๑۩۞۩๑ Bilim Dunyası ๑۩۞۩๑ => Eğitim Dünyası => Konuyu başlatan: Sefil üzerinde 13 Haziran 2012, 20:19:09



Konu Başlığı: Kürtçe seçmeli ders oluyor
Gönderen: Sefil üzerinde 13 Haziran 2012, 20:19:09
 Kürtçe, seçmeli ders oluyor

Kamuoyunda 4+4+4 olarak bilinen kademeli 12 yıllık zorunlu eğitim, derslerde ve müfredatta da önemli değişiklikler getiriyor. Başbakan Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında söz konusu değişiklikleri açıklarken, Türkiye'nin demokratikleşme kapsamında uzun süredir tartıştığı bir meselede sağlanan çözümün altını çizdi.

Farklı Dil ve Lehçelerin Öğrenilmesi Hakkındaki Kanu'na atıf yapan Başbakan, "Yeterli sayıda öğrenci bir araya geldiğinde, Kürtçe seçmeli ders olarak öğretilecek ve öğrenilecek. Talep durumuna göre farklı anadillere sahip vatandaşlarımız da dillerini geliştirebilecek." dedi. Bunu, tarihî bir adım olarak değerlendirirken, yıllarca ötekileştirilen, dışlanan insanların eşit yurttaş haline gelmesinin farklı yerlere çekilmemesini istedi. Başbakan'ın verdiği bilgilere göre, 'insan hakları, yurttaşlık ve demokrasi' dersi ilkokul 4. sınıfta zorunlu olacak. Hıristiyan ya da Museviler de dinini okulda öğrenebilecek.

Başbakan Tayyip Erdoğan, dün parti grubuna seslendi. Erdoğan'ın öncelikli gündem maddesi kamuoyunda 4+4+4 olarak bilinen eğitim sistemiydi. CHP'nin söz konusu düzenlemeyi ikinci kez Anayasa Mahkemesi'ne götürmesini eleştirirken, Kürtçe seçmeli ders müjdesini verdi. Erdoğan, terör mutabakatına karşı çıkan MHP ile mesafeli duran BDP'yi de eleştirdi. Başbakan'ın verdiği mesajlar özetle şöyle:

Hıristiyanlık ve Musevilik de seçmeli olarak öğrenilebilecek: Yeni ders çizelgesinde ilkokul 1. sınıftan 8. sınıfa kadar ders saatlerinin ağırlığını değiştiriyoruz. Kanun değişikliği ile Kur'an-ı Kerim ve siyer dersinin seçmeli olmasını sağlamıştık. Şimdi yeni ders çizelgesi ile 'temel dini bilgiler' seçmeli dersini öğrencilerimizin tercihine ayrıca sunuyoruz. Bu derste farklı dinlerin mensubu, örneğin Hıristiyan, Musevi öğrencilerimiz diledikleri takdirde kendi dinlerini de buradan öğrenebilecekler.

Hiç kimseye imam-hatipleri dayatmıyoruz: Biz kimseye, meslek liselerini ya da imam-hatipleri dayatmıyoruz. Hiçbir öğrenciye, hiçbir veliye, biz, seçmeli Kur'an dersini, siyer dersini dayatmıyoruz. Tam tersine, biz, önü kapatılmış olan bu seçeneklerin önünü açıyoruz; milletimizin önüne, seçme özgürlüğünü, tercih özgürlüğünü koyuyoruz. Bu özgürlüğü alıp hem de 2 kere Anayasa Mahkemesi'ne taşımak, statükocu zihniyetin bir kez daha açığa çıkmasıdır. Yeni CHP diyorlar, bunun neresi yeni? Olsa olsa, Doğan görünümlü Şahin olur bunlardan.

Türkiye'de artık darbeler dönemi kapanmıştır: Bu kadro, mafyaya, çetelere, karanlık suç örgütlerine karşı amansız mücadele yürütmüş bir kadrodur. Bu kadro, cuntalara karşı göğsünü siper etmiş bir kadrodur. Allah'ın izniyle, milletimizin desteğiyle, Türkiye'de artık cuntalar dönemi, çeteler dönemi, darbeler dönemi tarihe karışmıştır. Her türlü tehdit karşısında biz buradayız, AK Parti buradadır. Ama demokrasiye bizden çok daha fazla milletin, gençlerin, yeni neslin sahip çıkacağına biz yürekten inanıyoruz.

MHP ve BDP, istismar alanını kaybetmek istemiyor: Bugün, başta CHP, MHP, BDP olmak üzere siyasi partilerin sürece dahil olması konusunda hiçbir önyargımız, ön şartımız yok. Böyle milli bir meselede, kimden gelirse gelsin kapılarımızı açık tutarız. Takdir edersiniz ki sıkılı yumruklarla tokalaşma olmaz. MHP ve BDP, siyasetlerinin kaynağı olarak gördükleri, istismar ederek siyaset üretebildikleri bu bataklığın kurutulması için henüz ortaya bir irade koyabilmiş değiller.

Bahçeli'yi İmralı'ya götürmek lazım: Başta MHP genel başkanı olmak üzere MHP'li yöneticilerin ortaya bir düşünce, görüş koymak yerine sadece ve sadece hakaret etmeyi tercih etmelerini milletimin takdirine havale ediyorum. Şimdi çıkmış, 'Acaba teröristbaşı İmralı'da yaşıyor mu?' diyor. Peki yaşadığını bizzat görürsen ne yapacaksın? Şimdi ben bunu merak ediyorum. O zaman beyefendiyi herhalde İmralı'ya götürmek lazım. O da tabii bu defa BDP'lilere kötü örnek olacak. Ya böyle bir yanlış olur mu? Kılavuzunu yanlış seçerseniz size bunları söyletir.

AK Parti-CHP birlikteliği ile toplumsal mutabakat sağlanmıştır: Bu sürecin dışında, karşısında yer alanlar çözümün değil, sorunun bir parçası olur. Efendim işte 'toplumsal mutabakat'... Ya toplumsal mutabakat dediğiniz yüzde yüz mutabık olmak anlamına gelmez. Yani anamuhalefetle iktidar partisi bu işte mutabık kaldığı zaman toplumsal mutabakat Allah'ın izniyle sağlanmıştır. Diğerleri kendilerini dışlıyor zaten. CHP, MHP'yi ikna etmeye çalışıyor, ederlerse biz de memnun oluruz. Ama edemezsiniz buyurun gelin, beraber yapalım biz bu işi.

CHP'den bu meselede ilkeli bir tutum bekliyoruz: Bakın ben arkadaşlarıma bu konuda talimatı verdim. Arkadaşlarımız hazır. Sayın Kılıçdaroğlu da versin talimatı ve bu iki heyet çalışmaya başlasın. Bu mesele milli bir meseledir. Bu mesele can yakan, hayati bir meseledir. Bu mesele çark etmeyi kaldıramaz. CHP'den, CHP Genel Başkanı'ndan en azından bu meselede ilkeli, tutarlı, sağlam bir duruş bekliyoruz.

ZAMAN