> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Dört Mezheb Fıkhı > Beş Vakit Namazı Cemaatle Kılmanın Hükmü Ve Delili
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Beş Vakit Namazı Cemaatle Kılmanın Hükmü Ve Delili  (Okunma Sayısı 2899 defa)
29 Ocak 2010, 18:29:49
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 29 Ocak 2010, 18:29:49 »




Mezhebler, beş vakit farz namazda cemaatin gerekliliği hususun­da ittifak etmişlerdir. Mükellefin, namazı özürsüz olarak tek başına kıl­ması uygun olmaz. Hanbelîlerse bunun, beş vakit namazda farz-ı ayn olduğunu söylemişlerdir. Ne var ki, diğer üç mezheb bu hususta onla­ra katılmamışlardır. Hanbelîlerle onlara muvafakat eden âlimler, bu hük­mü verirlerken Buhârî’nin rivayet ettiği şu hadîs-i şerîfi delil olarak ileri sürmüşlerdir:

“Nefsim kudret elinde bulunan Allah’a hamdolsun! İstedim ki bir miktar odun toplanmasını emredeyim. Sonra da bunlar yakılsın. Daha sonra namaz kılınmasını emredeyim de namaz için ezan okunsun. Bir adama emredeyim de insanlara imamlık etsin. Geride kalan (cemaate katılmayan) erkeklere gidip, evlerini ateşe vereyim... Nefsim kudret elinde bulunan Allah’a andolsun ki, bunlardan biri, (cemaate gelmekle) kemik üzerinde yağlı bir et parçası veya iki ince ok bulacağını bilse mutlaka yatsı namazına gelirdi.” [62]

Bu hadis, cemaatin farz olduğuna delâlet etmektedir. Zîrâ ateşle yakma cezası, sadece farzı terk etme ve büyük haram işlemekten ötürü verilir. Hiç şüphesiz bu hadîs, cemaate gitmeyenleri ateşte yakarak cezalandırmayı gerekli kılmamakta, ancak cemaatin ne derece önemli olduğunu ve Peygamber (s.a.s.)’in bununla ne kadar İlgilendiğini ifade etmektedir. Şüphesiz ki bu hadîste yatsı namazından başka bir namaz anılmamıştır. Hanbelîlerle onlara muvafakat eden âlimlerin, bu hadîsi sadece yatsı namazını cemaatle kılma hususunda delil edinmeleri müm­kündür. Diğer vakit farzlarını cemaatle kılmanın zorunluluğuna bu ha­dîste değinilmemektedir. Yalnız, diğer mezheblere mensup âlimler bu hususta birçok cevaplar vermişlerdir. Meselâ demişlerdir ki: Bu hadîs, Peygamber Efendimiz tarafından İslâmiyet’in başlangıç dönemlerinde irâd buyurulmuştur. O zamanlar ise müslümanların sayısı azdı. Cema­atleşme, özellikle yatsı namazında mümkün hale geliyordu. Çünkü yat­sı vaktinde herkes artık işten elçekmiş oluyordu. Müslümanların sayısı artınca birinci hadîs, şu ikinci hadîsle nesh edildi:

“Cemaatle kılınan namaz, yalnız olarak kılınan namazdan yirmi yedi derece daha faziletlidir” [63]

Cemaatin çok faziletli oluşu, cemaate katılanların fazilete ortak ol­malarını da gerekli kılar. Yalnız olarak kılmak, efdâl olmamakla birlikte câizdir. Ayrıca cemaatten geri duranların evlerinin yakılması hükmünün nesh edildiği hususunda da ittifak vardır. Bu hadis, cemaatin farzlığı yönünde, tam bir delil değildir. Bununla beraber Hanbelîler, namazı cemaatle kılmanın farz olduğuna delil olarak şu âyet-i kerîmeyi ileri sürmektedirler:

“İçlerinde olup namaz kıldırdığında, onlardan bir grup, seninle bir­likte namaza dursun ve silahlarını da (yanlarına) alsınlar. Böylece onlar secde ettiklerinde arkalarınızda olsunlar. Bu kez namaz kılmayan diğer grup gelsin, seninle namaz kılsınlar. Koruma tedbirlerini ve silâhlarını da alsınlar.” [64]

Hanbelîler bu âyetten şu yöntemle delil çıkarmaktadırlar: Yüce Al­lah müslümanlara, şiddet ve sıkıntı zamanında bile, namazı cemaatle kılmalarını emretmiştir. Cemaat vâcib olmasaydı, bu şekilde namaz kıl­maları emredilmezdi. Diğer mezheblere mensub âlimlerse, bu âyetin cemaatin farz-ı ayn olduğuna değil, meşru olduğuna delâlet ettiğini söy­lemişlerdir.

Âyette geçen bu vaktin, korku ve şiddet vakti olduğu görüşüne gelince, bu doğrudur. Sahâbîlere bu şekilde namaz kılmalarının öğre­tilmesine gelince, bu onların münferid olarak namazı kılmalarını Önle­mek içindir. Düşman karşısında duran cemaat, namaz kılmakta olan diğer cemaati koruyup kollar. Düşman fırsat bulup da ansızın saldıra­cak olursa, koruyucu olarak beklemekte olan bu cemaat, namaz kıl­makta olanları derhal uyanır ki, namazlarını kessinler ve düşmana kar­şı dursunlar. Bu da dikkat ve tetikte durmanın en son ve en ileri şekli­dir.

Evet, bu âyet-i kerîme, namazı cemaatle kılmanın, kâinatın ulu ya­ratıcısının azametini hisseden müslümanlar nazarında ne derece önemli olduğuna işaret etmektedir. Bu müslümanlar namazın, en sıkıntılı ve tehlikeli durumlarda bile ulu yaratıcılarına karşı boyun bükme ve tesli­miyet olduğunu bilmekteydiler. Namazı cemaatle kılmanın ittifakla ge­rekli olduğu hususunda hiç şüphe yoktur. Yalnız, ihtilâf edilen husus, cemaatin beş vakit farz namazlar için farz-ı ayn olup olmadığıdır. Cumhur-u ulemâ, bunun farz-ı ayn olmadığını beyan etmişlerdir. Bütün bu anlattıklarımızdan sonra, beş vakit farz namazı cemaatle kılmanın hükmüne ilişkin olarak mezheblerin detaylı görüşleri de aşağıda gösterilmiştir.

Malikiler dediler ki: Beş vakit farz namazı cemaatle kılmanın hükmüyle ilgili olarak iki görüş mevcuddur: Bunlardan biri meşhur, diğe­ri tahkik mertebesine yakındır.

Birinci görüşe göre, bu namazları cemaatle kılmak her namaz kılan yükümlünün ikâmet ettiği her mescid ve her belde ile ilgili olarak müekked sünnettir. Yani beldedeki bazı kimseler cemaatle kıldıkları takdirde, sünneti terk ettikleri gerekçesiyle diğer kılmayanlarla savaşılmaz. Fakat bir beldedeki insanların tümü, namazlarını cemaatle kılmadıkları takdirde, sünneti hafife almaları nedeniyle, hepsiyle savaşılır.

İkinci görüşe göre bu namazları cemaatle kılmak, bir belde halkı için farzı kifâyedir. Belde ahâlisinin tümü cemaatle kılmayı terk ederse, onlarla savaşılır. Bir kısmı cemaatle kılarsa, bu farzlık, diğerlerinin üs­tünden kalkar. Ayrıca cemaatle kılmak, her mescidde erkekler için sün­nettir. Her namaz kılanın, özellikle kendi nefsi için bu mendubtur.

Mâlikîlere göre kişi, iki görüşten biriyle amel edebilir. Eğer bir kimse bunun müekked bir sünnet-i ayn olduğunu kabul ederse, “her namaz kılanın, her mescidde cemaatle edâ etmesi gerekir” sözü sahîh olur. Yal­nız şu da var ki; her ne kadar bu bütün namaz kılanlar için müekked bir sünnet-i ayn ise de, belde ahâlisinin bir kısmı bunu yerine getirdiği takdirde, cemaati terk ettikleri gerekçesiyle diğerleriyle savaşılmaz.

Bir beldede, içinde cemaatle namaz kılman bir mescid bulunduktan sonra, bu durum, cemaati terk eden diğer ahâliyle savaşılmaması için ye­terli bir sebep olur. Beş vakit farzı cemaatle kılmanın farz-ı kifâye oldu­ğunu ileri sürenler, belde halkının bir kısmının bu farzı yerine getirmesi halinde diğerlerinin sorumluluktan kurtulacaklarını söylemektedirler. Her ne kadar sonraki detaylarda aykırı görüş beyan etmişlerse de, bu hususta Şâfiîler de Mâlikîlere muvafakat etmişlerdir.

Hanefiler dediler ki: Beş vakit farz namazları cemaatle kılmak müekked bir sünnet-i ayndır. Buna vâcib de denebilir. Çünkü esahh olan görüşe göre müekked sünnet, vâcib demektir. Bilindiği gibi Hanefîlere göre vâcib, mertebece farzdan daha aşağıdadır. Vacibi terk eden kişinin günahı, farzı terk edenin günahından daha azdır. Bu görüş, beş vakit far­zı cemaatle edâ etmenin müekked bir sünnet-i ayn olduğunu söyleyen Mâlikîlerin görüşü ile aynı olmaktadır. Yalnız bu iki mezheb, cemaatle namaz kılmayı terk eden belde halkıyla savaşma meselesinde görüş ayrılı­ğına düşmüşlerdir. Cemaatle namaz kılmak, ileride açıklanacak mazeret­leri olmadığı takdirde, hür ve akıllı erkekler için sünnettir. Kadın ve ço­cukların cemaatle kılmalarını ve cemaatle ilgili diğer şartları ileride açık­layacağız.

Şafiiler dediler ki: Beş vakit farzı cemaatle kılmanın hükmüyle ilgili olarak bazı görüşler mevcudtur: Kuvvetli görüşe göre bu, farzı kifâ­yedir. Ahâlinin bir kısmı bu farzı yerine getirdikleri takdirde, diğerleri sorumluluktan kurtulurlar. Beldenin bir mescidinde cemaatle kılındığı takdirde halkın geri kalan kısmı, cemaatle kılma sorumluluğundan kurtulur­lar. Aynı şekilde, bir yöredeki insanların bir bölümü bu namazları cema­atle kılarlarsa, o yöredeki geri kalan insanlar, cemaatle kılma yükümlülü­ğünden, kurtulurlar.

Bazı Şâfiîler, beş vakit farzı cemaatle kılmanın müekked bir sünnet-i ayn olduğunu söylemişlerdir ki bu, meşhur bir görüştür. Bu açıdan cena­ze namazı da, beş vakit farz namaz hükmüne tâbidir. Yalnız bunlar der­ler ki: Cenaze namazını bir erkek veya bir mümeyyiz çocuk kılarsa, di­ğerleri yükümlülükten kurtulurlar. Ama bir kadın kılarsa, diğerleri yü­kümlülükten kurtulamazlar.

Hanbeliler dediler ki: Beş vakit farz namazı cemaatle kılmak, yakında açıklanacak şartlar doğrultusunda farz-ı ayn olur. Onların bu konuda getirdikleri delilleri daha önce görmüştük.[65]

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Beş Vakit Namazı Cemaatle Kılmanın Hükmü Ve Delili
« Posted on: 27 Nisan 2024, 07:22:11 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Beş Vakit Namazı Cemaatle Kılmanın Hükmü Ve Delili rüya tabiri,Beş Vakit Namazı Cemaatle Kılmanın Hükmü Ve Delili mekke canlı, Beş Vakit Namazı Cemaatle Kılmanın Hükmü Ve Delili kabe canlı yayın, Beş Vakit Namazı Cemaatle Kılmanın Hükmü Ve Delili Üç boyutlu kuran oku Beş Vakit Namazı Cemaatle Kılmanın Hükmü Ve Delili kuran ı kerim, Beş Vakit Namazı Cemaatle Kılmanın Hükmü Ve Delili peygamber kıssaları,Beş Vakit Namazı Cemaatle Kılmanın Hükmü Ve Delili ilitam ders soruları, Beş Vakit Namazı Cemaatle Kılmanın Hükmü Ve Deliliönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes