Ankara Müftülüğünde devir teslim töreni

Ankara Müftülüğünde devir teslim töreni gerçekleştirilerek Mustafa Hakkı Özer on yıldır sürdürdüğü Müftülük görevini Prof. Dr. Mefail Hızlı’ya devretti.

Türkiye Diyanet Vakfı konferans salonunda gerçekleşen törene katılan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı’ndaki görevlerin ne denli önemli olduğunu vurgulayarak, “Her makam, her mevki ateşten gömlektir. Diyanet İşleri Başkanlığı’nda ise her makam, her mevki ateşten cübbedir. Gömlek vücudun yarısını yakar ama cübbe vücudun tamamını sarar. Bir de başımızda leke kabul etmeyen sarığımız vardır. Bu taşıması zor bir vebaldir.” dedi.

Bugünlerin hüzün ve sevincin birlikte yaşandığı günler olduğunu kaydeden Başkan Görmez, "Her sene bugünler gelince bütün mümin yüreklerde sevinç ve hüzün birleşir. Hüzünlüyüz çünkü bize değerler katmak için gelen ve her sene bize yücelerden çok büyük hediyeler getiren Ramazana veda etmek üzereyiz. Sevinçliyiz çünkü Kadrimizi yüceltecek, Kadir Gecesi geliyor. Hüzünlüyüz çünkü bundan sonra Ramazana kavuşup kavuşamayacağımız belli değil, sevinçliyiz çünkü yüreklerimiz arasında sevinç köprüleri kuracak bayramımız geliyor. Böyle bir atmosferde Ankara’da, Kocatepe Camiimizin altında çok güzel bir devir teslim törenine şahit oluyoruz. Bir bayrak teslimine, bir hizmet yarışına hep birlikte şahit oluyoruz. Bunu bize bahşettiği için yüce Rabbimize ne kadar hamd etsek azdır." dedi.

Bugüne kadar Ankara’da görev yapan müftü sayısına da değinen Başkan Görmez, şu ana dek Ankara’da görev yapan 13 müftü olduğunu, göreve yeni başlayacak müftünün 14. Müftü olacağını ifade etti. Başkan Görmez, müftülük görevinin kolay bir görev olmadığını vurgulayarak şöyle konuştu;

"‘Hayırlı olsun’ demek mi lazım, yoksa ‘geçmiş olsun’ demek mi lazım bundan emin değilim. Çünkü bu görevler ağır görevler. Bu görevlerin manevi değeri yüksek olduğu gibi, manevi sorumluluğu da çok yüksektir. Her zaman ifade ediyorum; her makam, her mevki ateşten gömlektir. Ama Diyanet İşleri Başkanlığı’nda her makam, her mevki ateşten cübbedir. Gömlek vücudun yarısını yakar ama cübbe vücudun tamamını sarar.

Bir de başımıza koyduğumuz, hiçbir leke kabul etmeyen, siyah bir noktayı bile kabul etmeyen sarığımız var ki, sarık ve cübbenin İslam medeniyetinde, İslam kültüründe, İslam semboller dünyasında ifade ettiği manalar çok derindir. Bütün dünyada üç zümre cübbe giyer. Birincisi hâkimler, ikincisi üniversite hocaları, üçüncüsü de din adamları cübbe giyerler. Her üç zümrede cübbe giyerek şunu ifade ederler; ‘Biz vicdanımıza göre hareket edeceğiz. Biz kalbimizi aklımızı birleştirerek hareket edeceğiz. Bizim için artık vücudumuz, bedenimiz bir şey ifade etmiyor. Biz onu örterek o manevi sorumluluğu daima omuzlarımızda hissederek bu görevleri yapacağız’ demektir.”

Diyanet İşleri Başkanı Görmez’in yanı sıra Diyanet İşleri Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, Dr. Ekrem Keleş ve Diyanet camiasının üst düzey yöneticilerinin katıldığı Devir-teslim töreninin sonunda Ankara eski Müftüsü Mustafa Hakkı Özer, Ankara Müftülüğüne atanan Mefail Hızlı’ya cübbesini giydirdi.

Mefail Hızlı Kimdir?

Mefail Hızlı, 1962 yılında Bursa’da doğdu. 1984’te Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi. Aynı yıl, mezun olduğu fakülteye İslâm Kurumları Tarihi bilim dalında araştırma görevlisi olarak atandı. 1992’de doktor, 1995’te de doçent oldu. 2001 yılında da İslâm Tarihi Anabilim Dalı’nda profesörlüğe yükseltildi. 2000-2002 yılları arasında Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’ta Mahtumkulu Devlet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde dekan yardımcılığı ve öğretim üyeliği görevlerini üstlendi. 2004-2007 yılları arasında Uludağ İlahiyat Fakültesi Dekan Yardımcılığı görevini yürüttü. Üç dönem İslam Tarihi ve Sanatları Bölüm Başkanlığını icra etti. 18 Temmuz 2013 kararnamesiyle Ankara Müftülüğüne atanmıştır.