> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Dünya Hali > Olgunlaşma Zamanı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Olgunlaşma Zamanı  (Okunma Sayısı 973 defa)
10 Ekim 2011, 17:06:08
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 10 Ekim 2011, 17:06:08 »



Dünya Hali


Haziran 2006 90.SAYI


Halil AKGÜN kaleme aldı, DÜNYA HALİ bölümünde yayınlandı.


Olgunlaşma Zamanı


Türk siyaseti, istikrarlı bir şekilde istikrarsızlık üretmeye devam ediyor! Danıştay ikinci üyesi Mustafa Özbilgin’e yapılan saldırının ardından yaşanan hadiseler, Türkiye’de ne siyasi ne de sivil insiyatifin makul bir olgunluk düzeyine ulaşamadığını gösteriyor.

Önce Danıştay’ın önünde, sonra Anıtkabir’de ve Kocatepe Camii’nde toplanan kalabalık, demokratik hak talebi adı altında darbe çağrıları yapmaktan çekinmedi. Atılan sloganlar, açılan pankartlar, verilen mesajlar öfke, kin ve şiddet doluydu. Öfkeli ve burnundan soluyan Türk siyasetinin bir başka nadide örneğiydi yaşananlar.

Cumhuriyeti, demokrasiyi ve laikliği korumak adına baskı çağrısında bulunmak, askerlere göz kırpmak demokrasiyle bağdaştırılabilir mi? Cenazeye gelen bakanları tartaklamaya kalkarak demokratik tepki gösterilebilir mi? Bu kitle kendi gibi düşünmeyen insanlara şimdi böyle davranıyorsa, güç eline geçtiğinde neler yapar acaba?

Muhalefetin bu olayları fırsat bilip gerginliği tırmandırması işin ayrı bir yönü. Yaptığı muhalefeti kendi seçmenine bile beğendiremeyen siyasi partiler, şimdi başka odaklardan medet umuyorlar. Uzun vadede bu, zaten ağır-aksak ilerleyen Türk demokrasisinin daha derin yaralar alması demektir.

70 milyonluk Türkiye’de, 15-20 bin kişilik bir topluluğu meydanlara dökebilir, onlara istediğiniz sloganları attırabilirsiniz. Bu herkesin doğal siyasi hakkıdır. Fakat bu sloganları Türkiye’nin tek ve en doğru istikameti olarak dayatmaya çalışmak, zorba ve baskıcı yönetimlere davetiye çıkartmaktır. Türk siyaseti normalleşecekse, önce bu alışkanlıklarından vazgeçmek zorunda.

Saldırının ayrıntıları ortaya çıktıkça, hadise farklı boyutlar kazanıyor. Bunun arkasından da kendini devletin ve milletin yegâne efendisi gören birilerinin çıkması sürpriz olmayacak. Türkiye bu zihniyet yüzünden büyük bedeller ödedi. Yeter, artık bu bedeli ödemeyelim.

Avrupa Siyaseti Daralıyor


İngiltere’de Mayıs ayında yapılan yerel seçimlerde, iktidardaki İşçi Partisi önemli kayıplar verdi. Seçimlerin iki büyük galibi var: Muhafazakârlar ve İngiltere’nin en sağcı ve aynı zamanda en marjinal partisi olan İngiliz Ulusal Partisi. Yerel seçimlerdeki bu tablonun, genel seçimlerde tekrar edilmesi son derece mümkün. Bunun için Başbakan Tony Blair kabinesinde önemli değişiklikler yaptı.

Fakat burada İngiltere iç siyasetini aşan bir durum var. O da Avrupa siyasetinin giderek daha tutucu ve katı politika yanlısı partiler tarafından belirlenmeye başlaması. Özellikle göç, entegrasyon, güvenlik ve vatandaşlık konularında Avrupa’da yaşayan müslüman topluluklar büyük baskılar altındalar. Entegrasyonu bahane eden siyasetçiler, müslüman göçüne karşı sert tedbirlerin alınmasını talep edebiliyor.

Müslümanları aksi ispatlanmadıkça potansiyel suçlu olarak gören zihniyet, Avrupa siyasetine de sirayet etmeye başladı. Oysa Avrupa’da yaşayan müslümanlar, Avrupa demokrasilerinin en büyük testi. Avrupa’daki demokrasi, özgürlük, çoğulculuk söylemlerinin bundan sonra nasıl bir mecra izleyeceğini hep beraber göreceğiz.

Yeni Bir Krizimiz Oldu

Amerika’nın mahir diplomasisi ve baskıları sonucunda Ortadoğu’da bir yeni krizimiz daha oldu: İran nükleer enerji krizi... Herkese hayırlı uğurlu olsun! Amerikalılar İran’ın nükleer silah peşinde olduğunu ileri sürerek, uyguladığı nükleer enerji programını derhal durdurmasını istiyor. İran, enerji açığını kapatmak için nükleer enerjiye muhtaç olduğunu ve programını sona erdirmeyeceğini söylüyor. BM’nin temsil ettiği uluslararası topluluk, şu anda Amerika’nın baskılarına boyun eğmiş görünüyor.

Bu durum devam ederse, Amerika’nın İran’a karşı askeri bir operasyon yapmasının önü açılacak. İran krizi tırmandırmaktan geri durmuyor, çünkü bu onun bölgedeki ve Irak’taki durumunu güçlendiriyor. Bush yönetimi ise, “İran sorunu”nu halletmek için sadece iki yıllarının kaldığını biliyor. Çünkü aynı kadronun bir sonraki seçimlerde iktidarda kalması pek muhtemel görünmüyor.

Kısacası önümüzdeki aylarda İran’a karşı bir hava operasyonu kimseyi şaşırtmasın. Şimdi hem Amerikalılar hem de İranlılar Türkiye’yi yanlarına çekmek için yoğun bir diplomasi mücadelesi veriyor. Kimin kazanacağını yakında göreceğiz.

Alternatif Tıp


Sağlık ve hastalık insanlıkla eş tarihe sahip. Bu kavramlar farklı dönemlerde farklı biçimlerde tanımlandı. Yapılan tanımlamalara göre farklı tedavi yöntemleri uygulandı. Çin’den Afrika’ya, Latin Amerika’dan Balkanlara kadar insanlık coğrafyasının bütün bölgelerinde farklı tedavi yöntemleri uygulandı; hastalara şifa bulundu.

Bugün modern tıp bu ortak mirası bütünüyle reddediyor. Kimilerine göre, geleneksel ya da alternatif tıp birtakım hurafelerden ve kocakarı ilaçlarından ibaret. Modern tıbbın savunucuları kanunî yollara da başvurmaktan geri durmuyorlar. Son olarak İngiltere’de bazı doktorlar alternatif tıp için ayrılan bütçelerin kesilmesini talep ettiler. Onlara göre alternatif tıp bilimsel olmaktan uzak; ispat edilmiş verilere dayanmıyor, vs... Bunlara karşı Prens Charles alternatif tıbbı destekliyor. Charles’ın bu konuda Dünya Sağlık Örgütü’nde bir konuşma yapması bekleniyor.

Alternatif tıp tartışması daha uzun bir süre devam edecek gibi görünüyor. Modern tıp, diğer tıp geleneklerini rakip gördüğü için buna şiddetle karşı çıkıyor. İşin içinde milyarlarca dolarlık bir sektör var. İlaç üreticileri mallarını satmak için her yolu deniyorlar ve deneyecekler. Bu tartışmanın salt bilimsel bir tartışma olduğunu düşünmek ancak safdillik olur.

Bir Menfur Saldırı ve Ertesinde Yaşananlar

Geçtiğimiz ay Danıştay’a yapılan silahlı saldırı sonucunda Danıştay ikinci üyesi Mustafa Özbilgin hayatını kaybetti. Saldırıda dört Danıştay üyesi de yaralandı. Saldırıyı yapan şahsın Türk İntikam Tugayı (TİT) adlı bir örgütün üyesi olduğu belirlendi. Saldırı gerekçesi olarak Danıştay’ın başörtüsüyle ilgili verdiği karar gösteriliyor. Bunu fırsat bilen çevreler, olayı “türban yüzünden devlete karşı kanlı eylem” senaryosuna çevirdiler.

Bu saldırıyı yapan kişinin hiçbir makul gerekçesinin olmadığı ortada. Başörtüsü kararını gerekçe göstermesi de kabul edilebilir bir şey değil. Ortada açık bir provokasyon var. Çünkü bu sorun silahla ve kanla değil, sosyal ve siyasi mekanizmalar kullanılarak çözülecek. Fakat saldırıdan sonra kimi çevrelerin olayı başörtüsü ve hükümet karşıtı bir eyleme dönüştürmesi, bir başka provokasyonun varlığına işaret ediyor.

Bağımsızlık: Herkese ve Adilce


Sırbistan Cumhuriyeti’ne bağlı Karadağ (Montenegro) bölgesi, geçen ay yapılan referandum sonucunda bağımsızlık kararı aldı. Referandumdan yüzde 55.5 bağımsızlık kararı çıktı. Böylece yüzde 55’lik baraj aşılmış oldu.

Sırbistan’dan ayrılmaya karşı çıkan siyasi partiler ve dernekler, bağımsızlığın Sırplar arasına nifak sokacağına inanıyor. Bağımsızlığı savunanlar ise, aslolan bağımsız devlet diyorlar. Karadağ’ın bağımsızlığını kazanması, Kosova’nın statüsünü doğrudan etkileyecektir.

Bu hem olumlu hem de olumsuz bir durum. İyi senaryoya göre Karadağ’ın bağımsızlığını halk oyuyla kabul eden Sırbistan yönetimi, Kosova halkının bağımsızlık talebine de olumlu yaklaşacaktır. Kötü senaryoya göre ise, Karadağ’ı kaybeden Sırplar, Kosova’yı da kaybetmemek için bağımsızlık konusunu tamamen gündemden kaldırabilirler. Bu ise Kosova’yı bölgenin patlamaya hazır bombası haline getirebilir.

Kosova’nın bağımsızlığı siyasi, ekonomik, dinî ve kültürel açılardan makul bir taleptir. Kendileri de Sırp olan Karadağlılar Sırbistan’dan ayrılma iradesini ortaya koyabiliyorlarsa, böyle bir talepte bulunmak Kosovalıların da hakkı olmalıdır.

Irak'ta Sular Durulur mu?


Uzun müzakerelerden sonra Irak’ta yeni hükümet kuruldu. Irak’ın yeni başbakanı Nuri Maliki, Şiilerin ortak adayı olarak diğer partiler tarafından onaylandı. Bir önceki geçici Irak hükümetinde olduğu gibi, bu hükümette de Şii, Sünni ve Kürtler arasındaki dengeyi gözeten bir kabine oluşturuldu. Bu, Irak’ın geleceği açısından önemli bir gelişme. Yeni başbakan Maliki, terörizme karşı mücadele edeceğini ve toplumsal mutabakatı sağlayacağını vadediyor. Bunlar da Irak’ın geleceği açısından büyük önem taşıyor.

Fakat Irak, sadece Iraklıların siyasi iradesiyle istikrara kavuşacak bir ülke değil. Ülkedeki yabancı askerlerin varlığı bir istikrarsızlık kaynağı olmaya devam edecek. Amerikalıların siyasi vesayet ve nüfuz arayışı da gerginliği artırmaya devam edecek. Kabul edilen Irak anayasası büyük boşluklara ve sorunlara sahip. Federasyon sisteminin nasıl işleyeceği, petrol gelirlerinin dağılımı ve Kerkük’ün statüsü, bu konuların başında geliyor.

Irak’ta öne çıkan etnik-sekter siyaset, Irak’ta ve bölgede daha uzun bir süre sorun olmaya devam edecek. Bu sorunları çözmeden ve Amerikan askerlerinin Irak topraklarından çıkışını görmeden, Irak’ta suların daha uzun bir süre durulmayacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.

Kısa Kısa Dünya Turu


İranlılar kriz çıkartma konusunda pek mahir. Farsça bir gazetede çıkan ve Azerileri konu alan bir karikatür, büyük protestolara neden oldu. Danimarka’daki ithal karikatür krizinden sonra şimdi İranlıların yerli bir karikatür krizi var! Bu karikatür işini ya çok ciddiye alıyoruz ya da hiç ciddiye almıyoruz. Garip bir durum!

***

Yusuf İslam, uzun bir süredir müziğe geri döneceğini söylüyordu. İlk som...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Olgunlaşma Zamanı
« Posted on: 26 Nisan 2024, 01:00:18 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Olgunlaşma Zamanı rüya tabiri,Olgunlaşma Zamanı mekke canlı, Olgunlaşma Zamanı kabe canlı yayın, Olgunlaşma Zamanı Üç boyutlu kuran oku Olgunlaşma Zamanı kuran ı kerim, Olgunlaşma Zamanı peygamber kıssaları,Olgunlaşma Zamanı ilitam ders soruları, Olgunlaşma Zamanıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes