> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Dört Mezheb Fıkhı > Satılan Mal, Muhayyerlik Süresi İçinde Satıcının Mülkiyetinden Çıkar Mı?
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Satılan Mal, Muhayyerlik Süresi İçinde Satıcının Mülkiyetinden Çıkar Mı?  (Okunma Sayısı 1487 defa)
05 Şubat 2010, 19:27:00
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 05 Şubat 2010, 19:27:00 »



Satılan mal, muhayyerlik süresi içinde satıcının mülkiyetinden bazı imamlara göre çıkar, bazılarına göre ise çıkmaz. Bu görüşlere ilişkin ge­niş açıklama aşağıda verilmiştir.

(133) Hanbelîler dediler ki: Hem şart muhayyerliği ve hem meclis mu­hayyerliği süreleri içinde mülkiyet, müşteriye intikâl eder. Akdi yapanların her ikisi de muhayyer olsalar veya satıcı, ya da müşteriden sâdece biri mu­hayyer olsa bile, bu muhayyerlik süresi içinde mal, satıcının mülkiyetinden çıkar. Satılan mal, anılan her iki muhayyerlik süresi içinde telef olur veya bir kusur nedeniyle değeri eksilirse, bu mal ya ölçekle ölçülerek veya tartıla­rak veya sayılarak veya uzunluğu ölçülerek satılmıştır, ya da hiç tartılma­dan veya sayılmadan veya ölçülmeden satılmıştır. Eğer ölçülerek, tartılarak veya sayılarak satılmış ve müşteri de bunu eliyle teslim almışsa, tazmini müş­teriye âit olur. Çünkü artık o mala sahip olmuş ve eline geçirmiştir ki, artık o malın sorumlusu da kendisi olacaktır. Ama kabzedip teslim almamışsa, satıcı o malı tazmin eder. Eğer bu mal hiçbir şekilde ölçülmeksizin satılmış­sa, tazmin edilmesi iki durumda müşteriye âit olur:

a) Müşteri malı, eline geçirip teslim almış olmalıdır.

b) Malı teslim almamış olduğu halde, bu teslim almama durumu satıcı­nın engellemesinden dolayı olmamalıdır. Teslim almak istediği halde satıcı tarafından engellenirse, bundan satıcı sorumlu olur. Satılan mal, müşteri­nin elinde telef olursa, muhayyerlik düşer ve malın bedelini ödemekle yü­kümlü olur. Muhayyerlik süresi içinde mülkiyetin müşteriye intikal etmesiyle birlikte mülkiyetin sonuçları da müşteriye intikal eder. Meselâ, muhayyerlik şartıyla bir hayvan satın alan kişi, o hayvanın ihtiyaçlarını temin etmekle de yükümlü olur. Alıp satmamaya yemin eden bir kişi, muhayyerliği şart koşarak satsa veya satın alsa, bu işte ahş-veriş niteliği mevcûd olduğu için ye­minini bozmuş olur. Satılan malın mülkiyeti nasıl müşteriye intikal ediyorsa, bu malın karşılığında müşteri tarafından ödenen para üzerindeki mülkiyet de satıcıya intikal eder. Şuf´adar, muhayyerlik şartıyla satılan bir malı, mu­hayyerlik süresi içinde alma hakkına sâhib olamaz. Her ne kadar bu malın mülkiyeti müşteriye intikal etmiş olsa da, bu böyledir. Çünkü muhayyerlik şartı ile satılmış olması, müşterinin o mal üzerinde tasarrufta bulunmasına engeldir. Böyle olunca da müşterinin o mal üzerindeki mülkiyeti, kısır bir mülkiyet olmaktadır. Adamın biri, muhayyer olmak şartıyla bir ev satın alırsa, muhayyerlik süresi geçinceye kadar şuf´adârın o evi almaya hakkı olmaz. Satılan maldan üreyen şeylere gelince, buna ilişkin tafsilât vardır: Satılan mal­dan üreyen şey, ya ona bitişik veya ondan ayrı olur. Meyve, yavru ve süt gibi ondan ayrı ürünler olurlarsa, satılan mal henüz satıcının elinde bulunsa bile bunlar müşteriye ait olurlar. Satıcının yanında telef olmuş, fakat bu sa­tıcının aşırı ihmalkârlığı veya tecâvüzü nedeniyle meydana gelmemişse, müş­teriye tazminat ödemez. Çünkü o mal, satıcının yanında emânettir. Aşırı ihmâli veya tecâvüzü ile telef etmedikçe sorumlu olmaz.

Şâfiîler dediler ki: Alış verişi yapanlardan yalnızca biri muhayyer olunca, satılan mal satıcının mülkiyetinden çıkar. Muhayyerlik satıcı içinse, satılan mal onun mülkiyetinden çıkmaz. Muhayyerlik müşteri içinse, satılan mal müşterinin mülkiyetine intikal eder. Eğer her ikisi beraberce muhayyer iseler, satılan malın mülkiyeti askıda kalır. Satış tamamlanınca da mülkiye­tin, satış akdinin yapıldığı andan itibaren müşteriye âit olduğu açığa çıkar. Satış akdi feshedilince de o mal, satıcının mülkiyetinden hiç çıkmamış gibi olur. Bu muhayyerliğin, şart muhayyerliği veya meclis muhayyerliği olması arasında bir fark yoktur.

Satılan maldan elde edilen faydalar, süt gibi ondan ayrı da olsa, mu­hayyerlik süresi içinde meydana gelen karnındaki yavrusu gibi ona bitişik de olsa, bu faydaların mülkiyeti muallakta kalır. Muhayyerlik süresi sonun­da asıl mala sâhib olan kişi, bu faydalara sahip olur. Muhayyerlik süresin­den önce meydana gelen karnındaki yavru da anasıyla birlikte satılmış olur ki, onun statüsüne tâbi olur. Karnındaki yavru dışında, satılan mala bitişik faydalara gelince, akdin geçerli kılınması veya reddedilmesi bakımından asıl satılan mala tâbi olurlar.

Satılan malın muhayyerlik süresi içinde semavî bir âfetle telef olması, ya malın teslim alınmasından önce ya da sonra olur. Eğer malın teslim alın­masından önce olursa, ister her ikisi ister birisi muhayyer olsunlar, her halü­kârda satış akdi infisah eder. Matın teslim alınmasından sonra olursa, muhayyerlik ya sâdece satıcı için veya sâdece müşteri için veyahut da her ikisi için olur. Muhayyerlik eğer, satıcı içinse akid infisah eder ve müşteri de öde­diği parayı geri ister (ve alır). Aldığı para, telef olan malın değerinden faz­laysa, satıcı farkı geri almak için müşteriye başvurur. Muhayyerlik eğer müşteri içinse veya her ikisi içinse muhayyerlik devam eder. Müşterinin onaylamasıyla akid tamamlanırsa, satıcı müşteriye malın fiyatını ödemekle yükümlü olur. Eğer müşteri onaylamazsa, mahn değerini vermekle yükümlü olur.

Hanefîler dediler ki: Muhayyerlik ya satıcı veya müşteri veyahut her ikisi için olur. Eğer satıcı içinse, satılan mal, muhayyerlik süresi zarfın­da onun mülkiyetinden çıkmaz. Bu hükümde ittifak vardır. Bu mal karşılı­ğında müşterinin ödemiş olduğu paraya gelince, bu para müşterinin mülkiyetinden çıkar ki bunda da ittifak vardır. Müşterinin mülkiyetinden çıkar ama satıcının mülkiyetine girer mi? İşte bunda ihtilâf vardır. Bu du­rumda müşteri onu ya alacak veya satıcının elinde bırakacaktır. Teslim alır da elinde telef olursa, satıcıya kıymetini vermekle yükümlü olur. Kıymetlen­dirmede, malın telef olduğu günün piyasası değil, malı teslim aldığı günkü piyasa esas alınır. Bu durumda müşterinin, kendisinde bir artma, ya da ek­silme meydana gelen malı, satıcıya teslim etmesi gerekir. Bu durumun mey­dana gelişi, satış akdinin devam etmesi veya feshedilmesiyle de olsa hüküm aynıdır. Satıcı, muhayyerlik süresi içinde satış akdini fesheder ve satılan mal müşterinin elinde kalır da sonra telef olursa dahi müşteri, o malın değerini ödemekle yükümlü olur. Ama muhayyerlik süresi geçtiği halde akid feshe­dilmez ve satılan mal da telef olursa, müşteri mahn değerini değil, (kararlaş­tırdıkları) fiyatı öder. Çünkü sürenin dolması nedeniyle muhayyerlik hakkı düşmüş ve satış akdi kesinleşmiş olur. Satılan mal, satıcının dindeyken de­ğerini eksiltecek bir kusura mâruz olursa, satıcının muhayyerlik şartı bozul­maz. Çünkü maldaki bu kusurun meydana gelişi onun eseri değildir. Bu nedenle de o sorumlu olmaz. Bu durumda müşteri muhayyer olur. Dilerse malı, anlaştıkları fiyatla alır, dilerse satış akdini fesheder. Ama malda mey­dana gelen kusur, satıcının fiiliyle olmuşsa, bundan satıcı sorumlu tutulur. Malda meydana getirdiği noksanlık oranında, kendisine ödenecek paradan-eksiltme yapılır. Muhayyerlik kendisinde olduğu zaman, mal, satıcının elin­de telef olursa satış akdi infisah eder. Ne satıcıya, ne de müşteriye bir şey gerekmez.

Muhayyerlik hakkı müşteri veya akdin tarafları dışındaki yabancı bir şahıs için olursa, satın alınan mala karşılık verilen bedel, müşterinin mülki­yetinden çıkmaz. Bu hükümde ittifak vardır. Ama bu durumda satıcının mül­kiyetinden çıkan mebi´ (satılan mal), müşterinin mülkiyetine girer mi, girmez mi? Ebû Hanîfe, müşterinin mülkiyetine girmeyeceğini söyler. Çünkü bu mal, satıcıya vereceği paranın da kendi mülkiyetinde olmasıyla birlikte müşteri­nin mülkiyetine girecek olursa her iki bedel, akdi yapanlardan sâdece birisi­nin mülkiyetinde toplanmış olacaktır ki, karşılıklı bedelleşme akitleriyle ilgili olarak şer´î platformda böyle bir kural yoktur. Çünkü karşılıklı bedelleşme (muâvaza) akitleri, malla semenin (bedelinin) mülkiyetlerinin değişiminde ta­raflar arasında eşitliği öngörür. İmameyn ise, satılan mahn, muhayyerlik süresi içinde müşterinin mülkiyetine gireceğini söylemişlerdir. Çünkü (satıcının mülkiyetinden çıktığına göre) müşterinin mülkiyetine de girmeyecek olursa, kim­senin mülkü olmayan bir mal hâline gelecektir. Buna cevaben denir ki: Hayır bu maİ sahipsiz sayılmaz. Çünkü satıcının mülkiyeti, halen bu malla ilintili­dir. Şu da var ki; bu malın müşterinin mülkiyetine girmemesi, mülkiyetle ilgili bazı sonuçların müşteriye intikal etmesine engel olmaz. Bu malla ilgili gerekli harcamaları yapmak müşteriye âit olur ki bunun vâcib olduğu husu­sunda icmâ edilmiştir. Muhayyerlik süresi zarfında müşteri bu mal üzerinde tasarrufta bulunursa, bu tasarrufu caiz olur. Bu tasarrufu, akdi onaylaması demektir. Müşterinin mülkiyetine girse de girmese de hüküm budur. Malı teslim alır da elinde telef olursa, satıcının muhayyerliğindeki durumun tersi­ne olarak mahn değerini değil de, aralarında kararlaştırmış oldukları fiyatı­nı ödemekle yükümlü olur. Çünkü satıcının muhayyer olması durumunda, satılan mal müşterinin elinde telef olursa, malın değerini müşterinin satıcıya ödemesi gerekir. İki durum arasındaki farka gelince; birincisinde mal, müş­terinin elinde telef olmuştur. Böyle olunca da bu malın telef olması İçin ön­ceden malda bir ayıp, bir hastalık ve benzeri bir kusurun meydana gelmiş olması gerekir. Ayıplanan ve kusurlanan malı bu durumda geri vermek ol­maz ve satış akdi malın bedelinin müşteri tarafından ödenmesi gerekli ol­duktan sonra kesinleşir ve geçerli olur ki, bundan sonra mal geri verilemez. Ama muhayyerliğin satıcıya âit olması durumunda hüküm, bunun tersi olur. Malın telef olmasından önce meydana gelen ayıp ve kusur, muhayyerlik sü­resi içinde satıcının malı geri istemesine engel teşkil etmez. Malın telef olma­sıyla satış akdi bâtıl olur ve parası da müşterinin zimmetinde takarrür etmez ve kıymeti sabit olur. Semen ile kıymet arasındaki farka gelince; semen, (ya­ni satın alınan mala ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Satılan Mal, Muhayyerlik Süresi İçinde Satıcının Mülkiyetinden Çıkar Mı?
« Posted on: 28 Mart 2024, 11:49:48 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Satılan Mal, Muhayyerlik Süresi İçinde Satıcının Mülkiyetinden Çıkar Mı? rüya tabiri,Satılan Mal, Muhayyerlik Süresi İçinde Satıcının Mülkiyetinden Çıkar Mı? mekke canlı, Satılan Mal, Muhayyerlik Süresi İçinde Satıcının Mülkiyetinden Çıkar Mı? kabe canlı yayın, Satılan Mal, Muhayyerlik Süresi İçinde Satıcının Mülkiyetinden Çıkar Mı? Üç boyutlu kuran oku Satılan Mal, Muhayyerlik Süresi İçinde Satıcının Mülkiyetinden Çıkar Mı? kuran ı kerim, Satılan Mal, Muhayyerlik Süresi İçinde Satıcının Mülkiyetinden Çıkar Mı? peygamber kıssaları,Satılan Mal, Muhayyerlik Süresi İçinde Satıcının Mülkiyetinden Çıkar Mı? ilitam ders soruları, Satılan Mal, Muhayyerlik Süresi İçinde Satıcının Mülkiyetinden Çıkar Mı?önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes