Konu Başlığı: İkinci anlaşma Gönderen: Safiye Gül üzerinde 25 Nisan 2011, 11:34:38 İkinci Anlaşma Hayber'den gitmeyi gönüllü olarak isteyip teklif eden Yahudiler, Efendimiz'in yanına gelmiş: - Ya Muhammed! 'Bizi burada bırak; tarım işlerinde çalışalım ve bunun karşılığında elde ettiğimiz gelirin yarısını Sana verelim, diyorlardı. Sanki her defasında karşı çıkıp da bedenini ortadan kaldırmak isteyenler onlar değildi! MekkeIilerle dirsek temasına giren ve etraftaki kabileleri de ayartarak Medine üzerine yürüme planları yapan bu insanlar, üstesinden gelemedikleri gücün karşısında bal mumu gibi erimiş ve şimdi hiçbir şeyolmamış gibi Allah Resülü'nden merhamet dileniyorlardı! Meselenin iki boyutu vardı; öncelikle bunu onların talep etmesi önemliydi ve zemin, ortaya konulacak şartları kabul adına her şeye hazır olduklarını gösteriyordu. Nihai hüküm zaten Efendimiz'e aitti; şimdi buna izin vermiş olsa bile dilediği zaman ve arzu ettiği anda bu anlaşmayı ihlal etme hakkına sahipti. Ayrıca Hayber, Medine'ye uzak bir yerdi ve buraların bakımı, taşıma suyla dönecek kadar kolay değildi! Hem Hayberliler, arazilerini daha iyi biliyorlardı ve nereye hangi ürün ekildiğinde nasıl bir mahsul elde edeceklerinin de şuurundaydılar. Meselenin önemli bir yanı da, bu vesileyle Hayberlilerin sürekli kontrol altında tutulacak olmasıydı. Ekim biçim ve hasat işlemleri vesilesiyle ashabla görüşüp konuşma imkanı bulacak ve belki de bu vesileyle İslam'ın güzellikleriyle de tanışma fırsatını elde edeceklerdi. Öyleyse tekliflerine müspet bakmanın kaybettireceği bir şey yoktu ve Efendiler Efendisi onlara, şimdi bir kucak daha açıyordu: - Allah (celle celaluhü) müsaade ettiği sürece sizi Hayber topraklarında bırakıyoruz, diyerek tekliflerini kabul etti ve fethettiği araziyi yine onlara, eski sahiplerine teslim etti. Bunun karşılığında onlar, elde ettikleri mahsülün yarısını her yıl Allah Resülü'ne teslim edeceklerdi. Bu görevi ifa için Abdullah İbn Revaha seçilmişti; her yıl geliyor; Hayberlilerin ürünlerini sayıp ikiye ayırıyor ve yarısını alıp Medine'ye dönüyordu. 274 |