> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Mostar Aylık Kültür ve Aktüalite Dergisi > Dosya Yazıları > Norveç katliamı sonrası İslamofobi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Norveç katliamı sonrası İslamofobi  (Okunma Sayısı 1111 defa)
25 Temmuz 2012, 14:09:44
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 25 Temmuz 2012, 14:09:44 »



Norveç katliamı sonrası İslamofobiyi ciddiye almak
Yavuz GÜNDOĞDU • 79. Sayı / DOSYA YAZILARI


İslamophobie (Yunanca phobos, “korku”) kelimesi sosyolojide ve politik tartışmalarda İslam’ın ve Müslümanların düşmanca tecrit edilmesini ifade ediyor. Bilimsel çalışmalarda son 15 yıldır kullanılmakta olan bu kavram; İslam ve Müslüman korkusu/düşmanlığı, Müslüman karşıtı ırkçılık kavramlarıyla eşanlama sahip. Siyaset biliminde de bu kavram Müslüman karşıtı (Antiislamismus) olarak kullanılıyor.

Avrupa’nın yaşadığı algısal hipermetrop
11 Eylül hadisesi sonrası İslam’ın terör saldırılarında ön planda tutulmaya çalışılması Avrupa’da yaşayan Müslümanların günlük yaşam alanlarının daralmasına sebebiyet verdi. Yürüdüğü sokakta, eğitim gördüğü okulda, iş hayatında ya da ev aramak gibi sosyal ihtiyacını gidermek istediği her alanda ayrımcılığa uğraması, hali hazırda da Müslüman göçmenleri tedirgin etmeye devam ediyor. Müslümanların Avrupa’daki resmi, Avrupa medyasında önyargı ve genelleme yapılarak çiziliyor. Bu durum da, Avrupa halklarının İslam anlayışını şekillendiriyor. Beraber yaşanılan Müslüman vatandaşların dinî her türlü yaşantısını radikallik olarak algılarken, genellemeden kurtulamayan, yakınını bile analiz edemeyen ve göremeyen algısal bir hipermetrop yaşanıyor.

Son 10 yıldır camilere, Müslüman derneklerine, hatta Müslüman mezarlarına yapılan saldırılar ve aşırı sağcı radikallerin tahrik edici manifestoları Avrupa politikasını da tedirgin etmeye başladı. Belçika ve Fransa’da burka giymeyi yasaklayan yasaların çıkmasını Avrupa Konseyi “İslamofobi” olarak yorumladı örneğin. Son dönemde yaşanan karikatür krizi, minare sorunu ve burka yasağından da yola çıkarak tablonun bütününe bakarsak, Batı’da artan İslam karşıtlığı “Müslümanlar, Avrupa’nın yeni Yahudileri mi?” sorusunu akla getiriyor. Yapılan bilimsel çalışmalarda İslamofobinin, antisemitizm (Yahudi düşmanlığı) ile bir arada anılması manidar. Zira iki olayda da Avrupa’da yaşayan dinî azınlığın reddedilmesi söz konusu. Çünkü Hıristiyanlığın farklılığı vurgulanarak, Müslüman ve Yahudiler sadece toplumsal yaşamdan soyutlanmamış, aynı zamanda toplumun bütünlüğü için bir tehdit unsuru olarak görülüyorlar. Yahudiler gibi Müslümanlar da Avrupa toplumundan sadece dinleriyle değil kılık-kıyafet, dil ve gıda (helal) kültürüyle de ayrılıyorlar. Ayrıca Avrupa’da yaşayan Müslüman halk kısmen kendi mahallesinde kapalı olarak yaşıyor. Bu durumu topluma uyuma (entegrasyon) engel gören Avrupa siyasi partileri, bu oluşumun tarihi süreç olarak 20. yüzyılın ilk yarısında Yahudilerin içinde bulunduğu duruma paralellik arz ettiğinin farkında değiller. Yahudi halkı, toplumsal entegrasyonunu Avrupa içinde başarıyla tamamlamış örnek bir toplumdur. Avrupa’nın ticari hayatında, eğitim hayatında ve hayatın her kademesinde uyum sağlayan bu topluluk, sadece dinî farklılıklarından dolayı siyasi malzeme olarak toplumun nefretini kazanmıştır. Günümüzün Batı Avrupa Müslümanları,      İslamofobi adı altında aynı kaderi yaşamanın eşiğine gelmiştir demek iddia olsa da, olayların vahametini görmezlikten gelemeyiz.

Avrupa ve çifte standart
Avrupa halkının Müslümanlarla beraber yaşamaya tahammül edememesi ve Müslümanların komşu olarak tercih edilmek istenmemesi mecburi ve zorunlu bir tercih olarak Müslümanları paralel bir toplum oluşturmaya itiyor. Yapılan bilimsel çalışmalarda iş müracaatlarında sadece isminden dolayı ayrımcılığa uğrayan Müslüman ya da yabancı azınlığın temel hak ve hukukunun korunmadığı görülüyor.

Sözde İslamî terörle, İslam’ın adının dünya kamuoyunda bir arada anılması, basın ve medyanın Müslüman-terörist özdeşleştirmesi, Avrupa halkının İslam’a ait her değere tahammülsüzlüğüne sebebiyet veriyor. Örneğin; Sih inancı gereği Hindu erkeklerin başlarına sardıkları kalın sarıklar, başörtüsünden daha dikkat çekici olmasına rağmen, Avrupa kültürünü tehdit eden unsur başörtüsü ve burkadır, Sih türbanı değil.

Suçlu sadece sağcı liderler değil
Avrupa halkının İslam’a olan önyargısını iyi kullanan ve düşman üretmeden yaşam alanı bulamayan aşırı sağcı popülist partiler yeni düşman olarak İslam’ı ve Müslümanları seçti. Halkın heyecanını sürekli meşrulaştırmak için İslam’a olan öfkeyi, karizmatik liderler aracılığıyla gündemde tutan sağcı partilerin Avrupa’da oy oranı artarken, Avrupa politikası bu olaya müdahale etmekte gecikti. Suçun sadece karizmatik lidere indirgendiği bakış açısı, Avrupa’nın gelecekteki en büyük problemi olacak. Avrupa faşizmini Hitler ve Mussoli’nin boynuna yükleyen günümüz Avrupa’sı, Hitler’in manifesto mahiyetindeki Kavgam kitabının halk arasında en çok okunan kitap olmasını dikkate almıyor. Yine geçen yıl Almanya siyasetinde çok tartışılan Tilo Sarazin’in Müslüman karşıtı Almanya Kendini Yok Ediyor kitabının Hitler’in kitabından sonra en fazla satılan kitap olması bize İslam düşmanlığının toplumsal sinyallerini iletiyor. Norveç olaylarından sonra aşırı sağcıları mercek altına almaya başlayan Almanya, aşırı sağ İslam düşmanlığının fikrî beslenme alanlarına müdahale etmeye çalışıyor.

Berlin'deki Antisemitizm Araştırma Merkezi'nden Prof. Benz de, Sarrazin'in kitabı ve tezlerinin fikrî bir beslenme alanı olduğu savını doğru buluyor. Benz, "Bu, Sarrazin'in kitabının başarısını ispatlıyor. Toplumun merkezinde, İslam'ın Avrupa'ya gelmesiyle yabancılaşma korkusu yerini aldı. İdeolojiler bu tezlere sarılıyor ve bunları artık nihayet çözülmesi gereken problemler olarak nitelendiriyor. Oluşan bu bataklık bu fikirlerin gelişmesi için tek suçlu değil ama bu bataklık olmaksızın o fikirler, o yabancı bitkiler olmazdı" diye konuşuyor.

Norveç olayı sonrası asıl değişimin toplumların zihinlerinde olacağına dikkat çekmek istiyorum. Bu olay, duyarlı politikacıların daha çok demokrasi ve yabancı kültürlere saygılı olmayı içeren açık toplum görüşüne vurgu yapmaları halinde pozitif etki oluşturacaktır. Ayrıştırıcı ve ötekileştirici politikalardan vazgeçemeyecek olan bir Avrupa’yı gelecekte daha büyük tehlikeler bekliyor.

Çözüm için neler yapılabilir?
Aşırı sağcılığın ve İslam karşıtlığının şuuraltı laboratuarı olan basın ve medyaya gerekli müdahaleler yapılmadığı sürece Avrupa halkı İslam düşmanlığıyla beslenmeye devam edecektir.

İslam düşmanlığı ve karşıtlığı Avrupa’da kronik hale gelmeden, Başbakan Erdoğan inisiyatifinde uluslararası kurumlarda yapılacak anti-islamizm lobiciliği, Avrupa’nın bu konuyu daha da ciddiye almasına sebebiyet verecektir.

Umulur ki; Norveç’te yaşanan üzücü olaydan sonra İslamofobiyi anlamakta zorlanan ya da anlamak istemeyen Batılı siyasetçiler, İslamofobi üzerine tekrar düşünürler ve merkez partilerin oy kaybına uğramamak için aşırı sağcı partilerin kullandığı İslamofobi silahının tetiğini çekerek kültürlerarası yaşamı tahrif etmezler. Zira Almanya’da Başbakan Merkel’in Müslümanların bayramında, Hz. Muhammed (s.a.v) karikatürleriyle milyonlarca Müslüman’ın tepkisiyle karşılaşan Danimarkalı karikatürist Kurt Westergaard´a medya ödülü vermesi ve geçen sene de çok kültürlü toplumun öldüğünü ifade etmesi, toplumları tahrik etme ve karşı karşıya getirme açısından, Norveç saldırısından daha tehlikeli bir durum arzediyor.

Batılı siyasetçilerin İslam’ın Avrupa’nın koşulsuz bir parçası olduğunu kabul etmeleri ve Müslüman azınlıkların ve dinî değerlerin siyasete malzeme yapılmaması gerektiğini algılamaları durumunda, Avrupa’da çok kültürlü bir hayata gerçekçi bir geçiş yapılabilir.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Norveç katliamı sonrası İslamofobi
« Posted on: 24 Nisan 2024, 16:21:15 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Norveç katliamı sonrası İslamofobi rüya tabiri,Norveç katliamı sonrası İslamofobi mekke canlı, Norveç katliamı sonrası İslamofobi kabe canlı yayın, Norveç katliamı sonrası İslamofobi Üç boyutlu kuran oku Norveç katliamı sonrası İslamofobi kuran ı kerim, Norveç katliamı sonrası İslamofobi peygamber kıssaları,Norveç katliamı sonrası İslamofobi ilitam ders soruları, Norveç katliamı sonrası İslamofobiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes