> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Dört Mezheb Fıkhı > Temiz Şeyler Bahsi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Temiz Şeyler Bahsi  (Okunma Sayısı 2245 defa)
24 Ocak 2010, 22:11:27
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 24 Ocak 2010, 22:11:27 »




Tahâret´in, “hadesten taharet” ve “necasetten taharet” olmak üze­re iki kısma ayrıldığını, necasetin fakîhlere göre pis şeyler olduğunu öğ­rendikten sonra bazı necis maddeleri ve bunların karşıtı olan temiz mad­deleri misallendirmeye çalışalım. Ayrıca affedilen (ibâdetlere engel olma­yan) necasetleri ve bunların temizlenmesi keyfiyetini anlattıktan sonra da temiz olan şeyleri anlatmaya çalışacağız. Çünkü eşyada asl olan, -necis olduğu herhangi bir delille ispatlanmadıkça- temiz olmaktır. Temiz şey­ler, sayılamayacak kadar çoktur. Meselâ insan, canlı olsun ölü olsun te­mizdir. Nitekim yüce Allah Kur´an-ı Kerîm´de:

“Andolsun ki biz âdemoğullarını üstün bir izzet ve şerefe mazhar kılmışızdır” [14] buyurmaktadır.

“Ey îmân edenler, müşrikler ancak bir necistir” [15] âyet-i kerî­mesine gelince buradaki necaset, şerîat sahibinin takdir buyurmuş oldu­ğu manevî bir necisliktir. Yoksa müşrikin şahsının, domuzun necaseti an­lamında bir necisliği yoktur.

Temiz şeylerden biri de cansız olan, içinde hayattan eser bulunma­yan ve canlı bir cisimden kopmamış olan maddelerdir. Bunlar da iki kıs­ma ayrılır:

1- Katı maddeler,

2- Sıvı maddeler.


Katılara örnek olarak yeryüzünün tüm parçalarını, altın, gümüş, ba­kır, demir, kurşun ve benzeri yerden çıkan madenleri gösterebiliriz. Uyuş­turucu da olsalar bütün bitkiler bu kategoride mütalaa edilmektedirler.

Uyuşturuculara müfsid bitkiler adı verilmektedir. Müfsid olanlar, in­sana neşe ve keyif vermeksizin aklını kaybettirirler. Ama duygularını kay­bettirmezler. Afyon ve esrar gibi... Bir kısmı da insanı uyutarak hem aklı­nı hem de duygularını kaybettirirler. Zehirli bitkiler gibi... Bu bitkileri kul­lanmak her ne kadar akla, duygulara ve diğer şeylere zararlı iseler de haddi zâtında birer madde olarak temizdirler.

Sıvılara örnek olarak da su, zeytinyağı, şekerkamışından elde edilen sıvı, çiçeklerden elde edilen sular, esans ve sirke gösterilebilir. Bütün bu saydıklarımız necis bir şeye bulaşmadıkça temiz maddelerdir. Her canlı­nın gözyaşı, teri, salyası ve sümüğü de yukarıda saydığımız temiz sıvı mad­delerden sayılır. Ki mezheplerin bu konudaki detaylı görüşleri aşağıya alın­mıştır.



Şafiiler dediler ki: Bu sayılan sıvılar, eti yensin yenmesin, eğer te­miz bir hayvandan meydana gelmişse temizdir. Bunlara göre yılan ve akre­bin zehiri de temizdir.

Malikiler dediler ki: Salya, uyku veya uyanıklık halinde ağızdan akan şeydir. Ki tartışmasız olarak bu temizdir. Ama mideden çıkıp ağıza gelen suya gelince bu necistir. Renginden ve kokusundan tanınır. Sarımtırak ve pis kokuludur. Eğer bir kişide bu su devamlı olarak görülüyorsa o, bu neca­setten ötürü ibâdetlerini yapma ruhsatını kaybetmez. Ama eğer devamlı görülmüyorsa, temizlenmesi zarurîdir.

Hanbeliler dediler ki: Eti yensin yenmesin bütün hayvanların göz­yaşı, teri, salyası ve sümüğü temizdir. Ancak eti yenmeyen hayvanlar der­ken bunların da kedi kadar veya ondan daha küçük olması ve bir de necis hayvanların yavrusu olmamasını şart koşmuşlardır.

Hanefiler dediler ki: Canlıların teri ve salyası, temizlik ve pislik ba­kımından o canlının içtiği suyun artığı hükmündedir. Bu husus ileride de an­latılacaktır.



Bozulmamış yumurtalar temizdir. İnsanın veya eti yenen hayvanın bo­zulmamış sütü de temizdir. Ama canlılar, ister insan olsun ister hayvan hepsi de yaratılış bakımından temizdirler. Ancak mezheblere göre farklı olan bazı hususlar aşağıda açıklanmıştır.



Şâfiîler ve Hanbeliler dediler ki: Köpek, domuz, bunların iki­sinden doğan veya başkalarıyla çiftleşerek bunlardan doğan hayvanlar ha­ramdır. Hanbelîler ek olarak derler ki: Yaratılış itibariyle kediden daha iri olup da eti yenmeyen hayvanlar da böyledirler.

Hanefiler dediler ki: Domuzdan başka necis bir hayvan yoktur.

Malikiler dediler ki: Vücûd itibariyle necis olan hiç bir hayvan yok­tur. Köpek, domuz ve bunlardan doğanların hepsi temizdir.



Balgam, safra ve sümük, eti yenen hayvanın -şer´î usule göre kesil­mesinden sonra olmak kaydıyla- öd suyu temizdir. Öd suyu, hayvanın ka­raciğerinin yanında belli bir yerde küçük bir torbacık içinde bulunan sarı bir sudur. Bu su ve torbası temizdir.



Şâfiîler dediler ki: Öd suyu, dolayısıyla keseside necistir. Ancak işkembe de olduğu gibi yıkamakla temizlenebilir. Çünkü işkembenin içindeki su necis olduğundan dolayı işkembe de necis olmakla, ancak yıkanmakla temizlenmektedir.

Hanefiler dediler ki: Her hayvanın öd suyu onun sidiği hükmündedir. Eti yenen hayvanlarda öd suyu muhaffef necaset, eti yenmeyen hayvanlarda ise öd suyu muğallez necaset olarak kabul edilmektedir. Öd kesesi de hüküm bakımından öd suyuna bağlıdır.



Zîrâ bu su ve torba, kesilen hay­vanın bir parçası olup temizlik açısından ona bağlıdır.

Deniz hayvanının ölüsü de temizdir. Bu hayvan timsah ve kurba­ğa gibi uzun müddet karada yaşamış olsa bile temizdir.



Şâfiîler ve Hanbeliler dediler ki: Deniz hayvanlarının bir kıs­mı meselâ timsah, su kurbağası ve su yılanı temiz olma hükmünden ayrı tu­tulmalıdırlar. Bunlar necis hayvanlardır. Bunların dışındaki deniz hayvan­larının tümünün ölüleri temizdir.



Deniz kaplumba­ğası da temizdir. Ölen deniz hayvanı köpek, domuz veya insana benzese de ister karada ister denizde ölmüş olsun, ister kendiliğinden ölmüş, is­ter başkaları tarafından öldürülmüş olsun, yine temizdir.

Peygamber (s.a.s.) Efendimizin şu hadîs-i şerîfi bu hususta bizim için dayanak teşkil etmektedir:

“Bize iki ölü ve iki kan helâl kılındı: Balık ve çekirge, ciğer ve dalak”.[16]

Akacak kanı olmayan kara hayvanlarının ölüsü de temizdir. Karasi­nek, çekirge, karınca, pire ve güve örnek olarak gösterilebilir.



Şafiiler dediler ki: Yukarıda sayılan çekirge dışındaki hayvanların ölüleri necistir.

Hanbeliler dediler ki: Yukarıda sayılan hayvanların ölüleri temiz sayılır. Yaralarda oluşan kurtçuklar da necasetten ürememiş olmak kaydıy­la temiz sayılırlar.



Şarap da sirkeye dönüşürse helâl olur. Mezheblerin bu husustaki detaylı görüşleri aşağıya alınmıştır.



Malikiler dediler ki: Şarap daha önce içine başka bir necaset düşmemişse, isterse başka birinin etkisiyle olsun sirkeye dönüşürse veya taşlaşırsa temiz olur. Buna bağlı olarak içinde bulunduğu kap da temizlenmiş olur.

Hanefiler dediler ki: Şarap başka bir şeye dönüştüğünde, meselâ sirkeleştiğinde, sarhoş ediciliği ve acılığından ibaret olan şaraplık vasfı kay­bolduğu gerekçesiyle helâl olur. Buna bağlı olarak içinde bulunduğu kap da temizlenmiş olur. İçine balık, su ve tuz gibi bir madde atmakla veya yanında ateş yakmakla da olsa sirkeleştirilmesi caiz olur. Şarapla sirke karışıp ekşiyince bu karışıma giren şarap, sirkeden daha çok olsa bile temiz olmuş olur. Üzüm şırasına fare düşüp de şişmeden çıkarılmış ve bu şıra daha sonra şa­rap hâline gelmiş olur da yeniden sirkeye dönüşür veya dönüştürülürse te­miz olur.

Şafiiler dediler ki: Daha önce içine ayrı bir necaset düşmemişse ve bir de kendiliğinden sirkeye dönüşürse temiz olur. Necaset içine düşer düş­mez hemen çıkarılmış olsa bile yine temiz olmaz. Ayrıca şarabın sirkeye dönüşmesi esnasında içinde temiz bir şey bulundurmamak da şarttır. Çünkü bu temiz şey, şaraptan ötürü pis olur. Şarap sirkeye dönüştükten sonra te­mizlenince bu defa pislenmiş olan bu şey sirkeleşen sıvıyı pisler. Ama ayıklaması çok zor olan; meselâ üzüm çekirdeği gibi şeyler bu temizlenme işlemi esnasında şaraba bağlı olarak temizlenirler. Bu arada şarabın kabı da temiz­lenmiş olur.

Hanbeliler dediler ki: Şarap, kendiliğinden sirkeye dönüşürse te­miz olur. Sirkeleştirme kastı olmaksızın şarabı güneşten gölgeye veya gölge­den güneşe, ya da bir kaptan başka bir kaba nakletmekle de sirkeleşirse yine temiz olur. İçinde bulunduğu kap da temizlenmiş olur. Kabı başka bir necâsetle kirlenmişse temiz olmaz.

Özetleyecek olursak Mâliki ve Hanefîler, şarabın ister kendiliğinden, is­terse başkalarının etkisiyle olsun, sirkeye dönüşmesi hâlinde temiz sayılması hususunda ittifaka varmışlardır. Ancak sirkeleşmeden önce içine başka bir necasetin düşmesi husûlünda ihtilâf etmişlerdir. Şöyle ki: Mâlikîler, bu du­rumda şarabın temizlenmeyeceğini ileri sürmüşlerdir. Hanefîlerse, tefessüh etmeden necasetin çıkarılmasından sonra sirkeleşirse temiz olur demişlerdir. Şafiî ve Hanbelîler, kendiliğinden sirkeleşmesi hâlinde temiz olacağında gö­rüş birliği etmişlerdir. Ama başkasının etkisiyle sirkeleşirse temiz olmaz de­mişlerdir. Ayrıca sirkeleşmeden önce içine bir necaset düşmüşse de temiz ol­amayacağı hususunda ittifak etmişlerdir.



Şer´î usûlle kesilmiş eti yenen hayvanların kılı, yünü ve tüyü temiz­dir. Eti yensin yenmesin canlı, ölü bütün hayvanların tüyü; ister üzerlerin­de olsun ister olmasın -ama yolunmuş olmamak kaydıyla- temizdir. Mez­heblerin buna ilişkin detaylı görüşleri aşağıya alınmıştır.



Malikiler dediler k...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Temiz Şeyler Bahsi
« Posted on: 29 Mart 2024, 05:22:13 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Temiz Şeyler Bahsi rüya tabiri,Temiz Şeyler Bahsi mekke canlı, Temiz Şeyler Bahsi kabe canlı yayın, Temiz Şeyler Bahsi Üç boyutlu kuran oku Temiz Şeyler Bahsi kuran ı kerim, Temiz Şeyler Bahsi peygamber kıssaları,Temiz Şeyler Bahsi ilitam ders soruları, Temiz Şeyler Bahsiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes