> Forum > ๑۩۞۩๑ İlim Dünyası Online Dergi Dünyası ๑۩۞۩๑ > Mostar Aylık Kültür ve Aktüalite Dergisi > Dosya Yazıları > Aşk düşmanı olarak imaj
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Aşk düşmanı olarak imaj  (Okunma Sayısı 931 defa)
23 Haziran 2012, 13:30:36
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 23 Haziran 2012, 13:30:36 »



Aşk düşmanı olarak imaj
Alper Çeker • 67. Sayı / DOSYA YAZILARI


İngilizce’deki “image” sözcüğü, dilimizde “hayal” anlamına geliyor (sözlükte karşılaşacağınız diğer anlamlar sonradan eklenmiştir). Bu dildeki “image” ile taklit etmek, benzetmek, benzemek anlamlarındaki “imitate” sözcüklerin kökenleri de aynı: “imago”. “Imago” sözcüğü Latince’de bir şeyin sureti, benzeri demek.1

İngilizce “image”, Türkçe’de farklı dönemlerde iki ayrı sözcük ile karşılanıyor. Bunlardan biri, “hayal”in karşılığı olarak kullanılan “imge”. “İmge”, “im” kökünden geliyor ve öztürkçecilik çalışmalarının sonucunda uydurulmuş bir sözcük. Oysa Arapça “hayal” sözcüğünün tarihî metinlerdeki asıl Türkçe karşılığı “yalan”.

Yakın dönemde özellikle televizyon aracılığıyla, “image” dilimize “imaj” sözcüğü ile de geçti. Bu yeni göstergeye “suret”, “görüntü” anlamı yüklendi.

John Berger, imgenin yeniden yaratılmış ya da yeniden üretilmiş görünüm olduğunu ve başlangıçta orada bulunmayan şeyleri gözde canlandırmak amacıyla yapıldığını söylüyor.2 Ancak bir imgenin, “orada bulunmayan şey”in çok ötesine atıflarda bulunduğu, hatta aslında hiçbir yerde bulunmayan şeylerin görüntüsü olduğu çok açık. İlk imgeler, hükümdarlara aitti. Bunlar çoğu zaman büstler, sikke üzerindeki suretlerden oluşuyordu ve o hükümdarın iktidarına, kudretinin yüceliğine atıfta bulunuyor, hükümdarın bulunmadığı yerlerde insanlara bunları hatırlatıyorlardı. Büstlerde, sikkelerde karşımıza çıkan bu suretler, orada bulunmayan bir şeyi gözde canlandırmak amacıyla üretilen imgelere örnek.

İmaj ve politika
“İmaj”a tam olarak Türkçe’de “yalan” sözcüğü ile karşılanan hayal diyebiliriz. Bu konuda hemen akla gelen iki örnek, oryantalist sanat ve Hollywood sinema endüstrisi...

Oryantalist edebiyat ve resim tarafından hiçbir yerde var olmayan, biraz da müşterilerin arzusu doğrultusunda hayali bir Doğu üretildi. Bu Doğu, bütün yüksek erdemlerin sahibi olan Batı’nın zıddı. Vahşi, cahil, yaygın oranda eşcinsel ve şehvet düşkünü. Bu sanat akımı sayesinde Avrupa’daki Doğu bilgeliği imajı, yerini Doğu despotizmi imajına bıraktı.

Amerika’da aşırı şişmanlık (obezite) oranı nüfusun yüzde otuzu. Yani her üç çocuk ya da yetişkinden biri aşırı şişman. Amerika aynı zamanda dünyada eşcinselliğin en yaygın olduğu toplumdu. Bu konudaki resmî rakam nüfusun yüzde on yedisinin eşcinsel olduğu yönünde. Ancak Amerikalıların yaklaşık yarısının gizli eşcinsel deneyim yaşadığı tahmin ediliyor.

Bu verilere karşın, Hollywood filmlerinde hiçbir yerde olmayan bir Amerikan toplumu imajı yer alıyor. Bu filmlerdeki tüm tiplemeler sağlıklı ve çekici vücutlara sahip ve hepsi heteroseksüel. AIDS hastası bir eşcinseli konu alan Philadelphia (1993) filmi bile, eşcinselliğin Amerika’da istisnai ve toplum tarafından dışlanan bir durum olduğu fikrini işliyor.

Açıkça görülüyor ki imajın işlevi, olmayanı var göstermek. Bu alanda en büyük imkânı sinema ve televizyon sunuyor. Ekran; hayali gerçek, gerçeği de hayal sanmamıza yol açıyor. Örneğin Bağdat’tan yayınlanan gece çekimleri sayesinde gerçekten yaşanan Irak savaşını, biz televizyon seyircileri olarak bilgisayar oyunu duygusu ile seyrettik. Hollywood’un ürettiği sayısız savaş filmi ile de dünyanın birçok bölgesinde girdiği çatışmaları kaybeden Amerikan ordusunu yenilmesi mümkün olmayan bir güç olarak izledik.

İmaj-tüketim-kimlik
İmajlar, bir şeyler yitirildiğinde onların varlığının sürdüğünü göstermek amacıyla üretiliyor. Örneğin Meksika körfezindeki petrol sızıntısı sonucu oluşan çevre felaketinin sorumlusu olan British Petroleum firması, basına dağıttığı Houston’daki kriz yönetim merkezine ait fotoğraflarda photoshop ile sahtekârlık yapmış ve çalışanlarını olduğundan daha meşgul göstermişti. Türkiye’de de teröre karşı istenen sonuçların elde edilememesi üzerine, devletin resmî televizyonu olan TRT’de bölgedeki mücadeleyi konu alan bir dizinin yayınlanmaya başlaması manidar.

1940’lı yıllarda Amerikan sineması, Türk gazetelerindeki köşe yazarları tarafından büyük bir tepki ile karşılandı. Çünkü Türk kadınları bu filmlerdeki oyunculara benzemek için bir tüketim çılgınlığına kapılmıştı.3 İmaj, tüketim kültürünün önemli bir ayağı. Yaşlanan insanların genç görünmeye, yani gençlik imajına, çirkin kadınların güzel görünmeye, yani güzellik imajına vb. ihtiyacı var. Bu ihtiyaçlar, tüketimi tetikliyor. Kapitalist dünya düzeninin devamı için vazgeçilmez olan ve sistemi ayakta tutan tüketim (saç ekimi, botoks, diyet, estetik cerrahi) imaj gereksiniminden kaynaklanıyor. Bu tüketimin müşterileri artık göründükleri insanlar olmaktan çıktılar. Onlar birer göz aldanmasıydı. Gece son derece güzel bulduğumuz bir kadını gündüz makyajsız gördüğümüzde hayal (yani imaj) kırıklığı yaşarız; çünkü onun gördüğümüzü sandığımız kişi olmadığı ortaya çıkmıştır artık. İmaj sahibi insanlar, aslında yokturlar çünkü artık “ne o ne de o”lar (ne kendileri ne de imajları).

Görebilmek
Hazreti Ali’nin “Görmediğim Allah’a ibadet etmem.” sözü özellikle tasavvufi çevrelerde çok sık zikrediliyor. Günümüz insanı tarafından bu söz putperestlik olarak algılanabilir; çünkü görme eylemi modern insan için göz retinası üzerine düşen görüntü ile ilgili bir konu. Oysa Hazreti Ali yine kendi ifadesine göre kalbiyle görür, gözüyle amel ederdi. Görmenin artık yaşanmayan bu anlamı, geleneksel insanı imajların aldatıcılığına karşı korumaktaydı. Halbuki görmeyi gözün fiziksel bir işlevine indirgeyen modern insan, aldanmaya mahkûm. Kişinin imajına yüklediğimiz anlamları onun kendisinde bulamayınca, duygusal yıkıntılar yaşıyoruz. Gözlerimiz, görmemizin önündeki en önemli engeller. Modern insan bu nedenle aşk konusunda başarısızlık yaşıyor. Modernliğin getirdiği çıkmazı aşmak için yeniden kalp ile görmeye dönmemiz gerekiyor. Hayalin hayal olduğunu bilmek, bizleri hayal kırıklığına uğramaktan uzak tutacaktır.

Dipnotlar:

1 John Ayto, Dictionary of Word Origins, “image” maddesi.
2 John Berger, Görme Biçimleri (çev. Yurdanur Salman, 2006), s. 10.
3 Bu konu için bkz. Levent Cantek, Cumhuriyetin Büluğ Çağı- Gündelik Yaşama Dair Tartışmalar (1945-1950).

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Aşk düşmanı olarak imaj
« Posted on: 25 Nisan 2024, 07:20:49 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Aşk düşmanı olarak imaj rüya tabiri,Aşk düşmanı olarak imaj mekke canlı, Aşk düşmanı olarak imaj kabe canlı yayın, Aşk düşmanı olarak imaj Üç boyutlu kuran oku Aşk düşmanı olarak imaj kuran ı kerim, Aşk düşmanı olarak imaj peygamber kıssaları,Aşk düşmanı olarak imaj ilitam ders soruları, Aşk düşmanı olarak imajönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes