> Forum > ๑۩۞۩๑ Güncel Haberler & Tarihden Başlıklar ๑۩۞۩๑ > Yaşamdan Seçmeler > Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtir
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtir  (Okunma Sayısı 574 defa)
08 Aralık 2016, 16:35:38
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« : 08 Aralık 2016, 16:35:38 »



Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtir

Kâinat zaman içinde bir değişim ve gelişim geçirerek, Hak Teâlâ'nın onun için belirlediği sona doğru akıp gitmektedir. İşte bu değişim ve gelişim her doğanı büyütüp geliştirmekte, olgunlaştırmakta ve öldürmekte ve soldurmakta; her tazeyi bayatlatmakta; bugün yeteni, yarın yetmez hale getirmektedir. Velhâsıl zaman her şeyi bir değirmen gibi öğütmekte ve un-ufak etmektedir. Bu değirmen de kendiliğinden dönmüyor, onu bir döndüren var. Bu yüzden Hz. Peygamber (a.s.), zamanın bu yokedici halini görüp, ona kızanları uyararak, "Zamana sövmeyin, kızmayın. Çünkü Allah, zamanın kendisidir." (2) buyurmuş ve esas öğütücünün zaman olmadığına işaret etmiştir. Öte yandan Cenab-ı Allah da, kulağı ve kalbi mühürlü, gözü perdeli insanların "Bizi zamandan başka birşey helak etmez." diyerek, zamanı Tanrı sananların bilgisizliğine (Casiye, 23-24) işaret ederek aynı gerçeği anlatmış. Binaenaleyh zaman da, Allah'ın bir askeridir, vazifesi fani varlıkları öğütmektir.

Zaman, din, inanç ve düşünce sistemlerini de kuşatmakta ve öğütmeye çalışmaktadır.

"Bir düşünce sisteminin, bir inanç ve uygulamalar manzumesinin zamana hükmedip edememesi; dirilik ve tazeliğini devam ettirmesi, kısacası, onun zaman boyutu ile yakından alâkalıdır. Her şeyi eskitici olan zaman içerisinde, bir düşünce, bir inanç, daha özel olarak da bir din ve onun mesajı, hâlâ taptaze ve yeni ise; bağlılarına, ebedî yeni ve taze iklim kokularını sunabiliyorsa, işte o, bütün insanlığın bir kızıl elması, dudaklarımızın özlediği bir ab-ı hayat tasıdır..." (3)
Zaman tünelindeki ilk insan olan Hz. Âdem, aynı zamanda ilk peygamberdi. O ve eşi Havva annemizden diğer insanlar üreyip çoğalmışlardı (A'raf, 189) Bir kişi ile başlayan insanlık tarihi bir aile, bir boy, bir soy, derken bir millet ve bir çok millet haline dönüşüp, bugün milyarlara ulaştı. İşte bu yüzden Hz. Âdem ile başlayan peygamberlik ve âlim ve hâkim Allah'ın takdiri çerçevesinde bir değişim ve gelişim geçirmiş ilâhî hikmet ve yüce maksatlara müvafık olarak, bir tedricilik süreci içinde, en mükemmele doğru terakkî etmiş; nihai ve umumi, evrensel olan risalet gelinceye değin, olgunlaşa olgunlaşa devam etmiştir... (4) Meşîet-i ilâhiyye, en mükemmele ulaşıncaya kadar, insanları muvakkaten eğiten resulleri gönderdiği içindir ki, ebedî bir şeriat sahibi olmayan peygamberlerin kitapları, sahifeleri ve toplumlara örneklik görevi görmesi beklenen tutum ve davranışları, zaman karşısında yenik düşmüş; bu nedenle de ya tamamiyle unutulmuş, ya da katıksız ilâhîlik vasfının kaybolması anlamına gelen "tahrif" kazasına duçar olmuştur... Bu açıdan bakıldığında,

"Bugün, sizin için dininizi kemâle erdirdim ve size nimetimi tamamladım." (Maide, 5/3)
âyet-i kerimesi, tedrîciliğin sona erdiğine, suların durulup sislerin dağıldığına, ilâhî risaletin zirvesine ve en olgun noktasına ulaştığına işaret etmektedir.(5) Bu iş son peygamber ve son kitaba kadar böyle devam etmiştir.

"Muhammed, sizin erkeklerinizden birinin babası değil, fakat Allah'ın elçisi ve peygamberlerin sonuncusudur." (Ahzab, 33/40)
âyeti artık peygamberler zincirinin son halkasına ulaştığımızı haber vermiştir. (6)

Gayesi fıtrattaki hayır, fazilet ve hak duygusunu inkişaf ile insanı saadete ulaştırmak olan İslam dini böylece Hazret-i Muhammed'de kemalini bulmuş ve Kur'ân-ı Kerim'in de her türlü ziyade ve noksandan, tahrif ve tebdilden mahfuz kalacağı Cenab-ı Hak tarafından kat'i bir ifade ile,

"(Kur'ân'ı) Biz, evet Biz indirdik ve muhakkak ki Biz onu her halde muhafaza edeceğiz." (Hicr, 15/9)
diye beyan buyurulmuştur. Bu ifade ile O, Kur'ân'ı, herhangi bir surette bozulmaktan koruyacağını vaad etmektedir. Çünkü fıtratın artık kıyamet kopana dek ona bozulmamış olarak hep ihtiyacı olacaktır.

Bir dinin fıtrata dayanması demek, talimlerinin fıtrat ve tabiata muvafık bir şekilde olması, insanın fıtrî ve tabiî ihtiyaçları ile dinin hükümleri arasında bir uygunluk bulunması demektir. Binaenaley Kur'ân, akîde, ahlak ve şer'î hüküm alanlarında gerçek duruma, mahir bir terzi tarafından biçilip dikilmiş uygun bir elbise sunar. İnsanın yaratılışına tam gelir, ne dar, ne bol... Bu elbiseyi ne kadar incelersek inceleyelim onda beşer toplumlarından hiçbirine veya herhangi bir tarih dönemine mensubiyet özelliği bulamayız. Evet ne içerik ve konu bakımından ne de görünüm ve tarz bakımından onda bu tür bir mensûbiyet bulamayız. İslâm Dini, yaratılışı itibariyle tekamüle müstenid olan insanı, en kısa ve en sağlam bir yoldan hedefine ulaştıran bir kanunlar mecmuası, bir "vaz'ı ilâhî" dir ve islâmın bu âlemde son, ebedî, cihanşümul olması da bundandır." (7)

Cihanşumullük, bir diğer ifadesi ile "Evrensellik, bir dinin, bir siyasi doktrinin, hukukî veya iktisadî bir sistemin yada bir felsefî öğretinin, insanlığın beklentilerine çağlar üstü boyutta cevap verebilmesidir. Bir dinin evrenselliği hukuk ve ahlâk ilkelerinin, topyekün dünya görüşünün, insanın fizyolojik ve psikolojik yapısına tam anlamıyla uygun olması gerekir." (8)

Kur'ân-ı Kerimin dünyayı ilk şereflendirişinden bugüne geçen on dört asır, insanların doğru bildiği birçok şeyi yanlış, yanlış bildiği birçok şeyi de doğruya çevirmiş, düşünceleri altüst etmiş, nice devleri ve devletleri yutmuş; gelenekleri, görenekleri, elbiseleri, ahlâkları, bilgileri değiştirmiş. Özellikle son yarım asırdaki başdöndürücü ilmi keşif ve gelişmeler, önceki dinlerin felsefelerin ve düşünce sistemlerinin birçok yanlışını ortaya koymuş. Bu ondört asır aynı zamanda Kur'ân'ın, ilk günkü gibi dimdik ayakta durmakta olduğunu da göstermiştir. Çünkü son asırda hızla gelişen modern ilim, mesela Tevrat ve İncil'in tahrifatını ortaya koyarken, Kur'ân'ın gerçeklerini pekiştirmiş, hâlâ yeni ve taze olduğunu ispat etmiştir.

Bunun en güzel anlatımlarından birini, Hıristiyan iken araştırmaları neticesi Müslüman olan Maurıce Bucaille'de görüyoruz. O diyor ki: "Kur'ân'ın çok bariz özelliği olan bu bilimsel tarafları, başlangıçta beni derin hayrete düşürdü. Zîra on üç asırdan fazla bir zaman önce kaleme alınan bir metinde, çağdaş bilimsel verilere tamamen uygun olarak, son derece çeşitli konulara ilişkin bilgilerin keşfedilebileceğine, o zaman kadar hiç inanmamıştım. İşe başlarken, İslâm'a hiç inanmıyordum. Her türlü peşin hükümden uzak olarak,tam bir tarafsızlıkla metinleri incelemeye giriştim. Beni etkileyen bir fikir var idiyse, o da gençliğimde almış olduğum eğitim idi. Bu eğitim, Müslümanlardan değil, Muhammedîlerden bahsederdi (yani Hıristiyan bir eğitim idi ve buna göre islâm Allah'ın dini değil, hâşâ Hz. Muhammed'in uydurduğu bir şey idi). (9)

"Kur'ân metninin çağdaş bilimin verileriyle uygunluk derecesini araştırırken, önce Kur'ân vahyinin üzerine eğildim... Arapça metnini çok dikkatli bir biçimde incelemek suretiyle, Kur'ân'ın modern dönemde ilmî bakımdan tenkid edilebilecek hiç bir taraf ihtiva etmediğini kesin olarak kabule mecbur kaldım. Aynı tarafsızlıkla, yine aynı incelemeyi Eski Ahit (Tevrat) ile İnciller üzerinde de yaptım. Eski Ahid'i incelemede, onun birinci kısmı olan "Tekvin" babından ileri geçmeye lüzum kalmadı. Zira çağımız biliminin sağlam bir şekilde ortaya koyduğu bilimsel sonuçlarla bağdaştırılması mümkün olmayan hususlar bu kısımda yeterince bulunmaktaydı..." (10)

"Bu araştırmamda Kur'ân'ı, çeşitli tabiî hadiselere dair yaptığı tavsiflere, büsbütün özel bir dikkat atfederek ele alıyordum: Kitabın bu konuları ilgilendiren açıklamaları ve ancak aslî metinde nüfuz edilebilecek tarafları beni iyiden iyiye etkiledi. Zira bu bilgiler çağımızdaki telakkilere uygun olmakla birlikte, Hz. Muhammed'in zamanındaki bir insanın hakkında en ufak bir fikir sahibi bile olamayacağı hususlar idi... Kitab-ı Mukaddes'te çok büyük bilimsel hatalar bulunduğu halde, burada tek bir yanlışa bile rastlayamıyordum. Bu da kendi kendime şu soruyu sormaya mecbur ediyordu: "Şâyet Kur'ân'ın müellifi bir insan ise, Hıristiyan takviminin yedinci yüzyılında, bütün çağdaş bilimsel sorulara uygunluğu ortaya çıkan hususları nasıl yazmıştı?" (11) Nasıl olur da başlangıçta ümmî olan şahıs, edebî kıymet bakımından, bütün Arap edebiyatının bir numaralı yazarı haline geldikten başka, o devirde hiçbir insanın bilemeyeceği bilimsel gerçekleri, hem de bu açıdan en ufak hatalı bir ifade kullanmaksızın anlatabilir?" (12)

Maurice Bucaille'in araştırmaları da ortaya koymuştur ki Kur'ân aynı zamanda İslâm'ın zuhurundan kıyamete kadar bütün ilim tarihinin temel bir mucizesidir. (13) Zaman ondan herhangi bir şeyi iptal etmede, yanlış olduğunu ortaya koymada aciz kalmıştır. (14) Bu araştırmaları neticesinde Müslüman olan Bucaille, Kur'ân'ı takdir eden tek Batılı değildir. Müslüman olmamış bir çok batılı da Kur'ân'ın gücünü ve asrımızdaki tazeliğini itiraf etmektedir. batılıların kendi eserlerinden alıntılar yaparak, onların Kur'ân'a olan hayranlıklarını ortaya koyan İsmail Hami Danişmend, onlar namına şu neticelere ulaşıyor:

"Dünyada bütün beşeriyete hitab eden yegâne cihanşümûl din, Kur'ân-ı Kerim'in tebliğ ettiği İslâm Dinidir."

"Kur'ân, aynı zamanda bütün ilimlerle fikir hareketlerinin ilhâm kaynağıdır."

"Hiç bir ırk, renk ve milliyet farkı olmamak şartıyla insanlar arasında mutlak bir eşitlik esasını yalnız Kur'ân-ı Kerim ilan etmiştir."

"İşte bundan dolayı yeryüzünde beşeriyete şamil ictimaî ve beynelmilel inkılâbın kaynağı Kur'ân-ı Kerim'dir."

"Diğer dinlerin insanlar üzerindeki hakimiyetlerini gittikçe kaybedip zayıflamalarına mukabil, İslâmiyet'in bütün kuvvet ve kudretini devam ettirmesi de işte bundandır."

"İnsanlık için en mühim ideal kaynağı da Kur'ân-ı Kerim'dir."

"Bütün tarih boyunca Kur'ân'ın ekmeliyet seviyesine çıkılamamıştır ve bundan sonra da çıkılamaya...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtir
« Posted on: 19 Nisan 2024, 05:23:01 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtir rüya tabiri,Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtir mekke canlı, Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtir kabe canlı yayın, Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtir Üç boyutlu kuran oku Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtir kuran ı kerim, Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtir peygamber kıssaları,Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtir ilitam ders soruları, Kur'an-ı Kerim Her Zaman Taze ve Gençtirönlisans arapça,
Logged
08 Aralık 2016, 18:23:54
Ruhane
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.473


« Yanıtla #1 : 08 Aralık 2016, 18:23:54 »

Kurani kerimin bir mucizesidir bu ..Rabbim kurani kerimin ahlakiyla ahlaklanmamizi nasipneyleian..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
08 Aralık 2016, 20:19:12
ertuğruld7
Öğrenci Grubu
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 386



« Yanıtla #2 : 08 Aralık 2016, 20:19:12 »

Bismillah...
Kuranı kerim her zaman hiçbir değişikliğe uğramadan günümüze kadar gelmiştir.
Allah cc. razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

۩ღ  İSLAM GÜZEL AHLAKTIR ۩ღ
08 Aralık 2016, 21:09:37
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #3 : 08 Aralık 2016, 21:09:37 »

Aleykumselam.Kur ani kerim evrenselsir ve ne zamana nede mekana gore degisip eskimez.Rabbim bizleri onun isiginda yasayan kullardan eylesin inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

08 Aralık 2016, 21:10:24
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #4 : 08 Aralık 2016, 21:10:24 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri Kur an ı Kerim den ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes