|
Konu Başlığı: Yanıltma harekâtı Gönderen: Safiye Gül üzerinde 06 Ağustos 2012, 15:03:55 Yanıltma harekâtı Mark PERRY • 85. Sayı / DOSYA YAZILARIAmerikan istihbarat servislerinin arşivlerinin derinliklerinde yer alan eski Amerikan Başkanı George W. Bush zamanında yazılmış bir dizi hatırlatma notunda, İsrail’in MOSSAD ajanlarının kendilerine Amerikan casusu süsü vererek, İran’a karşı gizli kapaklı savaşlarında kullanmak üzere terör örgütü Cundullah üyelerini devşirdikleri anlatılıyor – ki bu genel olarak “yanıltma harekâtı” operasyonu olarak isimlendirilir. İki Amerikalı istihbarat görevlisine göre bu notlar, Cundullah ile en plansız temasın bile [CIA için] yasaklandığını gösterirken aynısı İsrailli MOSSAD için geçerli değildi. Notlarda, detaylı CIA saha raporlarında İsrail’in Amerikan istihbarat ajanlarının burnunun dibinde devşirme operasyonlarının nasıl gerçekleştiğinden söz ediliyor; özellikle Londra’da, yani MOSSAD ajanlarının CIA görevlisi gibi davranarak Cundullah yetkilileriyle görüştükleri yerde… Yetkililer, İsrail’in devşirme programından ve Cundullah’ı kullanmaya devam ettiklerinden habersizdi. Buna rağmen aynı kişiler MOSSAD’ın bu gayretleri karşısında şaşkınlığa düştüler. İstihbarat görevlisi konuyla ilgili olarak “Devşirme faaliyetleri neredeyse alenen yapılmış ve onlar bizim ne düşündüğümüzü hiç dikkate almamışlar” dedi. Amerikalı eski politikacılar tarafından desteklenen ve Tahran rejimini alaşağı etmek isteyen sürgündeki İranlı terörist grup Mücahidin Khalq’ın aksine, Cundullah pek fazla bilinmiyor ama onlar kadar şiddete başvuruyor. Mayıs 2009’da bir Cundullah intihar bombacısı Şii kutlamaları sırasında İran’ın güneydoğusundaki Sistan-Belucistan eyaletinin Zahedan kentinde bir camide kendini havaya uçurdu. Bombalamada 25 İranlı hayatını kaybetti, birçokları yaralandı. Saldırı Tahran’da infiale sebep oldu, saldırının arkasındakilerin Pakistan’da bir hücreye ait oldukları ortaya çıktı. İran hükümeti Pakistanlı yetkilileri Cundullah tehdidi konusunda bilgilendirerek İran-Pakistan sınırında yuvalanan örgütü dağıtmasını salık verdi. Pakistan sınır bölgelerinde gelişigüzel hareket etmeleri, Tahran’da Cundullah’ın Pakistanlı istihbarat servisleri tarafından korunduğu yönünde şüpheye sebep oldu. 2009 saldırısı bu örgüte atfedilen terör saldırılarından sadece biriydi. Ağustos 2007’de Cundullah 21 İranlı kamyon şoförünü kaçırdı. Aralık 2008’de 16 İranlı sınır bekçisini kaçırdı ve öldürdü. Bu vahşice işlenen cinayetler Amerikalı iş adamı Nick Berg’in Irak’ta El Kaide lideri Musab el Zarkavi’nin elinde başının uçurulmasının bir ekosu şeklinde filme çekildi. Temmuz 2010’da Cundullah Zahedan’da bir caminin dışında çifte intihar saldırısı düzenledi, aralarında İslamî Devrim Muhafizları üyelerinin de bulunduğu düzinelerce insan öldü. Amerikan Dışişleri Bakanlığı, hükümetin Cundullah ile hiçbir zaman hiçbir bağı bulunmadığını şiddetle ileri sürüyor. Cundullah’ın terör örgütü ilân edilmesini takiben bir bakanlık sözcüsü “Defalarca belirttik ve tekrar söylüyoruz: Amerika Cundullah’a destek sağlamış değil” şeklindeki elektronik postayı The Wall Street Journal gazetesine gönderdi. “Amerika terörün hiçbir şeklinin hamisi değildir. Uluslararası toplumla terörist örgütlere verilen desteği azaltmak ve masum sivilleri şiddet eylemlerinden korumak için çalışmalara devam edeceğiz. Keza, diğer hükümetleri Cundullah’a karşı eyleme geçmeleri için teşvik edeceğiz.” ABC News ve bir New Yorker makalesi de dâhil olmak üzere 2007 ve 2008 yıllarında meydana gelen benzer bir dolu hikâye, Amerika’nın Cundullah’a karşı örtülü mücadeleye destek verdiğini düşündürdü. Mesele şimdi İranlı nükleer bilimcilerin öldürülmesi nedeniyle tekrar gündemde ve hem görevdeki hem emekli istihbarat yetkilileri Amerikalıların hayatlarının tehlikeye atıldığı korkusuyla İsrail’in operasyonları karşısında çileden çıkmış durumdalar. İsrail’in Cundullah ile ilişkisine dair birçok ayrıntı artık biliniyor, diğer birçokları da hâlâ bir sır perdesinin ardında ve öyle kalacağa benzer. CIA notlarında “mavi kuşak” vardı. Bu notlar, Amerikan istihbarat camiasının ve Dışişleri’nin kıdemli yetkilileri arasında dolaştırıldıkları anlamını taşıyor. Ancak iyice görünür hâle gelen şey; kıdemli istihbarat yetkilileri arasında İsrail’in eylemlerine karşı duyulan öfke. Bana operasyonla ilgili bilgi veren istihbarat görevlisi “Bu aptalca ve tehlikeliydi. İsrail’in bizimle birlikte çalışması gerekiyor, bize karşı değil. Eğer kan akıtmak istiyorlarsa, dökülen kan onlarınki olsun bizimki değil. Bilirsin, stratejik bir varlık olmaları gerekiyor. İyi, ama bil bakalım ne oldu? Şimdi daha fazla sayıda ve önemli insan bunun doğru olmadığına inanıyor,” şeklinde konuşuyor. * Bu yazı, 13 Ocak 2012 tarihinde “False Flag” başlığıyla Foreign Policy’de yayımlanmış, kısaltılarak Türkçeye çevrilmiştir. Çeviri: Handan Öz Konu Başlığı: Ynt: Yanıltma harekâtı Gönderen: Nurefşan üzerinde 06 Ağustos 2012, 16:03:24 Rabbim ıslah etsin inşaallah,bizleride böyle insanların şerrinden muhafaza etsin inşaallah...
|