Miraç Kandili tüm yurtta dualarla idrak edildi

Recep ayının 27. gecesi olarak bilinen Miraç Kandili dolayısıyla yurdun tüm camilerinde kandil programları düzenlendi.

Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından Ankara’da Ahmet Hamdi Akseki Camiinde düzenlenen ‘Kandil Özel Programı’na Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez katıldı.

Türkiye’nin ünlü hafızlarından Kur’an-ı Kerim tilavetleri, Mevlitten bölümler ve Diyanet İşleri Başkanlığı Tasavvuf korosunun seslendirdiği ilahilerin yer aldığı programda konuşan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, sözlerine Hz. Peygamberin ‘Arkadaşlarım’ dediği, camiyi dolduran çocukların kandilini kutlayarak başladı.

“Kandiliniz mübarek olsun. Kandilin nuru gönüllerinizden, hanelerinizden, ülkemizden alemi İslam’dan hiçbir zaman eksik olmasın” diyen Başkan Görmez, Miraç’tan alınacak dersler olduğunu ifade ederek şöyle konuştu;

“Miraç bize yücelme ve yükselme yollarını gösteriyor…”

Bugün Miraç'tan alacağımız dersler üzerinde durmalıyız. İdraklarımızı zorlayarak mahiyeti üzerinde düşünmek yerine, Hz. Ebubekir Sıddık gibi ‘Madem ki Rabbimiz söylüyor, Hz. Muhammed bunu haber veriyor, öyleyse biz de şüphesiz tasdik ettik’ diyerek biz daha çok Miraç'ın müminler için mesajları üzerinde durmalıyız. Miraç'ın birinci büyük mesajı Rabbimizin verdiği ruhumuzun imkânlarıyla yüceler yücesine nasıl uruç edebileceğimizi, nasıl yüceleceğimizi, nasıl yükseleceğimizi bize gösteriyor. Miraç bize yücelme ve yükselme yollarını gösteriyor. Miraç bize yücelmeden ilerleyemeyeceğimizi öğretiyor. Miraç bize insanoğlunun ‘Esfeli safilin’den ‘Alayi illiyin’e, ‘aşağıların aşağısı’ndan ‘yücelerin yücesi’ne insanoğlunun yüceleceğini gösteriyor.

“Yüce Rabbimiz her Mümin kuluna günde beş defa Miraca çıkma imkânını bahsetmiştir…”

Rabbimiz, İsra suresinin ilk ayetinde şöyle buyuruyor; ‘Ayetlerimizi müşahede etsin diye kulunu bir gece Mescidi Haram’dan Mescidi Aksa’ya götüren Allah, her şeyden münezzehtir’ Ayette ‘peygamberini götürdü’ demiyor ‘kulunu götürdü’ diyor. Biz müminlere şu mesaj veriliyor; ‘Sakın Hristiyanların hatasına düşmeyiniz. O göklere çıktı diye onu beşer üstü göstermeye kalkışmayın. O Allah'ın kuludur, Peygamberdir. Bütün alemlere rahmet olarak gönderilmiştir. Ancak Allah'ın kuludur’ Bu bize aynı zamanda şu mesajı veriyor; ‘Her kulun Miraca çıkma imkanı var’ Namaz müminin miracıdır. Yüce Rabbimiz günde beş defa her Mümin kulunun kendisiyle konuşabilme imkanını lütfetmiş, Miraca çıkma imkânını bizlere bahsetmiştir.

“Kendinizi günde beş defa Miraca çıkmaktan mahrum bırakmayınız…”

Kendinizi günde beş defa Miraca çıkmaktan mahrum bırakmayınız. Nitekim sevgili Peygamberimiz ile Rabbimiz arasında Miraç’ta geçen diyalog namaza yerleştirilmiş. Biz Tahiyyatta ‘Rabbim, Allah'ın kullarının bütün selamları, bütün güzellikleri, ibadetleri, taatleri, şükürleri, senaları senin içindir’ deriz. Hz. Peygamber bütün insanlığın selamını iletir Rabbimize. Rabbimiz ‘Selam sana olsun ey Peygamber’ buyurur. Resulü Ekrem ‘Selam bizim üzerimize ve senin salih bütün kullarının üzerine olsun’ der ve böylece biz bu diyaloğu namazımız da daima okuyarak namazın bir Miraç olduğunu aynı zamanda ifade etmiş oluyoruz.

“Biz müminlere düşen öncelikle gönül dünyamızı kötülüklerden arındırarak, kalbimizin semasına çıkmaktır…”

Biz müminlere düşen öncelikle kalbimizin semasına çıkmaktır. Gönül dünyamıza, iç dünyamızdan deruni dünyamıza yolculuk yapmadan Miraca çıkamayız. Önce kendi gönül dünyamızın semasına, Miraca gideceğiz. Oradan bütün kötülükleri, şirki, küfrü, günahları gönül semamızı arındıracağız. Kin, öfke, nefreti oradan söküp atacağız. Oraya iman, hikmet, ilim, ahlak, sevgi, merhamet, şefkat yerleştireceğiz ki gönlümüzün semasına Miraca çıkabilelim.

“Yüce Rabbimiz, dünyevileşme girdabına düşen coğrafyamızı, İslam alemini, İslam'ın yüce değerleriyle yeniden yücelmeyi, yükselmeyi lütfetsin…”

Yüce Rabbimiz, her birimize Miraca çıkmayı lütfetsin. Yüce Rabbimiz, dünyevileşme girdabında birbiriyle kavga ederek birbirini öldüren, aşağıların aşağısına düşen coğrafyamızı, İslam alemini, İslam'ın yüce değerleri ile yeniden yücelmeyi, yükselmeyi lütfetsin.

Başkan Görmez, konuşmasını, ‘Rabbimiz unutur ve hata edersek bizleri sorumlu tutma, hatalarımız affeyle Allah’ım. Bizden önce senin verdiğin görevleri yerine getiremeyenlerin konumuna bizleri düşürme. Bizlere çekemeyeceğimiz yükleri yükleme Allah'ım. Gücümüzün yetmeyeceği şeyleri bize yükleme Allah'ım. Bizleri affeyle. Bize mağfiret eyle. Bizlere merhamet eyle. Sen bizim mevlâmızsın. İnançsız topluluklar karşısında sen bizleri muzaffer eyle. Allah'ım sen İslam ümmetini içine girdikleri bu zor süreçlerden kurtararak yeniden İslam'ın yüce değerleriyle Miraca çıkmayı, izzet vermeyi nasip ve müyesser eyle.’ duasıyla sona erdirdi.