> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Dört Mezheb Fıkhı > Abdestin Sünnet Ve Mendublarının Sayımı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Abdestin Sünnet Ve Mendublarının Sayımı  (Okunma Sayısı 1664 defa)
25 Ocak 2010, 14:43:59
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 25 Ocak 2010, 14:43:59 »




Sünnet, mendub, müstehab ve fazîiet kavramlarının izahı hususun­da mezheblerin ayn görüşlere sâhib olduklarını öğrenmiş bulunuyoruz. Bazı mezheb İmamları sünnet, mendub, müstehab ve tatavvu kelimeleri­nin eş anlamlı olduklarını; bazılarıysa bunların ayrı anlamları ifade ettiklerini ileri sürmektedirler. Bu hususta her mezhebin kendi görüşünü dip­notlarda detaylı bir şekilde anlatmış bulunmaktayız.

Hanefiler dediler ki: Abdestin sünnetlerinin bir kısmı müekkeddirler. Ki bunları yapan sevâb kazanır, yapmayansa azâblandınhr. Örneğin vâcib gibi: Bunlara göre vâcib ile farz arasında bir ayırım mevcud olduğu da bilin­mektedir. Abdestin müekked sünnetleri şunlardır:

a. Besmele: Abdest alacak olan ister uykudan uyanmış olsun, ister uyanık halde bulunsun zorunlu olarak besmele sünnetini yerine getirmekle yükümlüdür. Besmelenin yeri, abdestin ilk başlangıç anıdır. “Besmele” ilk başta unutulur, birkaç organ yıkandıktan sonra hatırlanacak olur ve “besmele” çekilirse bu sünnet yerine getirilmiş olmaz. Ancak ilk başta unu­tup da abdesti bitirmeden önce hatırlayan bir şahıs yine de “besmele” çe­ker. Ki abdesti hiç değilse “besmele”siz olmasın. İstincâdan önce ve sonra da “besmele" çekilmesi gerekir. Ancak istincâ yapan, avreti açık iken veya necaset mahallinde iken “besmele” getiremez. Nitekim bu husus istincâ bahsinde ayrıca anlatılacaktır. Rasülullah (s.a.s.) dan rivayet edilen “besmele” metni şudur:

“Ulu Allah´ın adıyla başlarım. İslâm dînini bize bahşettiğinden ötürü de Allah´a hamd ederim.”

Bir kişi abdestin başlangıcında, veya veyahutta derse sünneti yerine getirmiş olur.

b. Elleri bileklere kadar yıkamak: Bilindiği gibi bilek, avucun dışında ve orta parmak köküyle ondan önceki parmak kökü arasında bulunan çu­kur kısımdır. Bazı Hanefîler, su kabına daldırmadan elleri bileklere kadar üç defa yıkamak farz, bu işi abdestin diğer fiillerinden önceye almak da sün­nettir demişlerdir. Elleri kabta yıkamayla ilgili detaylar da vardır. Zîrâ elin yıkanacağı kab leğen, kova ve benzeri açık kablardan olacağı gibi, ibrik ve benzeri kapalı kablardan da olabilir. Eğer ibrikse bunu sol eliyle tutup suyu üç defa sağ eline dökmesi, sca/u da sağ eliyle tutup üç defa sol eline dökme­si müstehab olur. Eğer kab açık ise bu kabtan tas gibi su almaya yarayacak bir şey varsa bu tası önce sol eliyle tutup üç defa sağ eline dökmesi; sonra da sağ eliyle tutup üç defa sol eline dökmesi müstehab olur. Yok eğer bera­berinde kaptan su alacak tas ve benzeri bir şey yoksa sol elinin parmaklarını birbirine yapıştırarak avuçlarına kadar suya daldırması müstehab olur. Bu parmaklarıyla su alır. El açık ve parmaklar bitişik, kepçevâri ve azıcık da kavisli bir şekilde suya daldırılacak, avuçsa suya girmeyecektir. Eğer avucunun tümünü suya daldırırsa, kaptaki de az su olduğundan avuca gelen su müsta’mel su hükmüne girer. Ancak abdest almakta olan kişi, avucuna ge­len suyun, avuçladığı suyun yansı kadar olmadığına gâlib zanla hükmederse bu durumda müsta’mel olmaz. Abdest alacak adam kabtaki az suya elini daldırmasına rağmen suyun müsta’mel olmamasını, yani eski temizleyicilik vasfını yitirmemesini isterse bu suyla organlarını yıkamayı değil de sadece bu suyu avuçlayacağına niyet etmelidir. Şöyle ki: Bu adam, “Bu sudan avuçlamaya niyet ettim” dese ve sonra da yıkamak istediği organını yıkasa, bu durumda su müsta’mel olmuş olmaz. Çünkü su, önceden kendisi ile abdest almaya niyet edilirse müsta’mel olur. Daha önceki kısımlarda da anlatıldığı gibi su, ibâdet işinde kullanılması istenildiğinden müsta’mel olur.

Tabiî bu anlattıklarımız, elin üzerinde muhakkak bir necasetin bulun­maması şartına bağlıdır. Eğer elde bir necaset olur da elini su kabına daldı­rırsa ister avuçlamaya niyet etsin ister etmesin su, necis olur. Eli necâsetli olduğu için kabtan taslafveya temiz bir mendille veya ağzıyla su alıp elindeki necaseti yıkamaktan âciz kalırsa, su almak için başka hiçbir araç da bula­mazsa sudan vazgeçip teyemmüm eder. Namazını kılar. Bu namazı iade et­mesi de gerekmez.

c. Mazmaza ve istinşak: Hanefîler nazarında bunlar, vâcib mânâsındaki müekked sünnettendirler. Terkedilmeleri günâha sebebiyet verir. Her defası için avuca ayrıca su almaya gerek yoktur. Hattâ avucuna su alıp bir kısmıyla mazmaza yapar, geri kalanıyla da istinşak yaparsa yine caiz olur. Ama avucuna su alır, bu suyla istinşak yapar, sonra da suyu tekrar avucuna boşaltıp mazmaza yapacak olursa bu caiz olmaz. Sonra mazmaza demek, abdest alanın ağzının tamamını suyla yıkamasıdir. Ağzını oynatmaksızm suya daldırırsa da yeterli olur. Ağzına su alıp suyu dışarı atmaz, aksine içerse bu da sünnetin yerine getirilmiş olması için yeterli olur. Tabiî ağzını üç defa suyla doldurması şarttır. Ama suyu süzerek içecek olursa bu, yeterli olmaz.

Istinşaka gelince bu, burun yumuşaklığına değinceye dek suyu buruna çekmektir. Ama daha üst tarafına suyu çekmek sünnet değildir. Soluk ala­rak suyu içeri çekmek de sünnet değildir. Oruçlu olmayanın mazmaza ve istinşakta mübalağa yapması sünnettir. Oruçlunun yapması ise mekruhtur. Çün­kü bu durumda orucun bozulma ihtimâli vardır. Sünnet gereği olarak hem mazmaza hem de istinşakm üçer defa yapılması icâb eder. İstinşak yapar­ken su, sağ elle buruna çekilir. Sol elle de burundan dışarı atılır. Ki Mâlikîler bu durum için istinşak ifadesini kulanmakta ve müekked sünnetlerden saymaktadırlar.

d. El ve ayak parmaklarının hilâllenmesi: Hilâllemek, damlamakta olan suyla parmakları birbirinin arasına girdirmektir. İhtilafsız olarak bu mü­ekked bir sünnettir. Parmaklar birbirine bitişik, ancak aralarına su girebiliyorsa bu durumda aralarını hilâllemek sünnet, eğer aralarına su girmiyorsa vâcib olur. El parmaklarını hilâllemek, iki elin parmaklarını birbirlerinin arasına geçirmekle olur. Ayak parmaklarına gelince, sağ ayağının küçük par­mağım sol elinin serçe parmağıyla hilâlleyecek ve bu ayak bitirildikten sonra sol ayağın baş parmağından başlayıp serçe parmağında sona erdirecektir. Tabiî bu sekil, en iyi olanıdır. Dileyen dilediği şekilde hilâlleyebilir.

e. Her yıkayışın üçlenmesi: Her organın tamamını bir defa suyla yı­kamak farz, ikinci ve üçüncü defa yıkamaksa müekked sünnettir. Doğru olan görüşe göre bu böyledir. Farz olan birinci yıkayışta su, organın üzerinde akı­tılıp damla damla yere akmalıdır. Birinci yıkayışta su, organın yıkanması gereken yerlerinin tümünü kaplamaz da ikinci veya üçüncü yıkayışta su her tarafını kaplayacak olursa farz yerine getirilmiş, ama sünnet aksamış olur.

f. Başın tümünü meshetmek: Sadece farz olan miktarı meshetmekle yetinilir ve bu davranış birkaç kez tekrarlanacak olursa günahkâr olunur. Başı meshederken ıslak parmaklar başın ön tarafına konulup, başın tümü­nü kapsayacak şekilde ense köküne doğru sürmelidir. Bundan sonra parmak­larda fazla ıslaklık kalmışsa yine meshe devam edilmelidir. Islaklık kalma­mışsa buna gerek yoktur. Mâlikîler de bu görüştedirler.

g. Kulakları meshetmek: Başın mesh suyu île kulakların içi ve arka kısımları meshedilir. Bu mesh için yeni su almak daha iyi olur. Ki Hanefîlerin bir kısmı bunu yeğlemişlerdir. Baş meshedildikten sonra avuçta su kalmamışsa kulaklar bu suyla meshedilir. Ancak avuçtaki su kurumuşsa yeni su almak gerekir. Kulağın içi işaret parmağıyla, arka kısmı da baş parmakla meshedilir.

h. Niyet: Abdest alan kişi niyet ederken hades hâlinin giderilmesine veya namaz kılma ruhsatını elde etmeye veya temizlemeye veyahut da salt abdest almaya niyet etmelidir. Ama en faziletli olanı, abdest alanın “Allah´a ibâdet kasdıyla namaz için abdest almaya niyet ettim” demesidir. Veya, “Ha­des hâlinin kaldırılmasına niyet ettim” demesidir. Ya da, “temizlenmeye ni­yet ettim” diyebileceği gibi, “namaz kılmayı mubah etmeye niyet ettim” de diyebilir. Niyetin asıl yeri kalb ise de, bu cümlelerden birini söylemek müstehab olur. Niyetin vaktine gelince bu, yüzün yıkanılmasına başlanıldığı an­dır.

i. Misvak kullanmak: Misvakın, bilinen erak ağacından olması şart değildir. En iyisi murra ağacından yapılanıdır. Bu ağaçtan yapılan, ağzın güzel kokmasını sağlar. Dili fasihleştirir... Dişleri temizler... Ağızdaki kirlerin mideye girmesini önlediği için mideyi de kuvvetlendirir... En ideâli; kuru ol­mayan, serçe parmak kalınlığında ve bir karış uzunluğunda olanıdır. Mis­vak bulunmadığı takdirde diş fırçaları da misvak yerine kullanılabilir. Fırça da bulunmazsa parmaklarla diş ve ağız temizlenir. Sakız da misvak yerine geçerli olur. Şayet misvak varsa mendub olan kullanış şekli şöyledir: Mis­vak sağ elle tutulacak. Serçe parmak altta, baş parmak fırçalı kısmın biraz aşağısında, diğer üç parmak da misvâğın üzerinde tutulmalıdır. Misvak, mazmaza anında kullanılır. Eğer kullanmaya engel bir hal varsa zorunluluk do­layısıyla terk edilebilir. Uzanmış olan bir kişinin misvak kullanmasında ke­rahet vardır.

Bu müekked sünnetleri anlattıktan sonra gelelim Hanefîlere göre abdest için müstehab olan hususlara: Sahîh olan görüşe göre bunlar her ne kadar müekked sünnet değilseler de sünnettirler. Ki bunları şu şekilde bir sırala­maya tâbi tutabiliriz:

a. Tertib: Farzları yerine getirirken önce yüzü yıkamakla işe başlanır. Sonra...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Abdestin Sünnet Ve Mendublarının Sayımı
« Posted on: 18 Nisan 2024, 04:37:34 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Abdestin Sünnet Ve Mendublarının Sayımı rüya tabiri,Abdestin Sünnet Ve Mendublarının Sayımı mekke canlı, Abdestin Sünnet Ve Mendublarının Sayımı kabe canlı yayın, Abdestin Sünnet Ve Mendublarının Sayımı Üç boyutlu kuran oku Abdestin Sünnet Ve Mendublarının Sayımı kuran ı kerim, Abdestin Sünnet Ve Mendublarının Sayımı peygamber kıssaları,Abdestin Sünnet Ve Mendublarının Sayımı ilitam ders soruları, Abdestin Sünnet Ve Mendublarının Sayımıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes