> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Efendimiz > Büyük fetih başlıyor
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Büyük fetih başlıyor  (Okunma Sayısı 888 defa)
23 Nisan 2011, 15:31:15
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 23 Nisan 2011, 15:31:15 »



Büyük Fetih Başlıyor

Beri tarafta ashab, Merrii'z-Zehran'dan hareket etmiş veZl Tuva denilen yere gelmişti. Burada toplanacak ve büyük fethin ilk adım­ları da buradan atılacaktı. Ramazan ayının on üçüne denk gelen bir cuma günüydü. Daha güneş doğmadan önce Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellem) Kasva'ya binmiş ve terikisine de Ü same'yi almış olarak yeşil birliğinin arasına katılmıştı. Herkes O'nun etrafında toplanmak ve yıllar önce çıkarıldığı şehrine girerken O'nun yanında olmak isti-

yordu. Ashab arasında şimdiden bir zafer havası hakim oluvermişti! Sebepler planında Mekke fethedilmek üzereydi ve Allah (celle celaluhü) O'nun hanesine bir zafer daha yazdırmak üzereydi! Ancak O, Kasva'­nın üzerinde tevazudan iki büklümdü; o kadar eğilmişti ki, neredey­se sakal-ı şerif-i mübarekleri, Kasva'nın semerine değecek gibiydi!

- Allah'ım, diyordu. Esas önemli olan ahiret yurdunun hayatı­dır!

Belki de bununla, dünyada ne türlü başarılar elde edilirse edil­sin esas muvaffakıyet, ahiret adına yatırım ifade eden adımlarda­dır demek istiyordu. Başına uzun bir sarık sarmış ve ucunu da om­zundan aşağıya doğru sarkıtmıştı.

Kesinlikle kan dökülmesini istemiyor ve ashabına tembih üstü­ne tembihlerde bulunuyordu. Sadece kendilerine karşı konulanlar­la savaşma izni vardı. Onun için, Efendimiz'in Mekke'ye girişleri de beklenmedik şekilde olacaktı; ashabını yine belli gruplara ayırmış ve her bir grubun farklı yollardan Mekke'ye girmesini emretmişti.

Mekke'nin üst tarafından giriyordu; bu sırada kadınlar, elle­rindeki örtülerle atların boyunlarına vurup sevinç izhar ediyorlardı. Onların bu halini görünce Hz. Ebu Bekir'e seslenerek:

- Hassan ne demişti, diye sordu. Feraset insanı anlamıştı ve şu anda gözlerine ilişen manzarayı ifade eden bir şiir okumaya başla­dı. Bu şiir, henüz Mekke fethedilmeden önce Hassan İbn Sabit'in terennüm ettiği bir şiirdi; Mekke'ye Keda'dan girilirken kadınların, sevinçten başörtüleriyle atların boyunlarına vuruşlarını tasvir edi­yordu. Efendiler Efendisi de birlikte olduğu gruba:

- Mekke'ye Hassan'ın işaret ettiği yerden girin, buyurdu. Bu arada Hz. Zübeyr'i de yanına çağırmış ve sancağı Hacün'a dikerek kendisi gelinceye kadar orada beklemesini istemişti. Zira Mekke'nin fethi gibi önemli bir adımı atarken Allah Resülii (sallallahu aleyhi ve sel­lern), yirmi beş yıl aynı yastığa baş koyduğu ve Mekke'den ayrılma­dan önce Hacün'a emanet ettiği Hatice Validemizin mezarını ziyaret edecek ve başında durup dua dua Rabbine yalvaracaktı.

Derken aynı anda dört bir yandan büyük fetih başlamıştı; Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellern), sekiz yıl önce iki kişiyle ayrıldığı Mek­ke'ye, bugün yolda katılanlarla birlikte on iki bin insanla giriyordu!

Ezôhır denilen yere geldiğinde gözüne, sağa sola kaçışan insanlar ve kılıç parıltıları ilişmişti ve:

- Bu kılıç parıltıları da ne, diye sordu. Ben sizi savaşmaktan nehyetmemiş miydim!

- Ya Resülullah, diye cevapladılar. Bunlar, Halid İbn Velid ve arkadaşları! O'nun girdiği yerde Mekkeliler direniş gösterdiler; ona savaş açılmasaydı valIahi o da savaşmazdı! Ya Resülullah! O ne Sana karşı gelmek ne de emrini çiğnemek istemiştir; sadece karşısına çı­kanlarla savaşmaktadır!

Üzülmüştü ama yapılacak bir şey yoktu. Bunca tedbire rağmen yine de Mekkeliler problem çıkarmış ve Halid de bu problemi çözmek için kılıcına sarılmıştı. Hatta bu sırada Hakim İbn Hizam, Mekke müşriklerini savaştan alıkoymaya çalışıyor ve onları, Allah Resulü'­nün eman fermanını hatırlatarak evlerine girip de kapılarını üstleri­ne kapamaya davet ediyordu. Bunun üzerine Efendiler Efendisi:

- Allah'ın takdiri hayırlıdır, buyurdu. Ezalur'dan aşıp da Mekke evlerini görünce orada durdu ve minnet duyguları içinde Allah'a hamd etmeye başladı; yine teveccüh etmiş Allah'a yalvarıyordu! Sonra da yanında bulunan Hz. Cabir'e döndü ve:

- Ey Cabir, dedi. 'Bizim konaklayacağımız yer şurasıdır; bura­da bir zamanlar Kureyş, küfür üzere ittifak edip de bize karşı alacağı tavrı belirliyorduls-t

Allah'ın kudreti ne kadar büyüktü; o gün Mekkelilerin Allah Re­sfılii (sallallahu aleyhi ve sellem) ve ashabı hakkında verdikleri hükümle bugün Resülullah'ın onlar için vereceği hükme aynı mekan şahitlik ediyordu! Aradaki farkı ise, yarın herkes görecektil

314 o gün Hz. Cabir'in Efendimiz'den duyduklan, daha önce Medine'de iken işittiği sözleri hatırlamasına sebep olmuştu; zira bir gün Allah Resı1lü (s.a.s.) kendisi­ne:

- Allah (celle celaluhü), bize Mekke fethini müyesser kıldığında bizim konakla­yacağımız yer, Mekke müşriklerinin küfür üzerine aleyhimizde ittifak edip tavır aldıklan Kinaneoğullarının Hayfıdır, demişti. O gün müşrikler burada bir araya gelmiş ve Müslümanlan Mekke'den sürüp de yalnız başlanna ölüme terk etme karan almışlardı. Ancak kaderin hükmü daha farklıydı ve işte şimdi Allah Resülü ve ashabı, daha o günden tarifini verdiği yere gelmiş ve ölümlerine ferman kesi­len yerden, muzaffer olarak, Mekke'ye giriyorlardı. Bkz. Vakıdi, Megazi, 1/825; Salihi, Sübülü1-Hüdii ve'r-Reşad, 5/230

Kasva'nın üzerinde ilerlerken Fetih ve Nasr sürelerini okuyor: - İşte bu, Bana Allah'ın vaadettiği şeydir, diyordu.

O gün ilerlerken yanına yaklaşıp da:

- Ya Resülullahl Yarın nereye ineceksin, diye soranlar olmuştu.

Kendi evine gideceğini tahmin edip doğrulatmak istiyorlardı; çünkü bu, diğer Muhacirin için de bir yololacaktı. Ancak Allah Resnlü (sal­lallahu aleyhi ve sellern):

- Akil bize ev bark mı bıraktı ki, dedi. Zira Ebü Talib'in büyük oğlu Akil, Efendimiz'in evi dahil geride kalan her şeyi alıp başka­larına satmıştı! Kalması için başka ev tekliflerine de müspet cevap vermeyecek ve bundan sonra da Mekke'den ayrılıncaya kadar hep Hacım'daki çadınna gelip burada istirahat edecekti.

Artık fetih tamamdı; Hz. Halid'in girdiği tarafın dışında başka bir mukavemet olmamış ve ardı ardına ortaya konulan stratejiler neticesinde Mekke kolay teslim olmuştu. 'Eman' ilanında da ifade edildiği gibi insanlar, büyük çoğunluk itibariyle evlerine çekilmeyi tercih ederken, Ebu Süfyan ile Hakim İbn Hizôrn'ıiı evleri ile Ka­be'ye sığınanlar da vardı. Endişe ve merakla bekleşiyorlardı; acaba Allah Resnlü (sallallahu aleyhi ve sellem) MekkeIiIere nasıl davranacaktı? Bilhassa o güne kadar, Allah Resnlü'ne karşı çıkma konusunda bay­raktarlık yapıp küfiirde alem haline gelenler vardı; öldürülecekle­rinden şüpheleri yoktu ve kaçacak delik arıyorlardı!

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Büyük fetih başlıyor
« Posted on: 26 Nisan 2024, 22:09:30 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Büyük fetih başlıyor rüya tabiri,Büyük fetih başlıyor mekke canlı, Büyük fetih başlıyor kabe canlı yayın, Büyük fetih başlıyor Üç boyutlu kuran oku Büyük fetih başlıyor kuran ı kerim, Büyük fetih başlıyor peygamber kıssaları,Büyük fetih başlıyor ilitam ders soruları, Büyük fetih başlıyorönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes