> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Dünya Hali > Sıra Yeni Anayasada
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sıra Yeni Anayasada  (Okunma Sayısı 842 defa)
17 Ağustos 2011, 07:11:27
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 17 Ağustos 2011, 07:11:27 »



Dünya Hali


Temmuz 2011 151.SAYI

Sadık ŞANLI kaleme aldı, DÜNYA HALİ bölümünde yayınlandı.

“Ben Bir Katilim, Her Şeyi Adalete Anlatacağım”

İnsanın kanını donduran bu itiraf, eski özel harekât polislerinden Ayhan Çarkın’a ait. Çarkın, Mart ayında Radikal ve Taraf gazetelerine verdiği röportajlarda, devlet adına çok sayıda cinayet işlediğini itiraf etti. İtirafları sonrası Avukat Yusuf Ekinci’nin 1994’te öldürülmesine ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan Çarkın, 5 Haziran’da çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.

İsmi kamuoyunun gündemine ilk olarak Susurluk soruşturmasıyla gelen Çarkın, bu davada devlet adına cinayet işleyen derin devletin tetikçisi olarak yargılanmış ve 2001 yılında 4 yıl ceza alarak memurluktan atılmıştı. Susurluk soruşturmasının sürdüğü günlerde cinayet işlediğini kabul etmeyen Çarkın’ın, aradan geçen 10 yılın ardından “katil” olduğunu itiraf etme sebebi ise ilginçti. Çarkın, “Balyoz Davası’nda 161 subay tutuklandı. Hah, adalet böyle olur, dedim. O gün kapının kapandığına, yeni kapının açıldığına karar verdim. Savcılar olayları çözecekler, dedim. Bir de İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin görevinden alındı. Tamamdır, dedim. Artık konuşabilirim. Susurluk’u kimler kapattı? Susurluk soruşturmasını yürüten Aykut Cengiz Engin’di. Şimdi karşı karşıya gelelim. O kapattı. Sedat Karagül vardı, hâkim... Metin Çetinbaş vardı. Bunlar kapattı. Yargıtay Başkanı Sabih Kanadoğlu’na söyledim. Böyle yargılama mı olur?” yorumunda bulundu.

Çarkın’ın aynı konuşmada “işledikleri cinayetlerin Milli Güvenlik Kurulu tarafından bilindiğini duyduğu”nu dile getirmesi ise gözlerin dönemin MGK üyelerine çevrilmesine neden oldu. Çarkın’ın ifadelerinden yola çıkan bazı vatandaşlarca, aralarında eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, eski başbakanlar Mesut Yılmaz ve Tansu Çiller, CHP Milletvekili Deniz Baykal ve iki eski genelkurmay başkanının da olduğu, dönemin MGK Başkanı ve üyesi olan toplam 35 kişi hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunuldu.

Kısa bir süre önce Emekli Koramiral Atilla Kıyat da bir televizyon kanalında yaptığı açıklamalarda, 93-97 yılları arasında işlenen faili meçhul cinayetlerin devlet politikası olduğunu ifade etmişti. Kıyat, o dönem yüzbaşı, üsteğmen olan kişilerin emir üzerine bu cinayetleri işlediklerini ileri sürmüş ve dönemin cumhurbaşkanının, başbakanlarının ve genelkurmay başkanlarının hesap vermesi gerektiğini dile getirmişti.

Hatırlanacağı üzere, Türkiye’de çoğu 1993-97 yılları arasında işlenen yaklaşık 17 bin faili meçhul cinayet bulunuyor. Ayhan Çarkın ve Atilla Kıyat’ın ifadeleri Türkiye’de yakın tarihin en karanlık yılları olan 1993-97 yılları arasında gerçekleşen faili meçhul cinayetleri işleyenlerin ortaya çıkartılması ve suçluların adalet karşısında hesap vermesi açısından son derece önemli. Ülkede adalet ve toplumsal barışın yeniden tesisi adına, yapılan itirafların kararlılıkla üstüne gidilmesi ve bu umut ışığının söndürülmemesi Türkiye için hayatî bir önem taşıyor.

Sıra Yeni Anayasada

Son birkaç aydır Türkiye gündeminin tansiyonunu yükselten 12 Haziran genel seçimleri nihayet yapıldı. Yüzde 87.1’lik rekor bir katılımın gerçekleştiği seçimlerden yüzde 49.9’luk oy oranıyla AK Parti birincilikle çıktı. AK Parti’yi sırasıyla yüzde 25,9’lik oy oranı ile CHP, yüzde 12,9 ile MHP ve yüzde 6,6 ile BDP’li bağımsızlar izledi. Bu sonuçlara göre AK Parti parlamentodaki 550 sandalyenin 326’sını, CHP 135’ini, MHP 53’ünü ve BDP’nin desteklediği bağımsızlar 36’sını kazandı.

Seçim sonuçlarının netleşmesi sonrası AK Parti Genel Merkezi’nde bir balkon konuşması yapan Başbakan Erdoğan, “Milli birlik ve kardeşlik sürecine hız vereceğiz. Anaların akan gözyaşlarını durdurmak için daha aktif olacağız” sözleriyle bundan sonraki sürece işaret etti.

Türkiye, darbe anayasaları, halkına tepeden bakan idareciler ve ülkenin ekonomik ve siyasi istikrara kavuşmasının önündeki en büyük engel olan kötü koalisyon hükümetleriyle yönetilmiş bir ülke. Ülke enerjisinin heba edildiği yıllarda büyük toplumsal, siyasal ve ekonomik sorunlar ortaya çıktı, bu sorunlara çözümler geliştirilemedi. Devlet kurumları, siyaset müessesesi ve politikacıların vatandaşlar nezdinde itibar kaybettiği o yıllarda toplumsal barış da sekteye uğradı.

12 Haziran öncesi sıklıkla tartışıldığı üzere Türkiye’nin şu an için en temel ihtiyacı, yeni bir Anayasa’ya kavuşmamız. Ülke içerisinde yaşayan tüm vatandaşların doğuştan gelen haklarını garanti altına alan, devleti değil bireyi, hak ve özgürlüklerini önceleyen, sivil, katılımcı bir anayasanın vakit geçirmeksizin yapılması gerekiyor. 

Seçim sonrası ortaya çıkan tablo, çözüm için partiler arası bir uzlaşıyı gerektiriyor. Bu uzlaşı gerçekleşirse, siyaset kurumunca en büyük toplumsal talebe cevap verilmiş olacak. Haliyle Türkiye kazanacak.

12 Eylül Sorguda

12 Eylül 2010 tarihinde gerçekleşen anayasa değişikliği referandumu, 12 Eylül 1980 darbecilerine yargı yolunu açmayı da içeriyordu. Referandumdan çıkan yüzde 58’lik kabul oyu sonrası 13 Eylül tarihinden itibaren darbeciler hakkında suç duyurularında bulunulmuştu. O tarihten itibaren geride bıraktığımız Haziran ayı başına kadar yaklaşık 4 bin suç duyurusu gerçekleşti. Suç duyuruları üzerine harekete geçen Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Hüseyin Görüşen, 12 Eylül 1980 askerî darbesiyle ilgili başlatılan soruşturma kapsamında dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren’in ifadesini aldı.

Yaklaşık 2,5 saat süren sorgunun ardından Kenan Evren’in avukatı Ömer Nihat Özgün bir açıklama yaptı. Özgün, Evren’e 12 Eylül ve öncesine ilişkin 12 soru yöneltildiğini belirtti. Evren’in, savcının yönelttiği “Pişman mısınız?” sorusuna “Hiç pişman değilim. Bugün olsa aynı şeyi yine yaparım. 12 Eylül 1980 öncesi ülkenin durumu şu an gözümün önüne geldiğinde tüylerim ürperiyor. Yetkim olsa, bugün aynı olaylar olsa yine yaparım!” cevabı vermesinin basına yansıması ise tepkilere neden oldu.

Hatırlanacağı üzere Kenan Evren daha önce yaptığı bir açıklamada, o dönemde neden onca kanın akmasına müsaade edildiği ve darbenin geç yapıldığı sorusuna “darbenin olgunlaşmasını bekledik” cevabı vermişti. Olgunlaşmadan ne kastedildiği ise eski genelkurmay başkanlarından İsmail Hakkı Karadayı’ya ait olduğu iddia edilen bir ses kasetinin internete düşmesiyle belli olmuştu. Kasette, “27 Mayıs’ta da ben vardım. Davutpaşa’daydım. Üniversiteler partilere karşıydı. Polis tuttuğunu bize getiriyordu. Biz de yemek yedirip, top oynayıp arka kapıdan salıyorduk. Yıllar sonra Kemal Alemdaroğlu ile karşılaştım. ‘Komutanım, saldıklarınız arasında ben de vardım’ dedi. 12 Eylül’de de rol aldım. Mamak Tugay Komutanı idim. Planlama grubundaydım. Sabıkalıyız yani. Sicili bozuk bir adamım. 12 Eylül hazırlığı bir yıl önce başladı. Kritik yerlere atamaları ben yaptım. […] Evet, darbe yapmak bir bağımlılıktır!” sözleri yer alıyordu.

Türkiye’de bir darbeyle hesaplaşılması adına önemli bir başlangıç olan Kenan Evren’in sorgusunun ardından, dönemin hava kuvvetleri komutanı Tahsin Şahinkaya’nın ifadesi alındı. Şahinkaya da sorgusunda pişman olmadığını belirterek, 12 Eylül darbesini ülkenin içerisinde bulunduğu şartları göz önüne alarak iç hizmet kanununun 35. maddesindeki yetkilerini kullanarak yaptıklarını söylediği ifade edildi.

12 Eylül darbecilerine yönelik soruşturmanın nasıl tamamlanacağı şimdilik belirsiz olsa da, darbecilerin adalet karşısında hesap vermesi adaletin gereği ve kamuoyu vicdanının tatmini açısından büyük önem taşıyor.

Suriye Yeni Libya mı Olacak?

Suriye’nin Dera kasabası Mart ayından itibaren yönetim aleyhtarı gösterilere sahne olmuştu. Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed ve Baas Partisi yönetimini hedef alan gösterilerin büyümesi üzerine Suriye ordusu göstericilere sert müdahalelerde bulunmuştu. Mayıs ayından itibaren bu müdahaleler giderek sivillere yönelik katliamlara dönüştü. Ülkeden kaçan yönetim karşıtlarının sayısı hızla artarken, sadece Türkiye’ye iltica eden Suriyelilerin sayısı 10 bini aştı. Türk Kızılay’ı tarafından Hatay’ın Yayladağı, Altınözü ve Reyhanlı ilçelerinde kurulan toplam 5 geçici çadır kente yerleştirilen mültecilerin sayısı ise gün geçtikçe artıyor.

Suriye yönetiminin muhaliflere karşı bu tavrı başta Türkiye olmak üzere dünya kamuoyunun yoğun tepkisiyle karşılandı. Uluslararası arenadan Esed’e yönelen “kitlesel kıyımlara ve sertlik politikalarına bir an önce son ver, muhaliflerin politik arenada yer alması için parti kurmalarına izin ver, siyasi tutuklulara yönelik bir af ile normalleşme yönünde adım at, ülkedeki kaosu sona erdirecek reformları bir an önce hayata geçir” çağrıları henüz olumlu bir cevap bulmuş değil. Mevcut durumun bir süre daha devam etmesi durumunda, Suriye’ye uluslararası bir müdahale kaçınılmaz hale gelecek. Bu sonuç yeni bir Libya örneğiyle karşılaşmamız anlamına geliyor ki, Türkiye bu seçeneği aklından bile geçirmek istemiyor.

Böyle bir müdahale en başta Suriye’nin daha fazla istikrarsızlaşması, ülkede yeni ölümlerin ve büyük maddi zararların oluşması demek. Diğer yandan Suriye’nin uğrayacağı bir müdahale Türkiye’nin bölgeye yönelik politikalarına büyük bir darbe indirecek, iki ülke arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkilere zarar vermesi de kaçınılmaz olacak.

Tüm bu olumsuz senaryonun gerçekleşmemesi için Esed yönetiminin bir an önce gerekli reformları gerçekleştirerek Suriye’deki normalleşmeyi sağlaması ve Ortadoğu’da barış ve ist...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sıra Yeni Anayasada
« Posted on: 29 Mart 2024, 15:10:02 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sıra Yeni Anayasada rüya tabiri,Sıra Yeni Anayasada mekke canlı, Sıra Yeni Anayasada kabe canlı yayın, Sıra Yeni Anayasada Üç boyutlu kuran oku Sıra Yeni Anayasada kuran ı kerim, Sıra Yeni Anayasada peygamber kıssaları,Sıra Yeni Anayasada ilitam ders soruları, Sıra Yeni Anayasadaönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes