> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Din ve Mezheb Eserleri > Dünya Dinleri > Sihizm
Sayfa: [1] 2 3   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Sihizm  (Okunma Sayısı 9530 defa)
27 Aralık 2009, 09:04:05
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 27 Aralık 2009, 09:04:05 »



Sihizm


Sihizm olarak geçen Sıkh Dini; Hindistan ´da takriben 1500 ´lü yıllarda doğmuştur. Günümüz Hint Yarımadası ´nda diğer dinlere nazaran daha aktif ve uzlaşmaz tutumu ile gündemde kalmaya çalışan Sıkh Dini, Hint Felsefesinden kaynaklanan Maya ve Nirvana tasavvurlarını benimsemiş olmakla tanınmıştır. Sihizm, günümüzde Hindistan ´ın dini ve siyasi hayatında önemli yerini korumaktadır.

Doğuşu ve Gelişmesi

Sihizm Sri Guru Nanak Dev Ji (1469-1539) tarafından kurulmuştur edilmiştir. Ýslam ve Hinduizm karışımı bir dini harekettir. Sihler Kuzeybatı Hindistan ´ın Pencap bölgesinde yaşamaktadırlar. 1995 sayımına göre nüfusları 18.7 milyon idi. Bu da Hindistan nüfusunun % 1.9 unu teşkil etmekteydi. Ayrıca küçük gruplar halinde İngiltere, Kanada, ABD, Malezya ve Doğu Afrika ´da bulunmaktadırlar. Günümüzde Hint dini ve siyasi hayatında önemli bir yer tutmaktadırlar.

Sihizm hareketini Pencap ´ta ilk başlatan Guru Nanak (1469-1539) yalnızca dini akideler çerçevesinde Müslüman ve Hindu unsurlarını uzlaştırmaya gayret ederek başlamıştır. O sistemi “Tanrının birliği”, “İnsanlığın kardeşliği” , “Kast sisteminin reddi” ve “puta tapıcılığın faydasızlığı” prensipleri üzerine kurmuştur. İslam ´ın Hindistan ´a girmesinden sonra İslam ile Hinduizmi sentezleme çalışmalarının en ilgi çekeni Nanak ´ın çalışmasıdır. Önce siyasi olarak başlayan bu hareket, sonradan dini bir yön kazanmıştır. İslam tasavvufunun da etkisinde kalan Nanak, Kuzey Hindistan ´da vaazlarda bulunmuş ve uzlaştırmacı (Sinkretist) Sih hareketini ortaya çıkarmıştır. İslam ´ın Tanrı inanışını, Hinduizmin Maya ve Nirvana tasavvurlarını ve tenasüh (ruh göçü) fikrini kabul etmiş olmasına rağmen Avatarlara inanmayı reddetmiştir.

Budanın reformcu hareketine benzer şekilde Nanak da kast sistemini bütünüyle reddetmiş, putlara tapınmanın kötülüğü ile kardeşçe sevginin önemini dile getirmiştir.

Ortaçağ boyunca Hindistan ´da çıkan toplumsal, dinsel ve siyasal hoşnutsuzlukların yeni dini reformistler tarafından ortaya konacak ilkelerle giderilmesi bekleniyordu. Özellikle İslam ´ın Hindistan ´a girmesiyle Hinduizmle Ýslam arasında Orta Yolcu uzlaştırmacı hareketler ortaya çıkmıştır. Dini reform konusunda XV.yüzyılın ikinci yarısında, kendisini kabul ettiren ilk büyük isim Kabir (Kebir) dir. O (İ.S.1435-1518) tek tanrı inancını yerleştirmeye çalışmış, ancak Hinduizmin bazı önemli kavram ve düşüncelerini muhafaza etmişlerdir. Müslüman hükümdar Ekber de (1542-1605) düşünce bağlamında bütün dinleri felsefi bir monoteizmde uzlaştırmayı denemiş, Onun açtığı bu yolda yürüyüp de başarıya ulaşmış olan Sihizmin de kurucusu Nanak olmuştur.

Guru Nanak ve Misyonu

Guru Nanak , İ.S. 1469 yılında Hindistan ´ın en kritik döneminde Pencap ´taki Talvandi köyünde doğmuş, çocukluğu ve yetişkinlik çağı bu köyde geçmiş; bu köyde evlenmiş ve bu köyde iki oğlu olmuştur. Fakir ancak soylu bir ailenin çocuğu idi. O Sultanpur şehrinde Müslüman bir idarecinin hizmetinde uzun yıllar geçirdi. Guru Nanak ´ın hayatını üç parçaya ayırabiliriz: İlk 30 yıllık bölümü Talvandi ve Sultanpur şehrinde ev hizmetçiliği yaparak geçirmiştir. İkinci 22 yıllık peryod uzak yakın birçok yerlere misyonerlik seyahatleriyle geçirdiği dönemdir. Üçüncü son 18 yıllık bölümü ise Kartarpur ´da müritlerini eğitmeye harcadığı hayatının son bölümüdür.

Hayatının ilk safhası aynı zamanda aydınlanmaya ulaştığı dönemdir. O boş zamanlarında ormana çekilip düşüncelere dalmış, bu gezilerinin birinde kendisine “Yüce Tanrının varlığı düşüncesini yayma” görevi verilmişti. Bu arada kendisi Mekke ´ye gitmiş, Tanrının evinin sadece Kabe olmadığı sonucuna varmış, 1500 yılına doğru “tek ve gerçek olan tanrı” sını anlatmak için Sultanpur şehrinden çıkmış, kutsal yerleri gezmiş, birçok din adamlarıyla görüşmüş, tartışmalara girişmiş, bu sırada bir zengin tarafından şerefine Ravi Nehri kıyısında kurulan Kartapur köyüne yerleşti ve hayatının son on yılını burada geçirdi. Bu köyde yeni inancını yaymaya çalıştı. Guru Nanak insanın eşitliği üzerinde durdu. O Hindularla Müslümanları birbirlerine yaklaştırmaya çalıştı. O önemli şeyh ve azizlerin yanına gitti ve onlara ruhsal hayatın gerçek yolunu açıklamaya çalıştı. O kast sisteminin ayırıcı özelliğine hep karşı çıktı. Kendisini en alt kastın bir üyesi olarak adlandırdı, hep. Guru Nanak 1539 yılında 70 yaşında iken geride iki oğul ve birçok Sih bırakarak bu dünyaya veda etti. Guru Nanak ´ın ölümünden sonra Guru olarak Sihlerin başına Angad (1504-1552) geçti. Angad, Nanak ´ın en sadık talebesiydi ve Nanak ´ın telkin ettiği tenasüh (ruh göçü) inancı gereği, Onun ruhunun sırasıyla kendini takip eden “guru”ya geçeceği fikri ile Angad ve daha sonra gelen guruların hepsi Nanak ´ın yeni tezahürleri olarak görüldü.

Angad 1552 yılına kadar sürdürdüğü guruluğu sırasında Nanak ´ın şiirlerini bir araya topladı. Nanak ´ın ilk biyografisini yazdı. Pencap ´ta kullanılan Gurmuki Kutsal Metni Angad ´a dayandırıldı.

Sihler arasında birlik ve beraberliği sağlayan 3. guru Amar Das (1479-1574) yeni töreler oluşturdu. Kendilerine özel evlilik ve doğum törenleri ihdas etti. Kendisini ziyarete gelenlerle birlikte yemek yedi. Dini toplantılarda üç festivali (Divali, Barsakhi ve Maghi) ortaya koydu. Ondan sonra da Amardas ´ın damadı Ram Das guru oldu. Guru Ramdas (1534-1581) 4. guru olarak misyonerlik faaliyetlerine ağırlık verdi. Ramdas zamanında zengin ve fakir sınıflar arasında Sihizm yayıldı. Bazı Aristokratlar Amitsarı ( Ramdas ´ın yeni ibadet merkezi olarak kurduğu ve yerleştiği yer ) ziyaret etmişler ve Onun müritleri olmuşlardır.

Cemaatin gelişimi Ramdas ´ın en küçük oğlu Arjan ´ın (1563-1606) 5. guru olmasıyla sürdü. Arjan Ramdas ´ın hayatını kendisine adadığı en küçük oğlu idi. Arjan babasının isteğiyle evlenmek üzere Lahor ´a gitti. Orada babasından ayrı kaldığı için korkunç bir depresyon geçirdi. O haliyle Guru aşkı ve hasretiyle dopdolu iki önemli şiirsel mektuplar yazdıysa da Kardeşi Prithi Chand onlara el koyduğundan mektuplar babasına ulaşmamıştı. Mektuplarının bir yerinde : “Ruhum Guruyu görmenin hasretiyle yanıyor ve inliyor. Feryatlarım yağmur için ağlayan Çatriklerin feryatlarına benziyor” diyordu. Üçüncü mektup Ramdas ´a ulaşınca, Onu hemen çağırdı. Prithi Chand babasının yerine geçmeye çok meraklı ve istekliydi. Ancak Guru Ramdas çocuklarını test etti ve sonunda küçük oğlu Arjan ´ı halefi tayin etti. Guru Arjan Sihlerin endüstriyel ve kültürel merkezi olan Amritsar ´ı daha da geliştirdi. Oradaki Altın Mabed ´in (Har Mandar) yapım işini sona erdirdi. Bu Mabed Sihlerin ziyaret ettiği, kutsal bir mabettir. Ekber Şahın Sihlere tahsis ettiği toprak üzerinde Ramdas zamanında yapımına başlanmıştı. Tapınak güzel bir gölet ortasında etrafındaki topraktan daha düşük seviyede bina edilmişti. Yine Arjun ilk dört Gurunun ilahilerini ve Hindu Bhagatları ve Bhattları topladı. Onlara kendi dikte ettiği ilahileri içeren Gurdası ilave etti. 1604 de ilk kitap Adi Granthın derlemesini tamamlamış oldu. Bu kitapta Sihlerin dini inanç ve ahlak ilkeleri ortaya konulmuştur. Amritsar Onun zamanında bankacılığın, marangozluk, nakış, süsleme ve at eğiticiliğin merkezi oldu. Sihleri Orta Asya ve Afganistan ´a iyi atlar için gönderdi. Sihler atları yetiştirme ve binicilikte ilerlediler. Bütün bu gelişmeler Ekber ´in oğlu Cihangir ´in döneminde oluyordu. Müslümanlar bile Altın Mabede (Har Mandar) geliyorlardı. Cihangir onların kendilerine ait kelimeler kullanmaları gerektiğini böylece oraya akan trafiğin kesileceğini düşündü. Guru Arjan ´dan Adi Granthdaki İslam ´ın Peygamberi Muhammed ile ilgili bölümlerin çıkarılmasını istedi. Guru bunu yapmayı reddetti. Bu arada Divanda yalan yanlış hikayelerle Cihangirin düşünceleri zehirlendi. Sonunda Guruya kaynamış sular ve kumlarla işkenceler yapıldı. Guru Arjan büyük bir tevekkülle bütün eziyetlere katlandı. Sih tarihinin ilk şehidi oldu.

Har Gobind (1595-1644), babası Arjun ´un 1606 da ölmesi üzerine 6. guru olarak Sihlerin başına geçti. Babası Moğol tiranlığının kurbanı olmuştu. Har Gobind zamanında Sihler , Cihangir ve daha sonra oğlu Şah Cihana karşı askeri teşkilatlanma yoluna gittiler. Bunun için 800 at, 300 atlı süvari ve topçu sınıfı oluşturdular. Moğollarla üç savaş yaptılar. Birincisi 1643 de Amritsar ´da oldu. İkinci savaş Lehra yakınlarında 1637 de oldu. Gurunun ordusu kazandı. Üçüncü savaş 1638 de Kartarpur ´da yapıldı. Gurunun bu üç savaşta da gösterdiği başarılar Sihler arasında büyük itibar sağlamasına sebep oldu. Guru Har Gobind ´in bu kariyeri Sih tarihinde bir dönüm noktası oldu. Bu yeni şartlarla Sihizm militaristleşti. Guru iki kudrete sahip oldu: Ruhsal Gücü (Peeri) ve askeri gücü (Meeri). 1644 de Guru Har Gobind Guru Har Raiyi halefi olarak atadı.

Guru Har Rai (1630-1661) 7. Guru oldu. Guru Har Rai Sihleri Moğolların baskısından kurtarmaya çalıştı. Guru Har Rai aşk ve barış adamı idi. Sangat ´ın hizmetinde bulundu. O müritlerinden Guru Granth Sahib ´in ilahileri ve kendi disiplinli hayatına yönlendirme üzerine meditasyon yapmalarını sağladı. O hayırsever ve cömertti. Bir seferinde ataları Nabha, Jind ve Patıla ´nın önceki yöneticileri olan kimseler Gurunun yanına geldiler. Yiyecek için ağlıyorlardı. Guru onlara yiyecek verdi ve onları memnun etti. Guru Har Rai kendini onlara adamış, ihtiyaçlarını gidermede yardımcı olmuştu.

Guru Harkrişhan (1656-1664) 8. Guru oldu. “Çocuk Guru” diye anılan Harkrishan özellikle çocukları ve öğrencileri korudu ve onları sevdi. 30 mart 1664 de öldü. Yerine amcası Tegh Bahadır (1621-1675) dokuzuncu Guru olarak geçti. Guru Tegh Bahadur ´un hayatı üç önemli devreye ayrılır: Birinci dönem Amritsarda babasıyla birlikte 23 yıllık dönem. İkinci devre Bakala ´da meditasyonla geçen 19 yıllık dönemi ile Doğu Hindistan ´da ve Pencap ´ta geçirdiği hayatın...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Sihizm
« Posted on: 29 Mart 2024, 05:18:07 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Sihizm rüya tabiri,Sihizm mekke canlı, Sihizm kabe canlı yayın, Sihizm Üç boyutlu kuran oku Sihizm kuran ı kerim, Sihizm peygamber kıssaları,Sihizm ilitam ders soruları, Sihizmönlisans arapça,
Logged
07 Ağustos 2014, 02:47:10
ALI KAN

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 17



« Yanıtla #1 : 07 Ağustos 2014, 02:47:10 »

Eline saglik bu konu icin sen sag ol Reyyan bu yazi senin mi yoksa bir alinti mi. Bu dair bir ilave olmasi icin yapmis oldugum bir yaziyi ekleyim buraya.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
07 Ağustos 2014, 02:49:18
ALI KAN

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 17



« Yanıtla #2 : 07 Ağustos 2014, 02:49:18 »

SİHİZM DİNİ

Tanim
Sihimz, baslangicta brahmanlarin baskisina ve Hint Kast düzenine bir tepki olarak XVI yüzyilda Hindistan´da ortaya cikti. Islam ve Hinduizm karisimi bir dini harekettir. Önce siyasi bir amac güden bu hareket, daha sonra dini bir vecheye de kavustu. Kendilerine has bir vatan icinde yasamak isteyen Sihler, amaclarina ulasmak icin Ingiliz emperyalizminin cikarlarina hizmet etmekten de kurtulamadilar. Tarih boyunca müslümanlara büyük düsmanliklar besleyen ve siyasi etkinligini bugün de tasiyan bu hareketin gelen esasi  “Ne Hind ne Müslüman“ dir. (Günümüz Din Ve Fikir Hareketleri Ansiklopedisi Sf.257/ WAMY Milletlerarasi Islam Genclik Konseyi.Ceviri Kemal Hoca)
_________________________________________________________________
Sihizm bir hareketten cok bir din olur ilkönce bu konuda bir kitabtan alintilar yaparak zikir etmeyi onlarin taninmasi acisindan iyi olur düsüncesindeyim daha sonra bu meseleyi ele alip isleyip üzerinde duracagim.

Sihizm bir mezheb de degil hele bir cemaat olarak da bunlari alip kabul etmek hic dogru olmaz oysa ki bu ne bir hareket ve mezheb olsun cemaat´ten de cok uzak ve arasinda büyük bir fark vardir.

Bu Sihizm neden ortaya cikti yada bunun cikmasina sebeb teskil eden sey ne idi bu yeni bir din olur her ne kadar beseri gibi bir din de olsa cikmaktaki amaci ne oldugunu dememiz icin bunu bir gözden gecirmek lazim gelir.

Bir düsünün 15 yüz yilda yasamis birisi cikiyor yeni bir din getiriyor bir baska ifadeyle yeni bir dini ortaya koyuyor bu nasil olur hangi bir cesaret böyle bir seye kalkisilir.

Nanak´i bu din konusunda hangi seyden yola cikti bir baska ifadeyle ona ne sebeb oldu da bir din ortaya koymayi bir gerek gördü, bu dair amaci ve niyyeti ne olur böyle bir sahsin.
________________________________
Ortaya cikisi ve baslica temsilcileri
Ilk kurucusu Nanak´tir. Buna ögretmen manasina gelen Goro da denir. 1469 yilinda Lahor´dan 40 mil uzaklikta Riboy Ditelfendi köyünde dogdu. Cocuklugu tipik bir Hindu hayati icinde gecti. (Günümüz Din Ve Fikir Hareketleri Ansiklopedisi Sf.257/WAMY Milletlerarasi Islam Genclik Konseyi.Ceviri Kemal Hoca)
____________________________________________________
Sihizm´in ilk temsilcisi ve ayni zamanda yeni bir dini ortaya koyan kisi olarak Nanak herhangi bir hindu gibi cocukluktan beri yasamis böyle iken daha sonra bir karar vermis kendi kendine bu gidise dur der gibi gözünü yüksek seviye dikmis bir baska ifadeyle yüksek makam sahibi olmak istemis daha sonra bu yola koyulmustur.

Bir baska mesele siz fakir bir insansiniz ve böyle bir ortamda dogub büyüdünüz sonra bu yerde ortam da yeni bir din icin elverisli idi bir baska ifadeyle ona buna orasi uygun geldigi icin oda yeni bir din getirmis oldu.

Yeni bir dini ne icin getirmis fakirlikten kurtulmak yada hindu ve müslümanlarin dinlerine karsi birisi oldugu icin ve insanlar bu iki dinden birine baglanmasinlar diye denebilinir.
______________________________________________________________
Büyüyünce Sultanpur´da Afganli bir müslüman liderin hizmetine girdi ve senelerce bu görevini sürdürdü. Bu sirada ayni liderin sarayinda hizmet eden “Mardana“ ailesiyle tanisti. Bos zamanlarda ormana cekilip düsüncelere daldi. O siralarda dini ilahiler yazmaya basladi. Ve Müslümanlarda, Hindularin yemek yiyebilecekleri bir yer acti. Bu arada dini egitimi de sürdürdü. Hindistan´in her tarafini dolasti. Mekke ve Medine ile birlikte dünyada pek cok ülkeyi ziyaret etti. Bu gezilerinin birinin sonunda, ALLAH´i gördügünü ve insanlari davet etmekle  görevlendirildigini ileri sürdü. Bir akarsuda yikanirken kayboldu. Üc ay sonra ortaya ciktiginda “Ne Hindu ne Müslüman“ esasini ortaya atti. (Günümüz Din Ve Fikir Hareketleri Ansiklopedisi Sf.257/WAMY Milletlerarasi Islam Genclik Konseyi.Ceviri Kemal Hoca)
__________________________________________________
Öyle anlasiliyor ki hindu olarak dogub büyümüs daha sonra büyüyünce kelimesinden genclik mi yoksa delikanlilik mi anlamak gerekir acikcasi bu konuda bakisim onun o zamanlar bir genc gibi birisinin oldugunu anladim.

Bir lidere yillarca hizmet edince ondan ve onun yanindakilerden birseyler alip ögrenmis ona özenmis olmasi gerekir onun hizmet ettigi kisiden.

Zaman buldukca ormana gider ve bu gitmelerinde düsüncelere dalar neden ileride yeni bir din getirmek icin kafasinda onu gecirmis ölmüc ve bicmistir.

O siralarda yani o zaman dini ilahiler yazmaya baslar bunlar ona bir gerekti de neden denilirse ileride yeni bir dinin gelmesi icin yada baska ifadeyle yeni bir dinin kurulabilmesi den dolayi bu malzeme gerekmekteydi.

Bu ilahiler dini ilahi diye de denilmis oldu bunlar gelecekte olan yeni bir dinin temeli icin bir gerekli olmustur, hic temelsiz bir bina olur mu olsa da saglam olmaz öyle degil mi buda öyledir.

Bir yer acmasina gelince burda ki düsüncesi ise onlari yakindan daha iyi taniyip ve bilmek denebilir ileride ki yeni bir din icin gerekli olmus düsüncesindeyim.

Dini egitimi de sürdürmüs daha sonra burdan yola cikarak bununla yetinmemis yeni bir din geretirme düsüncesi onda da meydana cikmis düsüncesindeyim.

Ilk önce bulundugu ülkeyi dolasmis sonra da Mekke ve Medine´ye de gitmis  daha sonra pek cok ülkelere gitmis bunlara ne gerek vardi diye insan diyebilir bir gerek var idi ona yeni dini getirmesi icin bunlardan da yola cikarak bu gezme ve görmeden onda yeni bir din getirme cesareti hasil olmustur.

Hem gezmis hemde o gidip gezip gördügü yerlerde bilgi toplamis bundan sonra yeni dini getirmesi icin olamasi gereken malzemeler birer tamam olmus oda yeni dini getirmis bu yeni din ise bugünkü Sihizm dinidir.

Dolasmalarinin sonunda, Allahu teala´yi bir gördügünü söylemis ve bunu pekistirmek icinde insanlari ona davet etmekle görevlendirdigi söylemekten kacinmamistir.

Oysa ki bu böyle degil Allahu teala görülmez suanda insanin gözü onuu görmesi icin elverisli degil kimse onu bu dünyadaki gözlen göremez iken peki bu gibi bir iddia neden cünkü insanlari kendine cekmesi icin bir gerek idi onada.

Nanak da bir yerden baslamasi gerekir idi ilk önce o Allahu teala´yi gördügünü iddia ile basladi daha sonra görevlendirildigini ortaya koydu bunu koymasa idi tek yüce yaratani gördüm demek eksik olurdu o da bunu bildigi icin böyle davranmadi.

Ilkönce rabbul alemini gördüm iddiasi ve bunu bir basamak edindi daha sonra kendisinin de bir görevli oldugu ifade etmis olmasi ile oda kendince bir peygamber olaverimis oldu böylece eger yüce yaratani gördügünü demeseydi o zaman insanlar icin cok fazla etkileyici olmaz idi.

Nanak´da bunu bildigi icin oda ilkönce onu araya koydu su söz gibi yüce yaratini gördüm dedi ve sonra görevli oldugunu demesi de bir elci oldugu ifade etmis oldu.

Böylece yeni bir din gelmis oldu yeni bir din gelmesi ile ayni zamanda bir peygamber de gündeme gelmis olmakta bir yalanci peygamber de hindistanda cikmistir.

Bir gün yikanirken akmakta olan suda kaybolmus 3 ay sonra ortaya ciktiginda daha önce belimsedigi her iki dini redd ediyor ne o ne de bu der acik olaraktan.

Yeni bir din gelmis artik hindu dini yada müslümanlarin dini onu baglar mi Nanak´inda kendine gelmis sözde bir dini var oda peygamber olmus kendince hic onlara tabi olabilir mi tabi ki daha önceki bu iki dini ister istemez redd edecektir.

Bir yandan Islam´i sever, diger yandan esas terbiyesi ve asli olan Hinduluga bagliligini sürdürürdü.

Nanak´in Islam dini sevdigini seymek abesle istigal olur Hindu dinini sevebilir zaten kendisi bir hindu degil mi hindu dini kendine yakin Islam dini ise uzak kalir öyle de böyle de olsa sonucta her iki dini de sevmedigini anlamaktayiz nerden denilirse yeni bir din getirmekle denir.

Iki ayri olan din nasil bir araya gelir yada bir baska ifadeyle getirilebilir bu bir mümkün degildir.

Hindu dini ile Islam dini arasinda cok büyük fark var bunlar böyle iken nasil olurda bir araya getirebilinir, Islam dini vahye ve Allahu teala´ya dayanir Hindu dini ise beseri dinlerden de bir farki yoktur.

Yeni bir din getirmek istemis ve bunu getirmekle kafasindakini uygulamis daha baska bir söz yok mu ki sunu derler her iki dinin birbirine yaklastirmak gayreti ile istemek böyle bir kere hic olmaz bu adeta bir seyi diger bir seylen karistirmaya benzer.

Bazi arastirmacilar ne demislerse demisler bu kisi bir müslüman olsa idi böyle bir seye ilkönce kalkismazdi. Bir müslüman düsünün kalkacak yeni bir din getirecek bizde buna aslinda o müslümandi yada müslümanligi severdi dememiz abesle bir istigal olur.

Sonra mezhebini kurdu denilmez buna su denir oda yeni dini kurdu bir baska ifadeyle yeni bir dini getirdi Sihizm dini ve bunun yayinda bir peygamberligini de ilan etmis oldu.

Sihlerin ilk tapinagini Kartapur Köyü´nde insa etti. Parkistan´da M. 1539´da vefat etmeden önce bir yardimcisini halife tayin etti. Hindistan´in Pencap eyaletinin Dira Babananak kasabasinda topraga verildi. Kendisine ait olan ve üzerinde Fatiha ile bazi kisa sureler yazili olan bir entari o kasabada hala muhafaza edilmektedir. (Günümüz Din Ve Fikir Hareketleri Ansiklopedisi Sf.258/WAMY Milletlerarasi Islam Genclik Konseyi.Ceviri Kemal Hoca)
______________________________________
Sihlerin bu tapinaki da nasil ki müslümanlarin bir ibadet ederken döndükleri yön var ise ona bakip namaz kilmaktalarsa sihizm dini de bunlarinda kendilerine göre ibadet ve ayinleri icin bu tapinak vardir.

Nanak´da ölmeden önce birisini kendi yerine vekil birakmak icin halife tayin etmis buda bize bu seyin islamdan alinmis bir sey oldugunu göstermis olmaktadir.

Hindistan´da topraga verildigini ifade ediyor oysa onlar ölüleri gömmezler ateste yakarlar onun ancak külünü alirlar ve saklamaya da calisirlar.

Kendisine ait en...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 07 Ağustos 2014, 02:56:40 Gönderen: ALI KAN »
Kayıtlı
07 Ağustos 2014, 10:36:10
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« Yanıtla #3 : 07 Ağustos 2014, 10:36:10 »

Bu bölüm Kütüphane dünyası yani her bölüm bir kitabı teşkil etmekte konu konu açılmıştır. Paylaşımınız için Allah razı olsun konu hakkında araştırma yapanlar için daha kapsamlı bir bilgi olmuş. .
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

07 Ağustos 2014, 21:09:02
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« Yanıtla #4 : 07 Ağustos 2014, 21:09:02 »

Hadislerde 25 bin Peygamberin varlığından söz ediliyor ve Kur'anda sadece 25 Peygamberin ismi geçiyor. Guru Nanak, Buda vs gibi     isimlerin Peygamber olma ihtimali var tabi ki Rabbimiz daha iyi bilir.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1] 2 3   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes