2008 in edebiyat albümü

2008’İN EDEBİYAT ALBÜMÜ

Yakup ÖZTÜRK • 48. Sayı / EDEBİYAT GÜNDEMİ

Geride bıraktığımız yıl, kültür adına önemli olaylara sahne oldu. Birbirinden farklı onlarca anma programı, sempozyum düzenlendi, üzerinde çok konuşulan yeni kitaplar çıktı, ödüller verildi. Kayıplar da oldu geçtiğimiz yıl; edebiyat dünyamızın önemli birkaç ismi aramızdan ayrıldı. Hatta 2008’in hafızalarda bu ölümlerle yer ettiğini söylersek abartmış olmayız… Bu sayfalarda her ay edebiyat gündeminde öne çıkan konuları sizlere duyurduk. Farklı yazar ve şairlerle söyleşiler yaptık, kaybettiğimiz isimlerin ardından yazılar kaleme aldık. Her gelen yeni yıl, bize geçmiş yılın muhasebesini yapabilme imkânı verir. Biz de bu yazı sayesinde, geçtiğimiz yılın edebiyat gündemine derli toplu bakmaya çalıştık. Kısa soluklu bir yıl dökümü çıkardık…

2008’in en önemli kültür olaylarından biri, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2008’i Yahya Kemal Yılı ilan etmiş olmasıydı. Bakanlık, üniversiteler ve özel kurumlar ölümünün 50. yılında Yahya Kemal’i bütün yönleriyle ele alan etkinlikler düzenledi. Bunların en önemlisi 2008’in son aylarında İstanbul’da beş farklı üniversitede beş gün boyunca süren “Bir Medeniyeti Yorumlamak: Yahya Kemal Beyatlı” sempozyumuydu. Sempozyumlar dışında Türk şiirinin bu büyük şairi hakkında kitaplar yayınlandı, dergilerde özel sayılar hazırlandı. Yakın zamanda Hece Dergisi, şair hakkında oylumlu bir özel sayı çıkardı. Yine yılın farklı zamanlarında Sezai Karakoç, Mehmed Akif sempozyumları düzenlendi.

2008’in en çok konuşulan olaylarından biri de, Türkiye’nin Frankfurt Kitap Fuarı’na onur konuğu olarak davet edilmiş olmasıydı. Türkiye’nin onur konukluğu, kültür ortamımızda hararetli tartışmalara sebep oldu. Frankfurt’a onur konuğu olmak, edebiyat camiamızda birçok yazarın öncelikli gündeminin ne olduğunu gösterdi bize… Frankfurt’un ardından akl-ı selim yazarlar tarafından yazılan yazılarla, Frankfurt’u yazma tuzağına düşen yazarların metinleri, Türk yazarının nasıl bir ikilem içinde olduğunu ortaya serdi. Editörümüz Ali Ayçil’in, Mostar’da, Frankfurt’u anlattığı yazısı da bu minval üzerineydi…

Orhan Pamuk’un Nobel’den sonraki ilk romanı Masumiyet Müzesi 2008 yılı içinde okurla buluştu. Pamuk, yeni romanında İstanbul’da sosyal hayatın izlerini bir aşk serüveni üzerinden anlatıyordu.

Bu yıl içinde devlet tarafından verilen ödüllerden bazıları, tabuların yıkıldığına işaretti. Yaşar Kemal, Çetin Altan gibi muhalif yazarlar ve Alaattin Yavaşça, Turgut Cansever gibi devlet katında itibarı uzun süre iade edilemeyen sanatkârlar Cumhurbaşkanlığı’nca ödüllendirildiler. Bu ödüller vesilesiyle devlet, kültüre verdiği kıymeti gösterdi…

Yazının başında 2008’in hafızalarda ölümlerle yer ettiğini söyledik. Yıl içinde yitirdiğimiz en büyük isim Kırgız yazar Cengiz Aytmatov’du. Dünyaca ünlü yazar Aytmatov’un ölümü edebiyat camiasını hüzne boğdu. Türk Edebiyatı da, geçtiğimiz yılı önemli isimlerin ölüm haberleriyle uğurladı. İkinci Yeni’nin kurucu şairlerinden biri kabul edilen İlhan Berk, Bodrum’da hayata veda etti. Yine şiirimizin efsaneleşen adı Fazıl Hüsnü Dağlarca 93 yaşında İstanbul’da aramızdan ayrıldı. Yetmiş yılı aşkın bir süredir, edebiyatımızda adını şiiriyle vâr eden Dağlarca, hayatını kaybettiği son güne kadar şiirle uğraştı.

Filistinli efsanevi şair Mahmud Derviş, geçtiğimiz yılın acı kayıplarından biriydi. Filistin dramını mısralarına taşıyan, uluslararası camiada şiiriyle kabul görmüş Derviş’in, Türkçe’de yayımlanmış “Filistinli Sevgili”, “Zeytin Yaprakları”, “Celile’de Kuşlar Ölür”, “Biz Kaybettik Aşk da Kazanamadı” adlı şiir kitapları bulunuyor.

Erdem Beyazıt da aramızdan ayrıldı 2008’de. “Sebep Ey” ve “Risaleler” adlı iki şiir kitabı vardı Beyazıt’ın. Gür bir sesle şiirini kuran Erdem Beyazıt, Cahit Zarifoğlu, Alâeddin Özdenören gibi isimlerle fikir ve mesai arkadaşlığı yapmıştı. Muhafazakâr camianın en etkili şairlerinden bir olarak kabul edilen Erdem Beyazıt, devlet ricalinin de bulunduğu kalabalık bir cenaze töreniyle toprağa verildi.

Ezelden Üsküdarlı olan Ahmet Yüksel Özemre de 2008’de yitirdiklerimiz arasındaydı. Önemli bir kültür adamıydı Özemre. Edebiyata sadece hatırat türünde eserler vererek katkıda bulunsa da, kitaplarındaki dil, onun edebiyatçılar safında anılmasına imkân sağladı. Bilhassa Üsküdar’ın yakın tarihi, onun yazdıklarıyla, günümüze taşınabildi. Üsküdar’da yaşadı, Üsküdar’da toprağa kondu.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın