Konu Başlığı: Umre seferi ve Hudeybiye Gönderen: Safiye Gül üzerinde 26 Nisan 2011, 15:01:17 UMRE SEFERİ VE HUDEYBİYE Gündüzler Mekke'nin hayaliyle tüllenirken geceler de Kabe'de ibadet rüyalanyla geçiyordu. Allah Resülii (sallallahu aleyhi ve sellem) de bir rüya görmüş ve bu rüyasında, ashabının bir kısmının saçlarını tıraş ettirmiş, diğer bir kısmımn da kısaltmış olarak emniyet ve güven içinde Kabe'yi tavaf ettiklerine şahit olmuştu; Kabe'nin anahtarlanm almış ve onu tavaf ederek umre vazifesini gerçekleştirmişti! Resülullah, sabah olup da bu rüyasım ashabıyla paylaşınca Medine' de büyük bir sevinç yaşanmış ve ashab uzaktan kendilerine el sallayan Kabe'ye gideceklerinin müjdesini almış olmamn huzurunu yaşamaya başlamışlardı; gidecek ve umrelerini yapıp Kabe ile hasret gidereceklerdi. Resülullah da zaten aynı şeyleri söylüyordu! Hemen hazırlıklar yapılmaya başlandı. Zira Kabe, kimsenin tekelinde olamazdı; onu atalan Hz. İbrahim inşa etmiş ve Allah'a kulluk etsinler diye kendisinden sonrakilere emanet etmişti. Şimdi bu emanet, ehil olmayanların elinde heba ediliyordu; onun şan ve şerefini yeniden iade edecek olan da yine, Allah Resülü'ydü. Gidecek ve orada, Allah'a kulluk vazifesinin nasıl eda edilebileceğini bizzat gösterecekti. Bu sırada Medine'ye, Biisr İbn Süfyan gelmiş ve Müslüman olmuştu. Geri dönmek istediğinde Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellem) ona: - Ey Büsr, diye seslendi. 'Gitmekte acele etme; belki hep birlikte gideriz! Çünkü biz, inşallah umre için yola çıkmak üzereyiz.' Maksat, savaş değil ibadetti; onun için yanlarına sadece vahşi , hayvanlardan kendilerini koruyacak çapta küçük kılıçlar almışlardı. Bu yolculukta kendilerine, kurban edilmek üzere bir kısım koyun ve develer de eşlik ediyordu. Resülullah da bunun için yanına bir deve almıştı. Yine bir pazartesi günüydü; takvimler, altıncı yılın Zilkade ayını gösteriyordu. Hücre-i saadetlerine girerek abdest alan Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellern), iki kat elbise giyerek dışarı çıktı ve kapısının önündeki Kasvd'ya binerek yola çıktı. Artık yeryüzünün merkezine doğru yolculuk başlamıştı. Bu sefer yanında Ümmü Seleme validemiz vardı. Medine'de yine İbn Ümmi Mektüm bırakılmıştı. 225 O'nunla birlikte, iki yüzü atlı olmak üzere Erisar ve Muhacirin bin dört yüz kişi bulunuyordu.v" Az dahi olsa etraftaki Arap kabilelerinden gelenler de bu kutlu kervana katılmıştı. Aralarında Ümmü Ümôra, Ümmü Men!' Esmii Binti Amr ve Ümmü .Amir el-Eşheliyye gibi hanım sahabiler de vardı. Rüyası görülmüştü ya, Kabe'ye girip de onu tavaf edeceklerinden şüphe etmiyorlardı. Zü'l-Huleyfe'ye gelindiğinde burada öğle namazı kılındı. Ardından Efendiler Efendisi, kurbanlık olarak aynlan yetmiş kadar deveye işaret koymaya başlamıştı; kurbanlıkları kıbleye çeviriyor ve sağ yanına işaret koyuyordu. Bir kısmını kendileri yapmış, geride kalanları da Ndciye İbn Cündeb' e bırakarak onun yapmasını istemişti. Bu sırada yeni Müslüman Biisr İbn Süfydn'ı yanına çağırarak gözcü olarak önden gitmesini söyledi. Aynı zamanda Abbôd İbn Bişr 225 Hudeybiye'ye gidilirken Medine'de Nümeyle İbn Abdullah el-Leysf'yi veya EbU Ruhm Gülsüm İbn Husayn'ı bıraktığı da ifade edilmekte, üçünü birden bırakarak İbn ÜmmiMektum'u namaz kılmakla görevlendirdiği de anlatılmaktadır. Bkz. Belazuri, Ensabu'l-Eşraf, 1/154; Salihi, Sübülü'l-Hüda ve'r-Reşad, 5/33 226 Umre için yola çıkanların sayısı bin üç yüz, bin dört yüz, bin dört yüzden biraz fazla, bin beş yüz, bin beş yüz yirmi beş, bin altı yüz, bin yedi yüz ve bin sekiz yüz şeklinde de ifade edilmektedir. Büyük ihtimalle rakamlardaki farklılık ve bin dört yüzden sonraki rakamlar, yola çıkıldıktan sonra etraftaki kabilelerden kahlan mü'minler sebebiyledir. Aynı zamanda burada, o gün genel manzaraya bakanların mü'minlerin adedini tahminen söylemeleri veya kadın, çocuk ve savaşma durumunda olmayanlan bu rakama dahil etmeyişleri de etkili olmuştur. Bkz. Salihi, Siıbülü'l-Hiida ve'r-Reşad, 5/70-71 komutasında yirmi kişilik bir müfrezeyi de,227 herhangi bir gelişmeye karşılık öncü kuvvet olarak gönderiyordu. Bu arada Hz. Ömer ve Sa'd İbn Ubôde Allah Resülü'rıün yanına gelmiş, yanlanna daha fazla silah alma konusunda O'nunla konuşmak istiyorlardı. Endişeleri vardı; Kureyş'in ne yapacağı belli olmazdı. Her ne kadar ibadet maksadıyla yola çıkmış olsalar bile onların kural tanıyacak halleri yoktu. Onun için ihtiyatlı olmak istiyorlardı. Ancak bütün ısralarına rağmen Habib-i Kibriya Hazretleri, yolcu silahından başka silahlanmayı arzu etmeyecek ve her haliıkarda ibadet niyetinden taviz verilmesini uygun bulmayacaktı. Konu Başlığı: Ynt: Umre seferi ve Hudeybiye Gönderen: Ceren üzerinde 27 Nisan 2019, 14:41:50 Esselamu aleykum. Rabbim razı olsun paylasimdan kardeşim. ..
Konu Başlığı: Ynt: Umre seferi ve Hudeybiye Gönderen: Mehmed. üzerinde 28 Nisan 2019, 14:07:10 Ve Aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun
|