> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Efendimiz > Arafat
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Arafat  (Okunma Sayısı 1001 defa)
18 Nisan 2011, 16:55:19
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 18 Nisan 2011, 16:55:19 »



Arafat

Pazar gününden itibaren dört gün Mekke'de kalan Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellem), ashabıyla birlikte perşembe günü duha vak­tinde Mina'ya yönelecekti; Nemira denilen yerde kendisine bir çadır kurulacak ve burada Efendimiz, beş vakit namazını kılacaktı. Batn-ı Vadi'den geçip Arafat'a geldiğinde onlara dönmüş hutbe irad edi­yordu. Etrafında yüz yirmi bin sahabi vardı; her biri de, Resulullah'­ın kendilerine söyleyeceklerini pür-dikkat dinliyorlardı:

- Ey insanlar!, diye başladı hutbesine ve şöyle devam etti:

- Sözlerimi iyi dinleyin! Çünkü Ben, bu yıldan sonra bir daha

sizinle burada buluşabileceğime ihtimal vermiyorum!

Efendiler Efendisi'nin gurüb edeceği kimsenin aklına gelmiyor­du; ancak onu bugün, bizzat kendisi hatırlatıyordu! Yürekler yan­mış, kalplerde derin bir hüzün esmeye başlamıştı. Resı1lullah (saI­Iallahu aIeyhi ve sellem), tam da ikbal günlerine gelindiği bu demlerde ayrılık sinyalleri veriyordu! Şunları söylüyordu:

- Kanlarınız ve mallarınız, bugününüzün, bu ayınızın ve bu bel­denizin haram olduğu gibi size haramdır! Dikkat edin; cahiliyyeye ait ne varsa hepsi ayaklarımın altındadır ve kaldırılmıştır!

Cahiliyyedeki kan davaları kaldırılmıştır; ilk kaldırdığım kan

381 Bakara, 2(158)

davası da, Rebia İbn Haris'in kanıdır ki onu, Beni Sa'd yurdunda emzirilmek üzere bulunduğu sırada Hüzeyl kabilesi öldürmüştü!

Cahiliyyedeki faiz uygulamaları da kaldırılmıştır; ilk kaldırdı­ğım riba da, Abbas İbn Abdilmuttalib'in faiz alacağıdır ve şüphesiz o, bütünüyle kaldırılmıştır!

Kadınlar konusunda daha duyarlı olun ve Allah'tan korkun; çünkü siz onları, Allah'ın emaneti olarak alıp, Allah'ın kelimesi ile kendinize helal kıldınız! Onlar üzerinde sizin hakkınız, hoşlanmadı­ğınız kimseleri mahreminize almamalarıdır; şayet bunu yaparlarsa ancak o zaman, aşırıya gitmemek kaydıyla onlara müeyyide uygula­yabilirsiniz! Onların rızık ve giyimini güzel bir biçimde temin etmek de sizin üzerinize bir borçtur!

Size öyle bir değer bırakıyorum ki, ona tutunduğunuz sürece Benden sonra asla dalalete düçar olmazsınız; Allah'ın kitabı!

Resülullah'ın yokluğunda sosyal yapının sağlıklı yürüyebilme­si için gözetilmesi gereken en temel meselelerdi bunlar ve Efendi­miz (sallallahu aleyhi ve sellern), aralarından ayrılmadan önce onları bu konularda uyarıyor, istikbale emin adımlarla yürünüp Allah davası­nın ebedlere kadar payidar olabilmesi için ümmetinin dikkatini çe­kiyordu. Onun bu beyanlarını, Rebia İbn Ümeyye gibi insanlar dalga dalga uzakta kalanlara ulaştırmak için yüksek sesle tekrar ediyorlar­dı! Bunları söyledikten sonra ashabına dönüp şunu soracaktı:

- Yarın size Benden sorulacak; hakkımda nasıl şehadette bulu­nacaksınız?

Ashabda büyük bir şaşkınlık vardı; başlarını kaldırmış O'nu (sal­lallahu aleyhi ve sellern):

- Biz şehadet ederiz ki Sen, üzerine düşen tebliğ vazifesini hak­kıyla yerine getirip hepimize rehberlik yaptın ve nasihatını da hak­kıyla eda ettin, diye cevaplıyorlardı. Arafat meydanından taşan bu ses, Paran dağlarına çarpıp geri geliyordu! Onların bu şehadetini alınca Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellern), işaret parmağını semaya kaldırdı:

- Allah'ım! Sen şahit ol, diyor ve bunu üç kez tekrar ediyordu. Derken ezan okunmaya başladı; öğle ile ikindiyi birlikte kılı­yorlardı! Namaz sonrasında Cebel-i Rahme'nin eteğine gelecek olan Resül-ü Kibriya Hazretleri, burada duracak ve 'vakfe' yapacaktı!
Kıbleye dönmüş olarak o günün akşamına kadar burada dua dua Rabbine yalvanyordu; Nur insan, nurdan bir heykel gibi Rabbinden rahmet di1iyordu!

Ve yine Cibril-i Emin gelmiş, Resülullah üzerinde vahiy emare­leri belirmişti; belli ki yine Allah'tan bir mesaj vardı:

- Bugün Ben, sizin dininizi tamamladım; size olan nimetimi de kemale erdirdim ve sizin adınıza din olarak sadece İslam'dan razı oldum1382

Anlaşılan bu, Nur dağında, Hira'da başlayan sürecin son mey­vesiydi; kulağına ilişir ilişmez bir kenara çekilip de ağlaşanlar vardı! Bu, Resülullah'ın da gözünden kaçmamıştı. Hz. Ömer'in yanına yak­laştı ve:

- Niçin ağlıyorsun, diye sordu. Cevap verecek hali yoktu koca Ömer'in; kendini toparlayıp:

- Ağlıyorum, dedi. Çünkü, şu ana kadar biz, dinimizde sürekli bir ziyadelik yaşıyorduk. Şimdi anlıyoruz ki, tamamlanan her şey, bundan sonra noksanlaşma süreci yaşayacak demektir.

Ömer ferasetiydi bu ve Resülullah (salla1Iahu aleyhi ve sellem) ona: - Doğru söylüyorsun, diye mukabelede bulundu.

Daha sonra da, terikesine aldığı Üsame ile birlikte Müzdelife'ye doğru yöneldi. Akşam ve yatsı namazlannı, tek ezan ve iki kametle birlikte cem yaparak burada kılacaktı.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Arafat
« Posted on: 18 Nisan 2024, 19:02:07 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Arafat rüya tabiri,Arafat mekke canlı, Arafat kabe canlı yayın, Arafat Üç boyutlu kuran oku Arafat kuran ı kerim, Arafat peygamber kıssaları,Arafat ilitam ders soruları, Arafatönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes