> Forum > ๑۩۞۩๑ Memurluk ve Sınav Sistemleri ๑۩۞۩๑ > Diyanet İşleri Başkanlığı > Diyanet Duyurular > Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladı
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladı  (Okunma Sayısı 2588 defa)
02 Eylül 2015, 21:55:51
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« : 02 Eylül 2015, 21:55:51 »



Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladı

Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı’nın ortaklaşa yürüttüğü “2015 Yılı Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Organizasyonu” tanıtım toplantısı, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in katılımıyla Türkiye Diyanet Vakfı Kocatepe Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

Tanıtım toplantısında konuşan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, sözlerinin başında son günlerde hayatını kaybeden şehitlere rahmet dileyerek, “Millet olarak ebediyete uğurladığımız bütün şehit evlatlarımıza, askerlerimize, güvenlik görevlilerimize Cenab-ı Hakk’tan engin rahmetler diliyorum. Bütün acılara rağmen birlikte, beraberlikte, kardeşlikte ısrar eden milletimize başsağlığı diliyorum” dedi.

Konuşmasında önemli uyarılarda bulunan Başkan Görmez, Türkiye’de hizmet yürüten tüm sivil toplum kuruluşlarına bir çağrıda bulunarak, “Hiç istisna yapmadan bütün vakıflara, bütün sivil toplum örgütlerine sesleniyorum; kurduğunuz müesseselerin kendisi gaye değildir, onların başlarındaki insanlar gaye değildir. Gaye iyiliktir, gaye Allah’ın rızasıdır, gaye Allah’a yakın olmaktır. Gaye, adaletin, merhametin yanında yer almaktır” dedi.

Hayır için kurulan müesseselerin bir süre sonra güç toplayan mekanizmalara dönüşmesi tehlikesine dikkat çeken Başkan Görmez’in konuşmasından öne çıkan satır başları şöyle;

“Hayır müesseselerinin kendisi gaye değildir. Gaye, iyiliktir…”

Bütün vakıflara, bütün sivil toplum örgütlerine sesleniyorum, vakıf adı altında kurulan bütün hayır müesseselerine sesleniyorum; hayır müesseselerini bekleyen en büyük tehlike, bizatihi kendilerinin gayeye dönüşmesidir. Biz gaye değiliz, iyiliktir gaye biz aracıyız. Biz insanlara iyilik yapmak yerine taraftar toplama başladığımız gün Cenab-ı Hakk bizim üzerimizden bütün rahmetini alır. Millet olarak bu acıları yaşıyoruz. Kurduğunuz müesseselerin kendisi gaye değildir, onların başlarındaki insanlar gaye değildir. Gaye iyiliktir, gaye Allah’ın rızasıdır, gaye Allah’a yakın olmaktır. Gaye, adaletin, merhametin yanında yer almaktır. Ama müesseseler bir müddet sonra güç toplayan mekanizmalara dönüşüyor, kendileri gayeye dönüşüyor, hayırseverler taraftarlara dönüşüyor ve ondan sonra da bütün millet bundan ıstırap çekmeye başlıyor. Diyanet Vakfı da buna dahil, biz gaye değiliz, biz aracıyız, biz Allah’la kul arasında da aracı değiliz, biz kul ile kul arasında iyilik aracıyız. Biz iyiliği taşımakla sorumluyuz. Biz iyiliği avucumuza almakla mükellef değiliz, biz hakikatin yolunda olmakla mükellefiz. Biz hakikate sahip olamayız, biz hakikati avucumuza alamayız. Biz, hakikat bende, bana gelin diyemeyiz. Biz o yolda olmalıyız, biz o yolda ölmeliyiz.

“Kurban, Allah’a, hakka, hakikate, doğruya, güzele, adalete, fazilete yakın yaşamak demektir…”

Dünya hayatında insanlar ikiye ayrılır; geldiği yüce kaynağa yakın yaşayanlar, geldiği yüce kaynaktan uzaklaşanlar. Biz geldiği yüce kaynağa yakın durmaya kurban adını veririz, geldiği yüce kaynaktan uzaklaşmaya şeytan adını veririz. Kurban Allah’a yakın olmak, hakka, hakikate, doğruya, güzele, adalete, fazilete daima yakın olmak, yakın durmak ve yakın yaşamak demektir. Rabbimizin bize emrettiği bütün ibadetlerin en büyük gayesi, bizi kendisine yakın tutmaktır, ona yakın yaşamaktır. O’nun insanlığı var kıldığı yüce gayelere yakın yaşamak yeryüzünde varoluş gayemizdir. Müslüman için, inanan için bir hayat tarzı olan kurban, aynı zamanda her sene bir bayramımızın adıdır. Kurban Bayramına ‘et bayramı’ demek kadar büyük bir yanlışlık olmaz. Bütün ibadetlerle Yüce Rabbimizin bize öğretmek istediği yüce gaye, ona ve ondan gelen hakka, hakikate, adalete, merhamete, fazilete yakın durmak, ona yakın bir hayat yaşamak, onun rızasına uygun bir hayat yaşamak. Onun için, Kurban Bayramı aynı zamanda Rabbimize yakın olma arayışının bir ifadesi, bir simgesi, bir sembolü olarak vardır. Kurban sevgi demektir, kurban vefa demektir, kurban fedakarlık demektir, Yüce Rabbimiz bu ibadetlerle bize bütün bu değerleri öğretir. Hazreti İbrahim’in, Hazreti İsmail’in teslimiyeti ve sadakatini öğreten bir bayramdır Kurban Bayramı.

“Beden ülkesine hapsedilmiş ruhlarımızı Rabbimize yakınlaştırdığı için kurban kesiyoruz…”

Kurban Bayramının bir özelliği de, aynı zamanda kestiğimiz kurbanlar marifetiyle yoksul, mahrum, mazlum, mağdur insanlara ulaşmak, onlarla paylaşmaktır. Bir parça et paylaşmak değil onlarla yakınlığımızı oluşturmak demektir. Çünkü onlarla kurduğumuz yakınlık Rabbimizle yakınlığımız anlamına geliyor. Yeryüzünde mahrum, mağdur, fakir, yetim, miskin ile kurduğumuz ilişki, onlarla kurduğumuz yakınlık bizi Rabbimize yakınlaştırıyor, bizi o geldiğimiz yüce gayelere yakınlaştırıyor. Gurbet diyarında beden ülkesine hapsedilmiş ruhlarımızı yüceltiyor. Beden ülkesine hapsedilmiş ruhlarımızı geldiği yüce kaynağa, yani Rabbimize yakınlaştırdığı için biz kurban kesiyoruz.

“Kurban, hayvan kesmek, kasaplık değildir. Kurban, arkasında yüce manaların olduğu bir ibadettir…”

Kurban hayvan kesmek değildir, kurban kasaplık değildir, kurban arkasında yüce manaların olduğu bir ibadettir. Onun için kurban ve hac ibadetinin bütün erkanı Yüce Kur'an’da şeair olarak geçer. Din dilinde kurban, sadece farz, sadece nafile, sadece vacip, sadece sünnetle ifade edilmez, şeair olarak ifade edilir. Şeair bizi Rabbimize yakınlaştıran, bizim Müslüman olma ve Müslüman kalma bilincimizi diri tutan simgeler demektir. İşte bu sebeple biz Hazreti İbrahim’den bugüne kadar Resulü Ekrem’in de süreklilik kazandırdığı bu ibadeti her sene hac ibadetiyle birleştirerek yapmaya devam ediyoruz.

“Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfının, milletimizin hayır elini 7 kıtada bütün insanlığa taşımak gibi bir görevi var…”

Diyanet İşleri Başkanlığımız ile Türkiye Diyanet Vakfımızın, milletimizin emaneti olarak aldığı vekalet kurbanları 7 kıtada bütün insanlığa, bütün fakirlere, yetimlere, miskinlere, mazlumlara, mağdurlara, aç ve yoksul olanlara taşımak, milletimizin hayır ellerini alıp bütün dünyaya götürmek, onların dualarını, tebessümlerini, sevinçlerini de alıp tekrar milletimize taşımak gibi bir görevi var. Yurt içinde ve yurt dışında bu hizmeti 5 bin insanla yapıyoruz.

“Hep birlikte ibadetlerimizi yeniden bir iç muhasebeye dönüştürmeliyiz…”

Son yıllarda İslam coğrafyasında olup bitenleri izlerken her birimizin şu soruyu sormamız lazım, Madem hayatımız kurban kavramı üzerine bina edilmiş, madem biz namazımız, kurbanımız, hayatımız, ölümümüz, her şeyimiz bütün alemlerin Rabbi olan Allah içindir, O’na yakın olmak içindir. Madem bütün ibadetlerimizin gayesi bizi O’na yakın kılmak, onun zatında hakka, hakikate, adalete, merhamete yakın kılmak içindir. Öyleyse ibadetlerimiz bizi neden Rabbimize yakınlaştırmıyor, neden bizi birbirimize yakınlaştırmıyor? O yakınlığı neden elde edemiyoruz? Hep birlikte ibadetlerimizi yeniden bir iç muhasebeye dönüştürmeliyiz. Kabe’nin etrafında tavaf eden mümin, Arafat’ta vakfeyi kuran mümin,  secdeye duran, kıyama duran mümin, kurbanını kesen mümin, bayram yapan mümin, herkes bu soruyu sormak zorunda. Bu kadar ibadetlerimiz neden bizi Rabbimize yakınlaştırmıyor? Neden bizi birbirimize uzaklaştırıyor? Neden bizi kardeş kılmıyor? Bu kurbiyeti neden elde edemiyoruz?

“Hak sular gibi, adalet kuvvetli ırmaklar gibi akmadıkça, ben sizin kurbanlarınıza bakmam…”

Kitabı Mukaddes’in ‘amos’ diye bir bölümü vardır, bu bölümde vahiy pırıltılarını taşıyan küçük bazı ifadeler vardır. Orada der ki; ‘hak sular gibi, adalet kuvvetli ırmaklar gibi akmadıkça, ben sizin kurbanlarınıza bakmam’ ‘Hak sular gibi, adalet kuvvetli çağlayanlar gibi akmadıkça, ben sizin bayramlarınıza bakmam’ der. Bu minval üzere Resulü Ekrem’den yüzlerce hadisi şerif rivayet edilmiştir. Kur’an-ı Kerim’de binlerce ayet, ihlas ve samimiyet temelli olmadıkça ibadetlerimizin bizi Rabbimize yakıştırmayacağı, hatta bizi daha çok uzaklaştıracağına dair ikazlarla doludur. Dolayısıyla, hep birlikte bu konu üzerinde durmalıyız.

“Kurban hizmetiyle, dünyanın her tarafında bir kardeşlik inşa ediliyor…”

Diyanet Vakfının, Diyanet İşleri Başkanlığıyla beraber başlattığı bu gelenek çok muhteşem bir hizmet. Siz gönüllü kardeşlerim dünyanın her tarafında bir kardeşlik inşa ediyorsunuz, bir ibadeti, dünyada kardeşliği ve barışı nasıl inşa ettiğine hep birlikte şahit oluyoruz. Arakan diye bir yer var ve dünyanın gündeminde yok Arakan’a hiç kimse giremiyor. Bir taraftan konumu itibariyle sürekli sel felaketleriyle ayakları sudan çıkmayan insanlar, bir taraftan orada üzülerek belirteyim bir Budizm terörüyle karşı karşıya katledilen nice insanlar var, bir taraftan da bu toprakları bir şekilde yolunu bularak terk eden milyonlar var ve bu milyonlar Bangladeş’in sınırında büyük bir kampta her türlü haktan, her türlü nimetten mahrum yaşıyorlar. Bir et parçası görme imkanına sahip değiller. Arkadaşlarımız o bölgeye de gidip milletimizin emanetlerini ulaştırıyorlar.

“Yardım elimizi, hiçbir din, dil ayrımı yapmadan tüm mazlum, mağdur, mahrum insanlara uzatıyoruz…”

Ben buradan halkımıza, milletimize tekrar seslenmek istiyorum eğer gücünüz varsa burada kendi kurbanınızı kesin komşunuzu, akrabalarınızı, yakınlarınızı ve fakirlerinizi mutlaka davet edin, paylaşın onlarla, ama mutlaka gücünüz varsa bir tane de vekâletle kurbanı bu heyete verin ve bunlar 7 kıtada mahrum kalan o insanlara taşısınlar. Bunu yaparken kendi ülkemizi unutmayacağız. Kendi ülkemizde misafir olarak bulunan çadır kentlerde ve çadır kentlerin dışında yaşayan Suriyeli kardeşlerimizi, Iraklı kardeşlerimizi unutmayacağız. Bunu yaparken hiçbir din ayrımı, dil ayrımı, inanç ayrımı yapmıyoruz. Sadece Müslüman ülkelere götürmüyoruz. Açlığı, fakirliği, sefaletin olduğu her ye...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladı
« Posted on: 27 Nisan 2024, 00:20:34 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladı rüya tabiri,Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladı mekke canlı, Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladı kabe canlı yayın, Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladı Üç boyutlu kuran oku Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladı kuran ı kerim, Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladı peygamber kıssaları,Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladı ilitam ders soruları, Vekâlet Yoluyla Kurban Kesim Kampanyası Başladıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes