> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Dünya Hali > İstikrarın Önündeki Engel
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İstikrarın Önündeki Engel  (Okunma Sayısı 821 defa)
11 Temmuz 2011, 20:57:21
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 11 Temmuz 2011, 20:57:21 »



Dünya Hali


Ekim 2010 142.SAYI


Sadık ŞANLI kaleme aldı, DÜNYA HALİ bölümünde yayınlandı.

İstikrarın Önündeki Engel

Geçtiğimiz ay medyaya yansıyan bir haber oldukça dikkat çekiciydi. Habere göre, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 27 Nisan 2007 tarihinde Genelkurmay Başkanlığı’nın internet sitesinde yayımlanan ve siyasi literatüre “27 Nisan e-muhtırası” olarak geçen basın açıklamasından sonra gerçekleşen bir anısını anlatıyordu. Babacan’ın anlattığına göre, Avrupalı büyük bir şirket, Avrupa Birliği’ne “Türkiye’de askerin yeni bir muhtıra verdiği haberi doğru mu?” diye sormuş, haberin doğru olduğunu öğrendikten sonra ise Türkiye’ye yapmayı düşündüğü 5 milyar dolarlık yatırımdan vazgeçtiğini ve “10-15 sene Türkiye’ye dönüp bakmam!” şeklinde bir ifadeye de Babacan’a gönderdiği bir e-mailde yer verdiğini ifade ediyordu.

Benzer bir habere de, geçtiğimiz ay yapılan referandumdan sonra rastladık. Türkiye’nin önde gelen holdinglerinden birinin yönetim kurulu başkanı, referandumdan “evet” çıkınca, uzun süredir erteledikleri 3,5 milyar dolarlık yatırım için düğmeye bastıklarını ifade ediyordu. Aynı yönetici neden referandumdan çıkacak “evet”i beklediklerini ise şu sözlerle özetliyordu: “Türkiye bugün yeni bir atılımın eşiğinde. Bu referandum, bu gelişmeye muhteşem bir ivme verdi. Türkiye, Jumbo Jet’e benziyor. Yakında kalkacağız…”

İki benzer olayda da görüleceği üzere, yatırım, istikrar ortamı arıyor. Türkiye uzun süredir yerli ve yabancı yatırımcıların gözdesi olan bir ülke. Bunun en büyük nedeni de Türkiye’nin dinamik bir genç nüfustan kaynaklanan işgücüne, hammadde imkanlarına ve büyük bir pazara sahip olmakla birlikte, jeopolitik konumu nedeniyle yabancı hammadde kaynakları ve dünya pazarına yakınlığı nedeniyle ilgi çekmesi. Yerli ve yabancı yatırımcılar elbette böyle bir potansiyeli değerlendirmek isteyeceklerdir. Fakat Türkiye uzun yıllardır süregelen askerî darbeler, muhtıralar ve koalisyon hükümetleri nedeniyle istikrarı bir türkü yakalayamıyor, yatırımcılar da istikrarın olduğu ülkelere yöneliyordu. Bundan da Türkiye zarar görüyordu.

Referandum sonrası ise Türkiye’nin önünü tıkayan en büyük engel olan 82 anayasasında büyük gedikler açılması nedeniyle, ülkenin de önünün açıldığını söylemek mümkün. Diğer bir gerçek ise kısa vadede olumlu karşılık bulacak bu değişimin, bireysel ve toplumsal ihtiyaçlara uygun, yeni, daha sivil ve özgürlükçü bir anayasa yapılarak kalıcı hale getirilmesi.

80 Darbecilerine İlk Soruşturma

Son birkaç aydır ülke gündemini hayli meşgul eden ve ülkede siyasi gerilimi tırmandıran “anayasa değişikliği paketi”, geçtiğimiz ay 12 Eylül’de halkoyuna sunularak yüzde 58 gibi bir oranla kabul edildi. Paketin kabulü, bireysel haklar ve özgürlükleri daha da genişletmesi ve ülkenin daha sivil, özgürlükçü bir anayasaya kavuşmasının önündeki engelleri kaldırması açısından oldukça önemliydi. Uzun vadede Türkiye’ye birçok getirisi olacak paket, kısa vadede de olumlu etkiler gösterdi.

Paketin kabulünden henüz bir gün sonra borsa, ardı ardına rekor kırarken, 13 Eylül sabahından itibaren 80 darbecilerinin yargılanması için çeşitli illerdeki adliyelerde suç duyurusu kuyrukları oluştu. Darbecilerin yargılanması için ilk soruşturmayı ise Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcıvekilliği başlattı. Başta dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren olmak üzere 12 Eylül darbesini yapan kuvvet komutanları ve bürokratları hakkında yapılan suç duyurusu, 2010/605 hazırlık numarasıyla soruşturmaya konu olarak, darbecilerin yargılanmasının önü de açılmış oldu.

Ne dersiniz, biz de darbecilerini yargıladıktan sonra dünyadaki en iyi anayasalardan birini yapan ve istikrarlı bir yönetime kavuşan İspanya gibi bir ülke olacak mıyız?

Büyük Değişim Kapıda

Binlerce yıldır tarım ekonomisine dayalı üretim yapan insanlık, 18. yüzyıla girildiğinde yeni bir döneme adım atmıştı. Bu dönemde Avrupa’da gerçekleşen çeşitli buluşlar üretime yansımış, buhar gücüyle çalışan ağır makineler icat edilerek sanayiye dayalı bir üretim ve kalkınma modelini doğurmuştu. Sanayi (Endüstri) Devrimi olarak adlandırılan bu dönem, günümüze kadar devam etti. Şimdilerde ise yaklaşık üç asırdır süregelen bu dönemin miadını doldurduğu ve insanlığın artık yeni bir üretim ve kalkınma modeline geçileceği konuşuluyor.

Yapılan yorumlar, 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren yaşanan gelişmelerin, sanayiye dayalı üretimin yerini bilgiye dayalı üretimi esas alan bir modele bıraktığı yönünde. Özellikle bilgisayarın icadıyla başlayan teknoloji devrimi, gelişimini hız kesmeden sürdürüyor. Bu gelişimde öne çıkan unsur ise, sanayiye dayalı modelin ihtiyaç duyduğu hammadde, işgücü ve ağır makineler yerine, “bilgi”nin öne çıkması.

“Enformasyonalizm” olarak adlandırılan bu yeni dönemde nitelikli bilgi birikimi, bilginin paylaşımı ve işlenmesi ve üretime dönüştürülmesi en önemli kıstaslar. Bu mekanizmanın sorunsuz işleyebilmesi de, dünyanın en ücra köşesindeki bir bilgi kırıntısının dahi bilinmesi ve sorunsuz bir şekilde insanlığın ortak hafızasına aktarılmasını zorunlu kılıyor.

Bu da toplumların özgür bir ortamda yaşamasını, bilgi edinmek, edinilen bu bilgiyi yorumlamak, yeniden üretmek ve paylaşmak noktasında sıkıntılar yaşamamasını zorunlu kılıyor. Bunun olabilmesi de toplumların dünyanın gidişatına uygun düzenlemelerle, olan biteni doğru okuyan yöneticiler tarafından yönetilmesini zorunlu kılıyor. Kısacası, çarkın sorunsuz işleyebilmesi için siyasi ve ekonomik istikrar kaçınılmaz hale geliyor.

Her dönemde olduğu gibi bu dönemde de olan biteni doğru okuyabilen yöneticiler ve toplumlar gelişmeye devam ederken, bu döneme uyum gösteremeyen toplumlar geri kalacak, içe kapanık olarak yaşamaya devam edecekler. Bu sebeple bu değişimin toplum ve yöneticilerimiz tarafından doğru okunması ve doğru stratejiler geliştirilmesi gerekiyor.

Ortadoğu’da Yeni Bir Savaş mı?

Dünyanın en sorunlu bölgesi Ortadoğu’da gün geçmiyor ki yeni bir gelişme yaşanmasın. Bir süredir Lübnan ile İsrail sınır bölgesinde süren çeşitli çatışmalar, bir anda iki ülke arasında ve bölgede siyasi tansiyonun yükselmesine sebep olmuş, bu durum Ortadoğu’da yeni bir savaş kapıda mı, sorusunun sorulmasına yol açmıştı. Geçtiğimiz günlerde İsrail ile ABD arasında imzalanan bir anlaşma ise bu soru işaretini daha büyüttü. Anlaşmaya göre, İsrail ABD’den 2 milyar dolarlık askeri yakıt sipariş etmişti. 1.075 milyon litresini jet yakıtı, 227 milyon litresini benzin, 378 milyon litresini ise mazotun oluşturduğu bu sipariş, bölgede yeni bir savaşın kapıda olduğu yorumlarına neden oldu. Siparişe konu olan yakıtın meblağının büyük olması, bu kuşkuları artıran en önemli gerekçe idi. Uluslararası ilişkiler uzmanları, bu anlaşmadan yola çıkarak, bölgede yükselmekte olan tansiyonun bir savaşla son bulacağı konusunda çeşitli yorumlarda bulunuyorlar. Burada öne çıkan soru ise, olası bir ABD destekli İsrail operasyonunun hangi bölgeye yapılacağı. Bu noktada öne çıkan en güçlü ihtimal, İsrail’in İran’a geniş çaplı bir hava operasyonu yapacağı ve İran’ın başta nükleer tesisleri olmak üzere, tüm askeri tesislerini vuracağı. Konu hakkında diğer iddialar ise İsrail’in Gazze Şeridi, Lübnan ya da Suriye’ye bir kara ve hava harekâtı başlatacağı yönünde. Buradan anlaşılıyor ki, suların bir türlü durulmadığı Ortadoğu’da bir süre daha ABD ve İsrail terörü esmeye devam edecek.

Kısa Kısa

Sağlık Bakanlığı’nın 2007 yılında çeşitli pilot illerde uygulamaya koyduğu “aile hekimliği projesi”, Ocak ayından itibaren tüm Türkiye’de uygulanmaya başlanacak. Proje kapsamında “Aile Sağlık Merkezi”ne dönüştürülecek sağlık ocaklarında, vatandaşlar istedikleri hekimi seçerek acil müdahale hizmetleri başta olmak üzere ultrason, kan tahlili ve aşı gibi hizmetleri alabilecekler. Ayrıca kronik hasta, gebe ve engelli vatandaşlar ile bebeklerin gününde kontrol olmasının takibi yine seçtikleri hekimlerce yapılacak. Verilerin Sosyal Sigortalar Kurumu ve hastanelerle paylaşılıp ortak takibinin yapılabileceği sistem hakkında uzmanların yorumu ise, projenin sorunsuz uygulanması başarılırsa, ülkemizin sağlık sistemine çağ atlatarak gelişmiş ülkeler düzeyine çıkartacağı şeklinde.

***

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’nun geçtiğimiz ay yaptığı açıklamaya göre Türkiye, yılın ikinci çeyreğinde 10,3 büyüme kaydedip, dünyada süren ekonomik krize rağmen en hızlı büyüyen 3. ülke olurken, işsizlik oranının da geçen yılın aynı dönemine oranla %4,6 gerileyerek % 10,5’e düştüğü açıklandı. TÜİK’in verilerine göre ekonomik büyümenin temelinde sanayi, enerji, inşaat ve ulaştırma sektörleri yer alıyor. Temennimiz o ki, bundan sonraki süreçte hükümet ve özel sektör istihdamı artıracak ekonomi politikaları geliştirirler, halen 1936 yılında yapılmış ve oldukça eskimiş Ticaret Kanununda gerekli iyileştirmeler yapılır ve ülke ekonomisi dünyada da hak ettiği konuma yükselir.

***

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’nin, İsrail’in Mavi Marmara gemisine yaptığı saldırıyı araştırmaya yönelik geçtiğimiz ay oluşturduğu komisyon ilk açıklamasını yaptı. Komisyonun bilirkişi heyeti, İsrail’in, Filistin toprağına deniz ablukası uygulamasının “yasadışı” olduğunu belirtirken, Mavi Marmara’ya düzenlenen saldırının ise “orantısız” ve “kabul edilemez gaddarlık düzeyinde” olduğunun altını çizdi. Komisyon ayrıca Türkiye’nin Mavi Marmara saldırısını soruşturan komisyona ara ra...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İstikrarın Önündeki Engel
« Posted on: 24 Nisan 2024, 10:41:25 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İstikrarın Önündeki Engel rüya tabiri,İstikrarın Önündeki Engel mekke canlı, İstikrarın Önündeki Engel kabe canlı yayın, İstikrarın Önündeki Engel Üç boyutlu kuran oku İstikrarın Önündeki Engel kuran ı kerim, İstikrarın Önündeki Engel peygamber kıssaları,İstikrarın Önündeki Engel ilitam ders soruları, İstikrarın Önündeki Engelönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes