๑۩۞۩๑ Güncel Haberler & Tarihden Başlıklar ๑۩۞۩๑ => Yaşamdan Seçmeler => Konuyu başlatan: Sefil üzerinde 15 Haziran 2010, 15:19:32



Konu Başlığı: Abdullah Aymazın Yurtdışındaki Fedakar Öğretmenlerimiz Üzerine Yazısı
Gönderen: Sefil üzerinde 15 Haziran 2010, 15:19:32
Ömrünü eğitime adamışlardan Aysal Aytaç Bey, yurtdışındaki "Sulh Adacıkları" Türk okulları ile ilgili gördüklerini ve duyduklarını "İzlenimler" isimli yeni kitabında anlatıyor.

Kazakistan'dan bahsederken diyor ki:

Okul açmak için ilk defa bir grup işadamı Kazakistan'a gidip Eğitim Bakanlığı yetkilileri ile görüşüyorlar. Kazaklar, Türkiye'den özel okul açmak için ülkelerine gelen bu eğitim gönüllülerine önceleri inanmakta güçlük çekiyorlar. Hatta bunu geçici bir heves olarak görüyorlar. Bunları bir süre gözlemleyebilmek için bağımsız okul binaları tahsis etmek yerine kendi okullarından birkaçında bir-iki sınıf veriyorlar. Eğitim başlıyor. Okul açan eğitim gönüllülerinden biri, okulun tuvaletlerine bakıyor ki, çok kirli. Öğrencilerin derse girdiği bir anda kolları sıvıyor, ayağına çizme geçirip tuvaletleri temizlemeye başlıyor. Bunu gören okul hizmetlileri okul müdîresini haberdar ediyor. Müdîre hanım gelip tuvaletteki kişinin yaptıklarını görünce gözlerine inanamıyor. Bütün öğretmenleri dersten çağırtıp bu manzarayı görmelerini istiyor. "Ben bu kadar yıllık yöneticiyim, ilk defa böyle bir şey görüyorum." diyerek olanları öğretmenlerle birlikte izliyor.

Tuvaletleri temizleyen eğitim gönüllüsü; "İslâm dini, temizlik dinidir. Tuvaletlerin temiz olmadığını görünce işe oradan başladım." diyerek işine devam ediyor. Bu durum Kazakistan Eğitim Bakanlığı yetkililerine kadar ulaştırılıyor. Bakanlık yetkilileri de eğitim gönüllümüzün bu davranışını çok takdir ediyor. Onların samimî ve hasbî olduğuna inanıyor ve bağımsız okul binalarında okul açmalarına izin veriyorlar. Bu olaydan kısa bir süre sonra da ülke genelinde 32 özel okul ile bir üniversite açan eğitim gönüllüleri bugün başarılı bir şekilde çalışmalarına devam ediyorlar.

1993 yılında Kazakistan'a gittiğimizde Kazakistan Eğitim Bakan Yardımcısı Şemse Hanım'la tanıştık. Samimi bir Türk dostu idi. Türk okullarına büyük sempati duyuyordu. Bürokratik işlerin görülmesinde yardımcı oluyordu. Şemse Hanım çeşitli vesilelerle sık sık Türkiye'ye geliyordu. Ülkemizin pek çok şehrini görmüştü. (O zaman) Kazakistan'daki özel okulların Genel Müdürü Ali Bayram Bey'in memleketi Erzurum da gördüğü şehirler arasındaydı. Şemse Hanım'ın ziyaretlerinden birinde, üniversitede okuyan Kazak öğrencilerle görüşmek istemesi üzerine Bursa'ya gittik. Bursa'daki tarihî ve turistik yerleri çok beğendi. Özellikle Ulucami onu çok etkiledi. Şemse Hanım caminin içinde gezinirken yalnız kalmak istediğini söyledi. Yanından uzaklaştık. Şemse Hanım başını örttü. Caminin bir köşesinde namaz kıldı, ellerini kaldırarak dua etti. Bir süre sonra yanımıza geldiğinde ağlıyordu. Biraz rahatladıktan sonra; "Annem bir gün bana 'Kızım ben ölünce arkamdan Kur'an okutur musun?' demişti. Ben de 'Anne, benim durumumu biliyorsun. Komünist bir idarede yöneticiyim; okutamam' deyince annem çok üzülmüştü. Ölünceye kadar benimle konuşmadı. Onun için ağlıyorum." dedi. "Anneciğim keşke bu günleri görseydi." diye iç geçirdi. Şemse Hanım, bir süre sonra Kazakistan'da Milli Eğitim bakanı oldu.

Aysal Aytaç Bey'in hatıralarından sadece bir bölümü aktarabildim...

 


Konu Başlığı: Ynt: Abdullah Aymazın Yurtdışındaki Fedakar Öğretmenlerimiz Üzerine Yazısı
Gönderen: Zehibe üzerinde 15 Haziran 2010, 15:51:38
Maşaallah ya çok güzel hizmetler rabbim yar ve yardımcıları olsun cevap müthiş ama

 "İslâm dini, temizlik dinidir. Tuvaletlerin temiz olmadığını görünce işe oradan başladım."

Allah c.c. razı olsun bu değerli paylaşım için +rep