๑۩۞۩๑ Güncel Haberler & Tarihden Başlıklar ๑۩۞۩๑ => Yaşamdan Seçmeler => Konuyu başlatan: Ekvan üzerinde 20 Temmuz 2009, 18:52:13



Konu Başlığı: Yalnızlık Ve Ziyafet
Gönderen: Ekvan üzerinde 20 Temmuz 2009, 18:52:13
Yaşlı kadın, misafirlerine süt ikram ederken:

- Sizler de gelmeseniz, kapımı çalan olmayacak, diyordu. Beni ne kadar sevindirdiğinizi bir bilseniz...

Kadıncağız, kendisi gibi yaşlanmış ve yıkılmaya yüz tutmuş olan bir ahşap evde yaşıyor, eşinin vefatından sonra bağlanan "dul aylığı"yla geçinmeye çalışıyordu.

Hiç bir masrafı yoktu. Allah bereket versin, o para yetiyordu. Fakat ihtiyarlıktan da zor gelen "yalnızlık", belini tam anlamıyla bükmüştü.

Yan taraftaki bakkalın çırağı, her gün pencereyi tıklatıp istediği şeyleri getirmesine rağmen, dükkan sahibinden korktuğu için onunla konuşmazdı. Kadıncağız, böyle zamanlarda daha da garipleşir ve kendisi sık sık uğrayan vefalı misafirlerini beklemeye koyulurdu.

İşte o misafirler yine gelmiş ve ikram edilen sütü içmeye başlamışlardı. Yaşlı kadın, duvardaki sararmış resmi gösterirken:

- Rahmetli eşim, oldukça uzun boyluydu, dedi. Onun yanındaki ise oğlumdur. Bu resim çekilirken küçücüktü. Doktor olup yurt dışına yerleşecek ve bir daha bizi aramayacak deselerdi, kim inanırdı?

Misafirler, her gelişlerinde aynı şeyleri dinledikleri için, yaşlı kadının sözüne kulak asmıyorlardı. Kadın, devam ederek:

- Benim kucağımdaki de kızımdır, dedi. Saçları altın sarısı gibiydi. Zengin bir iş adamıyla evlendikten sonra, nedense anacığına vakit ayıramadı.

Kadının nemli gözleri duvardaki resme takılı kalmış, misafirler ise sütlerini bitirip yola koyulmuşlardı... Hep birlikte, döşemedeki kırık tahtaların arasından geçerek gözden kayboldular...

Yavru kedicikler, ertesi gün yine gelecek ve ihtiyar kadının verdiği ziyafete katılacaklardı...


Yeri gelmişken konu ile ilgili bir kaç hadis-i şerifi bu hikayenin sonuna eklemek etmek istiyorum ;


Herhangi bir evlat yaşlılığından dolayı anne- babasına hürmet ederse, Yüce Allah da yaşlandığında ona hürmet edecek kimseler halk eder. Küçüklerine şefkat göstermeyen, büyüklerine değer ve saygı göstermeyen bizden değildir." (Tirmizî, "Birr," 15; Ebu Davud, "Edeb," 58)

Beli bükülmüş ihtiyarlar, süt emen bebekler, otlayan hayvanlar olmasaydı belâlar sel gibi üstünüze dökülecekti. (Acluni, Keşfü'l-Hafâ, 2/230)

Ömrünün uzun, rızkının bereketli olmasını isteyen, ana-babasına iyilik etsin, sıla-ı rahimde bulunsun!

Yüce Rabbim Bizleri anne-babamıza, akrabalarımıza Sıla-ı Rahim yapanlardan eylesin inşallah.