> Forum > ๑۩۞۩๑ Memurluk ve Sınav Sistemleri ๑۩۞۩๑ > Diyanet İşleri Başkanlığı > Diyanet Duyurular > I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdi  (Okunma Sayısı 490 defa)
17 Ekim 2015, 09:03:38
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« : 17 Ekim 2015, 09:03:38 »



I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdi

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen ‘I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi.

İstanbul’da gerçekleşen ve 37 ülkeden 125 Müslüman dini liderin katıldığı zirvede, dört gün boyunca ‘Kesret İçinde Vahdet: “Hikmet ve Barış’ı Birlikte Düşünmek’ başlığı altında müzakereler yapıldı.

Dört günlük yoğun çalışmanın ardından zirve, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in okuduğu sonuç bildirgesiyle sona erdi.

Asya-Pasifik ülkelerinde yaşayan Müslümanlarla tanışmak, onlarla marifet alışverişinde bulunmak, karşılıklı fikir teatisi yapmak, iş birliği alanlarını geliştirmek, ihmal edilmiş, aşınmış ve yara almış kardeşliği yeniden ihya etmek, yardımlaşma ve dayanışma içerisinde olmak amacıyla düzenlenen zirvenin kamuoyuyla paylaşılan sonuç bildirgesinde şu maddeler yer aldı;

“Ankara’da meydana gelen terör saldırısı, Müslüman dini liderler tarafından şiddetle telin edilmiştir…”

10 Ekim 2015 tarihinde Ankara’da meydana gelen ve 99 vatandaşımızın hayatını kaybetmesine, onlarca vatandaşımızın da yaralanmasına neden olan menfur terör saldırısı, Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dini Liderler ve katılımcılar tarafından şiddetle telin edilmiştir. Sadece Türkiye özelinde değil dünyanın herhangi bir yerinde masum insanların canına kastederek kendi meş’um hedeflerine ulaşmak isteyenlere, İslam’ın yüce ilke ve prensipleri asla onay vermez. Tüm mahlûkata karşı şefkat ve rahmetle muameleyi emreden Din-i Mübin-i İslâm, kimden gelirse gelsin, amacı ne olursa olsun terörün her türlüsünü reddeder. “Bir insanı katleden tüm insanlığı katletmiş gibidir.

“Bütün Müslümanlar, kitle eğitim programları üzerinde çalışmalıdır…”

Bu yıl hac farizası yerine getirilirken meydana gelen faciadan dolayı bütün İslâm ümmeti incinmiş ve rahatsız olmuştur. Bu elim hadiselerin bir daha yaşanmaması için hac ibadetinin ruhsatları ile amel edilmeli, meşâir intikalleri farklı zamanlara yayılmalıdır. Bütün Müslümanlar, makâsıdu’ş-şeria eksenli bir dindarlığı geliştirmek için, kitle eğitim programları üzerinde çalışmalıdır. Ayrıca hac organizasyonu bütün boyutlarıyla yeniden gözden geçirilmelidir.

“Müslüman dünya, içinden geçtiği zorlu süreci, ilim, hikmet ve marifet yoluyla, barış, adalet ve merhameti yeniden tesis etmeleriyle atlatabilir…”

İslâm dini ve İslâm dünyası, bugün, tarihin en zor süreçlerinden birini yaşamaktadır. Dahili ve harici pek çok sâikle başta Suriye, Irak, Filistin/Gazze, Afganistan ve Myanmar/Arakan olmak üzere dünyanın muhtelif yerlerinde Müslümanların karşı karşıya kaldığı şiddet, savaş, terör, çatışma ve kaos ortamı, Bilad-ı Şam’ın sürekli tahrip edilmesi, katledilen masum canlar, yaşanan mazlumiyet ve mağduriyetler, vicdan sahibi herkesi ve bütün Müslümanları derinden sarsmaktadır. Müslüman dünyanın içinden geçmekte olduğu bu zorlu süreci en az zararla atlatarak yeniden selam, eman ve güven ortamına kavuşturulması, imanları, kalpleri ve gayeleri bir olan Müslümanların, coğrafyaları birbirine ne kadar uzak olursa olsun, dilleri, ırkları, mezhep ve meşrepleri ne kadar farklı olursa olsun çokluk içinde birliği sağlamalarına, İslâm’ın insanlığa takdim ettiği ilim, hikmet ve marifet yolunu takip etmelerine, barış, adalet ve merhameti yeniden tesis etmelerine ve kurumsallaştırmalarına bağlıdır.

“Yeryüzünde hiçbir Müslüman, Mescid-i Aksa’ya yönelik tecavüz girişimini asla kabul etmez ve etmeyecektir…”

Yarım asrı aşan bir süredir bütün dünya Müslümanlarının kanayan yarası olan Filistin sorunu, son zamanlarda Kudüs ve Mescid-i Aksa’ya yönelik çirkin saldırılar ile birlikte tehlikeli bir boyuta ulaşmış; bölge, yeniden bir ateş sarmalına dönüşmüştür. İslâm’ın ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’ya yönelik müdahale ve işgaller, Müslümanların bu mabette ibadet etme özgürlüklerinin kısıtlanması, mescidin zamansal ve mekânsal taksimi plânları, hem temel insan haklarını, din ve vicdan özgürlüğünü hiçe saymak, hem de insanlığın ortak kazanımları arasında yer alan mabet masuniyetini açıkça ihlal etmektir. Mescid-i Aksa’ya yapılan saldırılar, dünyadaki bütün Müslümanlara yöneliktir. Yeryüzünde hiçbir Müslüman, Mescid-i Aksa’ya yönelik tecavüz girişimini asla kabul etmez ve etmeyecektir. Mescid-i Aksa, tıpkı Mescid-i Haram ve Mescid-i Nebevî gibi bütün Müslümanların mukaddes ve ortak değeridir. Kudüs, hiçbir şekilde Müslüman varlığından ayrı düşünülemez. Mescid-i Aksa, Müslümanların mabedi olma hüviyetinden, Harem Bölgesi de tarih boyunca var olan dinî ve manevî statüsünden çıkarılamaz.

“Müslümanlar, mezhepçiliğin ve aşırı-zorlama yorumlara dayalı din anlayışlarının beslediği çatışmalardan, birlik ve dayanışma ruhuyla kurtulabilir…”

İslam’ın hem gelenekte hem de modern dünyada korunmasına azami derecede dikkat edilmesi gereken en temel özellikleri arasında “kesret içinde vahdet” gelmektedir. Çokluk dünyasının gereklilikleri, ölçüt ve değerleri ne kadar çok çeşitlilik arz ederse etsin, Müslümanlar için gerekli ve geçerli olanı temel/ortak sabiteler etrafında birlik ve dayanışma içerisinde insanlara örnek bir ümmet olmayı başarmaktır. Müslümanlar, mezhepçiliğin ve aşırı-zorlama yorumlara dayalı din anlayışlarının beslediği çatışmalar dahil her türlü şiddet ve kaos ortamından ancak bu şekilde kurtulabileceklerdir.

“İslâm, ilke olarak kin, nefret ve düşmanlığı meneder ve her koşulda hak, hukuk, adalet ve barışı önceler…”

İslâm dini, insanlığa barış, huzur, güven ve iki cihan saadeti sağlamak için gelmiştir. İslâm, ilke olarak kin, nefret ve düşmanlığı meneder ve her koşulda hak, hukuk, adalet ve barışı önceler. İslâm, hukukî olmayan ve meşruiyet temeli bulunmayan şiddet ve çatışmayı asla onaylamaz. İslâm coğrafyasında yaşanan çatışmaları durdurmak, barış ve sükûneti yeniden sağlamak, Müslümanlar arasında kardeşliği korumak, İslam beldelerinde huzur ve esenlik ortamını tesis etmek için, Diyanet İşleri Başkanlığının girişimleriyle başlatılan “Dünya İslâm Bilginleri, Barış, İtidal ve Sağduyu İnisiyatifi” ne bağlı olarak oluşturulan “Barış, İtidal ve Sağduyu İnisiyatifi Daimi Temas Grubu” ülkeler nezdindeki çalışmalarına devam etmeli; elde edilen sonuçlar Asya-Pasifik ülkeleriyle de paylaşılmalıdır.

“İslamofobia ve onun tetiklediği İslâm karşıtı tutumlar, bugün topyekûn dünya barışına gölge düşürmektedir…”

Avrupa başta olmak üzere, Batı dünyasında hastalıklı bir tutum olarak tezahür eden İslamofobia ve onun tetiklediği İslâm karşıtı tutumlar, bugün topyekûn dünya barışına gölge düşürmektedir. Bir endüstri hâline getirilen İslamofobia, kültürel bir yanılsamadır ve haddizatında bir insanlık suçudur. İslâm başta olmak üzere dinlerin mukeddesatına yapılan hakaret, tezyif ve tahkir girişimleri uluslararası hukuk metinlerinde birer nefret suçu olarak nitelenmeli, bu hususta çatışmayı değil, barış ve çözümü esas alan çaba ve gayretler teşvik edilmelidir.

“İslam’a zarar vermeyi kendisine hedef seçen kimi ülke ve çevrelerin her Müslümanı “potansiyel bir terörist” olarak yansıtma çabaları asla kabul edilemez…”

Değişen konjöktürel nedenlerle tüm dünyada İslam’a ve İslâm imajına zarar vermeyi kendisine hedef seçen kimi ülke ve çevreler nezdinde hemen her Müslümanı “potansiyel bir terörist” olarak yansıtma çabaları asla kabul edilemez. Geleneksel oryantalist düşüncenin yeni biçimleri arasında yer alan bu tür bakış açılarının, gerçekte İslam düşmanlığı üzerinde çalışılmış mühendisliklerin birer ürünü olduğu izahtan varestedir. Bu ameliye içinde hem Müslümanların hem de genel kamuoyunun algıları manipüle edilmekte, İslam düşmanlığı inceltilmiş yöntem ve tekniklerle adeta kurumsallaştırılmaktadır.

“İslam dünyasında mezhep farklılıklarını istismar ederek, cepheleşme oluşturma çabaları kaygı vericidir…”

İslam dünyasında mezhep farklılıklarını istismar ederek, cepheleşme oluşturma çabaları kaygı vericidir. Bilhassa Şiileştirme ve Selefileştirme üzerinden tırmandırılmak istenen gerginlikler, İslâm coğrafyasının kendi gerçekliğini altüst edecek müdahale ve arayışlar, ümmetin birlik ve beraberliğini tehdit etmektedir. Doğru bilgi ve sahih arayış içinde sürekli kendini yenileme gayretinde olan bir muhteviyat geleceğimizi aydınlatacaktır.

“Bazı mezhepçi akımların, Asya-Pasifik Coğrafyasındaki adalarda ideolojisine taraftar toplamak için oralara maddi imkânları seferber etmesi gayr-i ahlakiliktir…”

Bazı mezhepçi ve aşırı-zorlama yorumlara dayalı kimi dini akımların, dünyada İslâm’ı tanımayan milyarlarca insan varken Asya-Pasifik Coğrafyasındaki adalarda bin bir zorlukla varlıklarını devam ettirmeye çalışan Müslüman azınlıkların doğrudan talep ve ihtiyaçlarını karşılamak yerine, kendi mezhebine, meşrebine, ideolojik düşüncesine, uçlarda yer alan din anlayışına bu adalardaki Müslüman azınlıklardan yeni taraftarlar toplamak amacıyla oralara maddi imkânları seferber etmesi en hafif ifadeyle gayr-i ahlakiliktir.

“Dini bilginin bilinen çerçevede işleyen yapısı, varlığımızı, güç ve irademizi besleyici karakterinden uzaklaşmış durumdadır…”

Dini bilginin bilinen çerçevede işleyen yapısı, varlığımızı, güç ve irademizi besleyici karakterinden uzaklaşmış durumdadır. Bugün geleneğin müstakim takipçilerini izleyerek ihya ve ıslaha ağırlık verip, müfredatımızı yeniden gözden geçirmek suretiyle günün icapları içinde sağlıklı arayışlara fırsat tanınmalıdır.

“Ahlak ve hukuk tanımayan kirli savaşları cihat telakki eden bazı anlayışların, Asya-Pasifik ülkelerindeki Müslümanlara sirayet etmemesi büyük önem arz etmektedir…”

Orta Doğu’da ortaya çıkan ve İslâm’ı tekeline alan, kendisi gibi inanmayanları tekfir eden, ahlak ve hukuk tanıma...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdi
« Posted on: 28 Mart 2024, 13:24:53 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdi rüya tabiri,I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdi mekke canlı, I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdi kabe canlı yayın, I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdi Üç boyutlu kuran oku I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdi kuran ı kerim, I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdi peygamber kıssaları,I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdi ilitam ders soruları, I. Asya-Pasifik Ülkeleri Müslüman Dinî Liderler Zirvesi’ sona erdiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes