> Forum > ๑۩۞۩๑ Memurluk ve Sınav Sistemleri ๑۩۞۩๑ > Diyanet İşleri Başkanlığı > Diyanet Duyurular > Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalar
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalar  (Okunma Sayısı 635 defa)
23 Kasım 2012, 00:24:37
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 23 Kasım 2012, 00:24:37 »



Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalar



Tarih: 22.11.2012

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, katıldığı bir televizyon programında İstanbul’da devam eden Avrasya İslam Şurası ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Kanal A ekranlarından canlı olarak yayınlanan “Dünyadan Yansımalar” programına katılan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, gazeteci İlnur Çevik’in sorularını cevaplandırdı.

Dünyada beş uluslararası İslam üniversitesi bulunduğunu söyleyen Başkan Görmez, “İstanbul’da Uluslararası Avrasya İslam Üniversitesi kurulması için adım atılması yönünde ortak bir karara varmış bulunuyoruz” dedi.  Dünyada uluslararası eğitim yapan beş İslam Üniversitesi olduğunu vurgulayan Başkan Görmez, “Bugünün sorunlarına bu üniversitelerin ne kadar çözüm ürettiğini, bugün bu üniversitelerden mezun olan gençlerimizin dünyada İslam’la ilgili ortaya çıkan bilgi problemini ne kadar halledebileceğini dikkate aldık. Bu noktada eksikliklerin olduğunu gördük ve İstanbul’da altıncı bir İslam Üniversitesi kurulmasının zaruret olduğunu düşündük” diye konuştu.

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, şûrada Dünyadaki Müslüman azınlıkların sorunlarını ele alacak Müslüman Azınlıklar Enstitüsü kurulması, İslam ülkeleri arasında takvim birliğinin sağlanması ve İslamofobi’nin uluslararası düzeyde suç sayılması konularında da ortak irade oluştuğunu söyledi.

Diyanet İşleri Başkanı Görmez’in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

“İslam Mekke’de doğmuş, Maveraünnehir’de inkişaf etmiştir…”


Sekizincisini düzenlediğimiz Avrasya İslam Şurası’nın başlığı “Gelenekten Geleceğe Avrasya’nın İslam Ufku” olarak belirlendi. Bu ufuk medeniyet üreten bir ufuktur. İslam dini Arabistan’da ortaya çıkmış ancak bir deryayı aştıktan sonra Maveraünnehir’de, Orta Asya’da çok farklı bir medeniyet ortaya çıkmıştır. Salt dini bilgiler burada astronomi, matematik, fizik ve kimya ile buluşuyor ve tasavvufla olgunlaşıyor. Yani Farabiler, İbn-i Sinalar, Buhariler, Harezmiler, Ali Kuşçular, Uluğ beyler ile yükselen çok muhteşem bir medeniyet ortaya çıkıyor ve o medeniyet Anadolu’ya, Balkanlar’a ve Avrupa’nın içlerine kadar uzanıyor.

“Uluslararası İslam Üniversitesi mutlaka kurulmalı…”

Avrasya coğrafyası farklı bölgelerde farklı medeniyetler üreten bir coğrafya. Ancak üzülerek belirtelim ki bu ufuk zaman zaman karartılmıştır. Özellikle Bolşevik ihtilalinden sonra buralarda yaşayan topluluklar kendi geleneklerinden, kendi geçmişlerinden ve kendi medeniyetlerinden uzun süre mahrum kalmışlardır. Ancak 90’lı yıllardan sonra yeni bir inkişaf içine girdiler. Diyanet İşleri Başkanlığımızla çok iyi ilişkiler geliştirmeye başladılar, Avrasya İslam Şurası geleneği başladı. Ancak hala hem bu coğrafyada, hem de İslam dünyasında bir bilgi ve din eğitimi sorunu var. Bu topluluklar bağımsızlıklarına kavuştuktan sonra kendi çocuklarını farklı dünyalara gönderdiler. Suudi Arabistan’a, Mısır’a, Libya’ya, Suriye’ye dünyanın muhtelif yerlerine gönderdiler. Buralarda tahsil görerek yetişen genç insanlar dönüşte ülkelerine kendi medeniyet dokularına yabancı bir takım unsurlar taşıdılar ve bir çatışma kültürü oluştu. Aslında bir birlik, beraberlik, kardeşlik kültürü egemenken bir kavga ve çatışma kültürü ortaya çıktı. Dolayısıyla bilgi sorununu çözememiş oldu bu coğrafya. Bundan dolayı biz bu sempozyumda bu konuyu ele aldık. Hem de bütün bu ülkelerin öteden beri bizden bir talepleri olurdu. “Biz çocuklarımızı Mısır’a gönderiyoruz, Pakistan’a, Afganistan’a, Malezya’ya ve dünyanın muhtelif yerlerine gönderiyoruz ancak bu ortak medeniyet dokumuza vâkıf bir merkezde, İstanbul’da uluslararası bir İslam Üniversitesi olursa biz çocuklarımızı daha rahat göndeririz” diye sürekli bizden talepleri olurdu. Bizler de bu talepleri değerlendirdik, konu üzerinde düşündük ve inşallah İstanbul’da Uluslararası Avrasya İslam Üniversitesi kurulması için adım atılması yönünde bir karara varmış bulunuyoruz. Üniversitede Türkçe, Arapça, Farsça, Rusça ve İngilizce ağırlıklı bir eğitim verilmesi öngörülüyor. Bu belki çok büyük bir iddia ancak bunu başarmak zorundayız. Ayrıca bu üniversitenin bünyesinde bütün bu dilleri öğreten ayrı bir de fakülte olması gerekiyor.

“Uluslararası İslam Üniversitesi, Avrasya’nın ufkunu aydınlatacak…”


Bugün dünyada uluslararası eğitim yapan 5 İslam Üniversitesi var. Bugünün sorunlarına bu üniversitelerin ne kadar çözüm ürettiğini ve bu üniversitelerden mezun olan gençlerimizin dünyada İslam’la ilgili ortaya çıkan bilgi problemini ne kadar halledebileceğini dikkate aldık. Bu noktada eksikliklerin olduğunu gördük ve İstanbul’da altıncı bir İslam Üniversitesi kurulmasının zaruret olduğunu düşündük. Bu işin içinde Diyanet İşleri Başkanlığının olması önem arz ediyor. Çünkü başkanlığın bu coğrafyada manevi bir otoritesi var. “Bu manevi otorite ile bütünleşecek bir üniversite çok daha anlam kazanacaktır.” diye düşünüyoruz. Türkiye Diyanet Vakfının bütün Avrasya coğrafyasında kurduğu fakülteler ve yetiştirdiği elemanlar var, master ve doktora öğrencileri var. Türkiye Diyanet Vakfının bu işin içinde olması çok önem arz ediyor. Hatta Kırgızistan’da, Azerbaycan’da, Kazakistan’da Bulgaristan’da olan İlahiyat Fakültelerimiz de bu fakülte ile bağlantılı hale getirilebilir. İstanbul Bağlarbaşı’nda Türkiye’de İslam Araştırmaları konusunda en yetkin kuruluş olan İslam Araştırmaları Merkezimiz var. Bütün bunlar devletin desteği ile bir araya getirildiğinde -milletimiz zaten desteğini esirgemeyecek, Avrasya coğrafyası bunu çok sahiplenecektir- şûramızda ifade edilen gelenekten geleceğe Avrasya’nın İslam ufkunu aydınlatacak, bilgi problemimizi halledecek ve bu ufku ileriye taşıyacak, hem geleneğe vâkıf hem bu çağı ve bu çağın gerçeklerini tanıyan; vahiy ile aklı, dinle bilimi birleştiren, bugünkü insanı, bugünkü çağı okuyabilen nesillerin yetiştirileceği bir büyük üniversite olacağı yönünde büyük umutlarımız ve bu yönde heyecanla atacağımız büyük adımlar var.

“Dünyada Müslümanların sorunlarına eğilecek bir Müslüman Azınlıklar Enstitüsü kurulmalı…”


50 sene önce devletler bazında dünyanın üçte ikisinde nerede ise hiç Müslüman yaşamıyordu. Ancak küreselleşme ile birlikte bu küre çalkalandı ve herkesin yeri, yurdu değişti. Bugün dünyanın hemen her ülkesinde bir Müslüman azınlıktan söz edebiliriz. Biz bu konuda bir ön çalışma da yaptık. O yüzden bunu rahatlıkla söyleyebilirim. Bugün dünya üzerinde Müslümanın yaşamadığı ülke hemen hemen yok gibidir. Ancak Müslüman azınlıkların bulundukları ülkelere yerleşmeleri sürecinde ibadet ihtiyaçları, cami, cuma ve bayram namazlarının nerede kılınacağı, çocuklarını nasıl okutacakları ve hatta cenazelerini nasıl ve nereye defnedecekleri düşünülmedi. Bunlar bugün bile hala palyatif tedbirlerle yürütülüyor. Bu ihtiyaç giderek de artacak. Bugün Müslüman azınlıkların özgürlük sorunları var, eğitim, insan hakları ve en tabii bir hak olan ibadet ve mabet sorunları var. İslam dünyasında tüm sorunlara sahip çıkmak isteyen bir hayırseverler topluluğu da var ancak bilgi yok elimizde. Onun için bu bilgilenmeyi ve organizasyonu sağlayacak bir Müslüman azınlıklar Enstitüsü kurulması gerekiyor.

“Takvim birliği dağlara çıkıp hilal gözetlemekle sağlanamaz…”


Bu sene İslam dünyasında üç farklı günde bayram yapılmış olmasından dolayı bütün Müslümanlar yara aldı.  Aslında bunun çözümü son derece kolay ve basit. Bu da şudur: Öncelikle birlik esastır. Fıkıh kaynaklarına göre her ülkenin kendi semasını gözetleyip kendi tespitini yapması da muteberdir. Ancak çağdaş dünyada, dünya üzerinde her ülkede Müslümanların yaşadığı bir çağda bu birliği sağlamak çok daha önem arz ediyor. Bu birliktelik, her ülkeden birkaç hoca efendinin dağlara çıkıp hilali gözetlemesi ile sağlanamaz.  Bu birlik, Allah’ın yeryüzüne koyduğu ayetleri doğru okumakla sağlanır. Allah Kur’an’ı Kerim de diyor ki: “Ben güneşe ve aya bir hesap yerleştirdim.” Şimdi soru şu: Müslümanlar bu hesabı bilimsel olarak tespit edebildi mi edemedi mi? Peki bu hesapta bir şaşma olursa ne olur? Dünyanın dengesi bozulur, kıyamet kopar. Bu o kadar önemlidir yani.  Dolayısı ile Müslümanların elbette ru’yet ile birlikte bu hesabı da dikkate alarak bir karar alması gerekiyor. Bu sene ben şahsen kendimi bir muhalif gibi kabul edip adeta kendi Diyanetimizle kavga ederek hakikatin ortaya çıkması için bir talebe gibi çalıştım. Ve şunu rahatlıkla söyleyebilirim: Aslında bayramları ilan etme yetkisi yasal olarak Kandilli Rasathanesi’ne aittir. Bizim hatalı olduğumuza dair en ufak bir işaret görseydim çıkar bunu milletimizle paylaşırdım.

“İslamofobi suç sayılmalı…”


İslam’a yönelik eleştiriler İslam’ın ortaya çıkışından bugüne kadar hep yapılmıştır. Bilimsel eleştirilere bilimsel cevaplar verilmiştir. Hiç kimse “Siz bizi niye eleştiriyorsunuz?” diye toplantılar düzenlememiş, ortalığı yakıp yıkmamıştır. Ancak son yıllarda Salman Rüşdi ile başlayan ve en son Amerika’da ortaya çıkan film ile devam eden bir süreç var. Bu, yeni bir süreç… Bu süreç, bir eleştiri değil. Bu süreç topyekûn bir kültürü, bir medeniyeti aşağılama içeriyor hatta yer yer kültürel bir işkenceye dönüşüyor. Milletlerin ve toplumların kültürel değerlerini aşağılamak, kültürel ve manevi bir işkencedir. Bu bir eleştiri ile başladı daha sonra İslamofobi’ye dönüştü. İslam kaygısı ve İslam korkusu derken bir ırkçılık, bir ayrımcılık, bir dışlama ve bir ötekileştirme ortaya çıktı. Eleştiri, fikir özgürlüğüne girer ancak eleştiri sınırlarını aşarak toplumların mukaddes değerlerini aşağılamak...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalar
« Posted on: 25 Nisan 2024, 11:47:01 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalar rüya tabiri,Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalar mekke canlı, Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalar kabe canlı yayın, Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalar Üç boyutlu kuran oku Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalar kuran ı kerim, Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalar peygamber kıssaları,Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalar ilitam ders soruları, Diyanet İşleri Başkanı Görmez’den önemli açıklamalarönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes