๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Efendimiz => Konuyu başlatan: Safiye Gül üzerinde 04 Mayıs 2011, 11:55:58



Konu Başlığı: Sevre yöneliş
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 04 Mayıs 2011, 11:55:58
Sevr'e Yöneliş

Takvimler, Sefer ayının yirmi yedisini gösteriyordu. Ge­cenin karanlığında Hz. Ebu Bekir'in evinden başlamıştı mu­kaddes göç. Ancak istikamet, ashab-ı kiramın gittiği yön olan Medine yerine Yemen istikametindeki Sevr dağını gösteriyor­du. Yaklaşık sekiz kilometrelik bu yol alınacak ve emsallerine nispetle daha yüksek, büyük taşlarla dolu ve yollan engebeli olan Sevr'e tırmanılacaktı. Aynca bunu yaparken Efendiler Efendisi (sallallahu aleyhi ve sellern), bu kadar uzun yola, arkasında­kilerin kendisine ulaşma isteklerine ve yol şartlannın aleyhte birleşmesine rağmen ayaklannın ucuna basmaya çalışıyor ve böylelikle de, arkasında kalıcı bir iz bırakmamayı amaçlıyor­du. Demek ki, tedbir adına bir manevraya daha ihtiyaç vardı; bir müddet burada kalınacak ve Mekke'de olup bitenler bura­dan seyredilecekti. Çünkü Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellem), Mekke dışında bile kendisine hayat hakkı tanımak istemeye­ceklerini biliyor ve köyünü terk ettiğini öğrenir öğrenmez de izini takip ederek maksadına ulaşmasına müsaade etmeyecek­lerini tahmin ediyordu. Zira Kureyş, ashab-ı Muhammed'in Medine'ye gittiklerini biliyor ve sonradan bu tarafa yönelenle­ri de yakın takibe alıp geri çevirmek için olmadık yöntemlere baş vuruyordu.

Hz. Ebu Bekir'in hassasiyet ve çabalanna diyecek yoktu; başına bir şeyler gelir diye Efendimiz'in üzerine tir tir titriyor, bazen önüne geçip öyle yürürken zaman zaman da arkada ka-

489 EbU Nuaym, Hilyetü'l-Evliya, 2/56; İbn Hişam, Sire, 3/14

larak O'nu takip ediyordu. Onun bu halini fark eden Efendi­miz soracaktı:

- Ya Eba Bekir! Sana ne oluyor da bazen önümde bazen de arkamda yürüyorsun?

- Ya Resülallahl Arkadan bir tehlike gelip gelmediğinden emin olmak için arkanızdan yürüyor, önünde gözcüler olabi­leceğinin endişesiyle de önünüze geçiyorum.

Bu hassasiyete karşılık Efendimiz:

- Ya Eba Bekir! Senin yanında Benden daha sevimli baş­ka bir şey var mı dersin?

Sıddik-i Ekber'e yakışır bir cevabın gelmesi gecikmeye­cekti:

- Hayır ya Resülallahl Seni hak ile gönderene yemin olsun ki, Senin başına bir musibet gelmektense ben, Senin uğrunda canımı verir, o musibetin benim başıma gelmesini isterim