> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Dört Mezheb Fıkhı > Deve, Sığır Ve Davarların Zekatının Şartları
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Deve, Sığır Ve Davarların Zekatının Şartları  (Okunma Sayısı 2241 defa)
01 Şubat 2010, 16:24:21
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 01 Şubat 2010, 16:24:21 »




Deve, sığır ve davarlar iki şartla zekâta tâbi olurlar:

1. Bu hayvanların zekâta tâbi olmaları için, besili olmayıp otlak­larda otlanmaları şarttır. Mâlikîler bu görüşe muhaliftirler.

Malikiler dediler ki: Deve, sığır ve davarların zekâta tâbi olma­ları için saime (otlanan) hayvanlar olmaları şart değildir. Bunlar, nisâb miktarını bulduktan sonra saime (otlanan) da olsalar, bütün sene boyun­ca yemle besili veya iş için kullanılmakta da olsalar, yahut da olmasalar zekâta tâbi olurlar.

Otlanan (saime) hayvanın ne demek olduğu mezheblere göre detaylı bir şekil­de aşağıda anlatılmıştır.

Hanbeliler dediler ki: Saime (otlanan) hayvan, yılın çoğunda veya azında sâhibsiz otlaklarda otlanan hayvandır. Bu hayvanların zekâta tâbi olmaları için ayrıca sütünün sağılması, yavrularının çoğalması veya semizletilmesi için elde bulundurulmaları da şarttır. Şayet ticâret için bulunduruluyorlarsa, ileride izah edilecek şekilde zekâta tâbi olurlar. Bunla­rın zekâta tâbi olmaları için bizzat sâhibleri tarafından yayılmaya gönde­rilmeleri şart değildir. Kendiliklerinden veya kendilerini gasbeden kişi ta­rafından sahibinin kastı olmaksızın senenin çoğunda sâhibsiz otlaklarda yayılırlarsa da zekâta tâbi olurlar.

Şafiiler dediler ki: Saime hayvan, kendisine mâlik olduğunu bilen sahibi tarafından, veya sahibince otlatılması için vekîl tâyin edilen kişi tarafından, senenin tümünde sâhibsiz otlaklarda yayılan hayvandır. Kıy­meti az olan sâhibli otlaklar da sâhibsiz otlak gibidir. Otlanan hayvanı, bir iki günlük az bir süre yemediği takdirde, açık bir zararın meydana gelmiyeceği bir yemle beslemenin bir sakıncası olmaz. Tabiî bu az yemle, saimelik şartını kesme kasdı güdülmezse sakıncası olmaz. Bu şartlardan biri ihlâl edilirse, saimelik vasfı kalkar. Örneğin bu hayvan kendi başına gidip yayılırsa veya sahibinden ya da sahibinin vekil tâyin ettiği kimseden başkası tarafından otlaührsa, yaşamasını temine yetmeyecek veya açık bir zararla birlikte yaşamasını temin edecek miktarda bir yem kendisine veri­lirse veya açık bir zarar olmaksızın yaşamasını temin eden bir yem kendi­sine verilir de bununla saimelik vasfını kaldırmak amaçlanırsa veyahut da bu hayvan bir mirasçıya intikâl eder de onun bundan haberi olmaz­sa... Bütün bu durumlarda bu hayvanlar zekâta tâbi olmazlar. Yine sai­melik şartlarını tümüyle taşıyan hayvanlar, bir işte çalıştırılmak maksa­dıyla elde bulundurulurlara zekâta tâbi olmazlar.

Hanbeliler dediler ki: Saime hayvan, sütü, yavruları ve kesimi için değil de kuvvetlenmesi amacıyla semizlemesi için elde bulundurulan ve yine bu amaçla sahibi tarafından senenin çoğunda meralara otlatmaya gönderilen hayvandır. Ayrıca bu hayvanların zekâta tâbi olmaları için, sâhibleri tarafından bu amaçla otlatılmaya gönderilmeleri kasdedilmiş ol­malıdır. Bunları kesmek, binmek, yük taşımak, tarlada çalıştırmak gaye­siyle otlatmayı kasdederse zekâta tâbi olmaz. Ticâret maksadıyla otlatma­yı kasdederse ileride izah edilecek şekilde zekâta tâbi olur. Bu hayvanı, sahibi senenin yansı veya daha fazlası süresince yemle besler veyahut da sahibinin kastı olmaksızın kendiliğinden yayılırsa da zekâta tâbi olmaz.

Mâlikîler: Saime hayvanın tanımım yapmamışlardır. Bilindiği gi­bi bunlara göre zekâtın kapsamına girmesi açısından saime hayvanla di­ğer hayvanlar arasında herhangi bir farklılık söz konusu değildir.

2. Bu hayvanlar nisâb miktarına ulaşmış olmalıdırlar. Bunlar, nisâb miktarına ulaşmaz veya yemle beslenip herkese açık sâhibsiz otlarla beslenmezlerse zekâta tâbi olmazlar. Bu hayvanlar, binmek ve­ya tarlada çalıştırılmak için elde bulunduruluyoriarsa zekâta tâbi olmazlar.[210]


Develerin Zekatı

Develerin ilk zekât nisabı beş tanedir. Beş devesi bulunan bir kişi, bunlar için zekât olarak bir koyun veya keçi gibi bir davar verir. Yirmi­ye kadar her beş deve için bir koyun veya keçi verilir. Yani yirmi deve için dört koyun veya $eçi verilir. Develerin sayısı yirmi beşi bulunca bunlar için bir “bint-i-mehâd” (bu, bir yaşını tamamlayıp iki yaşına giren devedir) verilir. Develerin sayısı otuz altıyı bulunca bunlar için bir “bint-i lebûn” (bu da iki yaşını tamamlayıp üç yaşına giren devedir) verilir. Develerin sayısı kırk altıyı bulunca, bunlar için bir “hıkka” (üç yaşını tamamlayıp dört yaşına giren deve) verilir. Develerin sayısı alt­mış biri bulunca, bunlar için bir “cez’a” verilir. (Cez’a, dört yaşını ta­mamlayıp beş yaşma giren devedir.)

Özel isimleri belirtilen bu hayvanların meselâ bir yaşını tamamla­yıp İkinciye girmiş olmaları veya iki yaşını tamamlayıp üçüncüye girmiş olmaları veyahut da üç yaşını tamamlayıp dördüncüye girmiş olmaları şartı ittifakla kabul edilen bir şarttır. Ancak Hanbelîler bu hayvanların bir sonraki yaşa girmiş olmaları şartını aramayıp bir sonraki yaşa ulaş­mış olmalarını yeterli görmektedirler.

Develerin sayısı yetmiş altıyı bulunca bunlar için İki tane “bint-i lebûn” verilir. Doksan biri bulunca bunlar için iki tane “hıkka” verilir.

Yüz yirmi biri bulunca, bunlar için üç tane “bint-i lebûn” verilir. Şâfiîlerle Hanbelîler bu görüştedirler. Mâlikîlerle Haneîîlerin buna ilişkin gö­rüşleri aşağıda belirtilmiştir.

Malikiler dediler ki: Develerin sayısı yüz yirmi bir ilâ üç yüz yirmi dokuz arasında olursa, zekât memuru dilediğinde üç tane bint-i lebûn veya dilerse iki tane hıkka alır. Tabiî ki bu iki sınıf hayvan, zekât verecek olanın yanında bir arada bulunur veya her ikisi de bulunmazsa, zekât memuru muhayyer olur. Ama bunlardan sadece bir çeşidi bulunur­sa, zekât ister istemez onunla ödenir. Zekât verecek olan yükümlü, me­murun istemesiyle de olsa yanında bulunmayan çeşitle zekâtını ödemeye zorlanamaz.

Hanefiler dediler ki: Develerin sayısı yüzyirmiyi aşınca farîza ye­niden başlar. Böylece yüzyirmiden fazlasının zekâtı, ilk nisabın zekâtı gi­bi olur: Yüzyirmiden sonraki her beş deve için, iki hıkkaya ek olarak birer davar verilir. Bu hesap yüzkırkbeşe kadar yapılır. Yüzkırkbeş deve için iki hıkka ve bir de bint-i mehâd verilir.

Develerin sayısı yüzeHiyi bulunca üç hıkka verilir. Yüzellibeşten sonraki her beş deve için üç hık­kaya ek olarak birer davar verilir. Bu hesab yüzyetmişdörde kadar devam eder. Develerin sayısı yüzyetmişbeşi bulunca üç hıkka ve bir bint-i mehâd verilir. Yüzseksenaltı deve için de üç hıkka ve bir bint-i lebûn verilir. Sayıları yüzdoksanaltıya varınca da bunlar için dört hıkka verilir. Bu öl­çü ikiyüze kadardır. İkiyüzü bulunca da, zekât verecek olan mal sahibi dilerse dört hıkka, dilerse de beş tane bint-i lebûn verir. Bundan sonra farîza yeniden başlar. Şöyle ki: İkiyüzden sonraki her beş deve için zim­metinde bulunan dört hıkka, ya da beş bint-i lebûna ek olarak birer da­var verir. Bu hesap ikiyüzyirmidört deveye kadar yapılır. Develerin sayısı ikiyüzyirmibeşi bulunca dört hıkka, ya da beş bint-i lebûna ek olarak bir bint-i mehâd verilir. İkîyüzotuzaltıya varınca beş hıkka verilir. Bu hesap ikiyüzelliye kadar tatbik edilir. Bunu da geçerse önceki hesâblarda her beş deve için uygulanan hesabın aynısı uygulanır.

Develerin sayısı yüzotuza varınca farîza değişir ve her kırk deve için bir bint-i lebûn, her elli deve için de bir hıkka verilir. Yüzotuz deve için iki bint-i lebûn ve bir hıkka verilir. Yüzkırk deve için üç hıkka veri­lir. Her on sayı arttıkça bu farklılık tatbik edilir. Belirtilen iki sayı arasın­daki küsurat, zekâttan muaftır. Örneğin beş deve için bir davar verildi­ği gibi, dokuz deve İçin de bir davar verilir. Nisabın aslına eklenen bu dört deve için ayrıca zekât verilmez. Develer için davarların zekât olarak verilmesi, ancak mezheblerin aşağıda belirtilen detaylı şartları doğrultusunda yeterli olabilir.

Hanefiler dediler ki: Develer için zekât olarak verilecek davar, koyun olsun keçi olsun, bir yaşını tamamlayıp iki yaşına girmiş olmalı­dır. Zekâtları verilen develer ayıplı olsalar da zekât olarak verilen davar ayıplı ve kusurlu olmamalıdır.

Hanbeliler dediler ki: Zekât olarak verilecek davar eğer koyunsa altı ayı doldurmuş olmalıdır. Eğer keçiyse bir yaşım tamamlamış ol­malıdır. Zekât olarak verilecek davarın, kurban olmaya engel kusurlar­dan salim bulunması gereklidir. Ancak bu davarın, zekâtı olarak verilece­ği deve hasta ise, hastalığı nedeniyle değerini yitirdiği nisbette verilecek davar da eksik değerli olmalıdır. Meselâ bir kişinin seksen cüneyh değe­rinde beş tane hasta devesi olduğunu düşünelim. Bu develer sıhhatli olsa­lardı yüz cüneyh, değerinde olacaklardı. Böyle olunca hasta develer, sıh­hatli develere nisbetle beşte bir oranında değer kaybetmiş olmaktadırlar. Öyleyse sağlam olan beş deve için verilecek bir davarın değeri beş cüneyh ise, hasta olan bu beş deve için zekât olarak verilecek davarın değeri dört cüneyh olmalıdır.

Şafiiler dediler ki: Zekât olarak verilecek davar, koyun ise bir seneyi doldurmuş olmalıdır. Eğer doğumundan itibaren altı ay geçmiş de ön dişleri düşmüşse, seneyi doldurmamış olsa bile zekât olarak verilmesi yeterli olur. Zekât olarak verilecek davar keçiyse, iki yaşını tamamlayıp üç yaşına girmiş olmalıdır. Zekât olarak verilecek davar, koyun da olsa keçi de olsa, zekâtı olarak verildiği deve ayıplı ve kusurlu olsa da kendisi­nin ayıp ve kusurlardan salim bulunması gerekir.

Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 01 Şubat 2010, 16:28:50 Gönderen: ezelinur »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Deve, Sığır Ve Davarların Zekatının Şartları
« Posted on: 29 Mart 2024, 02:00:55 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Deve, Sığır Ve Davarların Zekatının Şartları rüya tabiri,Deve, Sığır Ve Davarların Zekatının Şartları mekke canlı, Deve, Sığır Ve Davarların Zekatının Şartları kabe canlı yayın, Deve, Sığır Ve Davarların Zekatının Şartları Üç boyutlu kuran oku Deve, Sığır Ve Davarların Zekatının Şartları kuran ı kerim, Deve, Sığır Ve Davarların Zekatının Şartları peygamber kıssaları,Deve, Sığır Ve Davarların Zekatının Şartları ilitam ders soruları, Deve, Sığır Ve Davarların Zekatının Şartlarıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes