> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Dört Mezheb Fıkhı > Şart Muhayyerliği
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Şart Muhayyerliği  (Okunma Sayısı 4054 defa)
05 Şubat 2010, 19:22:57
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 05 Şubat 2010, 19:22:57 »



Bir kişinin, bir malı satmak veya sattn almak üzere akid yaparken, bu akdi gerçekleştirmek veya feshetmekte muhayyer olacağını şart koş­masına "şart muhayyerliği" denir. Hıyârü´ş-şart sözünün anlamı, şartla sabit olan muhayyerlik demektir. Tarafların ikisinin veya birisinin muhay­yerliği şart koşması sahih olduğu gibi, kendilerinden başka yabancı biri için de bu muhayyerliği şart koşmaları sahih olur. Örneğin; "falan kişinin muhayyer olması şartıyla ben bu malı senden satın aldım" demek gibi.

Mezheblerin buna ilişkin detaylı görüşleri aşağıya alınmıştır.

Şart muhayyerliği, Buhârîve Müslîm´de İbn Ömerfr. tarafından ri­vayet edilen bir hadîs-i şerifle sabittir. İbn Ömer (r.a.) der ki: "Adamın bi­ri, satışlarda aldatıldığını Rasûlullah (s.a.v.) a anlattı. Rasûlullah (s.a.v.) kendisine dedi ki:

"Kendisiyle alış-veriş yaptığın kimseye de ki, aldatma yok! Sonra sen, satın aldığın her mal için üç gece muhayyersin.[2]

(131) Şâfiîler dediler ki: Şart muhayyerliği; alışverişi yapanların ya ikisi veya birisi için olur veyahut da kendilerinden başka bir kimse için olur. İkisi için olması, bu şartı bizzat telâffuz etmeleriyle olur. Meselâ söze ilk başla­yan taraf, "üç gün muhayyer olmam şartıyla bu malı şu fiyata sana sattım" der ve ikinci taraT da "üç gün muhayyer olman şartıyla bu malı şu fiyata senden satın aldım" derse ikisi için de muhayyerlik hakkı doğar.

Şart muhayyerliğinin yalnız birisi için olmasına gelince bu; söze ilk baş­layan tarafın şartı telâffuz etmesi ile olur. İlk söze başlayan taraf, örneğin "üç gün muhayyer olmam şartıyla bu malı şu fiyata sana sattım" der ve karşı taraf da muhayyerlik şartını telâffuz etmeksizin "onun üzerine senden satın aldım" derse, şart muhayyerliği sâdece birinci taraf için hak olarak doğmuş olur. Ancak ikinci tarafın, sükûtla da olsa birinciye muvafakat etmesi gere­kir. Ve yine söze ilk olarak kabul, ya da icâbla başlayan tarafın şart muhay­yerliğini telâffuz etmesi de gereklidir. Örneğin "muhayyer olmak şartıyla şu malı sana sattım" demgsi veya müşterinin "şunu, muhayyerlik şartıyla ba­na sat" demesi gibi. Ama İkinci olarak konuşan taraf, muhayyerlik şartım telâffuz ederse; meselâ satıcı "şu fiyatla bu malı sana sattım" der de müşte­ri, "benim için muhayyerlik hakkı olması şartıyla almayı kabul ettim" der­se, kabulü, satıcının icâbına uygun olmadığı için satış akdi bâtıl olur. Zîrâ bu durumda satıcının icâbı şartsız, müşterinin kabulü ise şartlıdır.

Şart muhayyerliğinin taraflardan başka yabancı biri için olması duru­muna gelince bu, taraflardan birinin veya ikisinin, muhayyerliği, mükellef olması kaydıyla kendileri dışındaki biri için şart koşmalarıyla olur. Örne­ğin, "bu malı, muhayyerlik hakkı babamda olması şartıyla şu kadar fiyatla sattım" demesi gibi. Her üç durumda da muhayyerliğin hangi şahsa âit ol­duğu belirtilmelidir. Meselâ "ikimizden birinin muhayyer olması şartıyla..." denilirse, şahıs belirtilmediği için akid fâsid olur. Kendisi için muhayyerlik hakkı şart koşulan kişi; satıcı da olsa, müşteri veya yabancı biri de olsa veya satıcıyla müşteri birlikte de olsalar, akdi gerçekleştirebileceği gibi feshetme yetkisine de sâhib olur. Muhayyerlik hakkına sâhib olandan başkasının, ak­di feshetmesi mûtemed görüşe göre sahih olmaz. Akdi yapandan başka ya­bancı birinde muhayyerlik olursa, akdi yapanın muhayyerliği düşer. Ancak yabancı şahıs, muhayyerlik süresi içinde ölürse, muhayyerlik hakkı, akid ya­pana intikal eder. Akid yapacak taraflardan birisi başka bir şahsı vekil eder­se, vekilin, müvekkilden izin almaksızın muhayyerliği karşı taraf için şart koşmaya yetkisi olmaz. Müvekkilinden izin almaksızın muhayyerliği karşı taraf için şart koşması durumunda akid bâtıl olur. Ama müvekkilinin izniy­le, gerek müvekkili gerek kendi şahsı için muhayyerliği şart koşabilir.

Malikîler dediler ki: Satıcı, müşteri veya ikisinin dışındaki yabancı biri için şart muhayyerliğinin olması sahihtir. Akdi yapanlar dışında yabancı bir şahıs şart muhayyerliğine sahip olursa, akdi onaylamak veya feshet­mek hakkına sahip olur. Muhayyerliği olmayanların bu işte söz hakları yoktur. Rıza da muhayyerlik gibidir. Muhayyerlik hakkı başkasına âit olmak üzere bir malı satın alan veya başkasına satan kişi için muhayyerlik hakkı kalmaz. Satışı başkasının rızası şartına bağlayan kişi için de aynı durum sözkonusu-dur. Sözgelimi "falan razı olursa bu malı şu fiyatla senden satın aldım" ve­ya "...sattım" diyen kişi, mûtemed görüşe göre bu durumda muhayyerlik hakkını yitirir. Kendisine muhayyerlik hakkı tanınan kişi, söz sahibi olur. Satış akdini meşveret şartına bağlama durumuna gelince, yani, "falana da­nışmak kaydıyla bu malı şu fiyatla sana sattım" veya "...satın aldım" diyen kişi, muhayyerlik hakkını yitirmez. Danışacağını şart koştuğu kimsenin gö­rüşüne başvurmadan da akdi onaylama veya feshetme yetkisine sâhib olur. Rıza ile meşveret sîgalari .arasındaki farka gelince; muhayyerlik veya rızayı başkası için şart koşan İcİşi, kendi rıza ve muhayyerlik hakkından feragat etmiş olmaktadır. Ama başkasına danışmayı şart koşan kişi, başkasının gö­rüşüne dayanmayı şart koşmakla birlikte yine de söz hakkına sahip olmak­tadır. Dilerse kendi başına da karar verebilir.

Kişi kendi yerine birini vekil tayin eder de vekili onun için bir şey satın alırsa, muhayyerlikte ona ortak olur. İkincisi malı teslim alıncaya dek önce­kinin muhayyerliği geçerli olur. Muhayyerliğin sahih olması için satıcının, parayı teslim almamış olması şarttır. Mûtemed olan görüş budur. Nitekim bu husus ileride de açıklanacaktır.

Hanefîler dediler ki: Şart muhayyerliği akdin iki tarafı veya biri ve­yahut ikisi dışındaki yabancı bir şahıs için şart koşulursa sahih olur.

Satıcı veya müşteriden biri, kendileri dışındaki yabancı bir şahıs için mu­hayyerliği şart koşarsa kendisinin muhayyerlik hakkı sakıt olmaz. Aksine, muhayyerlikte ona ortak olur. Muhayyer kılınan yabancı, akdi iptal eder veya onaylar, muhayyerliği kendisine bırakan taraf da kendisine muvafakat ederse, yaptığı tasarruf tartışmasız sahih olur. Ama muvafakat etmezse, meselâ ken­disine muhayyerlik veren taraf akdi fesheder, yabancı da akdi geçerli kılarsa bu durumda önce tasarrufta bulunanın tasarrufu geçerli olur. Her ne kadar fesih, geçerli kılmaktan daha güçlü bir tasarruf olsa da, yabancı ondan önce akdi geçerli kılarsa, yabancının tasarrufu muteber olur. Çünkü yabancı, baş­kasının kendisine zahmet vermediği bir ortamda tasarrufta bulunmuştur. An­cak yabancı ile kendisine muhayyerlik hakkı tanıyan taraf birlikte konuşurlar ve hangisinin daha önce konuştuğu bilinmezse bu durumda fesih, akdin geçerli kılınmasına tercih edilir. Sahih olan görüş budur.

Şart muhayyerliğinin vekil tarafından şaft koşulması da sahih olur. Bir kişi, muhayyerliği şart koşmasını emretmeksizin, kendisine bir malı satın al­ma konusunda bir şahsı vekil tayin eder de o vekil, bir malı gerek müvekki­li, gerek kendi şahsı, gerekse yabancı biri için muhayyerliği şart koşarak satın alırsa, muhayyerlik şartı sahih olur. Ama kendi şahsı için muhayyerliği şart koşarak satın almak üzere vekil tâyin eder de müvekkili için değil de kendi şahsı için muhayyerliği şart koşarak satın alırsa, bu muhayyerlik sahih ol­maz. Bu durumda muhayyerliği şart koşmaksızın satın alırsa, bu satış akdi, müvekkili için değil de kendisi için geçerli olur. Müvekkil, muhayyer olarak satmasını emreder de vekil, muhayyerliği şart koşmaksızın satarsa, bu du­rumda satış akdi direkt olarak bâtıl olur. Bağlayıcılığı ister tek taraftan ol­sun, ister iki taraftan olsun, feshe ihtimali olan bütün akidlerde şart muhayyerliği sahih olur. Bağlayıcı kaydını koymakla vasiyet akdi, kapsam dışına çıkmış oldu. Çünkü vasiyet, bağlayıcı olmayan bir akittir. Zîrâ vasi­yet sahibi, sağ olduğu sürece vasiyetinden cayabilir. Lehine vasiyet edilen de, vasiyeti kabul veya reddetmekte serbesttir. Şu halde vasiyet akdinde mu­hayyerliğin anlamı kalmamaktadır. Âriye ile vediada vasiyet gibidirler.

o "Fesih ihtimâli olan" kaydıyla da feshe ihtimâli olmayan nikâh, talâk ve bedelsiz hul´ akidieri de kapsam dışma çıkmış oldu. Nikâh akdinin de feshe ihtimâli olduğu söylenebilir. Çünkü nikâhın, denklik ve bulûğun olmaması, irtidat ve kölelik nedeniyle feshedilmesi, akdin tamamlanmasından önce müm­kündür. Ama akid tamamlandıktan sonra bağlayıcı olur. Ve fesih ihtimâli olmaz, trtidat nedeniyle feshedilmesine gelince bu, akdin tamamlanmasın­dan sonra da olur. Ama akdi yapanların rızasıyla değil. Oysa bizim sözü­müz, otomatikman değil de tarafların rızasıyla feshedilen akidlerle ilgilidir! Kendisinde muhayyerlik şartı bulunması sahih olan akidieri onaltı maddede toplayabiliriz:

1- kâr. Bu, fesih ihtimâli olan bağlayıcı bir akittir.

2- Müzâraa,

3- Müsakât. Müzâraa ile birlikte bu ikisi (bir nevi) icardır.

4- Kısmet. Bu bir bakıma satıştır. Yeri geldiğinde bununla ilgili geniş açıklama inşâallah verilecektir.

5- Mal üzerinde sulh olmak.

6- Zevcenin muhayyerliği şart koşması durumunda bir mal karşılığında hul´ etmek. Çünkü bu durumda hul´ akdi, kadın tarafından değil de koca tarafından bağlayıcı bir akid olmaktadır. Koca tarafından verilen karşılık yemindir ki, onun fesih ihtimali yoktur. Kadın tarafından verilen karşılık ise bir maldır ki, fesih ihtimâli vardır. Dolayısıyla kadının kendi şahsı için muhayyerliği şart koşması sahih olur.

7- Rehin. Eğer rehin alan kişi, muhayyerliği şart koşarsa, muhayyerlik, bu akitte sahih olur. Çünkü rehin, her ne kadar fesih ihtimâli olan bağlayıcı bir akitse de bu akid, rehin alan için ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Şart Muhayyerliği
« Posted on: 25 Nisan 2024, 19:30:39 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Şart Muhayyerliği rüya tabiri,Şart Muhayyerliği mekke canlı, Şart Muhayyerliği kabe canlı yayın, Şart Muhayyerliği Üç boyutlu kuran oku Şart Muhayyerliği kuran ı kerim, Şart Muhayyerliği peygamber kıssaları,Şart Muhayyerliği ilitam ders soruları, Şart Muhayyerliğiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes