. Bunlar açık ve net bir şekilde selef-i salihin yöntemini kendilerine yöntem olarak almamışlardır. Şu kadar var ki, bu hareketler arasında selefin mezhebini bilen ve onun gereğince amel eden fertler de bulunabilmektedir. Fakat ilmi ve ameli yöntemler hala bunun ilerisine gidememiştir. Ben bu münasebetle ilim taliblerine ve davetçilerine -ki onlar öğüt almaya en layık kimselerdirler- bu meseleye hakkını vermeleri gerektiğini hatırlıyorum. Çünkü bu mesele mana ve kapsamı itibariyle kelimenin tam anlamıyla usul noktasında selef mezhebinin ana dayanağıdır.

Üçüncü Husus:
Bütün müslümanlara şunu hatırlatıyorum ki: Sünnete selef-i salihin yöntemine dönmedikçe bid’at, hevâ ve sonradan uydurma şeylerden kurtulmadıkça aziz olmaları, muzaffer olmaları, yükselmeleri mümkün değildir. Sözkonusu bid’at hevâ ve sonradan uydurma şeyler müslümanların bir çoğunun kalblerini ve amellerini karartmıştır. Hala sufî tarikatler, bid’at fırka ve kesimler ile eski ve yeni sapık bütün yönelişler, bunlara sıkı sıkıya sarılmaktadır.

Son olarak;
yüce Allah’tan kendim için ve bütün müslümanlar için tevfikini, İslâma zafer nasib etmesini, sapmış olan müslümanları hakka ve dosdoğru yola iletmesini niyaz ederim.

Allah’ın salât ve selamı, bereketleri Rasûlümüz, o güvenilir yüce Peygamber Muhammed’e, bütün aile halkına ve ashabına olsun...


Konu Başlığı: Ynt: Sonuç
Gönderen: Selvihale üzerinde 12 Temmuz 2011, 01:28:22
Rabim razı olsun hizmtniz daim olsun inşlhh


Konu Başlığı: Ynt: Sonuç
Gönderen: ✿ Yağmur ✿ üzerinde 15 Mart 2016, 19:48:17
Esselamu aleykum;
Peygamber efendmiz sav i iyi tanımak gerek ki hayatından yorum yapabilelim...Ama onu tanımayanlar ,yanlış bir yorumda bulunabilir bu yüzden de günaha girmiş olabilirler....Rabbim peygamber efendimiz i ve ashabını en güzel şekilde öğrenenlerden etsin inşalalh...