> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Semerkand Aylık Tasavvuf Dergileri > Dünya Hali > Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketi  (Okunma Sayısı 806 defa)
16 Temmuz 2011, 07:50:37
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 16 Temmuz 2011, 07:50:37 »



Dünya Hali


Haziran 2010 138.SAYI


Sadık ŞANLI kaleme aldı, DÜNYA HALİ bölümünde yayınlandı.

Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketi

Tarihteki ilk devletten bu yana, insanoğlunun en büyük mücadelelerinden birisi, devlete kaptırdığı, kısıtlanan temel haklarını geri almak, yani özgürlüğünü kazanmak mücadelesi oldu. İnsanlar bu mücadeleyi veredursun, devlet de kendisini sürekli geliştirdi. Şehir devleti, beylik, derebeylik, krallık, imparatorluk ve son olarak ulus-devlet adıyla insanlığın karşısına çıkan devlet otoritesi, oluşturduğu çeşitli kurumlarıyla gücüne güç katarken, bir yandan da yönetimi altındaki bireylerin haklarından daha fazlasını kendi tekeline aldı. Bu mücadele o tarihten bu yana hiç bitmedi.

Sözü tarihten bugüne, günümüz Türkiye’sine getirirsek, ülke insanının genel anlamda bir değişim beklentisi olduğunu görebiliyoruz. Bunun en somut nedeni ise, uzun yıllardır süregelen başörtüsü, imam-hatipliler başta olmak üzere meslek liselilerin üniversitelerde istedikleri bölümde okuyamamaları, gelir dağılımında yaşanan adaletsizlikler, farklı etnik unsurlara kültürel haklarının iadesi, Türkiye’nin komşularıyla olan sıkıntıları, askerî yönetimlerden ve darbelerden bezmişlik, darbe anayasasından kurtulma isteği, hukuk kurumlarının sorunların çözümünü engelleyici tavrı gibi birtakım sorunlar.

Türkiye son yıllarda her anlamda büyük değişimler yaşıyor. Halk, devleti bir grup asker ve sivil bürokratın değil, seçtiği siyasetçisinin yönetmesini istiyor. Bu siyasetçilerin ülke sorunlarına çözüm üretmesini, anayasa önünde her vatandaşın etnik kimliğine, dinine, diline, kıyafetine bakılmazsın eşit olabildiği özgür bir ülkede yaşamak istiyor. Türkiye’nin komşularıyla ve diğer dünya devletleriyle düşman değil barışık olduğu, herkesin işini yaptığı, devletin değil insanın yüceltildiği, kendisiyle ve dünya ile barışık ve ilişkilerini geliştirmiş bir ülkenin özlemini kuruyor.

Bu anlamda geçtiğimiz ay TBMM’de kabul edilen ve Cumhurbaşkanı onayı ile 12 Eylül 2010’da referandum yoluyla halk oyuna sunulması gündemde olan “anayasa değişikliği” paketinin, içeriği anlamında tam bir doyuruculuğa sahip olmasa da, vatandaşa yeni haklar ve özgürlükler getirmesi, hukuk kurumları başta olmak üzere devlet kurumlarının işleyişinin milli iradenin tecellisi lehine yeniden düzenlenmesi açısından oldukça önem taşıdığı ifade ediliyor.

Sonucu şimdiden merakla beklenen bir referandum sürecine girmiş bulunuyoruz. Akıbet hayrola!..

Terör, Sarıyayla Baskını ve İhmaller


Türkiye, 1 Mayıs sabahına Tunceli’nin Nazımiye ilçesinde bulunan Sarıyayla Jandarma Karakolu’na yapılan terör saldırısı haberiyle uyandı. 4 askerin şehit olduğu, 7 askerin yaralandığı saldırı sonrası bu karakolla ilgili ortaya çıkan gerçekler ise yoğun tartışmalara neden oldu.

Sarıyayla Jandarma Karakolunun yıllar önce kaçakçılığı önlemek amacıyla kurulduğu, terörle mücadele için gerekli teknik altyapı ve ekipmana sahip olmadığı, sisli ve yağmurlu havada iş görecek termal kameranın karakolda bulunmadığı ve 12 saat boyunca güvenlik güçlerinin karakola ulaşamadığı ortaya çıkan gerçeklerden sadece birkaçıydı.

Saldırıda hayatını kaybeden bir uzman çavuşun eşinin bir gazeteye “karakolda kışın su olmadığı, askerlerin suyu karakolun altından geçen dereden çektikleri, yemekleri dahi o suyla yaptıkları, karakolda doktor bulunmadığı ve askerlerin tarihi geçmiş ilaçlarını kullanmak zorunda kaldıkları”na dair açıklamaları ise Türkiye’nin terörle etkin mücadelede ne kadar geri kaldığını ortaya koydu.

Genelkurmay Başkanımız ise bu eleştirileri giderecek ve kamuoyu vicdanını tatmin edecek bir açıklama yapmak yerine, bu eleştirileri yapan medya kuruluşlarını “hainlik” ve “mütareke basını olmakla” suçlayarak, bir zihniyet sorununu da ortaya koymuş oldu.

Yine Maden Ocağı Yine Ölüm

Geçtiğimiz ay Zonguldak’ta Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu’na ait ve taşeron bir firma tarafından işletilen bir maden ocağında meydana gelen grizu patlaması tüm ülkeyi derin bir üzüntüye boğdu. Maden ocağının 540 metre derinliğinde gerçekleşen faciada, mühendislerin de aralarında bulunduğu 30 maden işçisi hayatını kaybetti. Olay sonrası yapılan incelemelerde, işçilerin hayatını kaybetmesine yine teknik cihazların yetersizliğinden kaynaklanan ihmallerin neden olduğu belirlendi. Maden ocağına yapılacak yaklaşık 400 bin TL’lik bir yatırımla önüne geçilecek bir facia, yine ihmaller nedeniyle gerçekleşmiş oldu.

Türkiye, maden ocaklarında bugüne kadar yaklaşık 3000 mühendis ve işçisini yitirdi. Bu verilere göre Türkiye, bu ocaklarda kaybettiği insan sayısıyla dünyada üçüncü, Avrupa’da ise birinci sırada yer alıyor.

Geçmiş yıllarda dünya kamuoyunda da sıklıkla tartışılan maden ocaklarını Fransa ve Almanya gibi önde gelen Avrupa ülkeleri kapattı. Bu ülkeler zarar eden ocaklarda çalışan işçilerini başka meslek dallarına yönlendirip, maden bölgelerinde farklı iş kolları geliştirirken, madenlerini kapatmayan Çin gibi ülkeler ise, bu ocakların güvenliğini artırıcı önlemler ve işletmelere uyguladığı ağır yaptırımlarla sorunlarını çözdüler.

Eldeki verilere göre kalitesiz kömüre sahip bu maden ocaklarından Türkiye yılda yaklaşık 700 milyon TL zarar ediyor. Gerekli önlemler alınmadığı için yitirilen canların bedeli ise kıyas dahi kabul etmez. Devlet bu ocaklarda çalışan işçilere aylık ortalama 800 TL maaş veriyor. Maaşların genel toplamı ise yıllık 150 milyon TL civarı. Son faciadan sonra öne çıkan genel kabul ise, devletin para ve insan kaybına uğradığı bu ocakları bir an önce kapatması.

Devlet, Avrupa ülkelerinde de uygulandığı gibi zarar eden bu maden ocakları bir an önce kapatıp, işçilerin paraları ödemeye devam etmeli ve bu süreçte maden ocaklarının bulunduğu bölgelerde farklı yatırımlar yapıp, farklı iş kolları kurarak kısa zamanda bu zararın önüne geçmeli. Aksi halde insanlarımız ihmaller sonucu ölmeye devam edecek.

Dış Politikada En Hareketli Ay


Türkiye, son yıllarda en aktif dönemini yaşadığı ifade edilen dış politikada geçtiğimiz ayı da oldukça hareketli geçirdi. İlk olarak 11 Mayıs’ta bir dizi temaslarda bulunmak üzere Rusya devlet başkanı Dimitri Medvedev Türkiye’ye geldi.

Bu ziyaret sırasında Türkiye ile Rusya arasında vizeyi kaldıran anlaşmanın yanı sıra, iki ülke arasında stratejik ortaklığın geliştirilmesi, enerji, sanayi ve tarım alanında daha fazla işbirliğine gidilmesini öngören 17 farklı anlaşma imzalandı.

Medvedev’in ardından bu kez Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 14 Mayıs’ta yanına aldığı 10 bakan ve yaklaşık 300 işadamıyla birlikte Yunanistan’a bir çalışma ziyareti gerçekleştirdi. Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu’nun davetiyle gerçekleşen ziyaret sırasında Türkiye ile Yunanistan arasında 22 anlaşma imzalandı.

Cumhuriyet tarihinden iki ülke arasında imzalanan anlaşma sayısı 55 iken, bir günde yapılan 22 anlaşma ile bu alanda da bir rekor kırılmış oldu. Yunanistan ile Türkiye arasında kurumsal işbirliğini geliştirmeyi hedefleyen ve Ege’yi kısa zamanda bir barış gölü haline getirecek anlaşmalara göre, iki ülke birbirlerine karşı savunma amaçlı silah alım giderlerini azaltacak, ticaret ve dostluğu geliştirecek, Türk vatandaşları Yunan adalarına vizesiz 2 günlük ziyarette bulunabilecek.

17 Mayıs’ta ise uzun yıllardır dünya gündemini meşgul eden İran’ın uranyum zenginleştirme programının denetimine yönelik imzalanan “Uranyum Takası Anlaşması” ile Türk diplomasisi zirve yaptı.

Türkiye ve Brezilya’nın girişimleriyle başlatılan görüşmeler sonrası İran, zenginleştirdiği uranyumun karşılığında daha az geliştirilmiş uranyum almayı kabul etti. İran’ın sahip olduğu uranyumu nükleer silah yapmak yerine nükleer enerjide kullanması kabul edildi.

İran’a yönelik Birleşmiş Milletler yaptırımlarının gündemde olduğu bir dönemde gerçekleşen bu anlaşmayla, İran ve Türkiye’nin yaptırımlardan doğacak olası zararlarının önüne geçilirken, ABD, İngiltere, Rusya, Çin, Almanya, Fransa gibi büyük devletlerin başaramadığı bir işi Türkiye ve Brezilya gibi dünyanın yükselen iki yıldızının başarması takdir topladı.

Kısa Kısa

Geride bıraktığımızda ayda Anayasa değişim paketinin TBMM’de toptan oylandığı saatlerde internet sitelerine düşen bir video, ülke siyasetindeki tüm dengeleri alt üst etti. CHP lideri Deniz Baykal ile partili bir kadın milletvekiline ait olduğu iddia edilen gizli çekimleri içeren video sonrası Deniz Baykal partisinin genel başkanlığından istifa etti. Baykal’ın istifası sonrası ise 22 Mayıs’ta CHP Olağan Kurultayı toplandı. Kurultay’a tek aday olarak giren Kemal Kılıçdaroğlu ise CHP’nin genel başkanlığına seçildi. Baykal’ın gidişi ve Kılıçdaroğlu’nun gelişi ülke siyasetine ne getirir, ne götürür bunları konuşmak için henüz erken. Kasetin çıkışı sonrası yaşanan sürecin ortaya çıkardığı gerçek ise, bir siyasetçiye özel hayatı ile şantaj yaparak onu siyasetten silmenin çirkinliği. İktidar hırsıyla gözü dönmüş kişi ve grupların hedefleri uğruna neler yapabildiği, bu tür bel altı vurmaların Türkiye’ye hiçbir yarar sağlamayacağı da ayrı bir gerçek olarak önümüzde duruyor.

***

İstanbul Boğazı’na kurulması düşünülen 3. köprü için geçtiğimiz ay start verildi. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın basına tanıttığı “Kuzey Marmara Otoyolu Projesi”ne göre, ismi henüz netleşmeyen üçüncü köprü Garipçe ile Poyrazköy arasında inşa e...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketi
« Posted on: 28 Mart 2024, 17:02:17 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketi rüya tabiri,Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketi mekke canlı, Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketi kabe canlı yayın, Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketi Üç boyutlu kuran oku Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketi kuran ı kerim, Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketi peygamber kıssaları,Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketi ilitam ders soruları, Beklentiler ve Anayasa Değişikliği Paketiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes