> Forum > ๑۩۞۩๑ Güncel Haberler & Tarihden Başlıklar ๑۩۞۩๑ > Yaşamdan Seçmeler > İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir?
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir?  (Okunma Sayısı 688 defa)
11 Ocak 2017, 14:56:46
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« : 11 Ocak 2017, 14:56:46 »



İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir?

Kuran’da tarihten nasıl bahsedilir?

Kuran-ı Kerîm kâinatın ve insanın yaratılışına, geçmişe, yaşanılan zamana ve geleceğe (ahiret) dikkat çekmek, peygamberlerle insan hayatının çeşitli yönlerine yer vermek, eski kavimlerin davranışlarının iyilerinden örnek, kötülerinden ibret alınmasını tavsiye etmek, peygamberlerin birbirinin ardı sıra gönderilmesini vurgulayıp risaletin tek olduğunu bildiren evrensel bir anlayış getirmek suretiyle Müslümanların tarihe duydukları ilgiyi beslemiştir.

Kuran’a göre tarih insanoğlunun ve âlemin tarihidir, çünkü Allah âlemlerin rabbidir. İnsan yeryüzünde Allah’ın halifesidir; ona düşen vazife sünnetullaha uygun bir cemiyet ve medeniyet oluşturmak suretiyle yeryüzünü imar etmek ve kendini tanımaktır.

Muhammed İkbal, Kuran’a göre insan bilgisinin üç kaynağından birinin beşer tarihi olduğunu söyler (diğerleri bâtınî müşahede ve tecrübe ile tabiat âlemidir). Ona göre Kuran’ın en esaslı beyanlarından biri, fertlerin ve milletlerin kötü amellerinin karşılığını bu dünyada göreceğine işaret etmesidir. Bu hükmü pekiştirmek amacıyla Kuran-ı Kerîm’in sürekli tarihten misaller getirdiğini ve insanları beşer türünün mâzide ve haldeki hayat tecrübeleri üzerinde düşünmeye davet ettiğini belirtir. (İslâm’da Dinî Tefekkürün Yeniden Teşekkülü, s. 144-146, 157)

Kuran’da tarihi malzeme, insanı terbiye etmek ve ona sünnetullahı öğretmek maksadıyla kullanılır.

Kuran-ı Kerîm’de kıssalarla çeşitli milletlerin yaşayış ve düşünüşleri, davranışları, kaderlerini etkileyen çarpıcı unsurlar vurgulanarak onların kaderlerini yönlendiren unsurlar ibret alınması için bütüncül bir yaklaşımla ortaya konmuştur. Bu husus, “Andolsun ki onların kıssalarında akıl sahipleri için ibret vardır. Kur’an uydurulabilecek bir söz değildir. Kendinden öncekileri tasdik eden, her şeyi ayrı ayrı açıklayan, inanan bir toplum için bir yol gösterici ve rahmettir” mealindeki ayetle (Yûsuf 12/111) ifade edilmiştir.

Yaratılış gayesine uygun hareket eden ve tevhid inancına bağlı olan insanların doğru yola ulaşmalarını sağlayan kıssalar, herhangi bir ırkın veya milletin tarihine odaklaşmadığı gibi insanlık tarihini bir bütün halinde ele alarak Müslümanların dünya tarihine yönelmesini sağlamıştır.

Diğer taraftan Kuran-ı Kerîm’de bazı sure ve ayetlerde Mekke şehri, Kâbe, Kureyş kabilesi ve Câhiliye devri Arap toplumunun dinî ve içtimaî durumu, hayat telakkileri, Hz. Muhammed’in çocukluğu, peygamber olarak görevlendirilmesi, vahiy alışı, Mekke dönemindeki tebliğ faaliyetleri, Habeşistan’a ve Medine’ye hicret, muhacirler ve ensar, hicret etmeyenler, Mekke’deki münafıklar, hicret sonrası faaliyetler, Medine’de Müslümanların durumu ve Resûl-i Ekrem’e gösterdikleri bağlılık, Medine devri münafıkları, bedevîler ve Ehl-i kitap ile münasebetleri, Mekkeli müşriklerle münasebetleri, Bedir, Uhud, Hendek gazveleri, Hudeybiye Antlaşması, Mekke’nin fethi, Huneyn ve Tebük gazveleri gibi konulara yer verilmek suretiyle İslâm dünyasında tarihin ve tarih yazıcılığının, siyer ve megāzî konularının âdeta planı çizilmiştir.

Ayrıca Kuran’da Mekkî ve Medenî sûrelerin ayrılması tarih bilincinin oluşmasına ve gelişmesine yardımcı olmuş, başta esbab-ı nüzûl olmak üzere geçmiş peygamberlerle kavimlerin daha yakından tanınması ve ilgili ayetlerin daha iyi anlaşılması ihtiyacı Müslümanları tarih araştırmalarına sevk etmiştir. (bk. Diyanet İslam Ansiklopedisi, Tarih md.)

Tarih şuuru ve bilinci nasıl olmalı?

Tarih;
- Bir milletin hâfızası ve millî tecrübeler mecmuasıdır.
- İnsanlığın, yaşadığı hâdiselerin sebep ve neticelerini tahlil ederek ders ve ibret almasına imkân sağlayan, böylece milletlerin istikbal yollarını aydınlatan eşsiz bir meşaledir.

Zira meşhur tarihçi, sosyolog ve devlet adamı İbn-i Haldun’un da ifade ettiği gibi:

“Geçmiş hâdiseler, gelecek olanlara, suyun suya benzemesinden daha çok benzer.”

Bu sebeple tarih ilmini sadece kuru bir hâdiseler yığını olarak telakki etmek, büyük bir hatadır. Zira tarih, yalnızca bir kronoloji bilgisi değildir. Kronoloji, tarih ilminin ancak bir aksesuarıdır. Gerçek tarih ilmi, çeşitli vakalar, sürprizler ve maceralarla dolu toplumların hayatlarında hak veya bâtılın, doğru veya yanlışın asıl zeminini gösteren pek kıymetli bir ilimdir.

Velhâsıl tarih bilgisi, insana sebep ve neticeleri iyi tahlil ederek geleceğe emin adımlarla ilerleme basireti kazandırır.

Geçmişini bilmeyen, geleceğini de bilemez.

Cihana hak-hukuk, adalet, insanlık ve medeniyet tevzî eden ihtişamlı mâzimizden gelen hissiyâtımızın lisânıyla, Şeyh Edebali Hazretleri’nin, Osman Gâzi’ye ve onun şahsında da istikbaldeki devlet adamlarına yaptığı şu nasihat de bu hakikatin bir ifadesi mahiyetindedir:

“Geçmişini bilmeyen, geleceğini de bilemez. Osman! Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın!..”

Milletler, belli bir coğrafyada ömürlerini sürdürürken, asıl hayatiyetlerini, tarihî köklerinden gelen manevî değerleriyle devam ettirirler. Bunlar, geçmişte ortaya koydukları maddî ve manevî eserler manzûmesi, zaferler mecmûası, âbide şahsiyetler silsilesi gibi temel değerlerdir.

Öyle ki toplumun bütün hücreleri, ancak bu köklerden beslendikçe yaşar, gelişir ve meyve verir. Bir milletin istikbâlini müsbet veya menfî yönde şekillendirecek olansa bugünkü genç neslidir. Dolayısıyla genç nesillerin tarihî köklerinden gereken ibret derslerini alarak istikbâle yürümesi hayatî bir ihtiyaçtır.

Büyük millet, maddi ve manevi rehberlerini bilendir.

Ayrıca unutulmamalıdır ki, bir millet, gerçek tarihini ve maddî-mânevî rehberlerini tanıyıp bunları lâyıkıyla takdîr edebildiği müddetçe “büyük millet” demektir. Bu sebeple yetişen genç nesiller, kendi tarihlerini, başkalarının tarihlerinden daha iyi bilir ve geçmişten de gerekli dersleri alırlarsa, gelecekten endişe edilmez. Lâkin tarihini kötüleyen, öz değerlerine yabancılaşan, geçmişteki büyük kahramanlarını hâin, hâinleri de kahraman ilân eden bir nesil yetişirse, -Allah korusun- istikbâl karanlık ve endişe verici olur. Çünkü mâzîye istinâd etmeyenlerin geleceği, hiçbir zaman emniyet altında olmamıştır.

Dolayısıyla köklerimiz mâzîye, dallarımız istikbâle uzanmalıdır. Hiçbir zaman unutmamalıyız ki:

“Üç bin yıllık geçmişinin hesabını yapamayan bir insan, günübirlik yaşamaya mahkûmdur.”

93 Harbi diye meşhur olan 1877-78 Osmanlı Rus Harbiʼnin Anadolu cephesinde Gâzi Ahmed Muhtar Paşa’nın yanında kâtip olarak vazife yapan Mehmet Arif Bey, tarih bilgisi ve şuuruna sahip olmanın ehemmiyetini bir hatırasında şöyle nakleder:

“Akıl bu ya, fakir, önceleri tarih ilmine hiç ehemmiyet vermezdim. “Bilinmezse ne olur, lüzumsuz ve faydasız, yalnız bir bilgiçlikten ibârettir.” der de, âdeta bilinmesiyle bilinmemesini denk tutardım…

Lâkin son olarak geçirdiğim tecrübelerin yardımıyla aklım başıma geldi de, anladım ki, meğer iş öyle değilmiş…

Tarih o kadar mühim, o kadar dikkate değer bir ilimmiş ki, tarih bilinmezse devlet gemisinin dümeni, istenilen istikâmete doğru çevrilemezmiş. Tarih bilmezlik, siyâsî olarak, devletçe çok büyük noksan ve hatalar meydana gelmesine sebep olurmuş.

Tarih, bir milletin ayıp ve noksanlarını görüp düzeltmesi için, önüne konulmuş bir ayna imiş. Hakikati gösteren ve sonraki nesillerin gözleri önüne konan bu ayna, ayıp ve kusurları olmayan milletlerin ise şu dünya pazarına, cemâl ve kemâllerine şükrederek, güzel bir kıyafet ile çıkmalarına yararmış…

Hemen iddia edebilirim ki, tarih, yalnız başına insanı canlandıracak, harika bir ilimdir. Lâkin tarihteki yüce hisler ve rûh, aydınlık bir fikirle beraber olarak, akıllı bir terbiyeci eliyle, gençlerin zihinlerine taşa nakşolunur gibi yazılmalıdır.”

Tarih bilinci, geleceğimizi yazmaktır.

Şu bir hakîkattir ki, tarihten beri ayakta kalabilmiş bütün milletler, yetiştirdikleri gençleri tarih şuuruyla donatabilme husûsunda tecrübeli davranan milletlerdir. Zira onlar çok iyi bilirler ki, geçmişin köklerinden beslenmeyen dalların geleceği, ancak kurumak ve kaybolmaktır. Onun için Almanlar, daha eğitimin başlangıcında iken gençlerine, kurşunlanan şehirlerini ve yanan ormanlarını; Japonlar ise, atom bombalarının buharlaştırdığı şehirlerini gösterip mâzîde yaşadıkları acı felâketleri hatırlatırlar. Veya bunun aksine millî birlik ve beraberlikleri sâyesinde kazandıkları zaferleri sermâye edinerek genç nesillerinin heyecanlarını zinde tutmaya çalışırlar.

Dünya milletlerinden pek azı, büyük hedefler ve yüksek idealler için ümit ve gayretlerini besleyecek çapta millî iftihar ve ibret tablolarına sahiptir. Onlar da sadece birkaç hâdisedir. Milletimiz ise, rûhundan rahmet taşıran Alparslan’dan başlayarak kurdukları fazîlet dolu medeniyetlerle tarihin altın sayfalarını süslemişlerdir. Yani bizler, diğer milletlere hiç nasîb olmadığı kadar parlak destanlarla dolu bir mâzîye sahibiz. Bir yanda İstanbul Fethi, bir yanda haçlılar karşısında kazandığımız büyük zaferler, bir yanda yirmi dört milyon kilometrekareye taşan fetih sancaklarımız, bir yanda maddî gücümüzün olmadığı bir dönemde dünya devlerini devirdiğimiz Çanakkale Muhârebeleri ve İstiklâl Harbi…

Sadece bunları bile lâyıkıyla ve doğru bir şekilde okuyup anlamak, bu hususta kâfî bir misâl teşkil eder.

Tarih bilinci, topluma ve çevreye sahip çıkmayı kazandırır

Diğer taraftan medeniyetlerin seviyesi, insana verdiği kıymetle ölçülür. İşte mübârek ecdâdımız, toplumdaki himâyeye muhtaç gariplerin, kimsesizlerin, yoksulların ihtiyaçlarını, kurmuş oldukları sayısız vakıflar sâyesinde, insan şeref ve ha...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir?
« Posted on: 19 Mart 2024, 09:49:43 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir? rüya tabiri,İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir? mekke canlı, İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir? kabe canlı yayın, İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir? Üç boyutlu kuran oku İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir? kuran ı kerim, İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir? peygamber kıssaları,İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir? ilitam ders soruları, İslam tarihinin şuurumuza katkıları nelerdir?önlisans arapça,
Logged
11 Ocak 2017, 17:23:07
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 11 Ocak 2017, 17:23:07 »

Esselamu aleyküm.İslam tarihinin şuurumuza katkıları peygamberlerin hayatlarının nasıl olduğu islamiyetin nasıl yayıldığı ve ibadetlerin nasıl yapıldığının islam fikrinin nasıl oluştuğunu bildirir.Rabbim bizleri islam şuurunda yaşamayı nasip etsin bizlere inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

11 Ocak 2017, 18:49:23
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.661


Site
« Yanıtla #2 : 11 Ocak 2017, 18:49:23 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri doğru yoldan ayırmasın Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes