> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Kuranı Kerim > Diyanet Vakfı Meali > Yusuf Sûresi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Yusuf Sûresi  (Okunma Sayısı 1839 defa)
25 Nisan 2011, 23:50:25
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 25 Nisan 2011, 23:50:25 »



12-YÛSUF

Yusuf suresi, 111 (yüzonbir) âyet olup 1,2 ve 3. âyetler Medine'de, diğerleri Mekke'de inmiştir. Sûrenin başından sonuna kadar Yusuf Peygamber'den bahsedildiği için bu adı almıştır.

Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla.

1.
Elif. Lâm. Râ. Bunlar, apaçık Kitab'ın âyetleridir.

Rivayet edildiğine göre, yahudi alimleri Mekke müşriklerinin ileri gelenlerine, “İsrailoğullarının niçin Mısır’a gittiklerini Muhammed’e sorun, bakalım ne cevap verecek” diye telkin etmişler, onlar da sormuş, bunun üzerine bu sure inmiştir. Nitekim ayette onların bu sorularına işaret edilmektedir
.


2. Anlayasınız diye biz onu Arapça bir Kur'an olarak indirdik.

3.
(Ey Muhammed!) Biz, sana bu Kur'an'ı vahyetmekle geçmiş milletlerin haberlerini sana en güzel bir şekilde anlatıyoruz. Gerçek şu ki, sen bundan önce (bu haberleri) elbette bilmeyenlerden idin.

4. Bir zamanlar Yusuf, babasına (Ya'kub'a) demişti ki: Babacığım! Ben (rüyamda) on bir yıldızla güneşi ve ayı gördüm; onları bana secde ederlerken gördüm.

5. (Babası: ) Yavrucuğum! dedi, rüyanı sakın kardeşlerine anlatma; sonra sana bir tuzak kurarlar! Çünkü şeytan insana apaçık bir düşmandır.

6. İşte böylece Rabbin seni seçecek, sana (rüyada görülen) olayların yorumunu öğretecek ve daha önce iki atan İbrahim ve İshak'a nimetini tamamladığı gibi sana ve Ya'kub soyuna da nimetini tamamlayacaktır. Çünkü Rabbin çok iyi bilendir, hikmet sahibidir.

7.
Andolsun ki Yusuf ve kardeşlerinde, (almak) isteyenler için ibretler vardır.

8.
(Kardeşleri) dediler ki: Yusufla kardeşi (Bünyamin) babamıza bizden daha sevgilidir. Halbuki biz kalabalık bir cemaatiz. Şüphesiz ki babamız apaçık bir yanlışlık içindedir.

Yusuf ile Bünyamin bir anadan, diğer oğulları ise başkan bir anadan idiler.


9. (Aralarında dediler ki:) Yusufu öldürün veya onu (uzak) bir yere atın ki babanızın teveccühü yalnız size kalsın! Ondan sonra da (tevbe ederek) sâlih kimseler olursunuz!

Ayetin son kısmını “...Bundan sonra işinizi yoluna koymuş, durumunuzu düzelmiş olursunuz” şeklinde anlamak da mümkündür.


10. Onlardan biri: Yusufu öldürmeyin, eğer mutlaka yapacaksanız onu kuyunun dibine atın da geçen kervanlardan biri onu alsın (götürsün), dedi.

Bu teklifi yapan Yehuda isminde birisi idi. Kardeşlerine bunu kabul ettirdi ve babalarına geldiler.


11. Dediler ki: "Ey babamız! Sana ne oluyor da Yusuf hakkında bize güvenmiyorsun! Oysa ki biz onun iyiliğini istemekteyiz.

12. Yarın onu bizimle beraber (kıra) gönder de bol bol yesin (içsin), oynasın. Biz onu mutlaka koruruz."

13. (Babaları) dedi ki: Onu götürmeniz beni mutlaka üzer. Siz ondan habersizken onu bir kurdun yemesinden korkarım.

Hz.Peygamber’den nakledilen bir hadiste belirtildiği gibi Ya’kub (a.s.): “Onu kurdun yemesinden korkarım” şeklindeki bu sözü ile farkında olmadan onlara, tasarladıkları planı nasıl örtbas edecekleri konusunda bir ipucu vermiştir. Gerçekten 17. Ayette de görüleceği üzere onlar bu ipucundan yararlanmışlardır.


14. Dediler ki: Hakikaten biz (kuvvetli) bir topluluk olduğumuz halde, eğer onu kurt yerse, o zaman biz gerçekten âciz kimseler sayılırız.

15. Onu götürüp de kuyunun dibine atmaya ittifakla karar verdikleri zaman, biz Yusufa: Andolsun ki sen onların bu işlerini onlar (işin) farkına varmadan, kendilerine haber vereceksin, diye vahyettik.

Tefsircilerin birçoğu, ayette geçen “biz Yusuf’a ... vahyettik” ifadesine dayanarak Hz. Yusuf’a peygamberliğin daha o zaman verildiğine kanidir. Cenab-ı Hakk’ın Hz.Yusuf’a kuyuya atıldığı zamanki bu vadi daha sonra gerçekleşmiş ve ilerideki ayetlerde görüleceği üzere Hz. Yusuf bu tuzaktan kurtulmuş, kardeşlerine de bütün yaptıklarını bildiğini söylemiştir.



16. Akşamleyin ağlayarak babalarına geldiler.

17. Ey babamız! dediler, biz yarışmak üzere uzaklaştık; Yusufu eşyamızın yanında bırakmıştık. (Ne yazık ki) onu kurt yemiş! Fakat biz doğru söyleyenler olsak da sen bize inanmazsın.

18. Gömleğinin üstünde sahte bir kan ile geldiler. (Yakub) dedi ki: Bilakis nefisleriniz size (kötü) bir işi güzel gösterdi. Artık (bana düşen) hakkıyla sabretmektir. Anlattığınız karşısında (bana) yardım edecek olan, ancak Allah'tır.

Rivayet edildiğine göre kardeşleri, Yusuf’un gömleğini kana bulayıp babalarına getirdiklerinde, acı haberi alan Ya’kub (a.s.), feryada başladı, onun gömleğini istedi. Onu yüzüne sürüp ağladı ve dedi ki: “Bugüne kadar böyle yumuşak huylu bir kurt görmedim! Oğlumu yemiş de sırtındaki gömleği yırtmamış!” Buna göre Hz. Ya’kub, onların hilesini sezmişti. Fakat yapılacak bir şey yoktu.


19. Bir kervan geldi ve sucularını (kuyuya) gönderdiler, o da (gidip) kovasını saldı, (Yusufu görünce) "Müjde! İşte bir oğlan!" dedi. Onu bir ticaret malı olarak sakladılar. Allah onların yaptıklarını çok iyi bilir.

20.
(Kafile Mısır'a vardığında) onu değersiz bir pahaya, sayılı birkaç dirheme sattılar. Onlar zaten ona değer vermemişlerdi.

Ayetin son kısmını “...zaten onu hemen elden çıkarmak istiyorlardı” şeklinde çevirmek de mümkündür.


21. Mısır'da onu satın alan adam, karısına dedi ki: "Ona değer ver ve güzel bak! Umulur ki bize faydası olur. Veya onu evlât ediniriz." İşte böylece (Mısır da adaletle hükmetmesi) ve kendisine (rüyadaki) olayların yorumunu öğretmemiz için Yusufu o yere yerleştirdik. Allah, emrini yerine getirmeye kadirdir. Fakat insanların çoğu (bunu) bilmezler.

Tefsirlerdeki rivayete göre Hz. Yusuf’u himayesine alan bu zat Mısır’ın maliye bakanı idi. O, Hz. Yusuf’un zeka ve kabiliyetini sezmiş, bu yüzden ileride kendisinden devlet işlerinde yararlanabileceğini düşünmüştü. Ayrıca son derece sevimli bir çocuk olan Hz.Yusuf’u evlat edinebileceklerini söylemişti. Çünkü çocukları yoktu.



22.
(Yusuf) erginlik çağına erişince, ona (isabetle) hükmetme (yeteneği) ve ilim verdik. İşte güzel davrananları biz böyle mükâfatlandırırız.

23. Evinde bulunduğu kadın, onun nefsinden murat almak istedi, kapıları iyice kapattı ve "Haydi gel!" dedi. O da" (Hâşâ), Allah'a sığınırım! Zira kocanız benim velinimetimdir, bana güzel davrandı. Gerçek şu ki, zalimler iflah olmaz!" dedi.

Hz.Yusuf büyümüş, gelişmiş ve görkemli bir genç olmuştu. Onun bu hali, yaşadığı evin hanımında kendisine karşı farklı duyguların belirmesine sebep olmuş ve kadın Hz.Yusuf’a gayri meşru ilişki teklif etmişti.


24. Andolsun ki, kadın ona meyletti. Eğer Rabbinin işaret ve ikazını görmeseydi o da kadına meyletmişti. İşte böylece biz, kötülük ve fuhşu ondan uzaklaştırmak için (delilimizi gösterdik). Şüphesiz o ihlâslı kullarımızdandı.

Tefsircilerin çoğuna göre  Hz.Yusuf’un kadına olan bu meyli cinsel bir meyil idi. Fakat bazı tefsirciler peygamberlerin böyle bir meyle kapılmaktan masun ve münezzeh olduklarını belirterek ayetteki ilgili sözü “O da kadını dövmeye niyet etmişti. Fakat Allah’ın ikazı ile bundan vazgeçti” şeklinde yorumlamışlardır. Her halükarda Hz. Yusuf’un bu niyet ve meylinden vazgeçmişti.



25. İkisi de kapıya doğru koştular. Kadın onun gömleğini arkadan yırttı. Kapının yanında onun kocasına rastladılar. Kadın dedi ki: Senin ailene kötülük etmek isteyenin cezası, zindana atılmaktan veya elem verici bir işkenceden başka ne olabilir!

26. Yusuf: "Asıl kendisi benim nefsimden murat almak istedi" dedi. Kadının akrabasından biri şöyle şahitlik etti: "Eğer gömleği önden yırtılmışsa, kadın doğru söylemiştir, bu ise yalancılardandır."

27.
"Eğer gömleği arkadan yırtılmışsa, kadın yalan söylemiştir. Bu ise doğru söyleyenlerdendir."

28.
(Kocası, Yusuf'un gömleğinin) arkadan yırtılmış olduğunu görünce, (kadına): "Şüphesiz, dedi; bu, sizin tuzağınızdır. Sizin tuzağınız gerçekten büyüktür."

29. "Ey Yusuf! Sen bundan (olanları söylemekten) vazgeç! (Ey kadın!) Sen de günahının affını dile! Çünkü sen günahkârlardan oldun"

30. Şehirdeki bazı kadınlar dediler ki: Azizin karısı, delikanlısının nefsinden murat almak istiyormuş; Yusufun sevdası onun kalbine işlemiş! Biz onu gerçekten açık bir sapıklık içinde görüyoruz.

31. Kadın, onların dedikodusunu duyunca, onlara dâvetçi gönderdi; onlar için dayanacak yastıklar hazırladı. Herbirine bir bıçak verdi. (Kadınlar meyveleri soyarken Yusufa): "Çık karşılarına!" dedi. Kadınlar onu görünce, onun büyüklüğünü anladılar. (Şaşkınlıklarından) ellerini kestiler ve dediler ki: Hâşâ Rabbimiz! Bu bir beşer değil... Bu ancak üstün bir melektir!

“Dayanacak yastıklar” diye tercüme edilen “müttekeen” kelimesi, “yemek meclisi” şeklinde de anlaşılabilir. Çünkü onlar müreffeh insanların adeti olduğu üzere yerken, içerken, ve sohbet ederken arkalarına dayan...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Yusuf Sûresi
« Posted on: 27 Nisan 2024, 22:51:55 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Yusuf Sûresi rüya tabiri,Yusuf Sûresi mekke canlı, Yusuf Sûresi kabe canlı yayın, Yusuf Sûresi Üç boyutlu kuran oku Yusuf Sûresi kuran ı kerim, Yusuf Sûresi peygamber kıssaları,Yusuf Sûresi ilitam ders soruları, Yusuf Sûresiönlisans arapça,
Logged
03 Haziran 2013, 23:58:24
Kayin

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 380


« Yanıtla #1 : 03 Haziran 2013, 23:58:24 »

nasihat almak adına,ibret almak adına cok güzel....rabbim nelere kadir...yakup a.s sevgisi imtaihanı,kardeslerinin imtihanı....rabbim ibret alanlardan eylesin....
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes