๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Efendimiz => Konuyu başlatan: Safiye Gül üzerinde 10 Mayıs 2011, 17:36:05



Konu Başlığı: Ahde vefa
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 10 Mayıs 2011, 17:36:05
Ahde Vefa

O (sallallahu aleyhi ve sellern), Cibril-i Emın'le de tanışmadan önce öyle bir hayat yaşamıştı ki, zamanın belli bir anını O'­nunla birlikte yaşama imkanı bulanlar, insanlık adına her tür­lü fazileti ilk defa O'nda tanıyacak ve bunları, unutulmaz birer hatıra olarak zihinlerine nakşedeceklerdi.

Efendimiz, Abdullah İbn Ebi Hamsô. adındaki bir genç ile alışveriş yapmış ve bu zat, Efendimiz' e borçlanmıştı. Bor­cun ne zaman ve nerede ödeneceği konusunda da anlaşmış ve birbirlerinden aynlmışlardı. Gün gelip de sözleştikleri za­man gelince Allah Resülü (sallallahu aleyhi ve sellern), buluşacaklan mekana gelip beklerneye başladı. O gün, akşama kadar orada

111 Bkz. İbn Sa'd, Tabakat. 1/146; Taberi, Tarih, 2/201; Süheyli, Ravdu'l-Ünf, 1/129; Belazuri, Ensab, 1/99

bekleyecekti, ama Abdullah verdiği sözü unutmuş ve zikredi­len yere gelmemişti. İkinci gün yeniden beklerneye başladı. Ancak, genç Abdullah, o gün de gelmeyecekti. Derken, üçüncü gün Abdullah'ın aklına, Muhammedü'l-Emin'le olan anlaşma gelecek ve gecikmiş olmanın heyecanıyla sözleşme mahalline koşacaktı. Üzerinde, O'nun gibi bir insana karşı sözünde du­ramamış olmanın mahcubiyeti vardı.

Anlaşma mahalline geldiğinde ise, tahmin ettiği gibi İn­sanlığın Emini orada bekliyordu. Gözünü, genç Abdullah'ın geleceği mekana çevirmiş ve "Belki biraz sonra gelir." diye üç gündür orada beklerneye durmuştu.

Genç Abdullah'ın telaşla kendisine doğru gelişini görünce O da sevinecekti. Ancak, tarihe not düşme adına şunlan da söylemekten kendini alamayacaktı:

- Ey genç! Beni zor durumda bırakıp epeyce meşakkat verdin; üç gündür Ben, burada seni bekliyorum.